eve çıkma bahanesi olarak başta belirsiz olan haremlik-selamlık yurt olayını annemlere güzel yedirmiştim. ama sonrasında harbi harbi oldu bu. suat kılıç twitter'da taymlaynımı sikerek her gün "kyk'ları güzelleştirdik geliştirdik" mavalını okuyor ama, yemezler canısı.
eğer oraya gitmek gibi bi fikrin varsa, vazgeç. fiber olayına inanma. bloklar 600'er kişilik. isterse 100 mbps'lik 10 tane modem olsun o yine yavaş olur.
yemekhanesi berbattır. geçen senenin başlarında insandan çok kedi vardı. bi keresinde gözümün önünde masanın altında yavruladı 3 tane. tantunicisi ve kumrucusu var, ama kumru dediği şey az pişmiş çiğ sosis+kaşar. tantuni ise sebze malzemesinin için atılmış 2 avuç tavuk. dediğim sebze malzemesi yaklaşık 3 büyük yemek tabağı kadar. oranı sen düşün. direk girişindeki yerden hele hiç yeme. yağ adamlara ne kadar bedava geliyorsa artık, bi köftenin içinden yağ damlıyor. ıyk. üst kattaki tabldot yemeklerde sadece domates çorbası, islim köfte ve karışık kızartma iyidir. fasulyesini bezelyesini yeme yaşama amacını kaybedersin. bi de orda yedikten sonra tabldotunu bulaşıkhaneye bırak. ipnelik yapıp onların işi temizlesin diye bırakma orda. tatlı emektar teyzelerimiz temizliyor onları.
yemek yiceksen, bi pideci iyidir. onun da sadece pidesi iyi. güveci, köftesi, pizzası berbat.
salata-kumpirci var girişin yanında. oraya erkeksen gir hacı. bi sene boyunca ordan yedim diye güldü bana yavşak arkadaşlarım. inadına ye amk. güzeldir orası.
şimdi geldik en cafcaflı in tiksindirici konuya. ülkücüler. birisi onlara kyk'nın ahlak polisi ve oranın sahipleri olduklarını söylemiş heralde. öyle bi havaları vardır ki. senin oldukları alan içinde kızlarla ne bileyim öpüştürmezler, samimiyetine izin vermezler ama kızları rahatsız etmeyi sever bu piç arkadaşlarımız. hep ağır abi takılırlar. bi de bunların yemekhanede bi masaları vardır. oraya oturma. yani piçler durduk yere olay çıkarırlar. olan sana olur, onlar sürüsüyle gezdikleri için. geçen sene bi kızla sorun yaşamışlardı bu masa yüzünden. bu senenin başında da grupça bi kızı dövmüşler diye duydum* bi masa yüzünden. inanırım abi.
ha bi de erkeksen, bunlar yılın başında tanışma toplantısı diye herkesi çağırırlar. istiyosan git ama ne ülküleri hakkında bişey öğrenirsin, ne de sana bi katkıları olur. muhabbetin çoğu asarımlı keserimli zaten. bi herkesin bildiği biz 9 ışık'a inanıyoruz falan derler. onu da çoğu açıklayamaz zaten. bunlarla ilgili son olarak, eğer o toplantıya gidersen, sakın bi kağıda ismini, telefonunu vs. yazma. etkinlikler hakkında bilgi diye isterler bunu ama işin foyası sonra ortaya çıkar, ocağa kaydetmek.
tabi aralarında iyi insan çıkıyor mu? nadiren. kılı kırk yarmak gerek.
ha bi de burda ülkücülere nefret beslediğim filan anlaşılmasın. türkçülüğü sonuna dek desteklerim. soyumla gurur duyan bir insanım. zaten gerçekte beni görsen, kırgıza benziyorum. benim nefretim ocaktaki bu ağır abi diye takılan orospu çocuklarına. bunlar kavga için birbirlerinin yanındalar. bağnazlık için birbiriyleler. onun dışında bi ülküleri yok. adam gibi adam ülkücü arkadaşım da vardı. gerçi o da alperenci çıktı ama. olsun.
son olarak yemekhanenin ordaki internet kafeye gitme. para kazandırma o orospu çocuklarına. bu kadar suratsız, bu kadar ipne, bu kadar yavşak bi işletme görmedim ben. zaten bilgisayarları bok gibi. oraya gittiğim her gün küfrederek çıktım. internete çok mu ihtiyacın var? gel benim görükledeki eve. 50 mbps 100 gb kotalı net var. ne yapıyosan yap.
erkek bafileyecek kadar gözünün döndüğünü zannetmediğim için erkeklerde sorun olmayacaktır. hatta bi kaç taktik alınabilir.
gerçi kızlarda da sorun olmayabilir. çünkü izlediğim kadarıyla brazzers, reality king, naughty america vs. bilimum şirketin filmlerinin %70'inde bu adam var. afedersin ama buna ama doymuşluk denir. yani onun düşündüğü "siktir. umarım onu sikmemi istemez" olabilir.
neyse bunu o gün geldiğinde konuşuruz.
olmayan bir şey nasıl yasaklansınkine? dedirten yasaklama.
bence burda klonlama ahlaki sebeplerden yasaklanmıyor. insanı insan yapan seçme hakkıdır, vicdanıdır, duygularıdır. ruh da bunlardan oluşur. yani insan kendi eliyle anca programlanabilir bir şey yaratabilir. yoksa elinde olan bir şey midir ki ruh, buna koyabilsin?
ama tabi din adamları ahlaklarını ve duygularını aldırdıkları için işin ahlaki kısmında değil mürid kısmındalar. klonlama olsun ama tek bana olsun.
bitirirken otomatik portakal'ın da konusu budur, seçme hakkı, vicdan. rahip de diyor bunu kitapta, bizi biz yapan seçme hakkıdır, vicdandır.
kızlar erkeklerden masumdur diye bir tanım yapılarak cinsiyetçi bi duruma düşüren önerge. kız veya erkek masum değildir. insan masumdur. veya insan zalimdir. ya da insan korkaktır. insan cesaretlidir. insan yargılar.
en iyi filmler sıralamamda a clockwork orange ile into the wild'ın arasında olan şahane eserdir. bir şarkı, bir albüm anca bu kadar iyi yansıtılabilirdi filme.
bilimsele vurursak mastürbasyon yapmak**** vücutta bilmem bişey-lin hormonunu salgıladığı için ve vücut da buna çok uğraştığı için yoruluyor. sonra zaten deli uykun geliyor. budur yani.
yani demek istenilen hayal kuruyorsun kafa yoruluyor, ejderha sıvazlıyorsun kol yoruluyor, izliyorsun göz yoruluyor, oturuyorsun yarım saat göt yoruluyor, doruğa ulaştığında tüm vücudun duygudan duyguya geçiyor organları filan yoruyorsun. haliyle vücut maraton koşmuş gibi oluyor.
uludağ üniversitesi. mükemmel derecede kullanılabilecek bi kampüs alanı var ama ipne bir rektöre sahip olduğumuz için hiç bir aktivite yapılamıyor. yani cidden. yapılabilecek en büyük aktivite, gece yeşil sokakta kız bafilemek*. hayır hiç bi bok yapmadığı yetmiyomuş gibi bi de ağaçları kesip mal mal bina yaptırıyor. evet mete cengizin yanındaki yeri kastediyorum. 20 yıldır bitmeyen havuz inşaatından bahsediyorum. bi yıkılıp bi inşa edilen spor salonundan bahsediyorum. 5 işçiyle kaç yıldır devam eden fen edebiyat fakültesi inşaatından bahsediyorum.
rektör sadece denizbank'tan marizlediği mangırları götürsün. haddii bakkiiyyymmm.
daha iki haftadır aynı evde olduğum arkadaşımla anlaşmıyorum bi türlü. yani diyorum ki artık "ulan sabahları derse erken gideyim bi de işe gireyim eve de geç geleyim yüzünü görmeyim şu piçin. ne istiyosa al paranı sus pezevenk diyim" diyorum. bu adamla geçen sene kanka gibi geziyoduk. adam eve çıkınca içinden başka bişey çıktı.
bi de aynı evde okul bitene kadar kalmayı planlıyomuş. yok artık. imkan olsa şimdi çıkıcam yanından, adam benle kaç yıl kalmayı planlıyomuş. yılın son finalinden çıktığım gün evden çıkacam. nası dayanıcam bilemiyorum.
bana kalırsa abd de bunlardan biridir. filmlerinde, dizilerinde, arkaplan resimlerinde vs. hep bayraklarını ön plana çıkartıyorlar.
ha bi seferberlik durumu olursa nası davranırlar bilemem ama.
bugün şenlikte oda arkadaşımın yanından bi arkadaşa bakıcam, 15 dakkaya gelirim diye ayrıldım, sonra yanına gittiğim arkadaş hadi bara gidelim dedi ve gittim onla. giderken oda arkadaşıma haber vermedim.
aklım nerdeydi lan benim? ben cidden böyle bi insan değilim. ne kafasındaydım o sırada bilmiyorum. hayır göt herif madem adamı satıyosun, neden haber vermiyosun ona? aklıma vereyim.
belki de ona bu piçliği yaptığım için kaybettim 200 liramı. tüm gece parayı ararken sadece parayı düşündüm ama odaya gelince sikmişim parayı dedim.
sonuç olarak, kendime o kadar sinirliyim ki, kendimi fetiş siktirebilirim. umursamaz piç.