hayatınızdan bir şeyler içermesi sanatsal olarak en kötü filmi bile iyi film statüsüne sokabilmektedir.
genel olarak değerlendirirsek, iyi yönetmen iyi film demektir. iyi bir kurgu ve yönetimle en sıradan senaryo bile iyi bir filme dönüşebilir.
kaybetmenin sadece cinsel açıdan tatmin olamamak, karşı cinse bir ilişkiye girememek olduğunu düşünen beyinlerin açacağı cinsten bir başlıktır. insan çok aktif bir cinsel hayata sahip olmasına rağmen kaybetmiş, hayatla vedalaşmış, dibe vurmuş olabilir. beyni sikinde olmayan bir çok insanın, hayattan seks haricinde bir çok beklentisi vardır. kariyer, iş, aile gibi. uyuşturucunun dibine vurmuşsunuz, işinizi kaybetmişsiniz, cebinizde kuruş para yok, etrafınızda arkadaşınız kalmamış. ama nedir? her gece mala vuruyorum abi ben, yaşasın hayat. büyü de anlarsın be güzelim. o yaşlarda tek beklenti zaten budur, normaldir.
düşerken yolda karşılaşan iki kişinin hikayesini oldukça dramatik bir şekilde aktarmış filmdir.
--spoiler--
ilk izlediğimde ben için, aha tam dibe vuruşun simgesi bu adamdır demiştim. ama yeniden izledim ve aslında dibe vuranın sara olduğunu düşündüm nedense bu sefer. düşünsenize o kadar çaresiz, o kadar yalnızsınız ki ölmeye niyetlenen ben'e tutunabiliyorsunuz ancak. eve sadece ağzımı çalkalamak için geliyorum diyor ya sara. daha nedir işte, yalnızlığın son noktası nedir ki? ben dediğin yalnız değil ki abi, içkisi var.
--spoiler--
bu arada nicholas cage zaten tipi dolayısı ile alkoliğe benzemektedir.
iyi bir oyunculuk çıkarmış olması bundandır. kendisinin iyi oyunculuk çıkardığı ikinci bir filmi yoktur.
en güzel insandır, en güzel kadındır.
ayrıca birine gülümsemenin cinsel çağrışım yaptığı nadir ülkelerden biriyiz herhalde.
gülümsemek kadar güzel, insanın kendisini ve karşısındakini mutlu edebilecek başka bir tavır var mı insana dair. o kadar bastırıyoruz ki içimizde olup biteni, suratımıza da yansıması gerekiyor değil mi her şeyin? bir kadınla bir erkeğin birbirine gülümsemesinin yatakta neticelenmesi dışında bir ihtimal gelmemektedir aklımıza.
aha gülümsedi bana, kesin verecek. allah belanızı verecek.
batman geçit büryanda adamın aklını alan yiyecek, ya da yiyecek değil tanrının bir lütfu, tanıdığım bir çok kadından daha güzel şey, bir ömür geçirilesi, pidesi tırtıklanası, kemikleri sıyrılası. seviyorum ulen.
ulan bir yildir sözlükteyim, sozlukten daha siftahın olmadığını düşünürsek bu önermenin geçerliliğini örnekleme üzerinden çürütmüş oluruz. orta yasli bayanlari goreve davet ediyoruz.
yataktan kalkıp bir sigara bile içmeden duşa gitmek istemeyen insandır.
yahu arkadaş bu hijyen manyağı kadınlara ayar oluyorum. ya tamam sevişmeden önce gir duşunu al. sabah evden çıkmadan da okey. kardeşim her seferinde kalkıp 15 dk duş alınır mı? küresel ısınma diye birşey duymadın mı? orgazm sigarası bilmez misin? hiç rehavet çökmez mi üzerine. bak 15-20 dk olmuş, kendimi harap etmişim, gerilmiş kasılmışım memnun olacaksın diye. tam şöyle iki satır keyif yapacağız, hadi bakalım duşa. hayır git kendin al duşunu, beni niye zorluyorsun onu anlamadım.
deyvid pıncır abimizin son filmi. kendisi ne eylerse güzel eyler arkadaş.
hiçbir beklentim olmadığından seyretmeyi erteleyip duruyordum. dün bir fırsat bulup izledim, ve neden en iyi senaryo odulunu aldigini anladim. çok zekice ve akıcı diyaloglarla örülü bir senaryo yazmışlar. çok basit bir konuyu, hiç sıkmadan anlatmayı başarabilmek oskarlık bir durumdur zaten başlı başına. filmi başından izlemeyip ara ara gelip giden bir arkadaşınız ne sıkıcı bir film lan bu diyebilir. ancak bütünü iyi kötü sarmaktadır insanı.
dünyada en pahalı şey, iyi bir fikirdir.
ipnesin mark, çok ipnesin.