Reşat Nuri güntekin'in çalıkuşu adlı eserinin film müziği.
birde çocukken pazar gecesi sinemalrı vardı, onun müziği beynime kazınmış vaziyette. Bir müzik yıllar sonra bile hala mı insanın kulaklarında çınlar durur...
bir arkadaş, otobüste kendine yer verilmesini bekleyen bi bayana;
-madem eşitlik istiyorsun, neden yer vermemi bekliyorsun? demiş ve bayan üzerinde şok etkisi yaratmıştı.
Başka başka bünyeleri illa eşitleme çabası çok yersiz ve kompleks dolu bir söylem...
Nerde ve nasıl bir eşitliktir bu yahu, önce ona karar vermek lazım...
hayattan, aşktan, yaşama ruh veren birçok şeyden yaralanmak lazım bazen...
hiç gitmediğin iklimlere yol almanın, yaz sıcağında kara kışı, kışın ayazında baharı yaşamanın başka yolu yok...
hiç birşey bilmeyen ama öğrenmeye çalışan fakat bunu bile eline yüzüne bulaştıran, bulunduğu sözde ciddi programdaki saçmalamalarıyla yüzümüzü acı acı güldüren acıdığım kadındır kendisi...
hep aynı sorular ve cevaplar etrafında dönüp duruyorsun. kendinle yapamadığın gibi vazgeç(e)miyorsun...
kendinden kaçarken ve ruhun bunalırken, herşey iyiye gidiyor ya, işte en kötüsü bu senin için!
aman ha sakın kendine gelme!
...
Ellerin, ellerin ve parmakların
Bir nar çiçeğini eziyor gibi
Ellerinden belli olur bir kadın
Denizin dibinde geziyor gibi
Ellerin, ellerin ve parmakların...
bu mısraların tadını başka şiirde bulamamışmdır...
bir aşk ancak bu kadar güzel anlatılabilir...
her kadının kendine yazılmasını olmadı okunmasını isteyeceği türden.
ilk izlediğimde
''insan sevdiğini suyun içinde bırakıpta kendi nasıl sandala çıkar, bu ne düşüncesiz kız, yazık oldu jack'e, haybeye gitti çocuk'' dediğim filmdir.
Muhtemelen iZmirden yola çıkacak olan cumhuriyet mitinglerinde boy gösteren, sorsan tek derdi vatan olan ama karşıt fikir sahibini tenhada yakalasa panter emel kesilen teyzelerimizdir.
sigara
haddinden fazla gerçekçi olmaları
fazlaca atıp tutmaları
çok konuşmaları
birde ağzından cımbızla laf alınanlar varki işte bu en itici durumdur.
kasıntı olmaları
olaylara sürekli basit bir bakış açısı geliştirmeleri
kişisel zevklerinin gelişmemiş olması.
