4-6-0 gibi saçma salak bir sistemle oynayan ispanya'nın elenmesinin hayırlı olacağı maç. bunlara bir şekilde bir takımın fena ayar vermesi gerekmektedir. şampiyon falan olurlarsa olabilecekleri bir düşünün. dünya futbolunda ve türk futbolunda bir çok takım bu akıma kapılıp, sıkıcı ve rezil maçlar izlememize sebep olacak. her takımın pas yüzdesi ispanya kadar iyi olmasa da, insanlar bunu denemekten çekinmeyecektir. yukarıda bahsettiğim ayarı apaçi ve arkadaşları verir mi derseniz, neden olmasın diyorum...
yıldız futbolcu tanımına birebir uyan futbolcu. kendisi hakkında tanıl bora'nın bugün kalem aldığı; bir apaçi masalı başlıklı yazı herşeyi çok güzel özetlemiştir. şöyle buyrun;
italya milli takımı teknik direktörü. euro 2012'de grup maçları itibariyle en çok oyuncuya yer veren teknik direktördür. altı üstü 3 maçta, 23 kişilik kadrodan 19 futbolcuya oynama şansı vermiştir. karizma bir teknik adam olmasının yanında, iyi bir insan olduğu konusunda yaygın bir düşünce var. bir şekilde bütün oyuncularını olayın içine çekip, takım olma olgusunu oluşturmaya çalışıyor sanırım ama kimseyi üzmemek istiyor da olabilir.
şampiyon oldukları için söylemiyorum ama fransa'nın oynadığı maçlar hep akıllarda kalmıştır. mesela bir paraguay maçı var uzatmalarda kazanılan, bir italya maçı var nefesleri kesmiş penaltılara kalan. ama asıl önemlisi geriden gelip çevirdikleri hırvatistan maçı var. turnuvanın kısa özeti; final maçı bu bahsettiğim maçların gölgesinde kalmıştır.
hırvatistan maçı demişken, lilian thuram'a selam etmeden olmaz;
tek kelimeyle skandal. dirsek atarak kırmızı kart gören hugo almeida'ya 3 maç ceza veriyorsun. sonra geliyorsun emre belözoğlu'na, adam suçunu itiraf bile ediyor veya ağzından kaçırıyor 2 maç ceza alıyor. verilen maç cezasını geçtim, itibarı zedelenmesin diye yaptığı rezilliğin adına ırkçılık bile diyemiyorsun. hiç ceza verilmeyip, suç işlendiğine dair kanıt bulunamadı falan dense, daha mantıklı olurdu. neymiş efendim, hakaret etmiş bu yüzden iki maç ceza verilmiş. yazıklar olsun böyle hukuk kuruluna.
terbiyesizliğin dik alası. daha önce fenerbahçe ile papaz olan bir kurumun, yine aynı kulüp ve yandaşlarına yaranma çabasından başka birşey değil. bu zihniyete, bu düşünce yapısına yazıklar olsun.
bir nevi itiraf denebilecek açıklama. haklı tarafları yok değil. ama benim takıldığım istanbul'un köy olup olmaması değil. bu kadar tepki gösterilmesi çok ilginç. megan fox gelsin ve istanbul köy desin; al benden de o kadar diyebilecek en az 1000 kişi bulabilirim bu sözlüğün içinde.
türkiye'de ciddi bir kitle tarafından sevilmeyen kişilik. yakında beşiktaş ile ilgili bir şeyler söyleyip eksik kalan tarafı kapatması da muhtemeldir. daha önce yaptıklarına bakınca insan böyle bir beklenti içine girmiyor değil. gelelim son verdiği demece. kendisiyle ilgili (#10526805) geçmişte bir takım şeyler karalamıştım, tekrarlamaya gerek yok. son söylediklerinin ise yine yenilir yutulur bir tarafı yok. erdoğan dediğimiz bu zat; çok dar bir zihniyete sahip olup, izandan ve usturuptan ne kadar yoksun olduğunu gözler önüne birkez daha sermiştir. kendisinden farklı bir davranış beklemek hayal olur.
altayapısını almanya'da alan orduspor'lu futbolcu. orduspor'un süper lige çıkmasında çok önemli rolü olmuştur. 2011-2012 sezonunun dikkat çekebilecek oyuncularından.
itle köpekle mücadeleye bıkmadan devam eden yazar. sürekli olarak çamur at izi kalsın zihniyetine sahip insanlara yeni yeni dersler vermektedir. devam et kardeşim.
farklı mevkilerde oynayan iki futbolcuyu, sırf forma numaraları ve memleketleri aynı diye karşılaştıranların; zerre kadar futboldan anlamadıklarını gösteren karşılaştırma.
galatasaray futbol takımının bu sezon yaptığı en iyi transferdir. kariyerinde son dönemleri sıkıntılı geçirmiş olmasına rağmen, galatasaray'da kendini bulacağının sinyallerini ilk günden vermiştir. sezon sonu bonservisi alınması gerekir. ayrıca kendisine kazma benzetmesinde bulunanların zerre kadar futboldan anlamadıkları belli. gidip kumda oynamalarını tavsiye ediyorum.
çok duyarlı bir kampanyaya imza atmış milli içki. küçük balık konusu çok hassas bir konu, gönül isterki bizler de birey olarak aynı hassasiyeti gösterelim. kampanya şöyle;
semih şentürk'ün en sonunda esas oğlan rolüne soyunmasını sağlayabilecek kamerunlu futbolcu. semih bundan önceki yıllarda hep kendisinden daha kariyerli oyuncularla forma savaşına girmiş, daha iyi bile olsa yedek beklemişti. bu kez semih şentürk daha kariyerli. bakalım formayı hangisi kapacak?
2011-2012 süper lig sezonunun bir numaralı düşme adayıdır. kadronun içini neredeyse tamamen boşalttılar. hali hazırda bir teknik direktörleri de yok. bu kadar belirsiz bir ortamda, doğal olarak aklı başında hiçbir teknik adam böyle bir intihara kalkışmak istemiyor. koskoca ankaragücü'nün gelmiş olduğu nokta gerçekten ibret verici.
şu tabloda emeğe geçenlere selam etmek lazım.
ntv'nin kadrosunda rıdvan dilmen'in olduğunu öğrendikten sonra, rıdvan'ın ayağını eline vermeyi düşündüğüm lig. kendisini sakatlayamamış nadir stoperlerden biri olarak, bu şerefe nail olmak müthiş bir duygu olsa gerek. ayrıca bakıyorum herkes çok mütevazi, çok alçakgönüllü beyanlar veriyor*. bende şunu belirtmeden geçemeyeceğim. bugün süper lig takımları dediğimiz takımlarda bile geriden oyun kuran stoper eksikliği yaşanırken, uludağ sözlüğün kadrosunda şahsımın yer alması büyük bir şanstır. bu arada turnuvanın maç programı açıklansa ve ona göre de hazırlık maçı ayarlansa çok yerinde olacak gibi duruyor.
temsilcimiz beşiktaş'ın dinamo kiev'in yer aldığı gruba düştüğü kura çekimi. diğer rakipleri biraz sonra belirlenecek. birinci torbadan dinamo kiev'in gelmesi hiç fena değil ama geçen yılı unutmamak lazım.
bir nevi mektup arkadaşı. eposta, sms cart curt derken mektup olayı tarihe karışıyor gibiydi. kesinlikle unutulmaya yüz tutmuştu. sağolsun aziz yıldırım diye biri çıktı, mektupla ilgili insanların acı tatlı hatıralarını yeniden canlandırdı. gün geçmiyorki, medyada yeni bir aziz yıldırım mektubu patlamasın. aylak bakkal çükünü tartarmış derler. bu da o hesap, durmadan sağa sola mektup yazıyor heralde. ne diyelim kalemine kuvvet tosuncuk.
1.77 gibi bir santrafor için çok uzun olmayan bir boya sahip olmasına rağmen, hava toplarında çok etkilidir. özellikle uçarak attığı kafa golleri olağanüstüdür.
hakemin yanlış kırmızı kartla damgasını vurmaya çalıştığı maç. ama gelin görün ki; trabzonspor böyle adi şerefsiz hakemlere papuç bırakmamıştır. 0-0 çok avantajlı bir sonuç olmasada, bu şartlarda mağlup olmamak çok önemliydi. rövanşta daha dikkatli olursak turu geçmemiz sürpriz olmaz. tolga zengin kusursuz oynamıştır yine. helal olsun. bir kişi fazla oynamanın da verdiği avantajla rakibin pozisyonu tabiki daha fazlaydı. fakat trabzonspor'un da halil altıntop ve paulo henrique ile yakaladığı mutlak gol pozizyonları vardı. biri gol olsa şu an çok avantajlı duruma geçilebilirdi. kısmet türk telekom arenayaymış diyelim.