gitmeden şu açıklamayı yapayım da kimse arkamdan atıp tutmasın.
ben hesabımı kimsenin etkisiyle sildirmiyorum, yalnızca sıkıldığım için sildiriyorum.
herkese iyi eğlenceler...
kendisine cevap verecektim ama nickaltındaki yorumları gördükten sonra vazgeçtim. çocukmuş bu daha. *
tarih denen şey asla tarafsız yazılamaz. bu yüzden senin inandığın doğrularla, benim inandığım doğrular arasında bazı farklılıkların olması gayet doğal.
eğer kesin olarak söylediklerinin doğru olduğunu söylüyorsan, belgeleriyle kanıtla, ama ondan bundan duyduğunla değil. biz de böylece doğruları öğrenmiş olalım.
neyse daha fazla yazıp da kendimi yormayayım. biraz büyü öyle konuşalım.
nickaltı tartışmalarının hiç bitmediği sözlük. izlemesi eğlenceli oluyor ama moderatörlerin artık bu olaylara bir el atması gerektiğini düşünüyorum. sözlükte polemik yapan silinsin. zaten bir sözlük kuralı bu. hem biz rahat ederiz, hem de onlar.
neredeyse hergün bir kavgaya şahit oluyorum. hem de yumruk yumruğa, küfürlü kavgalar bunlar, yani basit bir tartışmadan ibaret değiller.
bu şehrin insanlarını bu yüzden hiç sevmiyorum. herşeyi şiddetle çözeceklerini sanıyorlar. kazasız, belasız burdan kurtulayım, başka bir şey istemiyorum. ölümüm burda olmasın.
insan kendinde olmayanı sürekli vurgularmış.
mesela çok yalancı biri sürekli 'ben dürüstüm, dürüstlüğe çok önem veriyorum' şeklinde bunu vurgulama ihtiyacı duyarmış. ama gerçekten düsürt olan biri bunu söylemeye bile gerek duymaz.
aynen bunun gibi 'ben aldatmam' diyen erkek kesin aldatır. 'ben aldatırım' diyen erkek de aldatır.
yalnızca, 'aldatma' kelimesini ağzına bile almaya çekinen erkek aldatmaz.
burda eleştirilmesi gereken bu yazı değil, hiçbir araştırma yapmadan bütün yazılanlara inanan akıl yoksunu sözlük yazarları.
kendi ecdadına laf söyleyen, tarihini karalamaya çalışan tek millet biziz sanırım. atatürk, türk tarih kurumunu neden kurdu, bir düşünün isterseniz. geçmişi olmayan bir milletin geleceği de olmaz.
hiçbir fikrim yok. ruh halime göre kezban bile koyabilirim. *
hem zamanı gelince eşimle karar veririz. çocuk tek başına yapılmadığına göre isme de ortak karar verilmesi lazım bence.
olabilecek bir durum.
benim kuzenim de 56 puanla öğretmen olarak atandı. devletten de hiçbir tanıdığımız yok. nasıl atandı derseniz? tercihlerdeki 26. maddeyi işaretledi. yani devletin uygun gördüğü herhangi bir yere gitmeyi kabul etti.
bunun sonucunda köye atandı ve daha sonra eş durumundan başka bir şehre atandı. şu an çok rahat.
kpss'den 80 ve üzeri alan bir kişi atanamıyorsa, şikayette bulunma hakkı vardır * ama,
hem 60 puan alıp hem de şehir merkezleri dışında bir yerde çalışmak istemeyen birinin şikayet etmeye hiç hakkı yok. çalışmak isteyen her yerde iş bulur.
torpili olmadan iyi yerlere gelen bir sürü insan var, iyi yerlere gelemeyen insanlar ise yalnızca tembellerdir.
kadınlar bile mini etek giyen kadınların bacaklarını gizliden süzerken, bir erkeğin bakmaması erkeğin insan dışı bir varlık olduğunu gösterir. bakmıyorum diyen yalan söyler, mutlaka bakıyordur.
bakmayan erkek ya çok dindardır(bu devirde öyle erkek kaldı mı bilmiyorum.) ya da göz kusurları vardır. başka hiçbir nedeni olamaz.
sevgilisi olduğu için bakmıyordur diyenlere de sadece güldüm.
en başta tabi ki, uludağ sözlük. bu sabit hiç değişmez.
sonra duruma göre,
şarkı dinlemek istersem bir müzik sitesine giriyorum. (ttnet müzik ya da fizy)
oyun oynamak istersem, çiz bakalım'a giriyorum.
bu kadar. *
düzenli girdiğim başka bir site yok zaten.
200 liraya para üstü olarak şeker veren erdal bakkal, bize paranın erdal bakkal'da bozdurulmayacağını göstermiştir. ayrıca para üstü olarak şeker veren bakkallara gizliden gönderme yapmıştır.
geçen hafta yavuz'un tanıştığı kız, bu bölümde yoktu. çok mutlu oldum. eylül karakterini beğenmesem de boynuzlanmayı hiçbir kız haketmez. böyle devam etsinler.
hala severek izliyorum.
tanımadığım bi insana neden hediye alayım ki? çok saçma. ilkokuldayken bile sevmezdim bu çekilişleri. hep sevmediğim kişilere hediye almak zorunda kalırdım.
köyde soba nasıl yakılır?
a) kömür ve odunla
b) karton ve kağıtlarla
c) telefondan anne/babadan yardım alınarak
d) çoculardan yardım isteyerek
şeklinde sorular olsa daha mı kolay olurdu? hayır.
devlete memur olmak isteyen bir kişi
1. tarihini,
2. ülkesinin coğrafyasını,
3. vatandaşlık haklarını,
4. türkçeyi ve dilini,
5. eğitim bilgilerini,
6. tabiki alan bilgilerini,
çoook iyi bilmesi lazım. kpss bunları ölçmek için yapılır. bu bilgileri bilmeyen birini öğretmen yapmak ise gelecek nesil açısından zararlı olur bence. yani kpss zor değil gerekli bir sınav.
yaklaşık bir saattir sol frame'i temizlemeye uğraşıyorum ama ben başlıkları kaldırdıkça yenileri açılıyor. bu sözlük 5 ayda nasıl bu hale geldi anlamadım.
geçen gün telefonuma şöyle bir mesaj geldi.
"sevgili 3pay kullanıcısı, 1 aylık fizy premium uyeliğiniz bizden size hediye. ......... kodunu fizy.com da aktivite et, ucretsiz premium uye ol"
bu mesajın bana nasıl ulaştığını bilmiyorum ama üzümünü ye bağını sorma demişler. bu mesajdan sonra fizy.com nedir diye baktım, müzik sitesiymiş. güzel de bir siteye benziyor fakat premium üyeliğin normal üyelikten farkı nedir hala anlamadım.
eskiden 'çocuklar duymasın'daki haluk gibi biriyle evlenmek isterdim. şimdi 'zengin kız fakir oğlan'daki nurhan gibi biriyle evlenmek istiyorum.
yalnız bu iki karakter birbirine tamamen zıt. burdan da şunu anlıyoruz ki, ben ne istediğini bilmeyen bir insanım.
şu diziler iyi ki varlar, yoksa evleneceğim insana dair hiçbir düşüncem olmucaktı. *
Feminist ve ayni zamanda hümanist bir insan olarak aptalca buldugum kampanya. Yil olmus 2012 hala erkek-kiz kavgasi yapanlar var. Hepinizi kiniyorum ve bu basliktan gidiyorum.
Gürültü yapan sinifa, 'ben parami aliyorum nasil olsa' deyip bütün ders saati boyunca ögretmen masasinda oturan ögretmendir. Bu meslegi sirf para için yapan bu tarz ögretmenler herseyden önce ögrencilerin hakkina girmektedir. Lisede cografya hocamizin bu tavirlari yüzünden cografyayi bu yasima geldim anlamiyorum. Kim vercek bunun hesabini? Eminim ki vicdani çok rahattir su an, parasini aliyor nasil olsa.
Benim günüm. Gidip kendi hediyemi kendim aldim. Cünkü henüz ögrencim yok. * iyi ki de bu meslegi seçmisim, severek yapiyorum. Bu meslegi para için yapanlari da ögretmen olarak görmüyorum ve ögretmenler gününü kutlamiyorum.
Cok dertliyim sözlük. Bugün harika bi yüzük gördüm. Üzerinde ataturk yaziyodu ve ay yildiz vardi. Ama fiyati 20 liraydi. Küçücük seye de 20 lira vermeye kiyamadim, almadim. Ama olsun, onun kadar güzel baska bi yüzük aldim.
