bunlara bamya hak dedirten başlık. oysa biz ayıp olmasın diye hiç karnıbaharla türk kızını ilişkilendirmedik ki birçoğumuzun nice tüysüz gavur şeftalisi yemişliği, en azından görmüşlüğü varken.
sözlük ahalisi tarafından gidişine çok üzüldüğümüz fantastik galatasaraylı yazar. bu reyizsiz sözlükçe ne yapacağımızı bilemiyoruz. bu mükemmel kişilik olmadan, uludağsözlük çöküşün başlangıcına girmiştir ey yazarlar. zaten bu akşam iftarımızı da helvayla açtık sayesinde. buradan sözlük yazarlarına sesleniyorum lütfen yeni aramızdan ayrılmış bu efsane yazara hakettiği ve çekmek istediği ilgiyi gösterelim. en azından nick altına "iyi bilirdik" falan yazalım. bu arada kendisine buradan güle güle hediyesi yollamak istiyorum.
oldukça yassı popoya sahip kızdır. üçüncü sınıfta bu yassı poponun yüzey alanı pik yapar. dördüncü sınıftan, mezun olana kadar sabit kalır. ha suçlayamıyorum hanım kızlarımızı. çok fazla oturup ders çalışmaları gerektiğinden dolayı böyle popolara sahipler. ama acayip bir seksapalite kaybıdır bu. tıp fakültesinin en büyük kanayan yarası olmaya adaydır.
başka bir durum da şudur ki birinci sınıfta iken peşinden koşup sana yüz vermeyen, 5lerle, intörnlerle takılan kız; sene ilerledikçe senin peşinden koşmaya başlar. işte tam o senelerde ise gururu incinmiş, geçmişi hatıralarından silemeyen tıp fakültesi erkeği o kıza yüz vermez. çünkü artık o kızın poposu yassıdır.
çığırdayan kardeşim; kamera açısı denen bir şey var lan. azıcık objektiflikle, azıcık da görme duyusuyla kameranın sağa doğru çektiğini anlaman lazım. zaten kamera sağa doğru çekmese düz çekse, kale kadrajın tam ortasında olacak topu göremeyeceksin bile. göreceğin anca bursa çocuğu olarak rüştünün poposu olacak. tabi kafan da karışmayacaktı öyle bi durumda.
forum bornova çalışanlarından çoğunun kendisine ürünün özellikleri ya da ödeme seçenekleri tarzında sorular sorulduğunda karşındakine "suçlusun sen" tavrı koyduğu mağazadır. bir şey sorduğunda utanmasa özür dilettirecek eleman. mecbursun soruyosun bişeyler, aldığın cevapsa yüzeysel bilgilerle gelen "amağa goyim işimiz gücümüz var bizim" tavrı. sanki nükleer başlık satıyor dalyarak.
bimeks merkez binası ya da herneysen, hacım sana bu lafım. bigün yetkili bir çalışanını müşteri kılığında gönder şu forum bornovaya. ürün alıcakmışcasına heyecanlı tavırlar takınsın. sora anlasın ne demek istediğimi, burdan böyle yazmak kolay çünkü dediğini biliyorum zira.
ekonominin büyümesinden inanılmaz haz alan ilginç bir yazar.
cebinde sürekli tekli sakızlar taşıyan ve bakkalda 10 kuruş eksik çıktığında para üstünü o sakızlarla tamamladığını düşündüğüm yazardır aynı zamanda.
zar zor iş bulmuş, o bulduğu iş sayesinde asgari ücret belki de daha azıyla çocuk yetiştiren bir aile reisi olabilir.
şaka bir yana harbi doğru söylüyorsunuz lan. bu eleştiri yapan adam günde 8 saat üretime katıldıktan sonra bir de gelmiş evinde oturuyor.
bak sen şu göteleğe.
bak sen şu miskin hınzıra.
iş de aramıyor bu eleştiriyi yapan zat. halbuki her gün mesai bitiminde onca saatinde evinde oturacağına iş arasa, kollarını açmış onu bekleyen patronların sahipliğini yaptığı, maaşı dolgun yönetici kadrolarından birine yerleşir elbet.
bak sen şu salağa, bir yılda asgari ücretine misler gibi 30 lira zam almış, üstüne de hala ekonomi büyüyor ama bana yansımıyor diyor.
12 giyecekli türk kızı takvimi keşfi yaptım. marjinal fular ayını daha yeni bitirdik.şimdi mübarek kürklü aylar başlıyor. winter is coming yani. fakat birçok ay 32 33 çekiyor amk. ama güzel oldu.
doğru değildir.
bana kalırsa kendisi bildiğin basurdur. başbakanın rahatsızlığının sindirim sistemi problemi lanse edilip geçiştirilmesi de bu sebeptendir. kendimden biliyorum insanlar basur olduklarını söylemekten utanırlar. hele hele milyonlarca insanın sevgisini kazanmış, one minute tarzı çıkışlarla karizma yapmış bir liderin basur olduğunu insanların öğrenmesi, karizmayı çizdirecek bir olaydır.* kendisini seven vardır, sevmeyen vardır. ama sağlık söz konusu olduğu zaman sevmesen bile kötü niyetli söylemlerde bulunmamak gerekir. allah şifa versin.
sicimleri birbirine sürttürmek vasıtasıyla rakip uçurtmanın ipini kopartmada çığır açacak bir kuramdır. bir de bu süpersicime jilet takılırsa yenilmez, fantastik bir uçurtma ortaya çıkar.
muhteşem bir şarkıdır.
şayet bir boru eşliğinde (bkz: ti) söylendiğinde şu sıralar sıkça duyuyor olduğumuz çığırtmaya (bkz: tilili) dönüşmesinden korktuğum şarkıdır da aynı zamanda.