garabet
-53 (sokaktaki adam)
beşinci nesil silik 2 takipçi 3.50 ulupuan
entryleri
oylamalar
medya
takip

    kütüphanede tanışılan kızla delice sevişmek

    1.
  1. olasıdır.

    **

    karamazov kardeşler kitabını zevkin doruğuna ulaşmış halde dördüncü kez bitiriyordum onu ilk gördüğümde. ne ilginç ki o da bana bakıyordu. hem de aynı dikkatle, aynı istekle. derin bir titreme hissettim güçlü bedenimde. gözün gözü görmediği karanlık bir sokakta aniden bir şeylere çarpmış olmanın getirdiği ürkmenin ta kendisiydi bu. ve belki biraz fazlası.

    ruhlarımız çarpışmıştı adeta. şaşkındık ikimizde. kitabı yavaşça masaya bıraktım.

    bu kütüphaneyi çok seviyorum. içine sinmiş olan derin sessizlik ve bu sessizliğin her santimetrekaresini kararlılıkla doldurmuş eskimiş kağıt kokusu.

    ve tüm bu güzelliklere eklenmiş memeleri muhteşem görünen güzel gözlü geniş kalçalı bu peri kızı. pantolonumun ön kısmında bir hareketlilik oldu. bu kızın vücudunun iç hacmini babafingomun hacmi kadar küçültebilirdim. onun içine girerek bunu yapabilirdim evet. ah.. ne de güzel olurdu.

    *
    yanıma yaklaştı. oturabilir miyim diye sordu. küçük kütüphanemizin koltukları iki kişiliktir. eğer yer bulunmazsa birisiyle istesen de istemesen de (gerçi ben bu sorunu hiç yaşamadım. kütüphanedeki yerim bellidir ve kimse oraya oturmaya cesaret edemez.) yan yana oturursun. halbuki bir sürü yer vardı. o halde bu kız niçin benim bulunduğum koltuğu tercih etmişti?

    ona evet ya da hayır demedim. gözlerimi memelerinden alamıyordum ki. o an o memeleri canım pahasına elleyip yoğurabilme fırsatı verilse herhalde kabul ederdim diye düşünüyorum. ama garabet epey yakışıklı adamdır. işini de çok iyi bilir. bunu siz vasat insanlar göremezsiniz. idrak etme yeteneğiniz sınırlıdır çünkü. neyse şimdi sizinle uğraşamam çocuklar.

    aaa karamazov kardeşleri mi okuyorsunuz dedi. fısıldayarak söylemişti, samimiymişiz gibi kulağıma eğilerek yapmıştı bunu. o an nefesi sol kulağıma ve yanağıma değiyordu. müthiş biçimde kendisini siyah renkli kadife koltuğa uzatmak ve vücudunun iç hacmini alabildiğine küçültmek istedim. bacakları omuzumda topukları neşeyle sırtıma değiyorken ve tüm kanı usulca beynine doğru hücum etmişken kendisini zevkten başka diyarlara götürebilir, matematiğin saymaktan sıkılacağı kadar fazla - dört köşelere boğabilirdim.

    evet dedim.

    bu kitabı ben de okumuştum. ve alyoşa karakterini çok beğenmiştim, ne de iyi biri değil mi dedi ve cevap beklemeden ikinci sorusunu sordu. sizin bu kitapta en beğendiğiniz karakter kim?

    smerdyakov dedim. inanamadı. niçin dedi. böyle silik bir karakteri nasıl beğenirsiniz?

    ***

    yapacağım açıklamanın ciddiyetini vurgulamak adına kaşlarımı biraz çattım ve sonuca gitmeyi seven bir adamım dedim. istediğiniz kadar silik görünün. yapacağınız tek hamleyle birçok insanın hayatında değişikliğe yol açabiliyorsanız siz bir kahramansınızdır. ayrıca alyoşa gibi yarısı ibneleşmiş erkeklerden de nefret ederim. erkek demek gücün sembolü olmak demektir. erkek demek istediğin an ereksiyon olabilmek meni kokusuyla çevrede sıkılmadan gezinebilmektir.

    hayat bayram olsa tarzı hemcinslerimden her zaman nefret etmişimdir, allah kahretsin hepsini dedim ve sustum. uğradığı şaşkınlık ağzının açık kalmasına neden olmuştu. fırsattan istifade dişlerini kontrol ettim. ağzı büyüktü. offff. ne güzel orala gelirdi bu kız. ağzı büyük ama garabet ancak sığdırırdı zaten.

    inanamıyorum dedi. etkilenmişti benden. ona dışarı çıkacağımı belli eder bir mimikle gitmem gerek dedim. (alyoşa adlı köpek sinirlendirmişti beni.) kitap bitti. şimdi gitmeliyim. ama konuşuyorduk ne güzel dedi. büyülemiştim onu. isterse dışarda devam edebileceğimizi söyledim. gülerek tabiiiii ki dedi. i harfini uzatmıştı. i harfini ne kadar uzatıyorsa o kadar çok gelmek istiyordur. durumu kavradım ve aldım onu yakındaki bir kafeye götürdüm.
    öyle kafenin amına koyayım ben. içerde arif susam çalıyordu. birer çay istedik. tekrar şaşırmıştı. hareketleriniz bana ivan karamazov karakterini anımsatıyor dedi. onun gibi düşünceli ve çok zekisiniz.

    olabilir dedim. çaylarımız geldi ve bir anda üstün zekamla kızı harika bir sohbete soktum. çok zevk alıyordu. uzun süren bir kahkahasını bitirdikten sonra ay ne muhteşem şeysin sen öyle dedi.(kız az evvel siz diyordu şimdi sen diye hitap ediyor. demek ki kıvama geldi.) sadece gülümsedim. dilersen bize gidebiliriz dedi. seni evime götürebilirim. şaşırmadığım bu teklife zerre mimik göstermeden elbette dedim, gidebiliriz.

    öğrenci evinde kalıyormuş. iktisat 4. sınıf öğrencisiymiş. eve geldik. kimse yoktu. diğer arkadaşları bayram nedeniyle erkenden gitmişler. sadece bu kalmış. eve çağırdığında niyetini anlamıştım. nitekim geleli yarım saat olmamıştı ki sevişmeye başladık. kızı bir romanın sayfaları gibi çeviriyor, dikkatle okuyordum. hiçbir harfi kaçırmıyordum. her çevirişimde ince iniltiler doluşuyordu odaya ve keskin bir meni kokusu. ter ile, meniyle ıslanmış çarşaf ve içeriyi bir an evvel karbondioksite bulamaya, oksijeni cömertçe harcamaya yemin etmiş hızlıca çalışan iki çift çılgın akciğer. kalanını anlatmak istemiyorum. daha özel şeyler çünkü.

    garabet o gün çok mutlu etti. zevkten duvarları tırmalattı. halen de arada bir tırmalatılır o duvarlar. garabet iyidir. sizi sevmiyorum ama bu beni kötü biri yapmaz. yavaşça uzayın şimdi.
    3 ...
  2. tiyatro oyuncusu güzel kızla delice sevişmek

    1.
  3. olasıdır.

    yakışıklı biriyim. fiziğim çok düzgün. tiyatroya ise şans eseri başladım. bir arkadaşım aracılığıyla. ve de sevdim sonra. sanat işleri açar beni. karikatür de çizerim. ayrıca kara kalem çalışmalarım da iyidir. her neyse.

    tiyatro hocam bir müddet sonra bana da rol vermeye başladı. bir başka hocamızın dört yıl evvel yazmış olduğu oyunu sahneleyecektik. oyun başladı. ben rol gereği karşımdaki kızı dansa kaldıran ama bunu yaparken ayı gibi davranıp kızın belini inciten ve bu nedenle de kız tarafından reddedilen kaba bir adamı oynayacaktım.

    herneyse. kızı dansa kaldırmak için davrandım. sertçe çektim kendisini. ve ince belinden tutup kırdığım dizimin üstüne yatırdım. çok ani yapmıştım bu hareketi. tam hocamın istediği biçimde olmuştu. tek bir fark vardı ki o da şu: ben hareketi yaparken kız gerçekten sendeledi ve sol eliyle kalçamı bir an için tuttu. ve hemen çekti elini.

    spor yapan bir gencim ben. badi salonlarına gitmem. hem kendimi yorup hem de para verecek kadar mal değilim. tamamiyle kendi çabalarımla hazırlamış olduğum ağırlıkları kaldırır (ki bunlar ağırlığına göre değişen birkaç ayrı parçadır. çok iş görürler), evimin yakınındaki stadyumda da her gün koşarım. bu nedenle çivi gibi bir adamım ben. her nedense bu sertlik kızın çok hoşuna gitmiş.

    **

    zaten provalarda verilen aralarda bana bakışlarından ortada bir numara olduğunu anlamıştım.

    neyse. oyunu iyi oynadık. bitti. millet çıktı gitti. rol arkadaşım olan kız da yanıma gelip beni tebrik etti. daha evvel bir ortamda benimle iddiaya girmiş ama kaybedip göt olmuştu. buna göre bana kahve ısmarlayacaktı. eğer müsaitsen gel bir yere gidelim bugün, sana borcumu ödeyeyim dedi.

    kabul ettim. onun her zaman takıldığı ve takılmaktan memnun olduğu bir mekana gittik. kahvelerimizi içtik. hatta ayvalık tostunu da ben ısmarladım kıza. vallahi olmaz deyip eliyle kolumu tuttu. bir anda bakıştık. içim dondu adeta. ona benim dediğim olacak garabet'i reddetme lüksün yok dedim. kabul etti.

    bir şeyler yiyip içtikten sonra dışarı çıktık. sonbahar biraz hüzünlü ama güzel yüzünü göstermiş, sokaklar çılgınca savrulan yapraklarla bir renk cümbüşüne dönüşmüştü adeta. sarı, kahverengi, yeşilimsi ve gri yapraklar... yerlerde ve çok güzeller.

    *

    kızı bize davet etmeye karar verdim. gel bize gidelim satranç oynayalım dedim. aaa neden olmasın dedi. eve geldik. hemen bir çay koydum ben. satranç oynamaya başladık. beni zorlayamadı. yendim onu. o iyi bir satranç oyuncusuydu. yenilmek biraz zoruna gitmişti. gülerek bana kızdığını göstermek amacıyla şakadan vurmaya çalıştı.

    karşı koydum ben de. aniden nasıl olduysa oldu sağ elim kızın memesini avuçladı. bakıştık yine. gözlerini okudum. istiyordu.

    düzelttim kızı. ardından dudaklarına yapıştım. sonra neler olduğunu ise anlatmak istemiyorum. her şey harikuladeydi. siz bu kadarını bilin yeter. karşı konulmaz biri olmanın ne muhteşem özellik olduğunu sizler asla hissedemeyeceksiniz.
    7 ...
  4. devrimcilerin ismini nick edinen populist subyan

    1.
  5. bissürüdür.

    zeki biriyim. kişilerin niyetini görür görmez anlarım. yeter ki konuşmaya başlasınlar. kimi zaman kendileri hakkında bir şeyler karalamaları bile yetiyor.

    anlıyorum. ilgi istiyorsunuz. sırf aldığım nickle bile kişiler bana sempati beslesin diyorsunuz. veya kendi görüşünüzde olan insanlardan puan toplamak istiyorsunuz. ama bu böyle olmamalı sabi takımı. beni kızdırıyorsunuz. şimdi sizleri alıp o taze göt loblarınız kızarana dek tokatlasam, ardından kızaran yere zeytinyağı sürüp yine tokatlasam iyi olur mu? olur tabi ki.

    **

    deniz, che, fidel vs. bunlar hakkındaki görüşlerimi söylemiyorum. sizi ilgilendirmez. ama bu adamların isimlerini nick alıp piyasa yapmaya çalışırsanız domaltırım.

    tribünlere oynamayı bırakmak zorundasınız. ben bu iş için varım burda. ben kral adamım. müthişim. idrak edebilme yeteneğinizi artırmak istiyorsanız peşimden geleceksiniz. hadi bakalım. yol uzun, zaman kısa.
    4 ...
  6. ben bu yaziyi sana yazdim somurusu

    1.
  7. var olan sömürüdür.

    amkaç imzec nirelzösre zınısım adnıkraf?

    muhahahahahahahahahahaha.

    **

    cezmi ersöz'ü sevmem. ancak aptalları etkileyebilir o edebiyattan nasibini almamış saçma dizelerle.

    ama lanet olsun ki cezmiler bitmiyor be. sözlükte de bissürü. nedir lan amacınız? söyleyin garabete. niçin basit insanlar gibi ben bu yazıyı sana yazdım başlığına geliyor ve üç noktalarla, sömürülerle dolu sözde çok hisli olduğunu düşündüğünüz, zerre edebi yetenek barındırmayan, yalancı ve de yavşak entryleri döşüyorsunuz?

    siz susun. niyetinizi açıklıyorum. kendiniz kadar basit insanları etkilemek istiyorsunuz.

    ahahahahahahahahahahaha
    ahahahahahahahahahahahahahahahahaha
    ahahahahahahahahahahaha

    gülmekten yazamıyorum ki. bugün birkaç tane entry okudum bu başlıkta. ve çok komiklerdi. seviyormuş da özlüyormuş da sensizmiş de vs. vs.

    ahahahahahahahahahahahahaha.

    gülmekten gençleştim be. sağolun garabet teşekkür ediyor. ama bir daha o başlığa entry giren olursa bu kadar iyi karşılamam. emin olun kızarım. göreceğiz, göreceksiniz.
    6 ...
  8. namaz kildigini goze sokan munafik sozluk yazari

    1.
  9. allaaaaaahu ekber alllaaaaaaahuu ekbeeer.

    click.

    münafıklar için namaz saati. lütfen kameraların karşısına geçin ve abdest almadığınız halde izleyenlerinize ben abdestliyim diyerek namaza başlayın. mümkünse bu namazı normal kıldığınız süreye nazaran daha da uzatın ve izleyenlerinize vay be herife bak ne kadar da yavaş namaz kılıyor, allah ondan razı olsun gerçek mümin be dedirtip amacınıza ulaşın.

    **

    bana bakın sözlük minafıkları. birkaçınızı biliyorum. aranızda hatun yazarlar da var. ulan namaz kılıyorsanız kılıyorsunuz. bunu gözümüze sokup puan toplamaya çalışmayın.

    düüütttt. ofsayt.

    garabet sizlerden tiksiniyor. sözlükte bir daha kıldığınız namazı başkalarına duyurup aklınızca bakın namaz niyazımdayım ben, benden çok iyi bir karı / koca olur deyip kendinizden nefret ettirmeyin.

    **

    garabet gerçeklerin adamıdır. kimseye yavşamaz. kimsenin gözüne inançlarını sokmaz. riyakar olmayın. eğer daha çok sinirlenirsem bu isimleri deşifre de edebilirim. şimdi yavaşça uzayın.
    3 ...
  10. üniversite hocasıyla delice sevişmek

    1.
  11. güzel olay.

    **

    derslere çok giren çıkan bir adam değildi garabet. ara sıra okula uğruyor derslerde şöyle bir görünüyordum. ben olmadığım zamanlarda da yerime imza attırıyordum. arkadaşlarım çok sever beni. bazen öyle olurdu ki ben sınıftayken bile yerime imza atmak isterlerdi. imzamı çok beğendikleri için taklit ediyordu ibneler. neyse hepsini affettim.

    bir gün sabah saçlarımı yapamadan gittim okula. tam bir serseri görünümündeydim. ütüsüz uzun kollu siyah bir sweat, baygın bakışlar, eskitilmiş açık mavi bir kot, darmadağın kıvırcık uzun saçlar, kirli sakaldan daha da uzun karışık sakalla girdim derse.

    geç kalmıştım.

    hoca döndü ve bana baktı. geç kaldığım için bir rahatsızlık duymuyordum. ben de koyu kahverengi büyük gözlerimi soğukkanlı biçimde hocaya diktim. bir müddet bakıştık. ardından sessizliği bozmak adına yerime geçebilir miyim dedim. nedense hocanın yüzü yumuşamıştı. 30'lu yaşlarında etine dolgun hoş bir hatundu. çekiciydi gerçekten. bana buyrun oturun ama dersten sonra odama gelin dedi.

    sesimi çıkarmadan yerime geçtim oturdum. az evvelki seksilik kokan bakışma ereksiyon yaşamama neden olmuştu. babafingoyu pantolon içinde elimle düzelttim. tam bu esnada sınıftan bi kızla göz göze geldim. kız utanmıştı. ama bu sikimde değildi. işime devam ettim.

    **

    ders bitmişti. hemen hocanın yanına gittim. birlikte dar koridorda yürüdük. mini etek giymişti. topuklu ayakkabı giymişti. her adımında kalçasının lobları bir aşağı bir yukarı gidiyordu. delirmiştim adeta.

    odasına girdik. kapıyı kapattım. döndüm hocaya. çoğu zaman derse geç kaldığım için bana kızacağını düşünüyordum. galiba nasihatlerde bulunacak ondan sonra da hadi git diyecekti. ama biraz durunca bunun böyle olmadıını anladım. pencereyi açtı. bir sigara yaktı. bana da içer misin diye tuttu. hayır teşekkürler, garabet sigara kullanmaz diye reddettim.
    sigarasından derin bir nefes çekti ve ıslak dudaklarını öne doğru uzatarak çok ukala bir öğrencisin dedi.

    gözlerinin içine baktım ve kendimi bozmayarak yaşamak için bir miktar ukalalık elzemdir. kendimi bildim bileli ukalayım ve hayatı iyi yaşıyorum ben dedim.
    gözlerini üzerimden ayırmadan senin bu haline bayılıyorum işte dedi.

    *

    son cümleden sonra çok zeki olduğum için her şeyi anladım. kadın bana vermek için odasına çağırmıştı beni. yanındaki sandalyeye oturdum. sigarayı masa üzerindeki küllüğe bıraktı. dumanı tam olarak ağzından çıkarmamıştı ki dudaklarına yapıştım. hiç sesini çıkarmadı. ensemi okşamaya başladı. yaklaşık 45 dakika boyunca kapısı kilitlenmiş küçük odada delice seviştik. daha fazla içerik yok ama.

    ayrıca peşinen söylüyorum bu entryi okurken ereksiyon olan abazan ibnelerin allah belasını versin. adam gibi dinleyeceksiniz lan beni.

    her neyse. odadan çıktım. arada sırada yine girerim o odaya. ve orda ne yaşadıklarımızı sadece biz biliriz. bitti.
    25 ...
  12. sözlükteki yerini çok özel zanneden dandik yazar

    1.
  13. vazgeçilmez olduğunu zanneden ama gerçekte bir maldan hiçbir farkı olmayandır bu.

    kim la bu? adam mı? değil tabi ki. akşama dek yaraktan entryler girer, boş bakınızın resmen amına koyar, yeri geldiğinde de ben sözlüğü bırakırsam sözlük çok şey kaybeder tribine girer.

    **

    ahahahahahahahahahahahahahahahaha. ahahahahahahahahahahahahahahah. lan beynini bağışlamış iguana yavrusu. şimdi anlattıklarımı usulca dinleyecek iyi bir insan olma yolunda emin adımlarla ilerleyeceksin. adım garabet. kral adamım. sizlerin bakıp fark etmediklerinizi ben görmek ve sizlere aktarmakla mesulüm. ve elimden geldiğince de bu görevi en iyi biçimde yerine getireceğim.

    senden istediğim sadece şu değerli igu. bi kere ben sözlüğü bırakırsam bu sözlüğün eski tadı kalmaz tribinden kurtarıcaksın kendini. çünkü boktan bir yazarsın sen. çoğunuz öylesiniz aslında. ha lafım bir de şu emireri gammazlara. sizleri de sevmiyorum ben. salaksınız. bir tane imla hatası yüzünden entry gammazlıyorsunuz. ahahahahahahaah. hemen hemen hepiniz salaksınız. lütfen bu entryimi gammazlamayın. ühühühühüh. ühühühühühü. ay duygulandım.

    **
    şimdi defolup aynaya bakın bi. o iğrenç suratlarınıza nasıl beşeri sıfatlar ekleyebileceğinizi düşünün. sizleri sevmiyorum. öf be allah belanızı versin. ne tarafınızı tutsam elimde kalıyo be. ama garabet harikadır. o istediği her işi başarır. bunu göreceksiniz.

    to be continued...

    **

    sikerim to be continuedi. türkçe konuşmak varken ingilizce söyleyip karizma yapmaya ne gerek var lan? tükürürüm öyle sanata tükürürüm öyle karizmaya.
    her neyse. entrylerim devam edecek ve herkes bilsin ki benim en büyük adayım melih gökçek.
    4 ...
  14. rte diyerek kendince basbakani kucumsemek

    1.
  15. saçmalamaktır.

    şişşşşşşş.. önce okuyun ondan sonra yorumlayın dedi ali rıza bey. bence onu dinlemelisiniz. zaten başı beladan kurtulmuyor. allah reşat nuri'nin ve senaristlerin iyiliğini versin! herneyse. hindistan'ın mistik havası eşliğinde bu entryi okumanızı ve okurken bir elinizi başınızla beş santim mesafe olacak kadar üstte tutmanızı istiyorum. okudukça yoga yapan yogiler gibi enerji dalgalarının avuç içinizden geçtiğini göreceksiniz.

    orda bir köy vardı uzakta. o köyde çeşitli mizah yazarları vardı. iktidarı eleştiriyorlardı. bu güzel. ama ne yazık ki eleştirirken ona ismiyle değil de aklınca küçümseme manası katsın diye rte biçiminde hitap ediyorlardı. aman ne aşağılayıcı.

    bol bol mizah dergisi okuyan ve kendi başına bir anlam ifade etmeyen bir güruhta bunu gördü ve hemen sözlüklere taşıdı. herifler başbakana rte dedikçe kendini o mizah yazarlarının içindeymiş gibi hissetti. muhalefet olanlar toplanıp bir ağızdan rte dediler. başbakan buna çok üzüldü. bana nasıl rte derler dedi. ağladı. gözyaşlarını ben sildim. ağlama recepcim dedim.

    **

    özgün olmak kolay değildir. insanları eleştirmek de kolay değildir. kişinin ismiyle ilgili kısaltmalar yaparak veyahut harf oyunları yaparak onu eleştiremezsiniz. ancak ve ancak dalga geçmiş olursunuz. iktidarı yapıcı biçimde eleştirmek yerine dalga geçen adam dalga geçilmeyi hak eder ve bunu en iyi ben yaparım.
    6 ...
  16. sözlükte az takılarak entelektüel olmaya çalışmak

    1.
  17. fransa'nın bağrından kopmuş yazar davranışı.

    garabet bu kadar sinirli bir adam değildi ama onu bu hale siz getirdiniz. bugün ortada delirmiş bir garabet varsa bunun tek nedeni sizsiniz. allah belanızı versin. kimseyi yaftalamak benim işim değildir ama ne var ki can sıkıcısınız. kendinizi entelektüel göstermek için yapmadığınız şey yok be.

    sevgili yazar. bak bak, allah aşkına adamdaki numaraya bak. aklınca sözlükteki günlük online zaman miktarını az tutuyor ki millet ona vay be ne kadar da yoğun bir adam, görüyo musun abi herif süper ya desin.

    **

    sizin amacınız bu. sözlükte az takılan adamlar beni dinleyin. sizler bu sözlüğün en samimiyetsiz insanlarısınız. yolda elime geçirsem yemin ederim her birinizi deliler gibi tokatlardım. hele sözlüğe binde bir entry girip ben ağır abiyim şeklinde takılanlar yok mu sadece yüz karasısınız. sözlükte az takılmak az yazmakla aklınızca bakın ben ne kadar da sosyalim, dışardayım her günbi yerlerdeyim görüntüsü veriyorsunuz.

    *

    tuuuuuuuu.. yalanını yesinler. ya ben senin bilgisayar başında porno izlediğini bilmiyor muyum? e mi? yanlış mıyım söyle. bak hele bak babafingoyu nasıl da tokatlıyor. öfff şakşak sesleri ta buraya kadar geldi. öff be yazamıyorum devamını. uzaklaşıp hava almalıyım biraz.
    6 ...
  18. küçük sözlüklerde yazar olmanın enayilik olması

    1.
  19. doğru.

    garabet düşünüyor. küçük sözlükler ne boka yarar diye? nedir bu küçük sözlükler? wikipedia'dan bilgi kopyalayan, çok az yazara sahip olan, kendi yağında ancak kavrulabilen dandik siteler. kimsiniz lan siz? yavrum yazarlarınız kalitesiz bi kere. ziyaretçi sayınız çok az.reklam alamıyorsunuz.

    koftiden bir sitesiniz işte ya. bence adam olup bu sözlüklerin hayatına son vermelisiniz. burdan küçük sözlüklerde yazarlık yapan enayilere sesleniyorum. bırakın lan o siteleri. mallık etmeyin. gidin büyük sözlüklerde okur olun daha iyi. ben mal mıyım oğlum küçük sitede kendimi harcamaya? para teklif etseler garabet gidip oralarda yazmaz. hadi bakalım dediklerimi anladıysanız susuyorum. yok anlamadıysanız entrymi tekrar okuyun. yine yazmakla uğraştırmayın beni. hadi bakiyim.
    6 ...
  20. facebook ile sosyallesecegini sanan sozluk yazari

    1.
  21. yanlışlardadır.

    benim bir facebook hesabım yok. olmayacak da. merak etmiyorum eski arkadaşlarımı. hepsinin ağzına tüküreyim. onlara muhtaç değilim.

    okulumdaki kıza bilmemneredeki kime şuna ya da buna ulaşmak için internette maymunlaşacak değilim. beni merak eden gelir bulur. merak edilmeyecek adam değilim. iyi biriyim. ben bir pırlantayım. sizler ise internet aleminde klavyelerinizi tıkırdatarak, facebooklarda sürünerek bir nebze olsun sosyalleşmeye çalışan vajina avcılarısınız, babafingo avcılarısınız.

    hepinizden iğreniyorum.

    iyi dinleyin şimdi laflarımı.

    ben sizin açılmış akıl gözünüzüm. kafatasınız içerisinde vuku bulmayan düşünme eylemini sizler yerine ben gerçekleştiriyorum. ya adam olur facebook ve benzeri saçmalıkları bırakarak toprakta çıplak ayak yürüyüp doğanın güzelliklerini fark edersiniz ya da bu beyhude çabalarınızla heder olmaya devam edersiniz. seçim sizin.
    2 ...
  22. gormedigi adamin dogum gununu kutlayan insanlar

    1.
  23. gülünçlerdir.

    insanları anlamak güç demeyeceğim sizlere. çünkü esasında öyle değildir. insanların çoğu basittir. bakın bana gelip garabet niye hakaret ediyorsun demeyeceksiniz. birine basit demek hakaret değildir. isterseniz siz de bana söyleyebilirsniz. yanlış yapmak ücretsiz nasılsa.

    ama ben yanlış değilim. sözlük halkının nerdeyse tamamı çok basit insanlar. hiçbir numaraları yok. adam buraya yazarlık yapmaya gelmemiş. doğum günü kutlamaya, boş bakınız vermeye, varsa karı kız ona yavşamaya veyahut bir erkek varsa ona cilve yapıp aklını almaya gelmiş. garabet yanılmaz. o iyi biridir. ondan bir şey kaçmaz.

    yazacak bir şeyin yoksa yazmayacaksın ulan. birinin doğum gününü kutlayacaksan onun nick altını piç etmeyeceksin. adama doğrudan mesaj atacaksın. nazmi abi doğum günün kutlu olsun, uzun ömürler abi diyeceksin.

    böyle hemen nick altına çöreklenip ay benim de nickimi görsünler, herkes bana baksın deyip ibnelik yapmayacaksın. lan siz ne iğrenç ne pis adamlarsınız be.

    burda sizi düzeltecek tek kişi var o da ben. zannediyorum ki toplamda zekanız az önceki söylediğim şeylerin kötü olduğunu anlamaya yetmiyor. düşünmekten ziyade içgüdülerinizle hareket ediyorsunuz. garabet için zor bir vakasınız gerçekten.

    düşünsene tolga, sinek sürüsü kadar fazla ve onlardan daha basit bir sürü adam. yazık. tanımadığın adama doğum günün kutlu olsun demek samimiyetsizliğin dik alasıdır. adam olucak benim gösterdiğim yolda hedefe emin adımlarla ilerleyeceksiniz. yoksa sizi tolga'ya şikayet ederim.
    şimdi yavaşça monitörden uzaklaş ve başka sayfaya tıkla. mümkünse doğum günü sayfası olmasın. defol lan.
    3 ...
  24. atatürk sayesinde prim yapmak

    1.
  25. şimdi bir adam atatürk'ün de bir insan olduğunu anımsattı size. sonra belirli bir güruh havlarcasına ona saldırdı. vay sen atatürk'e nasıl laf edersin vay sen nasıl eleştirirsin diye.

    baktın ki sözlükte ortalık karıştı. ayrıca yavşak birisin ve çok sevilmek prim yapmak istiyorsun. o zaman hemen atatürk kral adamdır, atatürk hepimizi kurtardı şeklinde ya da benzer anlama gelen başlıkları art arda açacak ve parsayı toplayacaksın. sen şimdi sözlükte kahramansın, sen şimdi muhteşem bir zekasın. bravo. hiçbirimiz uyanmadık.

    herkese yedirebilirsin ama garabet'e değil. leş kargası primci seni. tokatımı yemeliydin aslında. şak ve yine şakkk.
    2 ...
  26. atatürk e tapan kesime kahkahayla gülmek

    1.
  27. elinizde olmadan yaparsınız bunu.

    - hav hav hav, hırrr, hav hav hav.....
    - neler oluyor cumali? bu havlamada nerden geliyor?
    - nedim abi şurda birisi atatürk'ün de bir insan olduğunu hata yapabileceğini söylemiş. şimdi tüm millet vay sen ne dedin deyip ağzında salyalar akıtarak adamcağıza saldırıyor.
    - hmmmm.......

    atatürk büyük bir devlet adamı olabilir ama bu onu hatasız bir insan yapmaz. onu tanrılaştırmamalısınız. garabet'i güldürmeyin lütfen.

    ayrıca her lafında durmadan atatürk böyle demişti atatürk şöyle yapmıştı diyenleri de sevmiyorum. atatürk ne dediyse dedi, onun dediklerini yap ama kendini yenilemesini de bil. hadi bakalım şimdi laf salatası yapmayıp icraate geçiceksin, kendine bakıcaksın. beni kendine güldürme.
    12 ...
  28. sozlukte kaliteli kiz yazarin bulunmamasi

    1.
  29. var olan durum.

    bu nasıl sözlük be? adam gibi okunacak bir yazar yok mu burada? rezalet resmen kardeşim. erkek desen berbat kız desen yine berbat. ama hatun yazarların durumu daha da içler acısı.

    yalnız bu sadece bu sözlük için geçerli değil, diğer sözlükleri de biraz kontrol ettim.

    yok kuzucum yok. ortada kaliteli bir hatun yazar yok. şebelek gibiler hepsi. bak kimse kusura bakmasın ben hep doğruları söylerim. iyi bir adamım ben. yakışıklıyım. ama bu durum kız yazarları kaliteli yapmıyor. eşşek kadar olmuş kız hala 6 yaşındaki bebe zekasında entryler girerek sevimli görünmeye çalışıyor.

    ahahahahahaha. şimdi adam olucak benim size göstereceğim yoldan yürüyeceksiniz. topluma karışabilmek ve kaliteli bir yazar olmak için bana muhtaçsınız. özel mesajla ulaşmaya çalışmayın. kimseyle tek tek ilgilenemem. entrylerimde belirtirim napıcağınızı. ya bunları okur ihya olursunuz ya da ortada kalır rezil olursunuz.
    2 ...
  30. osmanli hakkinda bir sey bilmeyip hayran olanlar

    1.
  31. genelde dinci kesimdir.

    osmanlı hakkında hiçbirsikim bilmezler. ama lafı açıldığında osmanlı kraldı osmanlı mega devletti çok iyi kalplilerdi baba derler. lan tırto sen osmanlı hakkında kaç kitap okudun? kaç kitap okudun lan söyle bana dümbük? zerre bilgin yok ama osmanlıya tapıyorsun. ahahahaha komediye bak be. yanlışlardasın kuzum.

    sana tavsiyem şudur ki hayatında hiçbir şeyi iyice tanımadan ona hayran olma. ama tabi okuduğun tek gazete zaman ise osmanlıya hayran olman varsayılan bir özellik nasılsa. cık cık cık. garabet sakin ol evlat.
    13 ...
  32. melankolik sozluk sairinin gotunu tokatlamak

    1.
  33. güzel bir şey. durun anlatayım.

    şiiri sevmem. şiiri seveni de sevmem. ama ne var ki sevmediğimiz insanlarla karşılaşabiliyoruz kimi zaman.
    öyle de oldu. her zaman takıldığım gidip çayını içtiğim, içerisinde hatun müşterilerini gözetlediğim güzel bir kafe vardı. dün yine oraya gittim.

    kafeden bahsedeyim sizlere. oldukça geniş bir mekan. masa yüzeyleri camdan. çalan müzikler gayet güzel. temizlik had safhada, çok şık bir yer. tabandan ısıtmalı ve wireless bağlantısı var. her neyse bu kafede yalnız başıma oturuyordum. aklımda herhangi bir düşünce yoktu taaaa ki köşede dizüstü bilgisayarıyla internete bağlanan o gebeşi görene kadar. onun benim dikkatimi çekme nedeni adamın uludağ sözlük sayfasını açmış olmasıydı. hemen kalktım yanına gittim. selam verdim ve ben de bir uludağ sözlük yazarıyım dedim.

    gerizekalı gibi yüzüme baktı. gözlerinden az evvel ağladığı belli oluyordu. kan çanağı gibiydi çünkü. hayırdır niçin ağladın dedim? seni hüzünlü gördüm dedim.

    başını önüne eğdi ve abi ben sözlükte durmadan şiir yazıyorum dedi. ben çok felsefik bir adamım dedi.

    şiirden tiksindiğim için şiir lafını duyar duymaz yüzümü ekşitmiştim. bunu fark etti. noldu abi beğenemedin mi dedi? sinirlendiğimi belli etmeden şiirlerini göster ki bakalım hele nasılmış dedim. açtı sayfasını ve okuttu bana şiirlerini. hepsi birbirinden iğrençti.

    sinirlendim ve ensesine bir tane patlattım. kalk lan şunun başından biraz gez dolaş da hava al dedim. bu yarraktan şiirlerle kız filan tavlayamazsın dedim. ağlamaya başladı. yapma abi ya sen ciddi misin dedi. bir tane daha patlattım enseye. hemen ayağa kalktı ve laptopu alıp uzaklaştı. dur sana çay ısmarlayayım lan dedim. bunu söyleme nedenim ona acımamdı. gaddar biriyim ben.

    fakat o dinlemedi ve yine şiir yazacağını söyledi. ağlak tavrımla yine şiir yazıcam dedi. elimle nah işareti yaptım. gözden kayboldu. şimdi napıyo bilmiyorum. muhtemelen şiir yazıyodur ibne.
    7 ...
  34. sozluk yazari olunca hede hodo ikilemesine tapmak

    1.
  35. saçmalık.

    - garabet şimdi bizlere gördüklerinden bahset. olay yerinde kaç kişi vardı ve ne zırvalıyorlardı?

    - eeeee..... onlar sözlük yazarı olmuşlardı bir şekilde. ve özellikle sözlükle beraber popüler olmuş iğrenç ikilemeleri, cümleleri kullanarak kendilerini genele mal etmeye ve böylece aşağılık kompleksinden kurtulmaya çalışıyorlardı. korkaklardı.

    - ne gibi mesela? biraz daha açar mısın?

    - yani şu şekilde. adam yazar olduktan sonra sözlükte artık boku çıkmış çeşitli cümleleri, özellikle de hede hödü ikilemesini her yerde kullanıyor. ıyyyy allah belanızı versin be hede hödö derken bile iğrendim burda memur bey. kendimi kötü hissediyorum.

    - peki o zaman. biraz dinlen, sonra tekrar devam ederiz.

    - hıhı, teşekkürler.

    sizlerden iğrenme nedenim bu sayın yazarlar. ben her gününü farklı bir biçimde yaşamaya, mümkün olduğu kadar okumaya, farklı düşünmeye adamış biriyim. böylesi bir tavrı tüm insanlardan beklemek normal olmaz. çünkü kolay olanı herkes yapmak ister. kolaya kaçıyor monotonluğa sığınıyorsunuz. gözlerimin önünde gerçekleşiyor bunlar. haliyle iğreniyorum.

    nerdeyse hepinizden nefret ediyorum diyebilirim. vıcık vıcıksınız. aynısınız.

    hey garabet sakin olmalısın. lütfen. zaten yeterince yıpranıyorsun. şimdi bir de bunlarla uğraşma.
    2 ...
  36. bos bakinizciyi seviserek makale yazari yapmak

    1.
  37. yaptım bunu ben. gayet güzel bir şey. anlatayım.

    zamanın birinde sözlüğün tekine üye oldum. nasıl bir ortam diye şöyle etrafıma bakındım. ve entrylerimi girmeye başladım. beni bilen bilir. neyse. ama bir şey dikkatimi çekmişti. girdiğim entryden sonra kimi yazarlar entrymin altına dakika sektirmeden boş bakınız veriyorlardı.

    bu gerçekten gülünç bir durumdu. eşşek kadar adam bana tepki olarak yalnızca ve yalnızca bir boş bakınız verebiliyordu. ciddiye almadım tabi. yani ben ciddiye almak istiyordum ama bu entryler sadece boş bakınızdan ibaret olduğu için bi türlü başaramıyordum. sonra bu boş bakınızcı vasatlık abidelerinden teki bana mesaj attı.

    seni geberticem lan şu gün şu saatte x adresine gel dedi. peki dedim.

    bahsettiği gün ve saatte dediği yerdeydim. karşıma yaklaşık 2 metre boyunda suratında aptal bir anlatım olan, esmer zayıf bir adam çıktı. vay demek garabet sensin ha deyip el ense çekmeye çalıştı bana. geriye atıldım ve gözlerinin içine baktım. bir an durakladı. o da bana bakmaya başladı. etkim altına almıştım onu. sakinleşmişti. hadi gidelim dedim.

    yanımda yürüyordu ama afyon yutmuş gibiydi. çıtı çıkmıyordu. arada bir yok artık lebron james diyordu sadece. onu her zaman takıldığım kafeye götürecek derdi neymiş dinleyecektim. biz yürürken birden bir telefon çaldı. bunu arayan bir başka bakınızcı yazarmış. ben garabet'in yanındayım sen de gelsene dedi. bana soru işaretli gözlerle bakıyordu. sessizce gelsin diyen bir işaret yaptım.

    yarım saat sonra üçümüz kafede oturuyorduk. kafe penceresine bir kuş kondu. üçümüz baktık bu kuşa. tüyleri parlak çok güzel bir kuştu. yanımdaki bakınızcı erkek uçmamasına anlam veremediğim bir kuş diyerek tanım yaptı.

    ardından garson geldi. ne alırsınız dedi. ben bir çay istedim. garson peki dedi ve diğer ikisine döndü. kızla erkek aynı anda ne içtiyse aynısından istiyoruz dediler. siparişi alıp gitti garson.

    sonra çaylar geldi. içtik. ben bunları cümlelerimle dövdüm. erkek olanı aptal olduğu için hala boş bakınızı savunur oldu. sinirlenmiştim. yeter artık kalkalım dedim. her nedense bilmiyorum ama kız kalkmak istemiyordu. gözleri parlıyordu bana bakarken. garabet biraz daha yanında kalmak istiyorum dedi. olur dedim oturalım öyleyse.

    diğer adam ben gitmeliyim işim gücüm var dedi ve gitti. kızla muhabbet ettik. onu etkim altına almıştım bile. sonra kafeden güle oynaya çıktık. onu evime götürdüm. eve gelir gelmez ilk yatak odası nerde diye sordu. kendisine dönüp insan istedikten sonra her yer yatak odasıdır dedim. soyunmaya başladı. sonrasını ayrıntılarıyla anlatmak istemiyorum. insanın yatak odasından size ne lan???

    siz seviştiğimizi bilin yeter. ilk anlar onu her öpüşümde ohhh yok artık ebesinin amı ali sami diyordu ama sabaha karşı artık boş bakınızcılıktan kurtulmuştu. destan yazıyordu adeta. onu bu illetten sevişerek kurtarmıştım.

    sabah oldu. kahvaltı yapıp çıktık. dünkü erkek aradı kızı. konuştular. kız çocuğun bizimle buluşmak istediğini söyledi. olur dedim. aynı kafede buluştuk. konuşmaya başladık ve sonra ben çocuğa kızla yaşadıklarımızı anlattım. onun artık bir boş bakınız yazarı olmadığından ve benimle seviştiğinden bahsettim. çok şaşırdı ve ağzından tek cümle çıktı:

    "yok artık lebron james."
    9 ...
  38. rap dinleyen kızı sevişerek metalci yapmak

    1.
  39. yaptım bunu. gayet güzel birşey. anlatayım.

    rap denen iğrenç şeye müzik demeye dilim varmıyor. o ne la öyle? dım dıdı dım tıs. dım dıdı dım tıs. başka birsikim yok. sözler desen zaten berbat. kafiyeye kurban edilmiş anlamlar. neyse seni burası ilgilendirmez okurcuk. devamını dinle.

    okulda süt tenli hoş bir kız vardı. birgün kantinde yalnız başıma oturup ben dark tranquillity dinliyorken yanıma geldi. selam verdi, yanına oturabilir miyim dedi. soğuk bir biçimde otur bakalım dedim. ne dinliyorsun diye sordu. dark tranquillity dedim. freecard dedim. death metal bu yavrum dedim. ay o ne be dedi. kralı rap müziktir dedi.

    metalci olup kafamı sallayacağıma rapçi olup dünyayı sallarım dedi. bu çok salaksı bir cevaptı. çılgına dönmüştüm. ayağa kalktım ve bir tokat attım kıza. seni aptal metale asla laf edemezsin dedim. seni men ederim bundan.

    ağlıyordu. ama yine de masamdan ayrılmadı. böyle bir lüksü olamaz zaten. ciğerini sikerim onun. sonra her nedense bilmiyorum içim acıdı kıza. rap dinleyen her insandaki mevcut küçüklük bunda da vardı. bi çay ısmarladım. içti. biraz kendine gelmişti. kalk bize gidelim dedim. itiraz etmedi. peşimsıra geldi. eve yaklaştıkça keyfi yerine geliyordu sanki. içeri girdik.

    hemen müzik setinin yanına koştum ve in flames, cradle of filth, opeth, dark tranquillity, death, godsmack'ı arka arkaya çaldım. kendinden geçer gibiydi. çok mutluydu. ama yine de rap bir numara dedi. işte şimdi kendimi tamamiyle kaybetmiştim. gözümü açtığımda ikimiz de yatakta çıplaktık ve epey yorulmuştum. kız yanımdaydı ve çubuk kraker yiyordu. bana baktı. gülerek sen müthiş bir metalcisin. bundan sonra ben de metalciyim, amına koyarım rapin dedi.

    gece boyunca onu metalci yapmak için çok efor sarfetmişim ki çok yorgundum. kendimle onur duydum. bir rapçiyi daha doğru yola döndürmüştüm. sevinçten headbang yapmak istedim ama sevişmekten boynum tutulmuştu, yapamadım. olsun olsun, hiçönemli diil.
    11 ...
  40. bilgisayarını tamir ettiğin kızla delice sevişmek

    1.
  41. yaptım bunu. güzel bişey. anlatmak istiyorum.

    hava kararmak üzereydi. soğuk bir sonbahar günü. yolda yürüyorum tek başıma. her nefes verişimde bir miktar buhar yüzüme çarpıyor, anlık bir ılıma hissi oluşturuyor. çevrede çocuklar var. anneleri yavrum akşam oldu diye eve almaya çalışıyor. ve hatta bir tanesi az evvel dayak yedi. iyi oldu eşşoleşşeğe. zihnim gayet duru. hiçbir şey düşünmüyorum.

    ve sonra kısa yoldan gideyim diye bir ara sokağa saptım. sapar sapmaz da balkondan memeleri 4'er kilo çeken bir kız gördüm. allah'ım. o ne öyle ya? meme değil yataş elyaf yastık mübarek.

    yakışıklı biri olduğum için kız da bana baktı. bir müddet bakıştık. sonra aniden ühühühüh deyip eliyle yüzünü kapattı. kim bilir içinden neler geçiyordu??? acaba ben mi ağlattım onu diye düşündüm. çünkü çok yakışıklı biriyim. belki onu o an kendime aşık etmiş olabilirim. bu gayet olası.

    kız herhalde baktı ki ben yürüyüp gidiyorum beni kaybetmenin hüznü bastı kendisini. e ama napalım kardeş, balkonun dibinde durup kızın memelerini elleyemem ya. tekrar yürümeye devam ettim ama aniden bir ses işitim. arkamdan biri bakar mısınız diyordu. döndüğümde balkondaki kızı gördüm.

    yeah beybi what happened dedim. bilgisayarımın monitöründe sorun var bi bakar mısınız acaba dedi. kabul ettim. evlerine gittik. ben görev adamı ergün pembe olmamdan ötürü içeri girer girmez bilgisayarı aradım. nerede yav bu dedim, her yere baktım ama bilgisayar yoktu. meğer kız beni eve çağırmak için yalan söylemiş.

    arkamı döndüğümde iki kocaman meme gördüm. başka da bir şey göremedim. bu 2 memenin arkasındaki ses yala bunları garabet diyordu. ben de yalamaya başladım. ben yaladıkça arkadan bir inleme sesi geliyordu.

    kız çok mutluydu. o gün sabaha kadar seviştik. kendisin yatakta çok mutlu ettim ve kalkıp evime gittim. ben giderken arkamdan nolur bi daha gel garabet dedi. bana aşık olduğu apaçık ortadaydı. peki canım dedim çıktım. hala arada sırada onun yanına gider memelerini kucaklarım.
    19 ...
  42. kufurlu entry den urken ana kuzusu yazar

    1.
  43. ahahahahahahahaha diye gülünmez de napılır? benim nazik yavrum küfür görünce ağlarmış ablası, oy ana ben küfür gördüm daha da bir ömür iflah olmam ahlakım bozuldu dermiş. ühü ühü mon chere. we are sorry, yamulan ahlakınızı eski haline getirmek ve entelektüel havanıza biraz daha oksijen serpiştirmek amacıyla sizi fransız sosyetesinin tam içine paris'e gönderiyorum. oraya gidin ve küfürsüz bir hayat yaşayın.
    5 ...
  44. sizleri tokatlarsam beni daha da seversiniz

    1.
  45. dosdoğru bir cümle. deveye diken insana siken yaranır. hiçbirinizi sevmiyorum ben. kim olduğunuz neci olduğunuz belli değil. yazarlığınız zaten berbat. vasat birer vatandaşsınız. bi yumruk çaksam yarısı boşa gider ama elimi yoracak diilim.

    bu entryi niçin mi yazdım? lan cins herif tabi ki de senin ne kadar mazoşist olduğunu göstermek için yazdım. emin ol ki seni köşeye çekip iki tokat patlatsam hemen benim şebeğim olursun. ama ben insansever biriyim. yani sevmesem de zarar vermem herhalde. neyse ne ya şimdilik susayım. işeyip gelicem gitmeyin bi yere.
    3 ...
  46. kisisel ileti yazma sacmaligi

    1.
  47. sözlükte yazar yapılmışsın. biraz karıştırıyorsun ki adam sana buraya kişisel bir ileti yazabilirsin demiş. eeeee nolucak şimdi? nolucak??? görgüsüz herifimiz illa oraya bir kişisel ileti yazıcak hem de en dikkat çekmek isteyeninden en kötüsünden.

    nedir yani amacın ne? bu nasıl bir görgüsüzlüktür...? ehehehehe buraya kişisel ileti yeri koymuşlar la dur hemen bi şeyler yazayım. felsefik olayım. defolun. kişisel iletilerinizi okudum ve çok etkilendim aaaaaabiii yaa. harikuladesiniz. hepiniz müthiş zekada insanlarsınız. hahahahah komediye bak be.
    2 ...
  48. riyakar dinci sozluk yazarlarindan tiksinmek

    1.
  49. kimler bunlar??? nicklerini pek anımsamıyorum çünkü o kadar mühim değiller. takıldığım nokta bunların hepsinin ortak bir zeminde buluşması. öncelikle biraz tanıtalım bu insanları.

    entryleri tamamiyle dinle, cinsellikle ve futbolla ilgilidir. bi de nickaltı yavşaklığı var. başka da bi şey göremezsiniz. çok net biçimde maldır bunlar. kültürsüzlerdir. sürekli olarak toplu hareket etme peşindedirler. kendisiyle aynı şekilde hareket eden bir başka riyakarı görünce nickinin altına yavşayıp çok sağlam yazar, kral adam derler.

    lan dümbük herif, lan namussuz herif. senin müslümanlığından banane?? niye gözüme gözüme sokuyorsun inançlarını. dininin temsilcisi sözde bir mücahit gibi sözlükte fink atıyorsun ama aslında riyakar dallama bir münafıktan başka bir şey değilsin.

    bunu anlamanın en basit yolu entrylerini incelemektir. hem allah kitap diyeceksin hem de pornocu olacak cinsel içerikli entry gireceksin. riyakar köpek.

    biraz daha sakin olmalıyım.
    8 ...
  50. deniz baykal tipi faydasiz yazar

    1.
  51. başlığın ne tip olduğu çok da önemli değil. vurgulamak istediklerimi bu entry halledecektir.

    niçin böylesine sıkılıyorum bilmiyorum. kötü yazarlara baktıkça kendimi daha iyi hissetmem gerekiyordu oysa ki. burda adamlar 3-5 saçmalığı klavyesine dolamış her gün bunları tekrarlamaktan öteye gitmiyor.

    biraz daha açayım. burada ne var?? her gün basit bir akp karşıtlığı, _akp'li diilim_ recep tayyip erdoğan'a yapılan mevsimi geçmiş göndermeler, ampül söndü ampül sönmeli edison bile pişman biçimindeki salaksı laf sokmalar, türbanla ilgili tartışmalar, angut futbol kavgaları......

    ne kadar da küçüksünüz......! kahretsin ki bu duruma kayıtsız kalamıyorum. gördüklerimi görmemezlikten gelemiyorum. öyle olsaydı kendi halimde yazardım burada. ama olmuyor. meğer ne zayıf ne monoton insanlarla iç içeymişim. meğer bu kokuşmuş gülünçlük abidesi insanlara bunca zaman boşuna saygı göstermişim.

    kendinizi değiştirmek zorundasınız. bunu yapmalısınız. demodelikten geberen yöntemlerle muhalif olunmaz. kendinize gelin. size güveniyorum. göreyim hünerlerinizi.
    1 ...
  52. ilgi isteyen sozde mutsuz kiz yazar

    1.
  53. bakın açık konuşacağım. erkeklere sesleniyorum. sizler sözlüklerde gezinip tüm özel hayatını afişe etmekten çekinmeyen, şirin olduğunu zanneden bahsettiğim kız yazarları bilirsiniz. onlar gerek sözlük iletileri olsun gerekse de entryleriyle olsun hep bir ilgi peşindedirler.

    acıyorum bu kızlara. maksatları gülünç. kavgadan yana diilim. bahsettiğim kızlar her ne kadar gerizekalı olsa da dövülmemeli ama tiksiniyorum onlardan. sizleri görmek istemiyorum ey salak kızlar. bakın burda dikkat edin. her kızı katmıyorum olaya. şirin olduğunu zanneden sözde melankolik cinsel açlık çeken o kızlardan bahsediyorum.

    tavsiyemi söyleyeyim. libidonuz sizi kudurtmuş olabilir. ve bu kudurukluk sözlükte dişi olduğunuzu gösterir hatta fazlasını açığa çıkaran ilgi çekme krizlerine dahi başvurmanıza neden olabilir. lütfen derin bir nefes çekin şimdi. bilgisayardan biraz uzaklaşın. yarın bir pet shopa gidin. uzun dilli bir evcil köpek bulun. gerisini anlatmak istemiyorum.
    9 ...
  54. ilgi cekmek istemek ve aptallik

    1.
  55. çevreme bakınıyorum. belki de insanları yakından tanımam gerekli sağlam bi yorum için. ama kimselere yaklaşmaktan hoşlanmayan ve her zaman yalnız gezen biri olarak başarılı olamıyorum. bu hep böyle sürmeyecekti elbet. nitekim öyle de oldu. fikirlerin döküldüğü sözlük sitelerine bakınmak istedim. yaptım bunu.

    gözlemlerime gelince. biraz olsun dikkat çekmek için bin takla atabilecek salaklar var. sayıları çok fazla hem de. başka aptalların ilgisini çekmek için bu denli küçülmek çok komik be. acıdım haliyle onlara.

    ben dikkat çekmek istemiyorum. kendime sordum. bu gerçekten öyle mi diye. kısmen evet. burada yazılarımıyazacağım. ilgi çekmek sazanavlamak vs.için yazdığımı sananlar yanılacak. bir kere hiçbirinizin ilgisi umrumdadiil. ne radyasyondan beyni bulanmış kokuşmuş aptalkız yazarların ne de geride kalanların.

    ben içimi dökmek için burdayım. aptallığınız ruhuma acı vermiyor. hoşuma giden şey sizi düzeltmek için önce bir kenarda izleyip sonra da yol göstermem. yazlık sinemada çekirdek çitleyip film izleyen emekli adam rahatlığındayım. ben iyiyim.
    3 ...
  56. kitap okumayıp sözlük yazarı olmak

    1.
  57. bunlardan söz edeceğim. kendileri hayatlarında gazetelerin sadece büyük punto başlıklarını okumakla yetinen kalanını okumayan, kitap okuma konusunda da ya kitap okumam eksikliğini de hiç hissetmem diyen cahil cesaretli aptal insanlardır. sonra hasbelkader sözlüğe yazar olup bu ortamlarda sığır gibi gezinirler.

    asla iyi bir okuyucu olmadıkları için iyi bir yazar da olamazlar. mal gibidirler. açıkçası komik buluyorum. çoğu da yavşaktır zaten. akşama dek nick altlarına entry girip kendileri için de bir şeylerin yazılmasını beklerler. burdan bahsettiğim güruha sesleniyorum.

    arkadaşlar size teşekkürü bir borç biliyorum. sizin gibi vasat insanlar arasından sıyrılmak çok daha kolay oluyor. populasyonunuzda artış olması dileğiyle.
    2 ...
  58. viyolonsel

    15.
  59. Viyolonsel ya da çello, keman ailesinden dört telli ve bas sesli bir çalgıdır. 16. yüzyılda ilk örnekleri Fransa'da ortaya çıkan bu çalgının şekli kadın vücudunu andırır. Başlangıçta beş telli olarak yapılan bu çalgı, önceleri orkestrada bas sesleri desteklemek için kullanılmıştır.
    0 ...
  60. daha fazla entry yükleniyor...
    © 2025 uludağ sözlük