feylesofia
230 (ilaç gibi)
onuncu nesil silik 10 takipçi 169.52 ulupuan
entryleri
oylamalar
medya
takip

    liseye yeni başlayanlara tavsiyeler

    84.
  1. kravatınızı biraz gevşetin, gömleği dışarı salın, ceketinizin önünü asla iliklemeyin, artık öğretmenim değil hocam deyin de diyebilirim. ama bunları söylemesem de zaten yapacaksın. sadece ne kadar şanslı olduğunu farketmeye çalış. günlerinin kıymetini bil. gençsin. çalışmaya da eğlenmeye de güç yetirirsin.
    3 ...
  2. sürekli oda spreyi sıkan insan

    4.
  3. "bu sinekler niye ölmüyor ya!" diyen insandır. *
    1 ...
  4. fransız aksanlı ingilizce

    14.
  5. fincanda * şarap * içmek kadar irrite edicidir. üstelik fransızlar da bunu milliyetçilik vurgusuyla üstüne basa basa yaparlar.
    0 ...
  6. uykuda konuşmak

    60.
  7. uykuda kabus görmekten daha feci bir durumdur. kabus görülse kol kırılır yen içinde kalır. ama eğer konuşuyorsanız tamamen savunmasızsınızdır. artık ne söylediğinizi başkalarından duyarsınız.

    - oğlum melis kim?
    - ne melisi anne ya!
    - ne bileyim melisim de melisim sabah ettin.
    - ne alakası var yaaaa! *
    2 ...
  8. hayalleri olmayan insan

    13.
  9. bir zamanlar sahip olduğu hayalleri yıkılmış olan insandır. hayal etmekten artık korkmaktadır.
    2 ...
  10. rüştü asyalı

    40.
  11. her ne kadar simasını gördüğümüzde onun keloğlan'ı canlandıran kimse olduğunu anlasak da, asıl alamet-i farikası sesi olan sanatçıdır. kendisi en önemli seslendirme sanatçılarındandır ve pek çok radyo tiyatrosuna gerek sesiyle, gerek kalemiyle, gerekse rejisörlüğü ile hayat vermiştir. keloğlan serisinde bizzati kendi sesini kullandığı varsayımından hareketle, ilerleyen yaşlarda bu denli etkileyici tok bir sese sahip olabilmesi oldukça ilginçtir.
    1 ...
  12. the goonies

    9.
  13. seksenlerde ve doksanlarda çocukluğunu yaşamış pek çok kimsenin izlediği; hani bir film vardı, böyle bir grup çocuk hazine arıyorlardı, bir de tek gözlü gibi garip biri vardı yanlarında, o filmin adı neydi ya! sorusunun cevabı olan filmdir. 1985 yapımı filmin senaristi de steven spielberg'tir.
    1 ...
  14. ikea kataloğu

    25.
  15. kütüphanemde yıl yıl yerini alan, incelemekten keyif aldığım katalogtur. yalnızca mobilya konusunda seçenek sunmaz, aynı zamanda ev dekorasyonu konusunda da fikir verir. hele ki iskandinav sadeliğini seviyorsanız, bu katalog başucu kitabına mukabildir.
    0 ...
  16. sözlük yazarlarının itirafları

    82238.
  17. ilkokul ikinci sınıfta nedenini hala anımsayamadığım bir nedenden ötürü sınıf arkadaşımla kavga etmiştik. tek hatırladığım yüzüme art arda yumruklar attığı ve benim sinirden ağlayarak (bkz: sinirden ağlamak) üzerine doğru yürüdüğüm. o an dünyadan kopmuş gibiydim ve sanki hiç birşey hissetmiyordum. sadece tek bir yumruk attım ve bu yumruk, dudağının yarılmasına neden olmuştu. benim de elimde ufak bir yara oluştu. bu yumruk kesti kavgayı kesmesine ama o an sırf öğretmene şikayet etmesin diye barışmıştım onunla. sonuçta o da çok yumruk atmıştı ama yaralayan bendim ve suçlu durumuna düşecektim. ben bu korkuyla, arkadaş da ikinci yumruğu yeme korkusuyla, ellerimizi uzattık ve barıştık. yine de o an hayatımda bir milattır. o günden sonra ne kimseye yumruk attım, ne de kimseden bir yumruk yedim. öfkemi kontrol etmeyi sanırım o gün öğrendim.
    4 ...
  18. michael bolton

    14.
  19. özel sesi ve aşk kokan şarkılarıyla romantizmi yakinen hissettiren şarkıcıdır. yeni başlayanlar için "a love so beautiful" şarkısı idealdir.
    1 ...
  20. başarısız liderlerin özellikleri

    7.
  21. aslında lider olamamış kimselerin özellikleridir. pek çok madde sıralanabilir. ama bazen sadece ihanet bile kişiyi başarısızlığa sürükleyebilir. elbette bu ihaneti sezememek de başarısızlık için bireysel bir zaafiyettir. lider idare eden değil yönetmeyi bilen kimse olmalıdır. ve muktedir olmak, halkın * sesi olabilmektir. *
    1 ...
  22. fıkra

    97.
  23. üniversite yıllarımda ingilizce öğretmenimizden işittiğim bir fıkrayı paylaşmak isterim. bazen de tebessüm etmek gerekir.

    eski zamanlarda ticaret yapan bir gemi ve onun meşhur bir de kaptanı varmış. günlerden bir gün geminin gözcüsü kaptana seslenmiş:

    - kaptaaan! korsan gemisi...
    - kaç tane?
    - 1 tane!
    - tamam endişe etmeyin. getirin benim kırmızı gömleğimi!

    korsan gemisi yaklaşmış ve çarpışma neticesinde ticari gemi zaferle ayrılmış. yine günlerden bir gün gözcü seslenmiş:

    - kaptaaan! korsan gemisi...
    - kaç tane?
    - 2 tane!
    - endişeye mahal yok. getirin benim kırmızı gömleğimi!

    korsan gemileri yine yaklaşmış ve zafer yine ticari geminin olmuş. bu olaylar sıkça tekrar edince mürettebat bir meraka düşmüş. ve hep beraber kaptanının yanına gitmişler. ve kaptana:

    - kaptan, her seferinde iyi hoş galip geliyoruz da, bu kırmızı gömlek neyin nesi? demişler.
    - çatışma esnasında bir kılıç darbesi alır da mürettebatım beni kanlar içinde görürse şevkleri kırılır diye
    düşündüm. o yüzden hep kırmızı gömlek giyerim ki yaralansam da belli olmasın.

    bu cevap üzerine mürettebatın hayranlığı bir kat daha artmış kaptanlarına karşı. tam o sırada gözcü yeniden seslenmiş:

    - kaptaaan! korsan gemisi...
    - kaç tane?
    - tam 10 tane!
    - getirin benim kahverengi pantolonumu!
    6 ...
  24. sözlük yazarlarının son zamanlarda fark ettikleri

    881.
  25. dilin kemiği yok derlerdi de bu sözlükte parmakların da kemiği eriyip gitmiş.
    1 ...
  26. bim in yapacağı sigaraya alternatif isimler

    31.
  27. orjinali * hala var mıdır bilmem ama b&m.
    1 ...
  28. yazarların vazgeçmek istedikleri kötü huyları

    23.
  29. çözülmesi gereken ama bu konuda bilgi ve deneyim olarak yetersiz kaldığım durumlarda, önlenemez baş etme isteğimdir. öyle ki o işi başarana dek aklıma ne yemek, ne su içmek, ne de uyku gelir. fazlasıyla rahatsız edici bir haldir.
    1 ...
  30. gurbette yalnız kalmak

    6.
  31. gurbette herhalükarda yalnızsınızdır. yalnızlığınızı paylaşacak ikinci bir kimse yoksa, üstüne bir de şanssızsınızdır.
    2 ...
  32. sözlük yazarlarının sevgililerinin isimleri

    42.
  33. herşey onda gizli, adı da béndé.
    1 ...
  34. yalnız yemek yemek

    17.
  35. sırf arkadaş olsun, bana öylece baksın diye yemeğin bir parçasını bırakmakla sonuçlanabilir. *
    0 ...
  36. atom parçalamak

    1.
  37. einstein'ın ifadesiyle, insanların önyargısını yıkmaktan daha zor olmayan eylemdir.
    0 ...
  38. kadınların hayır diyemedikleri

    7.
  39. düğünlerinde gelinlikleri, evliliklerinde çocukları, yalnızlıklarında aynaları.
    1 ...
  40. bugün kendini mutlu etmek için ne yaptın

    5.
  41. sévdiğim birini düşündüm ve sevdiğim biriyle konuştum. *
    4 ...
  42. the pianist

    149.
  43. adrien brody tarafından canladırılan wladyslaw szpilman'ın tuşlara dokunmaksızın çaldığı piyano sahnesi, bir üstadın iç dünyasında sanatın ne kadar doğal bir şekilde doğabildiğinin resmi gibidir. michelangelo'nun bir kayaya bakar bakmaz, içindeki heykeli görmesi misalidir.
    1 ...
  44. nutella

    746.
  45. kinder ve kellogs'la beraber çocukluk yıllarımızın yabancı menşeili zenginlikleridir. *
    1 ...
  46. insana moral veren sözler

    43.
  47. sevdiğim kızın bana güvenini belli edecek her sözdür. öyle anlarda bir mesnet noktası bulsam, dünyayı yerinden oynatabilirim. *
    1 ...
  48. sözlük yazarlarının garip istekleri

    44.
  49. siyah bir bisiklete dönüşmek ve sahil yolundan gidip sevdiğime hediye olmak istiyorum.
    0 ...
  50. eternal sunshine of the spotless mind

    629.
  51. pek çok kimse için unutulmak istenen anıları anımsatan filmdir. ama ironik olan durum, bu anımsatmaya rağmen filmin seveninin çok olmasıdır. zira film bir bakıma arzulanan bir dileği de gerçek kılar. unutabilmeyi. acıları yürekte canlı tutan tüm tohumları kurutabilmeyi. ve bunu da zahmete girmeden başkalarına yaptırabilmeyi... evet keşke bu mümkün olsa. bizi üzen her anı, birileri tarafından sonsuza dek ödünç alınsa. ama bu maalesef mümkün değil. en azından ağır bir travma haricinde. işin en ilginç yanı da unutulmaya çalışılan şeyin daha da fazla akla kazınmasıdır. yüreğe tutunmasıdır. unutmak mümkün değilse de acıları azaltmak için elbet çareler vardır. güzel anılar eklenmeye çalışılmalıdır hayata. ruh bardağımıza güzel hisleri doldurmalı ve acıların yoğunluğu azaltılmalıdır. işte bu yüzden tam da bugün, geri kalan ömrün ilk günü kabul edilebilir. bu bir inkar değil, sadece geçmişle mücadele etmektir. geçmiş kabullenilir, ama şu an gerçekleşebileceklere önem verilir. ve kim bilir, belki de gelecek çok daha güzel günlere gebedir.
    2 ...
  52. unutulmaz film replikleri

    5298.
  53. --spoiler--
    - bize hiç bir delil, kayıt, somut şey getirmediniz. sadece inanılması zor bir hikaye. yarım trilyon dolardan fazla para harcandı. düzinelerce hayat kaybedildi. şimdi orada oturup tüm bu anlattıklarınıza inanmamızı mı bekliyorsunuz? lütfen soruyu yanıtlayın, doktor. bu olayın vuku bulmadığı mümkün mü?
    - evet. bir bilim insanı olarak bunu kabullenmeliyim.
    - şunu açıklayalım. hikayenizi desteklemek için hiç bir ispatınız yok.
    - evet.
    - tüm bunların hayal olabileceğini mi söylüyorsunuz? yerimizde olsaydınız aynen bizim gibi şüpheli ve kuşkulu olacağınızı itiraf mı ediyorsunuz? öyleyse, galaksinin merkezine bu seyahatin hiç gerçekleşmemiş olduğunu niçin söylemiyorsunuz?
    - çünkü söyleyemem. bir tecrübem oldu. ispatlayamıyorum. açıklayamıyorum bile. fakat bir insanoğlu olarak benliğim bunun gerçek olduğunu söylüyor. beni sonsuza dek değiştiren muhteşem bir şey verildi. kainatın bize inkar edilmez şekilde küçük ve değersiz, ender ve kıymetli olduğumuzun bir görüntüsü. kendimizden daha büyük şeylere ait olduğumuzu ve yalnız olmadığımızı anlatan bir görüntü. bunu paylaşabilmeyi isterdim. isterdim ki, herkes bir an için bile olsa o azameti, tevazu ve umudu hissedebilsin.
    --spoiler--

    p.s. söz konusu diyalog, boyutlar arası seyahat gerçekleştiren bir bilim insanı ile durumu sorgulayan heyet arasında geçmektedir. jodie foster tarafından canlandırılan karakter, delillere sıkı sıkıya bağlı olan ve yalnızca bilimin ışığına inanan bir bilim insanıdır. ve kendince ispatlanamazlığı nedeniyle tanrı inancına da sahip değildir. filmin ilk bölümlerinde bu konudaki önyargısı ve inançlı insanlara karşı olan tavrı gözler önüne serilmektedir. filmin belki de en can alıcı yanı ise, bu ispata muhtaç deneyimin bizzat bu karakterce tecrübe edilmesidir. zira seyahat süreci, zamanın göreceliği nedeniyle saniyeler içinde gerçekleştiği için, yeryüzünün bilim adamlarınca başarısız bir deney olarak görülmektedir. ama bu seyahat gerçekleşmiştir. hem de geride hiç delil bırakmadan. işte tam bu noktada, yukarıda geçen diyalog inanç kavramının temelindeki özel bir durumu güzel bir şekilde gözler önüne sermektedir. daha iyi anlaşılması için filmin izlenmesi tavsiye edilir. carl sagan tarafından kaleme alınan romanın aynı adla beyaz perdeye uyarlandığı film, güçlü oyuncu kadrosu ve kitabı aşan kurgusuyla da izlenmeye değerdir. (bkz: contact)
    0 ...
  54. kahvaltının vazgeçilmezi

    40.
  55. yenmese bile görsel olarak kahvaltı havası katan besinlerdir. beyaz peynir ve zeytin en bariz üyeleridir.
    0 ...
  56. konuyu kapatan cümleler

    17.
  57. - neyse.
    - peki madem.
    - iyi be anladık!
    - mutfak! (yeni bir fasıl açar ama en azından çocuklar duymaz)
    0 ...
  58. sırf son sahnesi için bile izlenmeye değer filmler

    113.
  59. daha fazla entry yükleniyor...
    © 2025 uludağ sözlük