Güney Afrika'da Hollanda kökenli, bir Felemenkçe lehçesi olan Afrikaans konuşan halk. Boer; okunuşu:buğr şeklindedir, çiftçi demektir ve bu etnik grubun başlıca iktisadi faaliyetine işaret eder. 18.yy'ın ikinci yarısından itibaren Hint Okyanusu'nda artan ingiliz etkisi sonucu, Güney Afrika Birleşik Krallık etkisine girmeye başladı. 1815'te Viyana Kongresiyle ingiltere, yöredeki hakimiyetini kabul ettirdi. 19. yy boyunca süren bir dizi savaş sonucu, ingilizler, Boerları Güney Afrika'nın içlerine doğru kovdular. Bu göç sonucu Boer nüfusu, ülkenin Orange ve Transvaal yörelerinde yoğunlaştı.
Musollini zamanında italya'da özgür düşünceli bir yazar. Aynı zamanda doktor ve ressam olan Levi faşizme karşı tavrından ötürü; 1935'de Napoli'nin güneyindeki en yoksul bölgelerden biri olan Lucania'ya sürülmüş ve orada 2 yıl yaşamaya mahkum edilmiştir. Carlo Levi 1945 yılında sürüldüğü bölgedeki köylülerin yaşamlarını anlatan o ünlü kitabı isa Bu Köye Uğramamıştı adlı kitabını yazdı.
one way ticket tadında sınavları vardır. Bir kerede geçemeyen arkadas için geri dönüş biletini asla alamayacagınız tarzda sınavlara sahiptir. Dersi kaçıncıya almak isterseniz o kadar alabilirsiniz sizi zorlayan bir üst limit asla yoktur. Hocamız ve sınavları konusunda gazete ve dergilerden yorumlar:
Textile Resarch Journal: 'its amazing yoo, so amazing yoo'
der spiegel: ' das ist fantastic'
Indian Journal of Fiber: ' i' ve this t-sihrt for you only 5 euro'
la gazetta della sport:' mamma mia un giono perfetto'
the guardian: ' he is bloody good mate'
washingto post: ' so talented '
le monde: ' oui, il est un génie!'
Yoga ya bir kaç gün üst üste gittikten sonra iyice kafama işledi bu yoga işi ve artık kafamdan çıkmıyordu. Bir gün uyandıktan sonra kendimi çok yorgun hissediyordum ve aklıma yoga geldi; içimden 'kundarina anne ben küçük bir balböceği miyim ?' gibi sorular sorarken sol taraftan bir serinlik geldi ki sonradan korkmaya başladım ve sola dondugumde açık olan buzdolabından gelen serin hava ya küfrederekten yoga yı da bırakmama sebep olan ve yogayla haşır neşir olmanın aslında benim iyiden iyiye gerilmeme sebep olması gerçeğini kavradım.
amerikanın hatırlayamadıgım bir eyelatinde kiracının ev sahibine onerdigi ve ayda iki kere cinsel iliski karsılıgında kiracıdan sadece 1 dolar istemesine sebep olan durum. (bkz: )alan memnun satan memnun
radyo frekansının istenmeden anlık degisimiyle bir anda ortaya cıkan müzikle; trafik lambası dahil herkesi soka sokabilecek bir durum olarak acıklanabilir.
burun çabuk yorulur derler fakat bu işkence yüzünden burun yorulamaz hale gelir ve çevrenizdeki insanların yüzlerinde soğan aromalı sakız çiğner gibi bir ifade yer alır.
her yagmur yagında balkon, kapı, pencere ne varsa açan dışarıdan gelen toprak kokusunu duyup vücuttaki seratonin hormonunu arttırıp mutlu olmaya çabalıyan uçuk şahsiyet.
commader 64 dönemimden sonra elimize gecen ve kocaman televizyonlara bağlayabildiğimiz oyun makinalrının ilk oyunlarından bazıları: hugo, street fighter, super mario, adını hatırlayamadığım makinaya bağlı bir tabanca vari oyuncakla ekrandaki ördekleri vurmayı amaçlayan bir oyun.
uykuya sadece fön makinası eşliğinde dalabilen nadir insandır. açıklması ile şöyledir: bebeğin anne karnındayken duymuş oldugu ses fön makinasının çıkartmış oldugu sesle birebir uyuşmaktadır, bu sayede kişi kendini anne karnında oludugu gibi huzurlu hisseder, rahatça uykuya dalar. bu arada kendisi ev arkadaşımdır.
