keşfedildiği dönem avrupasında, insanlar ilk zamanlar bu patatesi yemek istememişler. fakat ülke* yönetimi için patates, açlık ve yemek kıtlığı sorununa yegane çözüm olarak görülüyormuş.
bu sebeple, ülke yönetimi halk üzerinde patatesin ayrıcalıklı bir yiyecek olduğu kanısını uyandırdıklarında, halkı patates yememe fikirlerinden caydıracaklarını düşünmüşler.
patates üretimi tüm ülkede yasaklanmış, sadece kral ve tebaası için yetiştirilmeye başlanmış. fakat kral, kendi tarlasına halkın rahatça girip tohum çalabilmesini sağlayacak şekilde oluşturmuş.
krala ve tebaasına özel patates düşüncesi, halka ilgi uyandırmış ve krala ait tarlalardan çalınan tohumlar ve patateslerle birlikte uzun vadede halk patatese alışmış.
avusturyalıların dedelerinin avustralyalı olmasından kaynaklanır.
milattan önce bilmemkaç, bu rahmetliler "ulan burda bi cacık yok" diyerek binmişler gemiye yardırmışlar. rota yok bi halt yok. vurmuşlar afrika kıyısına. orada bir süre takılmışlar. aslanlar ve sırtlanlar bunları rahat bırakmayınca oradan yukarı akdenize doğru falan derken bu günkü avusturya topraklarına çöreklenmişler.
muhtar seçimleri falan, derken buranın adı ne olsun demişler, memleket özlemi de var. "avustralya olsun" demiş biri. bir başkası da "olm onu söylemek zor, bir de tralı mralı yakışmıyor annıyon mu ?" demiş. sonra avusturya fikri çıkmış birinden.
sokakta, televizyonda, bilimum görsel kaynaklarda gördüğü erkeklerin açık yerlerine bakıp ki açık olması önemli değil* fantazilere kayan ergenleri de içinde bulundurabilecek kavram.
hiçbir şey dileyemezsin karşılığını alacak söylem.
6 tane yediniz, yetmedi maçınız bitmeden beşiktaş'a hakaret ettiniz. bırakın memleketin insanı biraz gülüp eğlensin, bari buna yarayın, germeyin kendinizi siz de eğlenin.
edit : herhangi bir insanın kendi tasarrufu dışında sahip olduğu fiziksel özellikleri üzerine eleştiri yapan, dalga geçen, aşağılayan her insan zihinsel engellidir.