saç olur sakal olur, hırka olur işlik olur, öpülmesi mana ifade eden şeyler değildir bunlar. müslüman, hristiyan, musevi, hindu, budist vs hangi inanca mensup olursanız olun böyle saçmalıklar yapıyorsanız inançlı değil, yobazın önde gidenisinizdir. saçmadır.
camus'nün "yabancı"sını okuduğumda mersault'un kayıtsızlığı karşısında yer yer donup kaldığımı hatırlıyorum. nasıl olduğunu kendisinin bile anlamadığı bir cinyate karışmış ve hakim karşısına çıkartılmışken kendisini savunmak için tek söz bile etmeyen mersault'u...
yaklaşık 2 senedir herbirinin ayrı ayrı sebebini ve çözümünü bildiğim bazı sorunlar var hayatımda. bazıları fazla büyük, gittikçe daha da büyüyorlar. bense en az bir mersault kadar büyük bir umursamazlıkla sadece seyrediyorum.
daha da güzel olanı, kıpırdamaya ne niyetim ne de isteğim var.
Varolan tüm siyasi partileri elinin tersiyle politik arenanın dışına iterek ülkenin üzerine güneş misali doğmuş, aydınlığın resmi, adalet ve kalkınma partisi genel başkanı sayın recep tayyip erdoğandır.
şimdilerde toplumda bir kesimin modası. içerisinde, mensup oldukları yavan ideolojilerden temsilciler olmadığı için akil insanlar listesine burun kıvıran bu kesimin, bugüne dek ülke hayrına herhangi bir icraatı da gözlenememiştir ne yazık ki. neyse ki, ezberledikleri üç beş kestirmeci sloganı her mecrada haykırarak siyaset yaptığını sanan bu çapsızların akil adamlar'ı beğenmiyor oluşu, ne derece doğru isimlerle yola çıkıldığı hakkında kıymetli ipuçları veriyor.
Çok değil, 2 dönem sonra ak partinin gerçek kılacağı uluslar arası durum. Bunu 20 yıl önce birisi söyleseydi neremizle güleceğimizi şaşırırdık, şimdi sadece o günün gelmesi için sabırsızlanıyoruz.
Kimi zaman yurdundan binlerce kilometre uzakta olsa da vatan aşkı kalplerinden bir an olsun eksilmemiş, ülkesine o mesafeden bile büyük hizmetler sunmuş ve sunmaya devam eden kahramanlardır.
elbette tüm ülkücü cenaha maledilmemesi gereken, fakat kimi çevrelerde fısıltı halinde konuşulmaya başlanmış, türkiye'yi kaosa sürükleyecek birtakım eylemler bütünüdür. başlatılan barış sürecini sekteye uğratmak amaçlı bazı uğursuzların provakasyonlar peşinde koştuğu söylenmektedir. her kim iseler artık, hiçbir şekilde barış sürecini baltalayamayacaklarını düşünsem de, sürekli ülke sevdalısı olduğunu söyleyen bu ruh özürlü psikolojik arızaların bir an önce tespit edilerek haklarında yasal işlem başlatılmasını temenni ediyorum. türkiye halklarının böyle ucuz oyunlara gelmeyeceğini kimse unutmasın!
Kimden bahsettiğimi anlamışsınızdır. fakat Yüz yıla yaklaşan cumhuriyet serüvenimiz boyunca milletimizin başına gelmiş en büyük lider olan sayın recep tayyip Erdoğan hakkında layıkıyla bir şeyler yazabilmek gerçekten çok güç. Smegolün yüzüğe olan bağlılığını andıran bir tutkuyla halkımızın kendisine gösterdiği teveccühü fazlasıyla hak ettiğini söyleyerek başlayalım. Bir lider düşünün ki, anadolunun şirin ilçesi kasımpaşanın bağrından kopup siyasetin hırçın dalgalarına karışmış, baskıya zulme boyun eğmemiş, ülkesi ve milleti için hapislerde yatmış fakat hiçbir zaman vatan aşkı eksilmemiş bir hizmet sevdalısı olsun. hiç şüphesiz ki bu büyük lider, dürüstlüğü, dobralığı, naifliği ve olanca sempatikliğiyle Türkiye halklarının kalbinin baş köşesine gelip oturmuştur artık. En ufak bir övgüye aman efendim mahçubiyete düçar ediyorsunuz ben kulunuzu diye karşılık verecek kadar tevazu sahibi sayın başbakanımızın nesilden nesile aktarılacak portresi yaklaşık böyledir.
yüzeysel bir aklın, olmayan siyasal vizyonun göstergesidir. Fakat bilinmelidir ki, Türkiye siyasal arenasının rakipsiz siyasal devi ak parti ve onun genel başkanı sayın recep tayyip Erdoğan üzerinden girişilen bu çabalar uzun vadede boşa çıkacak, kimseye bir fayda getirmeyecektir. Oktay Vural gibi bütün popülerliğini ak parti'ye borçlu olan siyasetçileri bundan 5 yıl sonra kimse hatırlamayacakken, Akp dünya siyasetine yön veren bir parti olarak evrensel belleğe çıkmamacasına kazınmıştır. Ve elbette bu gurur tüm Türkiye halklarının.
küreselleşen dünyada hiçbir geçerliliği kalmamış bir ideolojinin artık tarihin çöplüğüne fırlatılma zamanının geldiğini belirten önemli bir tespit. özellikle de türkiye gibi hızla gelişen dünya ülkelerinde milliyetçi ideoloji ayak bağından başka bir şey değildir. zira ülkemizde seçmen kitlesi artık önemsiz bir kalabalığı oluşturan chp ve mhp gibi partiler de bu tespiti doğrular niteliktedir. ne mutlu türküm diyene ezberleriyle büyük devlet olunmuyor artık. aşın kendinizi biraz!
ileriki dönemde Türkiyenin başkanlık sistemine geçişiyle birlikte, şayet kendisi de kabul ederse, abdullah öcalanın devlet başkanı başkan olması durumudur. Bu sayede hem kürt yurttaşlarımızın devlete olan güven ve bağlılığının sağlamlık kazanması hem de demokrasi alanında büyük bir adım atılmış olması mümkün olacaktır.
Hülya avşar gibi popüler bir ismin bu listede olması bazı kesimlerce haklı bir tepkiyle karşılanmış olsa da, en büyük özlemimiz olan barışa katkı sunmak için büyük bir özveri örneği göstererek bu işe soyunan akil insanlara, başta biz sözlük yazarları olarak destek olma çağrısıdır. Tüm halklarımızın benzer bir sağduyuyla yaklaşması gereken bu hassas süreçte en zor görev akil insanlara düşmüştür. Vefakat onlara teşekkür etmek yetmez, her daim yanlarında olduğumuzu da hissettirmeliyiz. bu görev en çok biz bilinçli sözlük yazarlarına düşmektedir.
Nicedir ülkenin kanayan yarası olan ve neredeyse bir iç savaşı andıran üzücü olaylara artık bir son veriliyor malumunuz. Beceriksiz siyasetçilerin upuzun yıllardır aciz kaldıkları bu çatışma halini, başbakanımız sayın recep tayyip Erdoğan önderliğinde "analar ağlamasın" sloganıyla yürütülen ve kürt halkının temsilcisi Abdullah Öcalan beyefendi ile başlatılan müzakereler neticesinde artık çözüm noktasına getirmiş bulunuyoruz.
söz konusu kesim, işbu kutlu süreçten rahatsız olan, yetmezmiş gibi hala savaş, hala kan isteyen şuursuz bir kitledir.
Çağın gerisinde kalmış birtakım milliyetçi safsataların, Kemalist diktatorya özlemi duyan şaşkınlıkların, değişen dünya koşullarını kavrayamayan sol tandanslı ibişliklerin sahipleri tarafından halen anlaşılamayan tablodur. Türkiye halkları artık saçma sapan siyasal parti nutuklarına prim vermek yerine, ülkesi için en doğru olanı 3 dönemdir tercih etmiş ve etmektedir.
Chp, mhp, tkp gibi Artık herhangi bir toplumsal tabanı kalmamış marjinal gruplara mensup kardeşlerimizin de günün birinde sayın recep tayyip erdoğan'a yarenlik etmek, ülkesine katkı sunmak adına ak parti rozetlerini yakalarında bir karanfil gibi taşıyacaklarından şüphe duymuyorum. Bugün nasıl dağlardaki pkk mensubu gerilla kardeşlerimizi kucaklıyorsak, bahsi geçen grupları da ubuci bucici diyerek şefkatle sevecek yüce gönüllülüğe sahip olduğumuzu tüm milletimizin bilmesini isterim.
Absürd, çirkin, temelsiz, bir o kadar da bayağı zihniyettir. Bu ülkenin makarnasını yiyip, üstüne bir de böyle nankörce söylemlerde bulunanları esefle kınıyorum. Bu yaptığınız pervasızlığın, fütursuzluğun, aymazlığın dik alasıdır. Neden mi?
Çünkü yok öyle bir şey! Velev ki olsun şuracıkta iki artı oy alabilmek için bile atılan taklaları, kurulan kumpasları, paçalardan akan samimiyetsizlikleri hepimiz biliyoruz. Durum böyleyken, koskoca bir siyasi partinin, üstelik de kendi istikbalini bir an olsun düşünmeden aydınlık bir türkiye uğruna, vatandaşlarına bu tür hoşluklar yapmasını eleştirmeniz çok saçma. Abuklaşmayın lütfen.
Yıllardır evlatlarını kirli bir savaşta yitirmiş ailelerin, türkiyenin aydınlık yüzü ve ak parti genel başkanı sayın recep tayip erdoğana duydukları minnetin bir yansımasıdır. Gelinen noktada hangi şehit ailesiyle görüşseniz "sayın erdoğandan Allah razı olsun", "biji serok erdoğan", "tilililililili" benzeri minnet dolu söylemlerle karşılaşıyorsunuz. Ne mutlu ki, çağımızın gördüğü en büyük liderin hamlesiyle artık evlat acısı yaşanmayacak, göz yaşları kana karışıp sel misali üzerimize akmayacaktır.