sehit düsen hz. nevfel´in ailesine haberi veremeyen hz. ebu bekirin caresiz haykirisi. bunun sonucunda allahü teala tarafindan tekrar diriltilir nevfel (ra).
35 yıllık sanat hayatı içinde 300'e yakın filmde rol alan Gürses, bir dönem şarkıcılık denemesinde de bulunarak albüm çıkardı. Bugün gazetesinde çalıştı. 1997 yılında cilt kanseri hastalığına yakalanmasına rağmen, yedi yıl mücadele ederek sağlığına kavuştu. *
dikkatimi en cok kemal sunalin iyi aile çocuğu filminde cekmistir.
fikrimin ince gülü ve besinci boyutta boy gösteren basarili genc tiyatrocu. oyunculugunu hayranlikla izliyorum. ayrica görünüs itibari ile kendileri tam bir türk erkegi.
*genc delikanlilar:
13-18 yas arasi - * futbol sahasi
18-20 yas arasi - * kahvehane veya spor salonlari.
22-28 yas arasi - * bar ve gece klupleri
28 yas ve üstü cogunlukla evlenip evinde ailesi ile takilir.
genc kizlarimiz genelde * alisveris merkezleri, cafe ve arkadaslarinin evinde takilirlar.
avusturya lisesindeki öğrencilerin liseyi bitirme sinavidir. bu sinav bes (bazi liselerde 6 da olabiliyor) dersten olusur. almanca, ingilizce, matematik, 2. bir yabanci dil ve bir veya iki secme dersten olusur.*
* kanal7 ekranlarinda how I met your mother´a rakip olan dizi. ** icerigi hbbianin imamla nasil tanisip gercek hbbia olma öyküsünü anlatir. ve tabi o imamla tanisana kadar yasadigi maceralari.
(bkz: noluyo la burda)
baslik bana kalmis benden önce iki angut aman yani yazar vardi bir hayli sacmalamislardi bende onlara hitaben doldurmustum bakinizi.
ha madem basima geldi tanimlayayim bari: bimden alisvereni bilmem ama alisveris yapan canlilar bildigin insan. kimisi parasizliktan kimisi evine yakin oldugu icin kimisi de ürünlerini begendigi icin burdan alir-verir.
yolda görülen bir tanidigin/arkadasin nasilsin sorusuna verilen zavalli bir cevap.
arkadasla ne zaman görüsülse bir yigin hikaye biriktirip saatlerce anlatir. ve sira size geldiginde anlatacak birseyin olmadigini farketmek, aman allahim ne kadar aci. tamam herkesin yasadiklari vardir ama hayat iki yildir asiri monoton geciyor ise ve arkadasin her "ee sende ne var ne yok" sorusuna her defasinda hep ayni seyler iste yea nossun demek cok koyuyor lan. ***
nankör pesimist kendi hayatlarindan memnun olmayan insanlarin hayalini kurdugu hayatlar. eli ayagi tutar gözleri görür kulaklari isitir sagliklidir ama burnunu begenmez. arkadaslari dostlari vardir temiz bir ailesi vardir ama baskasini kiskanir. okuma sansi verilir defteri kalemi alinir ama kazandigi bölümü begenmez. basina irili ufakli güzel olaylar gelir ama kafasini kapiya vursa dünyasi basina yikilir.
yarin basina nelerin gelecegini bilmeden yasamak daha kötüsü ne zaman ölecegini bilmemek insani yasamdan ve yasamaktan korkutur/sogutur.
evet, hayat herseye ragmen yasamaya deger de olsa gelecek korkusu cogunlukla insana hayati zindan eder.
Amstetten, Aşağı Avusturya'da Ybbs ırmağı kıyısında yaklaşık 22,600 nüfuslu kent. Önemli bir kavşak olan Amstetten tarım kooperatifleri ve işletmeleriyle önemli bir tarım merkezidir. Aynı zamanda alüminyum ve ağaç işlemesine dayanan sanayi işletmelerine de sahiptir.
Ortaçağ'da bir pazar bölgesi olan kent özellikle 19. yüzyılda demiryolu yapımıyla önem kazandı. Kentte bulunan büyük demiryolu tamir atölyesi ile kent 19. yüzyıl sonrasında önemli bir taşıma kavşağına dönüşmüştür.*
televizyonlar popstarlar ile yeteneksizsinizlerle kayniyor. peki sorarim size biz sayin sözlük yazarlarinin eksigi ne? sözümüz sana zall bizde kendi capimizda birer stariz neden bir yarisma düzenleyip zall stari secmiyorsun. yarismaya birincilikle tamamlayan senin sag kolun sözlügün de 49%unu alsin. siktir mi? aaaa cok ayip.
ask cocukluk yillarinda baslayip kac yasina kadar sürecegi belli olmayan unutulmaz bir öyküdür. bu öyküyü cogunlukla siir haline getiririz. ilk aska tonlarca siirler yazilir ya da yazilmaya calisilir. ben 11 yaslarindaydim ilk siirim cok klasikti.
ibrahim tatlisesin en kücük oglu. neden bilinmez bir tek o cikar televizyonlara bir tek onunla poz verir bir ido´yu biliriz. digerlerinin sucu ne? fakat bilmedigimiz tek sey ido´nun gercek ismidir. benim tahminim idrisden yana.
genelde yozgat taraflarinda kullanilan deli cocuk anlimina gelen bir hitap cesidir. bir tür hakarettir aslinda ama sık kullanildigindan agiz aliskanligi haline gelip gündelik hayatta da kullanilir.
sirf allahu teala yasakladi diye icki icmemek. sirf o emretti diye cok merak ettigi halde o harami agzina bile sürmemek. allahim sen yeter ki iste senin sadik kullarinin yapmayacagi sey yoktur.
"Ey inananlar, içki, kumar, tapınılmak için dikilmiş taşlar (putlar), fal okları, ancak şeytanın işinden birer pisliktir. Bunlardan uzak durun ki, kurtuluşa eresiniz..." (el-Mâide Sûresi, 90) anlamında inen âyetle içki ve kumar kesinlikle yasaklandı.
Rasûlullah (s.a.s) bu yasağı hemen ilân ettirdi. Bütün Müslümanlar içkiyi bıraktılar. Evlerinde, dükkânlarında bulunan bütün içkileri sokaklara döktüler.
Rasûlullah (s.a.s) Efendimiz içkiyle ilgili olarak:
"Sarhoş edici bütün içkiler haramdır." (Müslim,3/ 1575-1576; et-Tâc, 3/141).
"Çoğu sarhoşluk veren içkinin azı da haramdır" buyurmuştur. (ibn Mâce, es-Sünen, 2/l124 Hadis No: 3392;et-Tâc 3/142)
almanca bir kelimedir. türkce karsiligi depremdir. hatta kelimesi kelimesine tercüme edecek olursak anlami toprak sallanmasidir.
bu aralar tekrar tekrar gündeme gelmekte. allah yardimicimiz olsun.