rahmetli kazım kanat'ın 15 mayis 2004 caykur rize besiktas maci maçında ki şikenin ortaya çıkmasından sonra yazdığı yazıda geçen eski bir haber baslığıdır. dün oynanan bursaspor maçında i.toraman'ın maçı bir asist bir de golle bitirdiğini görse kimbilir neler yazardı rahmetli kazım kanat.
--spoiler--
yaşayan son efsanenin ölümü
beşiktaş'ın iki şeref'i var. biri futbol şubesini kuran şeref bey. ötekisi ise attığı 320 golün 99'unu vole ile atan (asla kafayla gol atmadı) şeref görkey.
beşiktaş'ı üst üste 5 yıl şampiyon yapan o efsane 5'li forvetin (sabri, kemal, şeref, hakkı, şükrü) yaşayan son efsanesi şeref görkey öldü. şeref bey'i toprağa verirken bir anıyı yazmak istiyorum...
beşiktaş, galatasaray'la oynuyor. yenerse fenerbahçe şampiyon olacak. ama beşiktaş o maçta şeref görkey'i oynatmıyor.
ertesi gün cumhuriyet'in manşeti düşündürücü:
"beşiktaş sahaya şeref'siz çıktı!..."
konuyu değiştirmeyeceğim.
geçen sezon beşiktaş, rizespor'la oynuyor. yenerse rize düşecek, bursa kurtulacak.
ama beşiktaş'ta sergen yalçın oynamıyor. hadi kısa keseyim ve levent bıçakcı'ya sorduğum sorunun cevabını yazacağım...
beşiktaş-a.sebat, rize-beşiktaş maçları hakkında şike tahkik komisyonu araştırma yaptı. ulusoy federasyonu bu maçları onayladı. sayın başkan dedim. uefa'dan sorarlarsa, bu rezalete ne cevap verirsin:
"susarım. başımı öne eğerim, utanırım. sonra yere bakarım ve kafamı kaldıramam!..."
lütfen... beşiktaş'ı yönetenler. beşiktaşlıları utandırmayın. lütfen!.. beşiktaş'ta kirli eller ve kirli ayaklar temizlensin.
kazim kanat
--spoiler-- http://arsiv.sabah.com.tr...4/11/12/yaz55-80-134.html
tuhaftır bunlar, kendileriyle çelişirler. sorsan empreyalizme karşıdır bunların alayı, lakin dünya tarihi boyunca emperyalizme atılmış en büyük tokat olan çanakkale zaferini küçümserler, bizzat emperyalist orospu çocuklarının bu ülkeyi parçalamak için kurduğu pkkya ve türevi marksit leninist sol örgütlere sempati duyarlar, kafaları her daim karışıktır ama bu orospu çocuğu oldukları gerçeğini değiştirmez.
"Memleketin bütün ibneleri Mekteb-i Sultaniye'de, ah bir müdür olsam topunu siksem bir saniyede." bunu neyzen'in yazdığını bilir bu yüzden iki arada bi derede kalmış taraftardır. galatasaray'ın renklerine aşıktır, bir yandan neyzen'in dürüstlüğüne laf edemez iki ucu boklu değneğin iki ucundan da tutmuştur yazıktır.
ikisi de birbirinden bok afedersin. koskoca beşiktaş klübünün bu ikisinden başka aday çıkaramaması bir fenerbahçe'li olarak beni bile üzüyor allah beşiktaş'lılara sabır versin.
az bulunur cinsten bir şiir. sırf bunu yazabildiği için, tagore ustanın ellerinden öpmek gerekir.
"düsünüyorum da,
sanirim en büyük korkumuz oldugumuz gibi görünmek.
yumusacik kalbimizin fark edilmesi,
naif yönlerimizin kesfedilmesi,
cesaretsizligimizin anlasilmasi,
korkularimizin paylasilmasi
sanki zarar görecegimizin en büyük isareti.
kabuklarimizin altinda
kendimizi saklamakta ne kadar da ustayiz.
ve ne kadar güçlü korunuyoruz, kalkanlarimizin ardinda.
hissedilmeden, el degmeden, sevgimizi göstermeden.
istiridyeler, deniz minareleri, midyeler.
kirpiler ve kaplumbagalar gibi.
sahi koruyor mu bizi bu çatlamamis sert kabuk?
kimse incitemiyor mu duygularimizi, inançlarimizi, benligimizi?
yoksa zarar mi veriyor bu ürkeklik, bu kabuk bize.?
hissettiklerimizi gölgeliyor, yansitmiyor mu gerçek kimligimizi?
duygularimizi bastiriyor, el ele tutusmamizi engelliyor mu?
eger bir yildiz gibi isil isilsam ve bir yildiz kadar parlak.
ne çikar atesböcegi sansalar beni.?
belki en hoyrat yürek bile atesböceginin
o uçucu, masum, sevimli çocuksuluguna el kaldirmaya kiyamaz?
güçlü kapilarin arkasina kilitlemesem kendimi, korkakligimi, sevgi istegimi
en insani yönlerimi kayitsizca sunabilsem
bu sert kabugun agirligindan kurtulup
bir kus gibi uçacagim özgürce.
anlasilacagim ve bir ayna gibi yansiyacagim
karsimdakine.
o da çözülecek belki.
samimi ve güvenliksiz, silahsiz biriyle göz göze gelince.
oysa bir görebilsek bunu.
kalmadi böyle insanlar demesek.
güven duygusuna bu kadar muhtaç olmasak.
kirilmaktan korkmasak.
incinsek, yaralansak.
ne olur bir darbe daha alsak.
yeniden açsak kendimizi, atabilsek o kabugu.
denesek.
risk alsak.
yanilsak.
fark etmez.
tekrar, tekrar bikmadan denesek.
ve kucaklassak yeniden.
tipki eskisi gibi.
ne oldugunu anlayamadigimiz o onbes yildan öncesi gibi.
o zaman fark edecegiz.
ne kadar özledigimizi birbirimizi.
neler biriktirdigimizi,
kaybolan degerlerimizi ne kadar özledigimizi.
beraber geldik beraber gidiyoruz oysa.
vakit az, paylasmak, sarilmak için.
yasadigimiz cografya zor, sartlari agir.
yüregi daha fazla küstürmemek lazim.
sirtimizda agir küfeler, her gün katlanan.
ve kosullar bir türlü düzelmeyen.
sevgiye çok ihtiyacimiz var.
ufukta kara bir kis görünüyor.
ancak birbirimize sokulursak atlatiriz o günleri.
kirin o sert, o agir kabuklarinizi.
kurtulun bu yükten.
korumuyor o kabuklar, aksine zarar veriyor bize.
yalnizliga mahkum ediyor bizleri.
hem hepimiz bir yildiziz.
ne çikar atesböcegi sansalar bizi. "
GS KALECi: HAYDAR ERDOğAN
03.05.1989 Türkiye Kupası Ali Sami Yen Stadı 4 - 3
GS KALECi: ZORAN SiMOViC
15.04.1990 Türkiye Ligi Fenerbahçe Stadı 5 - 1
GS KALECi: ZORAN SiMOViC
11.08.1990 TSYD Kupası Fenerbahçe Stadı 5 - 2
GS KALECi: HAYRETTiN DEMiRBAş
22.04.1992 Türkiye Ligi Fenerbahçe Stadı 5 - 2
GS KALECi: HAYRETTiN DEMiRBAş
03.08.1994 TSYD Kupası Fenerbahçe Stadı 4 - 3
GS KALECi: HAYRETTiN DEMiRBAş
08.09.1996 Türkiye Ligi Ali Sami Yen Stadı 4 - 0
GS KALECi: HAYRETTiN DEMiRBAş
07.02.2001 Türkiye Kupası Fenerbahçe şükrü Saraçoğlu Stadı 4 - 4
GS KALECi: CLAUDiO TAFFAREL
06.11.2002 Türkiye Ligi Fenerbahçe şükrü Saraçoğlu Stadı 6 - 0
GS KALECi: FARYO CAMiLO MONDRAGON ALY
22.04.2006 Türkiye Ligi Fenerbahçe şükrü Saraçoğlu Stadı 4 - 0
GS KALECi: FARYO CAMiLO MONDRAGON ALY *
Bu on maçta, 2 maçta 4, 2 maçta da 5 gol yiyen Hayrettin Demirbaş son yılların 4 veya daha fazla gol yeme liderliğini sürdürmektedir.
Farya Camilo Mondragon Aly ise bir maçta 6 gol birden yiyerek kendi alanında farklı bir rekora imza atmıştır.
en son kurban geçen sezon galatasaray kalesini koruyan morgan de santis olmuştur. aynı performansı leo franco dan bekliyoruz.
edit: ulan sanki eksilediniz diye leo franco yemiyecek o golleri!
--spoiler--
yüreğimdeki tüm çiçekleri sana kopardım sana topladım
güneşi odama aldım rüzgardan şarkılar yaptım
bir seni söyledim sonra şarkıları sana dokundum
sana sana
ben senden umut mutluluk umdum geceler geldi
hüzünleri buldum
geceyi içime aldım gözyaşıdır yıldızlarım
bir sana uzandım sonra karanlığa sonra sana dokundum
sana sana
gelme dur ne olur
gelme kal
sana verdiğim çiçekleri yanına al
buralar soğuk siyah çirkin karanlık
yani gelme
seviştiğimiz gecelerde kal
bize benzeme
aradan bi kaç satır ayırayım istedim, tek bir satıra bile kıyamadım. ulan bi şarkının sözleri bu kadar iyi olur mu, hadi sözleri bu kadar iyi olur bi şarkıya bu kadar 10 numara bir kilip çekilir mi? nerdesin lan feridun diyesim geldi birden, lan dememin nedeni eski bir dost gibi göremdendir seni, keşke eskimeseydin!!!
müslüm gürses'in son albümünde söylediği ajda pekkan şarkısı. hem müslüm gürses'in hem de ajda'nın bana sarıldığını düşündüm. ajda daha iyi, o kazandı.
tanım: ulan hakikaten çok boktan entry yazmışım eksi oyu haketmiş denilen entrylerdir, ya da adama dokunmuş lan acıtmış demek ki dersiniz eksi oy aldığını gördüğünüzde bu entryleri. öyledir işte!
boku çıkmıştır. buda, hayal, 222 park alayı pavyona dönmüş hacı. mekanların alayı hapçı çocuklarla dolu. ellerinde 0.5 lik suyla dişlerini sıkarak mekanın içinde fink atıyor bu çocuklar. hayır ben bile anlıyorum bunların kafasının başka boyutta oldugunu mekanı işletenler çok saf olmalı ya da bilmiyorum artık.
esrarkeş avuntusu. bu arkadaşlar "hacı allahın otu lan bu, içinde kimyasal hiç bir şey yok, alkol öyle mi, içinde ne oldugunu bilmiyoruz fabrikasyon olm kimbilir neler var içinde" der. bir de aşmış versiyonu vardır bu tiplerin, işi günaha sevaba baglarlar;
türkiye cumhuriyetinin kara lekelerinden. amına koym henüz bir asırı bile devirememiş bir ülkenin tarihinde bu kadar çok leke olur mu lan! ne sikim bir ülkede yaşıyoruz.