uludağ sözlük yazarlarının kendilerine sıkça sorduğu sorulardan ve birtakım sorunsallardan sadece bir tanesi.
neden yani? kendimizi mi arıyoruz biz? yoksa eksiklerimizi mi tamamlıyoruz? veya neden bilgi birikimimizin diğer insanlara yarar sağlayabileceğini düşünüyoruz? eğitim seviyemiz ne durumda, öğrenim durumumuz ve öğretme yetimiz ne durumda?
herkesten sakladığımız bir yüzümüzü burada açığa çıkarıyor olabiliriz, yıllardır sözlükteyim. zannedersem 3.hesabım bu. hiçbirisini, normal hayatımdaki insanların hiçbirisine ifşa etmedim. hep gizli tuttum. he burada çok gizli bilgiler mi paylaşıyorum, hayır paylaşmıyorum.
ben buraya boş boş, saçma sapan konuşmak maksadıyla geldim. öyle de yapıyorum zaten. ben size pek bir şey katamam. he katmak ister miyim, isterim. ama siz kimsiniz, nesiniz? robot musunuz? robot olmadığınızı kanıtlamak adına aşağıdaki, he bu başkaydı pardon.
hepsinden öte, biz bu dünya denilen cehenneme neden geldik? bana göre Allah'a iman için buradayız, fakat kendi hayatımıza dalmış durumdayız, saçma dertlerimiz ve saçma sevinçlerimiz mevcut. öteki dünyayı hatırlamalı ve hatırlatmalıyız. her şey 60-70 senelik saçma bir hayat için düzenlenmemiştir, öyle değil mi?
olması gereken bir sınırdır. belirli bir iq altındakiler alınmamalıdır artık. fakat şöyle bir sıkıntı var, birçok siyaset adamının hesabı kapatılabilir. isimleri bende saklı. biliyonuz zati.
kuzey afrika'da özellikle mağrip bölgesinde yaşayan, berberice konuşan yahudi cemaatleridir. 1950 ve 1970 yılları arasında çoğu Fransa ve israil'e göç etmiştir.
insanı kendi dünyasına sürükleyip, orada kaybolmasına sebep olan şarkılara ve şiirlere yazılan yazılar.
Bu şiirlerin şarkıların hepsinin allah belasını versin! bazen beni aciz hissettiriyorsunuz. yapabileceğim tek şeyin sigara yakmak olduğunu kanıtlıyorsunuz. belki gidip birkaç bira almakla yetinebileceğimi.
bazınız var ki beni mahvediyorsunuz. hayal dünyama götürüyorsunuz. tüm bulutları, kasırgaları, güzellikleri, en boktan anıları, yaşamaya doyamadığım dakikaları bana veriyorsunuz. hepsi benim sanıyorum, karmaşada beni kaybediyorsunuz ve sonra yüzüme vuruyorsunuz: 'hiçbirisi artık senin değil!'
efenim bir yaz günüdür. arkadaşlarla bir haftadır kalınıyordur aynı evde fakat para suyunu çekmiştir. alkole, sigaraya, ıvıra, zıvıra gitmiştir paralar. yiyecek stoklarımız tükenmiştir. dedik bakkal amcamız kırmaz bizi gidelim acitasyon yapalım iki üç bir şey verir, veresiye defterine yazar.
grubun önde gelenlerinden ben bir adım öne çıktım bakkalda. bakkal amcamız önce bir süzdü. huysuz pezevenk.
-biyran?(buyrun diyo)
+abicim nasılsın işler nasıl?
-eyi. bi şey mi istediyiz?
+abi ailelerimiz yurtdışında. bizde de para kalmadı. ekmek peynir bişiler alsak da parasını sonra getirsek olur mu?
-yok la veresiye.
+ama ekmek?
-ekmeh bulamiysağız poh yeyin!
Karın boşluğu içinde, bağırsakları tabii yerlerinde tutan bağların gevşemesi, gebelik veya herhangi bir sebeple vücudun zayıflaması gibi haller barsak düşüklüklerinin başlıca sebepleridir.
Barsak düşüklüğüne uğramış hastaların karnın alt tarafı daha geniş ve daha büyüktür.
Çok defa barsak düşüklükleri ile öteki iç organlarının düşüklükleri de beraber bulunur. Bunlar hazımsızlıklara, pekliğe, bazı defa karın ağrılarına ve türlü türlü sinirlilik hallerine sebep olabilirler.
Barsak düşüklüklerine uğramış insanların birçoğu zayıf, uzunca boylu, hazımları yolunda olmayan sinirli kimselerdir.
Tedavi:
Karın kuşakları kullanmakla, vücudu besleyip iç organlarında azalan yağ mahfazalarını kuvvetlendirmeye çalışmakla, bir dereceye kadar, barsak düşüklüklerinin önüne geçmek mümkün olur.
Süs için kullanılan ve fenne uygun olmayan bazı sıkı korseler, kadınlarda karnı sıkarak barsak düşüklüklerine sebep olabilirler.
Barsak düşüklüklerinin tedavisinde kullanılan kuşaklar ilmî esaslara göre hazırlanmış ve itinalı yapılmış olmalıdırlar.
arabada bir hatunla seviştikten sonra bayan arkadaş sütyenini arabada unutur, bulunduğu zaman geri verilmeye kıyamazsınız. ve bagajınızda öylece durur. adına araba sütyeni denir.