"oh, iyi olmuş" demek...
çünkü o öğretmen, öğreteceği konuyu iyi öğrenmeden, yalan yanlış, kasıtlı -bilim- düzmecelerini çocuğa öğretmeye kalkışmaktadır.
mango zaten çok da özel-güzel bir yer değil ki.
oradan alışveriş yapan tiki aptal kızların da hiç bir özel- güzel tarafı yok.
parasıyla değil mi kardeşim, isteyen istediğini alır.
bekarlığının ve sultanlığının doruk noktası olan yalnızlık güzel şeydir.
yatış-kalkış saatine karışan yok.
yemene- giymene karışan yok.
sorumluluk duyman gereken karı-koca-çocuk-ana-baba vb. bireyler yok.
kendimin en sevdiğim hali: yalnızlığım.
üzerine boncuklar eklendiğinde mertliğinin bozulduğu ayakkabı modeli.
herkesin giydiği zaman nedense kendini bir şey zannettiği ayakkabı modeli.
belli bir tarzı olmayanların, sırf havalı görünmek için giydiği ayakkabı modeli.
ayağı hakkaten rahat ettiren kaliteli ayakkabı modeli.
hiç aşık erkek görmedim.
yani kadınsever erkek gördüm ama aşk isteyen erkek görmedim.
aslında kadınsever olduğunu farketmeyip, kendini aşık zanneden zavallılar grubu.
kişinin psikoloğa gitmesini gerektiren durumdur.
eski sevgiliye de yeni sevgiliye de ayıp edilen durumdur.
kişinin kendini kandırdığı ama bunu farkına çok sonra varacağı durumdur.
terbiyesizliğinizin ve ahlaksızlığın göğe vurduğu an.
insanı sözlükten soğutan ve mizah anlayışını yerlere vurduran an.
size yorgan değil, kefen lazım.
dizide tek bir adam kalmamıştır ihanet etmeyen.
aşk diye yutturmaya çalıştıkları şeyin içi boş.(ezel-eyşan)
dizinin başından beri tek gerçek aşk, ali'nin bahar'a duyduğu aşktı.
senaryosu ilginç olsa da, senaryo gücünü bu aşk ve ihanet kavramlarından almakta ve her hafta aynı aşk bitip bitip başlamakta, her hafta biri yeniden ihanet etmektedir.
ayrıca senaristlerin unuttuğu çocuk can da bir gün ihanet edecek diye bekliyorum.
hadi hayırlısı.
insanı evlenmekten korkutan,
evlenme hayaline tuz biber olan,
hala evlenemediğini hatırlatıp, insanı kendinden soğutan,
evlenmenin hayattaki tek amaç olduğunu zannedip, bu büyük yalanı sana da yutturmaya çalışan,
paran, evin, araban olmadığı halde evlenmen için sıkıştırıp, evlenmeye karar verince de 'yavrum 5 kuruş paran yok, nasıl olacak o iş, neyle geçineceksin?' diyerek tezatlar yaşatan,
evlenemediğin için 'beceriksiz' ilan edilip, özgüvenden yoksun bırakan BiR AVUÇ GICIK TEYZECiK.
1.sınıftayken nasıl okunduğunu bile bilmeden tüm okulun sesine sesini karıştırdığın şiir.
2.sınıftayken nasıl okunduğunu öğrenip, anlamını bilmeden tüm okulun sesine karıştığın şiir.
3.sınıftayken anlamını öğrendiğin ama, okunma gereksinimini öğrenemeden tüm okulun sesine karıştığın şiir.
4.sınıftayken okunma gereksinimini anladığın halde her sabah okuduğun için, artık sıkıldığın şiir.
5.sınıftayken de okunduğu esnada, kızların saçını çektiğin, sırayı bozduğun, öğretmene yakalanmamaya çalıştığın şiir.
bir sürü hatalar yaptığın an'dır.
pişmanlıklar biriktirdiğin an'dır.
onu hatırlamak istemediğin an'dır.
ayları-belki de yılları kül ettiğin an'dır.
kendine ayıp ettiğin an'dır.
