Gerçek gitar ile oynanan oyun hatta gitar simulasyonu. Etrafta yana yakıla pc için kablo + gitar + oyun paketini aradığım oyundur. Playstation için satanlar var fakat pc versiyonunu arayıp bulamadım bir türlü. Paketi içinde epiphone les paul jr. veriyormuş. Normalde oyun + kablo 260 tl civarı iken gitar dahil paket 700 tl. Satan yer biliyorsanız veya hacı başlangıç için şu gitar da var bak diyen olursa bir mesaj kadar uzağındayım.
2 3 sene önce sipariş verip memnun kalmıştım. biri hediye olmak üzere 2 ürün sipariş ettim. fakat son dönemde kaliteyi iyice düşürdükleri yönünde söylentiler var. normalde bugün kargoda olması gerekiyordu ürünlerin fakat hala üretimde gözüküyor. umarım gönderimi p.tesine kalmaz da kalite sorunu olursa alternatif üretebilirim. daha geç olursa zaten bir anlamı kalmayacak.
Bu arada tish-o neymiş arkadaş asıl şurayı dene diyen sözlükçüler varsa tavsiyelerine açığım.
Müşteriyi evde bulamama konusunda çığır açan firma.
Perşembe günü gönderim geldi dağıtıma çıkmadı.
Cuma günü dağıtıma çıktı evime gelememişler zaman yetmemiş, aradım tekrar dağıtıma çıkmasını istemediğimi ve şubeden alacağımı söyledim not aldık dedi.
Bugün (c.tesi) çıkıp şubeye gittim başıma gelecekleri tahmin ettiğim için de arkadaşı evde bıraktım. Şubede dağıtıma çıkarmayın dediğim halde paketin dağıtımda olduğunu 16.00 kadar ulaştırılacağını söylediler. Eve geldim tabi gelen giden yok.
Son durum evde bizi bulamamışlar ve not bırakmışlar fakat ortada not yok. Yapacağınız işe sıçayım ben sizin. işgüzarlıkları yüzünden p.tesi şehir içinde olmam gerekeceği için iznimin 3 gününü çaldılar.
Belki 50 kere paket almışımdır bu firmadan daha beni evde bulabildiklerinin sayısı 1 mecbur bırakanlar sağolsun.
+ Yaptığınız işe kendinizi verebildiğiniz zaman ofis ortamında olduğundan daha verimli çalışabiliyorsunuz.
+ Trafik derdiniz yok. ofisiniz ve yatağınız arasındaki süre sadece ve sadece 30 sn.
+ Ofiste insanlarla gün içinde yaşayacağınız problemler minimum düzeyde.
+ Yatağınıza yatarak çalışabilirsiniz (fakat tavsiye etmem)
+ Çalışma saatlerine uyduğunuz sürece hangi şehirde hangi koşulda çalıştığınız çok önemli değil. istedğinizde ailenizin yanında, istediğinizde wifi erişimi olan parkta, deniz kenarında, cafede çalışabilirsiniz. (cafe maliyeti inanılmaz yükseltiyor çok kısıtlamak zorunda kaldım)
Olumsuz yanları,
- Uç noktada disiplin istiyor. caydırıcı etmen çok fazla evdeki herşey işi bırakıp başka şeylere odaklanmanız için size baskı yapıyor.
- Çevreden gelen "Oh kafan rahat istediğin saatte başlayıp istediğin saatte bitirebiliyorsun" algısı tamamen yanlış, her çalışan gibi benim de 9.00 da mesaiye başlamam gerekiyor aksine herkes akşam 18:00 sularında ofisi terk ederken, benim terk edebilecek bir ofisim olmadığı için iş kitleme durumlarından daha çok muzdarip oluyorum.
- Evden çalışırken denetim daha sıkı oluyor, atılan maile yazılan bir mesaja biraz geç dönmeniz kafadalarda soru işaretine neden olabiliyor ve çalışırken 15 dk'da bir nasıl gidiyor mesajı görmeniz can sıkıcı olabilir. Burada yöneticiniz ile ilişkiniz önemli ben erken dönemde kendisine bu tavrının beni nasıl etkilediğini anlattım sağolsun o da bu soruyu günde 2 3'e düşürdü.
- En dertli olduğum konulardan birisi, asosyallik had safhaya çıkıyor. iş arkadaşları ile diyalog sadece mail, anlık mesajlaşma uygulamaları ve kısmen telefondan sadece iş üzerine olunca sosyal bir iş çevresi şansınız kalmıyor. bunun yanısıra evde yalnız yaşıyorum, yaşadığım şehirde de fazla arkadaşım yok. işten sonra da yorgunum uzanayım biraz game of thrones'un yeni bölümü de çıkmış onu da izlerim derseniz iyice mal olup çıkıyorsunuz. bu sabah markete giderken gördüğüm komşuma günaydın demek isterken sesim çıkmadı lan. en son insan göreli baya uzun süre olmuş.
- Bir yerden sonra iş ve özel hayat algınız karışmaya başlıyor (kendini sürekli işte hissetmek gibi) hoş bir durum değil. ben bunu ayrı bir masa alıp orada çalışıp, çalışmadığım zamanlarda oraya yaklaşmıyorum.
- Patronlar için saatin kaç olduğu önemli değil siz her zaman ofiste olan nöbetçisiniz. Baştan sınırı net çizmezseniz iş dışında bir yaşantınız olmayacağına garanti veririm.
- insanları inandırmak zor, komşu teyzenin evden çalışıyorum dediğinizde vah vah iş bulamamış garibim utanıp söyleyemiyor demesi veya ev sahibinin uyuşturucu mu kaçırıyor bu pezevenk kirayı aksatmıyor ama evden çıktığını görmedim şeklinde bakması normal gelmeye başlıyor.
işin özü birçok kişinin hayal ettiği gibi güllük gülistanlık bir olgu değil. ama bazen düşünüyorum ofiste çalışsam daha mı iyi olur diye sonra tekrar vazgeçiyorum. Ama asosyallik mevzusunu çözemezsem işim zor sözlük. çok yalnızım *
-abi şu içinde su olan mumlu bardaklar nasıl yapılıyor?
diye sordu ben de herşeyi bilen abi modunda düz mantık
- kolay canım mumu eritiyorsun sonra bardağa su koyup üstüne döküyorsun suyun soğukluğuyla mum katılaşıyor ve öyle kalıyor gel sana yapayım.
dedim. bi cezve buldum evdeki mumları kırıp içine attım ocağa koydum. mumlar hafif erimeye başladı ben tamam kesin böyledir derken aniden alev aldı. o ateşi söndürene kadar g*tüm çatladı sözlük. alevin karartısı tavan tekrar boyanana kadar çıkmadı. o gün 5 yıl yaşlandım ben ve o günden sonra herşeyi bilmemeye başladım.
karaktersizliktir.
hayır karaktersizlik bekaretini evlenmeden önce kaybetmesi değildir o konu tamamen kendi hür iradesi, istediği kararı vermekte özgür. karaktersizlik kısmı sırf birisi öyle istiyor diye o kişinin istediği gibi görünmeye çalışmasıdır. başkasının kalıplarına girmeye çalışan bir karaktersiz veya karşısındakini kandırmaya çalışan bir fırsatçıdır gözümde ötesi yok.
d.n: iş bu entryde tecavüz gibi ekstrem ama malesef günümüz gerçeği haline gelmiş olayların yaşanmadığı varsayılmıştır.
gerekli olandır fakat şirketlere özel denetim mekanizmaları ile birlikte yapılırsa bir anlam ifade etmeyecektir. kar oranını korumak isteyen patronlar nakliye, üretim vs gibi iç giderlerden kısamadıkları için bu maliyeti tüketiciye yansıtacak ve 2500 tl olan asgari ücretin alım gücü gene az olacaktır.
2. sezonu başlamış olan dizi. ilk haftasında şans eseri denk geldim kendileriyle mesleki hastalık olarak hemen yapıştım, o gün bu gündür hastası oldum bırakamıyorum. (ara vediğinde baştan sona kaç kere izledim hatırlamıyorum otel odasındaki data manipulation sahnesi hala favorim*). Bu bölüm biraz durgun başladı güzel espriler vardı içinde fakat genelde hazırlık ve yas temalıydı.
Peter Gregory'yi canlandıran aktör Christopher Evan Welch'in öldüğünü duyduğumda nasıl bağlayacaklar acaba umarım başkası rolü almaz dediydim en iyisini yapıp dizide de öldürerek aynı ayarsızlıkta bir abla bulmuşlar. Hooli - Pied piper çekişmesini merakla bekliyoruz. Richard startup kabızlığını atsın monica ile işleri ilerletsin, erlich aforizmalarıyla bizi güldürsün, dinesh-gilfoyle birbiriyle daha çok ta.ak geçsin keyfimiz yerine gelsin.**
--spoiler--
Yapımcılara mail atasım var anasını satayım biraz türk dizisi izleyin de siz de eksiğimiz yok diyip 3 saate çekin şu bölümleri. 20 dk yetmiyor anasını satayım. işin yoksa 20dk için bekle 1 hafta daha
birkaç sene önce eski bi sahafçıda 1. sini Hurinin Çocukları ile birlikte almıştım, sonra otogarda birdenbire kayboldu kitap hatta şuraya da yazmıştım. (#15234809)
çok umursamamıştım gene alır okurum diye de bulamadım bir türlü. meğerse kaşla göz arasında alan boşuna almamış *
hiçbir zaman. anılar unutulmaz sadece bi süre sonra eskisi kadar acıtmamaya başlıyor. bir yerlerden birlikte geçirilen sürenin yarısı kadar diye duymuştum ama doğruluğunu bilemem daha süremi doldurmadım *
herşeyi geçtim bir yere takıldım "hayatında gelen onlarca teklifi reddedip . ilk ve son olmalı diyen ahlâklı bla bla" denmiş. lan evleneceği erkek alnında mı yazıyor ki ilk ve son'u şıp diye anlayan hatun kişisi aha bu diyip yaklaşsın. merak etmeyin la o çok sevgilisi oldu değiniz hatunların çoğu hadi bugün de şununla takılayım diye değil gerçekten sevdiği için birlikte oluyor (birliktelikten kastım seks değil). ama sevgilimin eline erkek eli değmesin yanında erkek dolaşmasın ama ben *m üstüne ceviz kırayım mottosuyla gezen canlılar da kendinin yapmadığını erdem olarak millete satmaya çalışıyor.
yaptığım veya söylediğim birşeyden dolayı mutlu olduğunda yüzünün aldığı şekil ve gözlerinin parlaması. o an zamanı durdurup bakakalmak isterdim. sonra bitti gitti işte. *
benim için kürkçü dükkanı. ilk defa küçükken gelmiştim hayal meyal hatırlıyorum, ardından lisede bi uğradım sonra üniversite hayatım burada geçti tam okul bitti iş hayatı başladı ayrılıyorum senden dedim, bir süre uzak kaldım ama döndüm dolaştım ama gene geldim. başlarda nefret etsem de sonradan gizlice sevmeye başladım. istemsiz de olsa beni buraya çeken birşeyler var. şehir olarak çok sıkıcı, çok monoton insanının sevilecek tarafı az ama seviyorum bu sıkıcı kenti. bir de 1 sene içinde ev kiralarına napmışlar lan öyle bu artış hiç hayra alamet değil.
üniversiteyi bitirmeme rağmen sırf kardeşime kıllık olsun diye yarın sabah onunla birlikte gireceğim sınav. 7 sene olmuş gireli (tehey öss vardı o zamanlar) sınava hiçbirşey hatırlamıyorum desem yeridir. Hoş bu kafayla hatırlasam ne olacak o da şüpheli de gireceğiz bakalım.
başta kardeşim olmak üzere sınava girecek herkese başarılar diliyorum yatın uyuyun lan sabah sınav var.
ben de kardeşime kötü davranıyorum sanardım. ütü basmalar, kaynar su dökmeler, bardakla kafa yarmalar. Olm benim en fazla yaptığım top oynarken topa abandım üstüne doğru ağzına çarpıp sallanan dişini düşürdü 2 gün uyuyamadım *
Kadına tecavüzün fiziksel travmadan öte psikolojik travma olduğunu anlamayanların sacmaladıkları başlık. Ulan tecavüz = bir insani isteği dışında ilişkiye zorlamadır mesleği yaşı cinsiyeti yoktur insanın benlik algısını psikolojisini yikarak hayatinda anlayamayacaginiz yaralar açar. Basliga gelirsek evet suçtur ve ceza gerekir
azdır net. aralık 2014 itibariyle bu ülkede 4 kişilik bir ailenin açlık sınırı 1232 tl, yoksulluk sınırı 4014 tl iken bu maaş yaşanabilir şartların altındadır arkadaşım. kimilerinin asgari ücretle geçinmeye çalışıyor olması bu maaşın yüksek olduğunu göstermez asgari ücretlilerin insan yerine dahi koyulmadığını gösterir. O şöyle yasıo sen hiç laf etme mantığından çıkın lan onun maaşı da yükselsin onun yaşam standardı da insani seviyeye gelsin bak ülkede neler değişiyor.
kişinin yaşamak istedğini hayata ve şehre, ve medeni durumuna göre değişir. Örneğin bekar, sigarası ve yemeği dışında pek gideri olmayan ben bu maaşın dörtte üçüyle istanbulda yaşamaktan kaçarken evli, çocuklu eşi çalışmayan bir insan nasıl yaşayıp birikim yapar bilemiyorum. Belki ben standartları yüksek tutuyorum bilmiyorum fakat 25 yıllık üflesen yıkılacak binadaki kot 2' deki 2+1 daireye 1000 tl kira isteyen ev sahipleri olduğu sürece ne kadar kira vereceksin, ne kadar fatura ödeyeceksin, ne kadarıyla yaşam giderlerini karşılayıp ne kadarıyla geleceğe dair yatırım yapabileceksin. Ama istanbul dışındaki birçok ilde ekstrem durumlar olmadığı sürece güzel bir maaştır.
Şu başlıklara çok sövmüşümdür ama haddim olmasa da ben de yazacağım bugün. Sıraya koymak yedekte tutmak gibi aksiyonlara girmeyin gerçekten çok iğrenç duruyor. Eski sevgilisini yedekte tuttuğu için arkadaşına küfreden kızın beklentisi olan erkekten red yiyince ağlayıp ertesi gün başka birine yürüyebildiğini gördüm bugün ve bunu 1 ay içinde 3. defa yaptı nasıl beceriyorsunuz lan ben odun bir erkek olarak ilişkimiz 4 ay önce biten eski kız arkadaşımla bir daha olmayacağını bilmeme rağmen sırf kendime ve anılara olan saygımdan içimdekilerin bitmesini bekleyip kimseye hala bakamazken nasıl oluyor da aynı anda 5 6 kişiye yürüyebiliyor veya sıraya koyabiliyorsunuz lan. Harbi bu kadar mı geniş mideniz var.
Dipnot: Saydıklarım erkekler için de geçerli aynı tavrı sergileyen erkeklerin beyinsizlii su götürmez fakat maalesef çevremde bu hareketi erkeklerden çok kızlarda görüyorum.
Musluğu açmış kenarda para sayan biri değilseniz yoktur. Hepsi amelelik hepsi bir noktada kölelik.
Not: bilgisayar muhendisi,software engineer diyenler olmuş ulan ne karizmasi sabahtan aksama kadar monitör başında 60 derece kamburla oturan insanlarız neyin karizması bu *
Benimdir. Rahatım dert yok para çıkmayacak diyenler lan herşeyi paraya bakarak mı yapıyorsunuz? Hiç mi parasız zamanınızda sırf boş olmasın diye aldığınız 3tl lik toka ile mutlu olan bir sevgiliniz olmadı. Herşeyi mi alıp vermek olarak görüyorsunuz.
Bu adama gelince yalnızdır amk yalnızdır ama ruh hali yılın yalnız geçecen bilmem kaç gününden farklı değildir. Pişman, umutlu, mutlu, mutsuz olması 14 şubata bağlıysa koy gotüne zaten