üzerinde cam olan langırt masalarının keşfini sağlayan olay.
%99.1231322343245345345 oranında aradığını bulamayacak kızdır.
ufakken oynanan aptal bir oyun. Özellikle ustanın ölmesi zevkle dile getiriliyor ve çocuklar boşuna koşturup, koştururken düşüyorlar.
yağ satarım bal satarım, saklambaç, evcilik gibi oyunların genel adı.
karhane, hayat kadınlarının olduğu ev, randevu evi.
her sıçtıktan sonra bokunu inceleyerek karıştıran bir atamızın bulduğu deyim. Aşırı mutluluk anında kullanılır.
gücünü öfkesinden alan knock outlarıyla ünlü boksör. Adı skandallarla anılır, evander holifield'ın kulağını ısırarak koparmış, tecavuz ve bir çok sokak kavgasına karışmış, gardiyanların kafasına televizyon atmış bu sebeplerden dolayı dünya şampiuonu olmasına rağmen sık sık lisansı bloklanan boksör.
yıllarını futbola vermiş. saçların sahalarda ağartmış, futbolun hertürlü hilesini bilen yıllanmış teknik direktör çeşidi.
oskar verilmeden söylenen adet haline gelmiş değişmez cümle. söylendikten sonrada sırıtılır.
nerdeyse her frikiği gole çevirmek. lyonlu Juninho gibi.
leeds'in eski sol beki, eskiden leblebi gibi frikik atmasılada ünlüydü.
beşiktaş'ın avrupa kupalarında en çok gol atan futbolcusu.
michael jordan'ın lakabı ve sahibi olduğu spor ürünleri firmasının adı. Aynı zamanda smaç yarışmasında vurduğu efsanevi smaç.
air jordan firmasının bütün ürünlerinde bulunan sayı. M.Jordan'ın sırt numarası.
çok çirkin ama çok güzel sesli bir soliste sahip olan ingiliz grup. Missing şarkısının r-mix versyonuyla klasikler arasında yer almışlardır. (bkz: missing )
gol atıcağını hissedip pozisyona girme durumu.
kemikleri iri olan insanların zayıf göründüğünü ama tartıda ağır çektiğini, hem şişman görünüp hem ağır çekmeyle karıştıran şiman yalanı.
box maçı başlamadan önce söylenen replik.
sergei turgenyev'in romanı. Kısa ve öz bir roman aşk ve kadınlarla ilgili çok şey öğrenilebilir. Tek oturuşta okunabilecek romanlardan.
2010'da istanbul'un dünyada olucağı ünvan.
sabit fikirli, sabit insanlardır. sadelik ve fikirlerindeki donukluk dikkat çeker.
want to ya wanna, going to ya gonna, demekle başlayan amerikan aksanına özenerek ve onu çekici bularak konuşulan ingilizce.
Baş ağrısından çok başına bir iş gelmiş gibi yapan kadın.
paco rabanne şirketinin simsiyah şişeli, üzerinde gri gül işlemesi olan yoğun parfümü.
her durumda gereksiz heyecanlanıp, panik yapan kimseler. Halısaha maçlarında sakin lafını en çok işiten arkadaşlarımız.
Panikçi kimsedir. Tam kurtuldum derken olayı daha beter yapar. Trafik canavarı tarafından oyuna gelmiştir.
Hayatta herkesin iyi olamayacağını belirten laf.
her an tekrar çıkabilme şansı içeren durum.
Birbirine susamış iki kişinin yanlız kaldıklarında, başta birbirlerinin gözlerine bakarak başlayan, sonra yatağa doğru yol alan serüveni.
daha fazla entry yükleniyor...
