(kederlerini önüne yol yapıp gidenler vardı ya,
onlar gibiydik dünyadan kaçmıştık bir gece. )
(içerde yağmurun sesi
ve yanık şeker kokusu vardı)
beni başka yağmurlar yıkamıştı, seni başka.
ateşi ben yakabilirim dedim sana.
seninle benim aram: şimdi. karnımda.
hayır bunun için öpmen gerekmez beni.
rüyaevi bu. kapısında bir tuhaf numara.
isteyen çıkıp istediği yere gidebilsin diye.
ama kapılar insana, çıkıp gitsin diye mi
girsin diye mi, rüyada bile olsa.
sana söylemem lazım. bilmelisin. o dünyaya kaçtığında
ben çok bekledimdi onu.
lethe ve mnemosyne. yıkandım ben mihrimah, ikisiyle de.
yıkandım ama unutmak ne kelime, hatıra ne!
tamam. çık. şekerler al dışardan yeşil ve jöle.
bu evde uykudan söz etmeyelim,
getir hatıranı, ko gelsin o da, ben senin hatıranı öpüp başıma.
ama döndüğünde mihrimah. n'olur uyuma.
n'olur uyuma. yağmur. sakin sakin. ara ara yağıyor
uyuma! her şey, artık tüccarların elinde.
biz seninle kışa girmiş iki sardunya gibi
oturacağız, bekleyeceğiz, n'olur uyuma!
uyuma!
ateşim vardı. sıçradım mı?
sıçradım mı?
bilmiyorum ki! hep altta kalmıyordur
belki hatıra.
uykusuz bir gecede insanın ağzından alelade bir şekilde çıkabilecek bir cümle. bazen öyle şeyler olur ki işte -tesadüf mü desek adına- diyelim. oysa hiçbir şey tesadüf de değildir. neyse işte, nedir bunlar dersin, nasıl bu şekilde olabiliyor? işte bulamadığın her yanıtın sonucu bu cümleye dokunur ve bir gece yarısı (gece yarısını çoktan geçmişken hele) söylersin -haykırmak belki de:
la cordo d'oro olarak da geçen 25 +1 +2 bölümlük müzikli anime. hikaye; müzik ve genel çalışmalar olarak iki bölüme ayrılmış bir okulda geçer. kahoko adlı ana karakter genel çalışmalarda kendi halindeki bir öğrenciyken olaylar gelişir ve kendini müzik bölümünden öğrencilerle bir müzik yarışmasının içerisinde buluverir. müzik, konu ve karakter işlenişi açısından nodame cantabile kadar doyurucu olmasa da vasat üstü bir anime sayılabilir.(özellikle klasik müzik severler için izlemesi zevkli olacaktır. nana ya da beck gibi bir anime değil) ana karakterin üzerinde çok durduğu için gerçekçiliğini yer yer kaybeden bir anime olmasaydı daha çok sevebilirdim.
çok hoş bir calexico şarkısı. yollarda dinlenesi olup sözleri de şöyledir:
i live out yonder where the snakes and scorpions run
got myself a little goldmine to bank on
one day my heart sank when i saw madame in town
i knew her love would be the death of mine
l'amour passait, l'amour obsolète.
pourquoi perdre sa vie à chercher l'or d'un coeur?
je ne me noierai pas dans ce désert mystique.
je ferme mes comptes et je repars.
(love is passe and love is obsolete
some spend their whole lives searching for a heart of gold
i'm tired of treading water in this desert mystique
i'm cashing in my chips before i ride)
do me a favor while i'm hanging here
take this gold and go and hide
ne gigote pas chéri sur ta corde pendue
(don't twist too hard darlin' on your hangin' rope)
don't worry i'll be free in no time.
she promised me she would be there when i'd return
she didn't say she'd have a army there as well
she whispered, "j'taime baby," as she fired that gun at me.
mais je n'ai plus de temps
(it's getting late and i'm running out of time)
i should've stayed way out yonder better off with the
scorpions and snakes
every act which has no heart will be found out in the end
yes i'm a little late this time,
cause her love would be the death of mine,
mine, all mine
Orijinal adı hachimitsu to clover olan 2005 yapımı çok sıcak bir anime serisi. Genel olarak üniversite yaşamını konu aldığını düşünürsek anlatımının çok gerçekçi olduğunu söyleyebilirim. Sanki üç beş güzel insanın gerçek yaşamlarından bir kesit izliyoruz. Birçok animedeki gibi arkadaşlık hissi ön planda tutuluyor. Aşk ilişkileri abartılmamış, yine gerçeğe yakın bir anlatımla. Özellikle animedeki mezun olma, iş arayışı ve kendini bulmaya yönelik kısımlar çok iyi verilmiş. Morita Shinobu gibi her an sürprizlerle dolu çok sevimli bir karaktere de sahip. Hem eğlendirip hem de nefis bir drama izleme fırsatı sunuyor.
Bu arada 24+12 olmak üzere iki sezonu mevcut.
Kadın çizimlerini pek sevmedim ama görsel açıdan da tatmin ediyor.
--spoiler--
takemoto'nun çıktığı yolculuktan istiyorum bir tane!
--spoiler--
ya çok eski bir oyun ya da biz çok eskiden oynadığımız için öyle geliyor. kitap yahut havlu gibi yaklaşık on iki adet eşyanın altına yüzük saklanmak üzere oynanır. bir grup yüzüğü saklarken bir diğeri bulmaya çalışır...
geç keşfettiğim, çabuk kabullendiğim müzik insanı. lodos kayıtları adı altında topladığı albüm muazzamdır. özellikle carolan'ın rüyası...
myspace adresindeki biyografisi şöyle diyor:
1985'te Kadıköy'de doğdu. 1996'da radyo dinlemeye, 2000'de çalgı, 2004'te çalgılar çalmaya başladı. Beş benzemez grup çalışmalarına katıldı, akşama eve döndü. 2008'de üniversiteyi, 2009'da ilk ev kayıtlarını bitirdi. Halen müzikle iştigal ettiğini iddia edip zaman kazanıyor.
oruç aruoba'nın kişinin yaşamının anlamını sorguladığı kitabı.
141.
şimdi, öylesine, dışarı çıkar, bir yerlere gider, tanımadığın birileriyle buluşur, tanışır, konuşursun -dışarıdan bakanlar, amaçlı, 'emin' adımlarla, çok iyi bildiğin bir şeyler yapmaya gittiğini sanırlar - oysa, yalnızca, içindeki o boş yerini taşıyorsundur, öylesine, bir yerlerine, anlamının, yaşamının...
Kitap uyarlama ve biyografi tabanlı filmlere özgü bir hitap şekli. Çok fazla kullanılan bir tabir olmasa da bu tür kostümlü filmlere hayran insanların arama kriterlerinde önünü açması için iyidir. Birine bu tür yapımları anlatmak için kullanılan kelime çokluğundan da adamı kurtarmıştır. ilgili söylemler için bakınız:
- Hani Jane Austen filmleri var ya onlar gibi...
- Korseli kabarık etekli kızlar oluyor ya ondan hani...
Akdeniz taraflarında * aynı şeyin tekrar tekrar öne getirilmesi, aynı olayın bıktıracak derecede sunulması -kısaca- cılkının çıkarılması anlamında kullanılan bir söylemdir.
I've become tired
Of Wasting my time
Thinkin' bout choices
That I've made
Cuz I can't move forward
While looking behind
The only thing I can do now
Is change the way
That I use to be
Cuz now it seems
Crystal clear to me
Cuz you're so much more
Than a memory
Cuz you're so much more
Than a memory
It wasn't fair
For me just to go
Act like I knew what you've been through
Cuz I wasn't there
And I'll never know
Couldn't see from
Your point of view
But I'm doing all I can
For you to see
That I understand
That I understand
You're so much more
Than a memory
Cuz you're so much more
Than a memory
So don't close the door
On what still can be
Cuz you're so much more
Than a memory
Please don't go
Cuz I finally know
That the past is gone
I know that I was wrong
I was wrong
You're so much more
Than a memory
Cuz you're so much more
Than a memory
So don't close the door
On what still can be
Cuz you're so much more
Than a memory
Please don't go
Cuz I finally know
That the past is gone
I know that I was wrong
Please don't go
Cuz I finally know
That the past is gone
I know that I was wrong
I was wrong
Sözlüğün siyaset ve seks içerikli başlıklarına entry girerek yer edinmeye çalışacağı düşünülen yeni bir yazar. Umarım farklı başlıklara yönelip bu entryden utandırır *
The mentalist dizisinin en izlenesi karakterinden biridir kendisi. (diğeri için (bkz: Patrick Jane)) . Hazır cevaplılığı, kendine özgü ciddiyetiyle yer edinir dizide bu ajan. Ev gözetimleri sırasında arabanın içinde kitap okumasıyla da gözümüze girmiştir ***
The truth about cats and dogs filmiyle karıştırılan kedi, köpek filmi. Bu filmin Dvd'si her yerdeyken, o filminki hiçbir yerdedir, bu da çok sinir bozucudur. Hem de birbirleriyle uzaktan yakından alakaları yokken...