messi'nin etkisiz kaldığı, maradona'nın morardığı maç. inisiyatif brezilya'nın eline geçmiş durumda. arjantin ilk devre gol bulamazsa ikinci devrede bu maçı çevirmesi imkansız gibi.
4 gol atıp 2 tane yiyeceğimize 2 tane atıp hiç yemeseydik maçıydı. forvet işini iyi yapıyor ama defans ve kaleci için aynı şey söylenemez. fatih terim eğer defanstaki hataları yapanları bosna baçına iyi hazırlarsa ve aynı hataları yapmazsak bosna'yı rahat geçeriz.
kendisini, ülkemiz sınırları içerisinde bir takıma taraftarlık durumundan sıyrılarak değerlendirmekte fayda var.
ben bir galatasaray'lıyım ama galatasaray'lı olmasaydım da bu oyuncunun hakkını teslim ederdim. asist yapamıyor, çok bencil, falanca mankenle çıkıyor, 10 milyon euro'dan fazla etmez, yan koşuyor, ayakkabı numarası yanlış, forması kırışık gibi saçma sapan (biraz da ben karıştırdım) argümanlarla kalitesinin üzerine bok atılmaya çalışılması yanlış.
istatistiki olarak ele alın, yetenek anlamında ele alın, oyun içindeki oyunlarıyla ele alın. neresinden tutup elinize alsanız bir marka göreceksiniz. galatasaray'ın döküldüğü maçlarda bile rakip oyuncuları yatırıp kaldırıp oyunu sürüklüyor. istikrar abidesi ve yerli. ben bir teknik direktör olsam her maçta elimi sırtına vurup git aslanım, işini biliyorsun sen diyeceğim ve gönül rahatlığıyla oynatacağım ender oyunculardan biri. her teknik direktör bu çocuğa güvenerek kendisini sahaya sürüyorsa ve bu genç yaşında ondan diğerlerinden beklenilemeyecek şeyler bekleniyorsa, hepsinden önemlisi, galatasaray as takımında oynamaya başladığında "ulan çocuğu harcamasalar şimdi bu çakallar" dediğimiz ve korkulara kapıldığımız bir geçmişten günümüze, bizi hep sakin olmaya sevketmesi, korkularımızın yersiz olduğunu ispatlaması az iş mi?
seni seviyoruz bücür.
edit: eksi veren arkadaşım, neresini beğenmedin? söyle yardımcı olayım. iş olsun diye eksiliyorsan arda geçsin üzerinden.
edit: kazım'ı estonya maçında tam olarak farkedemedim, arda'yı farkedememek için çok çabaladım olmadı, başaramadım. bu kıyaslamayı yapanlar ne içtiyse aynısından istiyorum, bazen uçmak güzel oluyor.
yaşı genç, yeteneklerini günden güne geliştiriyor, ipten takım alıyor, topsuz alanlara topu çekerek takımını dinlediriyor. 10 milyon euro'ya taşşağını koklayamazlar arda'nın. eğer bir futbol piyasası varsa dünyada, değeri 25 milyon euro'nun altına düşmemeli. adaletli olmak gerekir. yabancının götünü kaldırıp türk'ü yerin dibine sokmak insaflı bir yaklaşım değil. böylesine genç bir yeteneği almak isteyen kulüp icabında tıpış tıpış gelip, parayı ödeyip gidecek. kolay yetişmiyor bir oyuncu. avrupalı'nın özelliği ne? aldığı oksijeni mi farklı, otla mı besleniyor, ayda mı yaşıyor, bacakları demirden mi? almak için gelip değerini veremeyen arkasını ali sami yen'e döner yoluna gider.
kadir has stadı'nın zemininden hemen hemen bütün futbolcuların şikayetçi olduğu maç. bu maçı bu stada verenleri de, stadın zeminini maça hazırlamakta yetersiz kalanları da tüm iyi niyetimle seviyorum.
estonya kalesine ikinci yarıda tüm vücuduyla iki büklüm esneyerek attığı ve reklam panolarını hedef aldığı bir şutu var ki, kaleyi tutsaydı muhtemelen estonya kalecisini de kalenin içine yatırırdı sırtüstü.