şimdiye kadar gitmek için can attığım şehirler arasında en yenisi. ne görmüşlüğüm var, ne bir tanıdığım. yeni bir yer, mutlu bir sayfa olur belki hayatımda.
geceleri yatağa yatınca uyuyamıyorum, dönüp dolaşıyorum duvarlara baka baka. sonra bir sigara yakmak için kalkıyorum, bakmışım hepten kaçmış uykum. saatlerce düşünüyorum, hiçbir şey yapmadan. hiçbir şeyle uğraşmadan, uğraşmak istemeyerek. nedir bu, hastalık mı, depresyon mu?
boşluktayım sanırım, hem de her anlamda. insanlara bakınca boş balonlar görüyorum sadece. onları sevmemeye devam ediyorum. onları sevmediğimi söylerken insanlarla bir arada olma azmim dudak uçuklatan cinsten. iletişim zayıflığımı gidermeye çalışıyorum evet, ama bundan hoşnut değilim. her ne kadar bunu düzeltmem gerektiğinin farkında olsam da o ortamın içinde zorla oturduğum hissi asla geçmiyor.
yıldığımı hissediyorum, bomboş geçen günlerim, insanlara olan takıntım, beni daha da dibe çekiyor... ve git gide beni insanlardan soyutluyor.
takılıyorum işte, olmayacak bir şeye takılır mı insan? kaç gündür neyin peşindeyim amına koyayım ya... gerçek dünyada yaşayamıyorum, çünkü gerçekleri sevmiyorum...
ve artk şu ankara'dan siktir olup gitmek istiyorum, ve gideceğim de. nasıl bir azimle geldiysem, yine aynı duygularla gideceğim buradan. kimseyi tanımadığım bir yere, ne akraba, ne arkadaşın olduğu bir yere. belki izmir'e giderim..
insanları gözlemlemek neden bu kadar hoşuma gidiyor bilmiyorum. sanırım anlamlandıramadığım o kadar çok şey var ki hayatta, aynı zamanda anlamlarında yaşayıp, kaybolduğum şeyler. onlara bakmak, onlardaki ışığı, veya karanlığı görmek bana bir şeyler öğretiyor belki, bunun farkında değilim henüz. belki de bir bok kattığı yoktur.
neyse yahu...
oturduğum yerden kalkmam gerekiyor, ama yapmıyorum, sanırım yapmayacağım da.
her zaman olduğu gibi şarkılarla ifade ediyorum kendimi, kendime. farkına varmaya çalışıyorum. kendime bile anlatamazken neler yaşadığımı başka insanlardan beni anlamalarını bekliyorum. büyük haksızlık.
buraya itiraf yazmayalı amma olmuş sözlük.. yazacak da bir şeyim yok aslında, hiçbir şeyim yok, yaşamımı siktim, isteyerek, bilincim yerindeyken, mantıklı düşünebilen bir insan olduğumu zannederken.
şimdiyse uyumuyorum, yaklaşık 2 buçuk gündür. göz altlarıma baktım dademin, mor... çekmiş gibiyim. sanki ufacık bir kutunun içindeymişim gibi bu, ve kutuda bir tane de böcek var. üstümde gezinmesin istiyorum çünkü kaçacak yerim yok, ama böcek bu, git deyince gitmiyor.