bunu gelmiş geçmiş en büyük filozoflardan aristo diyor: ''tabiatta kadın-erkek eşitliği diye bir yasa yoktur. erkek tabii olarak kadından üstündür. kadın erkeğe eşit hale getirildi mi artık erkekten üstün olur.''
insanları idare etmek için belirlenmiş kanunlar, normlar bir metot değildir. işte metodoloji en iyi yasanın/kanunun yapılmasında hangi metotların belirleneceğini araştırır, tasavvuf filozofu felsefesi de felsefi bir bakış açısı getirir ve tüm bunlar harmanlanarak yasaların oluşturulmasında en iyi metot bulunur.
diğer bir yandan tasavvuf filozofu felsefesi'ne göre peygamberler de usta metodolojisttir ve metotların belirlenmesinde anahtar rolü görürler.
örneğin hz.muhammed'in ''namazı benden gördüğünüz gibi kılın, haccı benden gördüğünüz gibi yapın.'' hadisi bir metotlamadır ve bu anlamda peygamberler usta metotlayıcılardır.
tasavvuf filozofu felsefesi'ne göre metot türleri şunlardır:
1- günlük yaşam için ortaya atılan metotlar
2- devlet yönetimi için ortaya atılan metotlar
3- felsefi ve pozitif bilim metotları
4- bireyler arasındaki metotlar
5- dini metotlar
tasavvuf filozofu felsefesi gerçek, en iyi, sonuca ulaştırıcı metotların daha düzenli hale getirilmesi, bireylerin metot yığınları arasında kararsız kalmaktan kurtulması için düşünceler üretir.
devletin yönetim biçimi bir metottur. iktidar sahibi bireyler ise bu bağlamda metodolojisttir. tasavvuf filozofu felsefesi devletin yönetim biçimleri, iktidar sahibi bireylerin uyguladığı metotları inceler ve bu çerçeveden geçici bir sonuç çıkarır.
makamlar metotlardan doğmuştur. en iyi yönetim biçimi en iyi metottur. işte bu metodolojinin ve tasavvuf filozofu felsefesi'nin araştırma-düşünce alanındadır. en iyi yönetim biçiminde toplum bireylerinin çıkarları öndedir. yönetimdeki bireylerin çıkarı ikinci plandadır.
devlet başkanlığı-cumhurbaşkanlığı-başbakanlık gibi yüksek dereceli makamlara yaratıcının güç ve iktidar verdiği bireyler geçer. yaratıcının güç ve iktidar vermediği bireyler hiyerarşinin en alt basamaklarında ezilirler.