Bir Beşiktaşlı olarak hayranlıkla izlediğim ve takdir ettiğim futbolcu. Ne zaman Alex bitti dense o çıkıp herkesi göt etmesini bildi. Bence Fenerbahçe'nin gelmiş geçmiş en iyi yabancı futbolcusu kendisi.
Genelde kendini cool göstermek için insanların 'barzo, keko dizisi' diye tabir ettiği, senaryo açısından uzun soluklu Türk dizileri arasında kanımca en iyisi olan dizi. Başından beri kaçırmadan izlerim. 2 silah patlıyor diye laf söyleyenler otursun gossip çakması 'küçük sırlar' izlesin, Türk tarihiyle alakası olmayan The Tudors çakması 'Muhteşem Yüzyıl' izlesin. Hakkını vererek izleyen herkes bilir ki siyasi konularla Kurtlar Vadisi dizisinin senaryosu birebir örtüşür. En basit örneği; israil ile ülkemiz arasında gerginliğe neden olacak derecede 'gerçekleri' yansıtması. Bu diziye vurdulu kırdılı diyen iki gün sonra açıp 'Testere 7' izliyorsa oturup düşünmek gerek.
Kore yapımı olan, arkadaşımın 'komedi filmi' demesi üzerine izlediğim ve aslında duygusal açıdan etkili bulduğum bir film. Tek güldüğüm kısım ise çiftlerin romantik bir ortamda bile kavga eder gibi bağırarak konuşmaları. Korece başlı başına makara konusu.
'Hocam boşalırken beni bir kahkaha alıyor bunun nedeni ne olabilir?'
'Belediye otobüsünde ayaktaydım, önümdeki şahısın elinde bulunan süpürge vajinama çarptı, kızlık zarım patlamış mıdır?'
Her şeyden hevesini almış, neyin ne olduğunu bilen ve ona nelerin mutluluğu getirebileceğini bilen insandır. Ve kendisi de farkındadır istediğini elde edebileceğinin.
Muhtemelen benim memleketimin insanıdır. Yılmak nedir bilmez. Sarhoşluktan adeta gözleri s*kişmesine rağmen hala içki almak ister. Sonuna kadar mücadele eder, öpülesidir.
Çok güzel hareketler bunlar programındaki ibrahim'in 'Engin, Altan, Düzyatan? Bu ne lan 3ü birleşip voltran oluşturmuş sanki' gibisinden bir cümle kurarak beni yarmasına sebep olan kişidir.
Bunların bir de apaçi modu vardır. Ayakta 4 çizgili Adidas, terse atlayan veya kuyruğu kesik Puma. Altta A&F eşofman altı. Üstte fix Dolce Gabbana t-shirt. Gerçek tiki'ler vardır ki, ineceği zaman şoföre ne diyeceğini 40 saat düşünür içten içe. 'Müsait bir yerde' yerine 'mükemmel bir yerde' diyenine de rastlamış olmam çok acınası.