Samimi olmayan ifadedir, belki o adam/kadın, bugün yolda yürürken bastığın sakızın sahibidir. Bunu bilseydin bile diler miydin iyi bir gece geçirmesini?
işte o yüzden her gördüğünüz sakallıyı dedeniz zannetmeyin.(buraya uymadı bu ama idare edin)
kaynak; müslim, es-sahih, kitabul-fiten/62-65, hadis no:2912; ebu davud, sünen, kitabul-melahim/9 babun fi kıtalit türk, hadis no: 4303; nesei, sünen, kitabul-cihad/ babu gazvetit-türk
kuran'a baktığımızda en üstün toplum israil toplumudur;
ey i̇srailoğulları! size verdiğim nimeti ve sizi dünyalara üstün kıldığımı hatırlayın. ( bakara, ayet: 47, 122. diyanet çevirisi.)
bu ayetin açıklamalarını incelediğimde en kabul göreni, "zamanında israiloğullarına bir üstünlük verdiği doğrudur ancak zamanımızda böyle bir üstünlük yoktur."
bu açıklama sınav olarak nitelendirilen ve herkesin eşit olması gerektiği dünya sistemine uygun değildir.
şu da kıyamet alametlerinden: kıldan (keçe) ayakkabı giyen bir toplumla vuruşup öldüreşeceksiniz. geniş yüzlü, yüzleri kalkan gibi, üst üste derili toplulukla vuruşmanız-öldürüşmeniz kıyamet alametlerindendir. siz (müslümanlar), küçük gözlü, kızıl yüzlü, basık burunlu, yüzleri kalkan gibi, derisi üst üste binmiş olan türklerle öldürüşmedikçe kıyamet kopmaz.
kısaca, hz. muhammed'in türklere bakışı bu şekildedir. irk, cinsiyet, insanların tercih edemeyecekleri şeylerdir, dolayısıyla bu bakışın ne kadar yanlış bir tutum olduğunu görüyoruz.
============================
zaten 4'te sınırlı tutmuyor. Türkçe'ye hakim olanlar da anlamışlardır ki orda bitiriyor ancak alabildiğiniz kadar alın mesajını veriyor.(subliminal mesajlar) bu kadar karı da yetmezse cariyelerle iktifa(seks) edin diyor.
Semavi dinlerde islam'a mensup kişiler dışında diğer semavi dinlere mensup kişilerin abdest almaması sonucu ortaya çıkan durumdur.Diğer dinlerde böyle bir zorunluluk yoktur.
Yapılan camiilerin masrafı ve içindeki personelin maaşlarının(imam, müezzin) din vergisi adı altında , müslümanlardan toplanması gereken paralarla yapılması gerektiği durumdur. Nüfus cüzdanlarına müslüman yazdıran bireylerden toplanan vergilerle gayet olabilecek durumdur. Ayrıntılar da düşünülebilir tabii, durumu olmayan vatandaşlardan alınmayabilir ya da gelire göre cüzi bir miktar alınır vs.
Ancak bir deist olarak vergimin bir imamın maaşına aktarılmasını hoş bulmuyorum. Aslında bazı müslümanlar da hoş bulmuyor. Türkiye'de mevcut kerhanelerden alınan vergilerle memurlara maaş ödeniyor. Bu durumda da yine ortada karmaşık bir ilişki ortaya çıkıyor ki bu da din görevlilerince yanlış bir durum.
Bu gibi sebeplerle din vergisinin çıkarılmasını, her ağzı olanın müslümanlık taslamamasını ayrıca haklarını helal etmeyen gayrimüslimlerin ve dini olarak uygun olmayan koşullarda kazanılan paraların(kerhane, sayısal loto vb.) dini işlerde kullanılmamasını öneriyorum.
Sevgiliyle çok yakın gelecekteki ayrılığı gördükten sonra düşünülecek iki çözümdür. Ya onun terketmesini beklemek ya da bu görevi ona bırakmak yerine ilişkiyi kişinin kendisinin bitirmesidir.
Sözlükte gelişmeler sekmesine tıkladığımda zall katılımcılara teşekkür ederek bir mesaj yayınlamış. internet için yürümüşler, kapanacak ve engellenecek siteler için hükümete tepkilerini göstermişler. Bu tür eylemlerden bir sonuç çıkacağını umarak giden arkadaşlara söyleyebilirim ki maalesef hiçbir şey olmayacak.(üzgün smile)
Asıl eylemi bu tür engellemeler, kısıtlamaları kaldırmak için sandıkta yapacağınızı hatırlatır. Ülkenin ekonomik, siyasi ve sosyal şartlarını en uygun bir biçimde değerlendirip, bu eyleme gösterdiğiniz hassasiyetten fazlasını seçimde de göstermenizi temenni ederim. Saygılarımla fcshine.
sizin de bileceğiniz gibi erdoğan ve arkadaşları bazı davalardan dokunulmazlık zırhı ile kaçmayı başardı. 2002 seçimlerinin arefesinde dokunulmazlıkları kaldıracağını belirten başbakan.(25 ekim 2002- uğur dündar ile arena programında) 9 yıllık iktidarında tüm muhalefet partilerinin reddetmesi halinde bile kabul edilebilecek çoğunluk varken bu sözünü tutmamıştır.
akp sempatizanlarının erdoğan'ın malvarlığının aşamalı artışına , oğlunun gemi almasına first lady'miz emine erdoğan'ın ticarette başarılı olmasını doğal karşılamaktadırlar.
bunu abartan bazı sempatizanlar erdoğan'ın hakaret davalarında kazandığı paraların 500 bin liraları bulduğunu ve malvarlığındaki artışın önemli sebeplerinden birisi olduğunu belirtmektedirler. erdoğan'ın başbakan olduktan sonra kendisine yönelik yapılan hakaretler için maddi manevi açtığı 57 tane dava bulunuyor.
bu davalardan kazandığı rakam 111,500 liradır.
bunun yanı sıra kendisi aleyhine açılan davalarda erbaşar özsoy, mustafa özyürek ve kemal pak'a 7 şer bin lira manevi tazmina ödemesi karar verilmiştir. (21,500)
*sadece başbakanlık dönemindeki davalardan elde ettiği gelirlerdir. (bunun sebebi de mal varlığının aşamalı artışında bakalım kazandığı tazminatların rolü ne kadar , bunu göreceğiz)
evet gelelim erdoğan'ın malvarlığına;
7 şubat 2006:
erdoğan'ın, 7 şubat 2006 tarihinde yayınlanan mal varlığında; banka hesaplarında 1.361.290 tl parası olduğu, haricinde, 120.000 dolar alacağı olduğu açıklanmıştır. ayrıca, arnavutköy-bolluca köyünde 40 bin tl değerinde 376 metrekare arsa ve güneysu-dumankaya köyünde 10 bin tl değrinde 2 bin metrekare arsası mevcut.
12 eylül 2007;
erdoğan'ın 12 eylül 2007'de açıklanan mal beyanında göre, yine arnavutköy-bolluca köyünde 40 bin tl değerinde 376 metrekare arsa ve güneysu-dumankaya köyü'nde 10 bin tl değerinde 2 bin metrekare arsa, banka hesaplarında 1 milyon 803 bin 854 tl ile 9 bin 890 euro banka ve menkul değeri, 312 bin 500 tl alacak ve eşi emine erdoğan'a ait 2006 model wolkswagen passat marka araba yer alıyordu.
1 mart 2010;
erdoğan'ın 1 mart 2010 tarihi itibariyle mal beyanı başbakanlık internet sitesinde açıklandı. buna göre erdoğan'ın, arnavutköy-bolluca köyünde 40 bin tl değerinde 376 metrekare arsa ve güneysu-dumankaya köyünde 10 bin tl değrinde 2 bin metrekare arsası bulunuyor.
erdoğan'ın ayrıca, banka hesaplarında şirket hisselerinin satış geliri, emekli ikramiyesi, emekli maaşı ve milletvekili maaşlarının toplamı olarak, 2 milyon 366 bin 109,95 tl'si bulunuyor. başbakan erdoğan'ın 500 bin tl alacağı bulunuyor.
buna göre başbakan 2,5 yılda nakitte malvarlığını 563 bin lira artırırken, alacakları da 188 bin lira arttı. yani toplamda, 2,5 yılda malvarlığına 751 bin lira koydu. artı bir de passat.(eşinin üstüne[first lady])
Son s.çtığım tespitle karşınızdayım. Genellikle melek diyince akla hep kadın gelir. Hatta kadına yapılan iltifatlardan bazılarında melek gibisin gibi ifadeler de geçer.
zeki ergezen (d. 1949, ahlat, bitlis), türk siyasetçi.
ankara devlet mühendislik mimarlık akademisi mimarlık bölümü'nü bitirdi. muş bayındırlık müdürlüğü, köy hizmetleri genel müdürlüğü inşaat dairesi başkanlığı, emniyet genel müdürlüğü inşaat emlak dairesi başkanlığı, xix., xx., xxi.,xxii ve xxiii. dönem bitlis milletvekilliği, adalet ve kalkınma partisi kurucu üyeliği, tbmm başkanlık divanı katip üyeliği ile bayındırlık ve iskân bakanlığı yaptı.orta düzeyde ingilizce bilen ergezen, evli ve 4 çocuk babasıdır.
zeki ergezen; laik sistemin bir an evvel defolup gitmesi için canı gönülden dua etmenizi bu duanın da kabulünü cenab-ı haktan temenni ediyorum..
izmir il milli egitim müdürlügü, seviye tespit sinavi soru kitapçigi için,
320 bin ögrencinin durumunu belirlemek üzere, ihale açiyor. ihale; ögrenci basina 265 bin lira teklif veren firma yerine, 470 bin lira teklif veren, bayindirlik bakani zeki ergezen'in kardesi ömer faruk ergezen'e ait "sarakuska" adli sirkete veriliyor. ihalenin teknik sartnamesinde yer alan "kesinlesmis ssk ve vergi borcu bulunmadigina dair belge istendigi" maddesiyle ilgili evrak, 14 aralik'ta milli egitim müdürlügü'ne geliyor. ancak, 13 aralik'ta sözlesme imzalaniyor. 120 milyarlik bir is.
not: kamuoyunu tatmin edici bir açiklama yapılmadı.
bayındırlık eski bakanı zeki ergezenin selanik ve belgraddaki karadeniz ekonomik işbirliği toplantılarında oteldeki kadın görevlilere para karşılığı seks teklif ettiği ancak daha sonra 3 kadından özür dileyince diplomatik skandalın tatlıya bağlandığı öne sürüldü...
hemen yaptığı bir açıklamayı da buraya eklemeliyim;
irz ve namus düşmani sağcılar ve solcular
akpli bakan zeki ergezen, sağcı ve solculan irz ve namus düşmanı, taciri olarak suçlarken, düzenin de yıkıldığını iddia ediyordu:
dört-evlilik; kuran dört evliliğin nasıl yapılacağını tarif ediyor. müslümanlardan kaç tanesi böyle olabilir? ama kendileri gayri meşru yaşantılarını devam ettirebilmek için müslümanları akılarınca köşeye sıkıştırmaya çalışıyorlar halbuki, kendileri gayri meşru hayat yaşıyorlar. ne dörtte kahyor, ne kırk dörtte kalıyor
namus, ırz düşmanı bunlarl.. namus, ırz tüccarları bunlar!, sağcısı da solcusu da böyle!
bu düzen yıkılmıştır da fakat müslümanlar batının oyununa geldikleri için, kendi nizamlarını takdim edemedikleri için mevcut düzenin yerine kendi nizamlarını nasıl kuracaklarını halka anlatamadıkları için, bu düzen payandalarla durduruluyor. çünkü bu düzenin ayakta durması mümkün değildir.
"ergezen, afganistan büyükelçiliği'nin rezidansındaki ulusal gün kutlamalarına katıldı. vatikan'ın ankara büyükelçisi monsenyör edmond farhat, ergezen'in yanına yaklaştı ve "hello mr. minister, i'm the ambassador of the holy see" yani "merhaba sayın bakan, ben vatikan'ın ankara büyükelçisi'yim" dedi. uluslararası literatürde vatikan büyükelçiliği'nin adı 'embassy of the holy see' diye geçiyor. ama bakan holy see'yi hulusi diye anladı ve elini büyükelçi'ye uzatarak "merhaba hulusi, naber?" dedi. türkçe'den çok az anlayan büyükelçi ise ergezen'le tokalaşıp oradan uzaklaştı."
(vatan gazetesi / 24 agustos 2003 pazar)
özgeçmişinden hemen bir alıntı; orta düzeyde i̇ngilizce bilen ergezen, evli ve 4 çocuk babasıdır.
genel kurul toplantılarında neyin ne olduğunu bilmeden , evet dediklerinde evet, hayır dediklerinde hayır dediğini açıklayan eski bir bakan!!! aynı zamanda akp kurucu üyesi!!!
sözlükte çaylak durumuna düşüp rezil olmamdan sonra aklıma gelen parlak fikirdir.
uzun süreden beri sözlüğü kullanmıyordum, sanırım format biraz daha değişmiş, benim suçum ne şimdi? diyebilirsiniz ki, gelişmeleri okusaydın da safça hatalar yapmasaydın.
6 aylık gelişmeleri okumaya başlasam sanırım işimi gücümü bırakmam lazımdı.
sonuç mu? ben artık bi çaylağım ve af istyorum. (gülme smile'ı)
Aynı zamanda bu sözlere söyleyen şahsiyet, TBMM'deki Atatürk'ün mareşal kıyafetiyle çekilmiş fotoğrafı asılı durduğu için "Kendimi kışlada gibi hissediyorum" diyen şahıstır.
sen kötü niyetli yazarlardan dem vurmuşsun ama eğer modların kontrolunde bir tartışma olursa çok güzel bir çalışma olur. yapılmasının taraftarıyım. eğer modlardan biri bu yazıyı okuyorsa dikkate almalı!!
şeriatle yönetilen ülkelerde kişi yaptığı suçun cezasını şer-i hükümlere göre alır. bakın burda aslında çok önemli bir ayrıntı vardır. bu insanlar neden cezalandırılır? şeri hükümlere uymadıkları için. o zaman bırakın onu zaten allah cezalandırır. siz kim oluyosunuz ki onları cezalandırabiliyorsunuz? bu allaha ortak koşmadır. o adam ölünce bu sefer cezasını çekmiş biri olarak gidecek öbür tarafa. bakınız hukukun en temel kuralı şudur ki aynı suçtan iki kere hüküm giyilmez! dolayısıyla suçlu cennetin başköşesine yerleşeceği gibi hurileriyle, şeriatçı itlerin yanışını izleyecek.
bildiğiniz üzre üniversiteyi yeni bitiren başbakanın oğlunun aldığı gemi 96 metre, haliyle bazı vatandaşlarımız bu gemiyi nasıl aldığını merak ediyor.mallarınımı sattı, işe mi girdi(üniversiteden yeni mezun), bu kadar para nerden geliyor diye hayıflanmaya başladılar. açıkçası bende çok merak ettim bu kadar para nerden geliyor diye. hadi anladık başbakanın kızlarını bi adam okutuyo hayrına.hayrına 96 metre gemidemi aldı acaba?
sabah, taraf, tecavüzcünün gazetesi(hüseyin üzmez, vakit),zaman , bu broşürler(gazete demek istemedim) sanki ülke güllük gülistanlıkmış gibi haberler yaparak zaten gazetelerin sadece spor sayfalarını okuyan güzide vatandaşlarımıza taraflı ve yalan haberler yapmaktadırlar. magazin bölümlerinde firs lady ninin kafasını kapattığı türbanın renginin bu sene moda olacağını iddia eden bu gazeteler, siyaset bölümünde maliye bakanı kemal unakıtanın eşiyle beraber yaptığı gezileri ve bakanın ona buna yaptığı şakaları haber niteliğinde güzide vatandaşlarımıza sunmaktadır.işsiz olan vatandaşlarımız sabah gittiği kahvede bu gazeteleri 3 gün üst üste okuması "ta memleket iyimiş" düşüncesi yayar.o yüzden bu broşürleri okumayın.
edit düzeltme: bu arada özür dilerim sanki onu okuyun bunu okumayın dedim gibi oldu ama ben sadece iktidar için olanları söyledim. benim bildiğim muhalefete yalakalık yapan gazete yok.
edit:imla
genellikle öğrenci evlerinde olan bir hadisedir.
+kola iççenmi len?
-hee içecem
+bardağın pis len...
-olsun koy sen
üşengeç pozitifle uyarıcı negatif..
bulunduğum ilin perşembe gününe tekabul eden pazarda, çifti 50 kuruşa satılan ve satıcısı tarafından ferhat güzel çorapları olduğu iddia edilen maddedir.
