futbol yorumcularının dillerine pelesenk olmuş, ironikomik kalıplardan biridir. anlatılmak istenen bir takımın, tıpkı halı sahada oynuyormuşçasına defansı boşlayıp rakip yarı alana kalabalık bir şekilde yerleşmesidir. ama akla muzip şeyler de getirir elbet.
oğul: anne, ben sağdan bindireyim mi? anne: kâmil oyunu sen mi kuracaksın? baba: dur geliyorum, bi saniye. oğul: anne, sağdan bindirecek miyim? anne: oğlum dur! kâmil hadi oğlan sabırsızlanıyor! oğul: anne, fatma boşa kaçıyor. anne: fatma kızım dur, daha oyunu kuramadık. kız: ispiyoncu! oğul: annemi dinlesene kızım sen de! anne: kavga etmeyin çocuklar! kâmil sen de çabuk ol ya, çocukları zor zaptediyorum. kız: anne yetiş, alper sağdan bindirdi!
sıkça başvurulan ve ne kadar sığ bir toplum olduğumuzu anlamamızı sağlayan eylemdir. bir maç, takım, futbolcu, teknik direktör, transferle ilgili yorum yazan yazarın, alacağı oyların ya da entry'sinin inanırlığının, tuttuğu takıma, hayranlık duyduğu renklere bağlı olacağını sezmesi sonucu vuku bulur. örneğin roberto carlos başlığına "yüzyılın transferi" yazan kişinin göreceği tepki fenerbahçeli, beşiktaşlı, ispanyol, eşcinsel falan olmasına göre değişir.
kendi yazdıklarını diğer insanların yazdıklarından önemli gören yazar dostlarımızın sıkça başvurdukları eylemdir.
yazarların kendi tespitlerini hal-i hazırda var olan başlıklara yazmak yerine "gerizekalı başlık açıyorum ilgi çekiyorum" felsefesi üzerine inşa edilmiş; ancak ciddiyet boyutu biraz daha fazla olan "köşe yazısı başlığı şeklinde başlık açmak" ekolünde açtıkları başlıklara yazması sonucunda meydana gelir.
bir tek "bu çok önemli bak, bunu mutlaka okuyun" yazılmadığı kaldı sanıyorum. onun da sakıncası muhtemel bir "entry'nin başlığı tanımlamaması" sorununa gebe olmasıdır.
evcil kedinizin evi dolaşıyor olduğunu fark edersiniz. hayvan biraz dolanır, sağa sola şaşkın şaşkın bakar, biraz yalanır, sonra gelir tam baş ucunuzda dötünü size dönerek oturur pozisyona geçer. ilk aklınıza gelen kalkıp başka tarafa gitmek olur ama mendebur gene gelir sizin baş ucunuza, dötünü döner oturur. artık şüpheniz kalmamıştır, son 4 saatinizi yaşıyor olma ihtimaliniz yüksektir. artık sevdiklerinize mektup mu yazarsınız, son bir sevgilinizi öpmek mi istersiniz, sözlüğe duygusal veda mektupları mı yazarsınız o sizin bileceğiniz iş.
