Bu şirine eşcinsel şirinde denilebilir. Şirin köylerinde namı duyulmakla birlikte halkın ağzına sakız olmuştur. *. Köyün abazan şirinleri şirine'den umduklarının bulamayınca top şirin'e doğru yanaşmaya başlarlar.
sınava giren öğrenci kişisinin, sorular karşısında cevap veremeyip, sınavı terkettiğinde "sınavın nasıl geçti" sorusuna verilen bir cevaptır. hatta elemanlar üşenmemişler facebookta grup bile kurmuşlardır.
kendi için de iki kola ayrılır. Bozoklar ve Üçoklar.
-Bozoklar da kendi içinde; gün han, ay han, yıldız han olarak kollara ayrılır.
gün han kolundan gelenler; kayı, bayat, alkaevli, karaevli
ay han kolundan gelenler; yazır, döger, dodurga, yaparlı
yıldız han kolundan gelenler; avşar, kızık, beğdili, karkın.
-Üç oklarda kendi içlerinde üç kola ayrılmaktadır. gök han, dağ han, deniz han.
gök han kolundan gelenler; bayındır, beçene, çavuldur, çepni
dağ han kolundan gelenler; salur, eymür, atayuntlı, üreğir
deniz han kolundan gelenler; yiğdir, sügdüz, yıva, kınık.
Milli mücadele döneminde, rus büyük elçiliği yapmış kişidir. köken olarak asker olmasına rağmen kızılordu merkez komite tarafından diplomat yapılmıştır. anadolu'ya gelmiş, mustafa kemal paşa ile birlikte anadolu'yu gezmiş ve onun aracılığı ile kızılordudan, türk neferlerine çeşitli silah, para ve askeri mühimmat gelmiştir.
sanırım bu zat cumhurbaşkanı olursa, medyayı çankaya köşküne toplayıp, geçmişteki ilişkilerini, yaşadığı aşkları, başka sanatçılarla çekişmelerini an ve an dinleriz. bakmışız ki çankaya da sıra geceleri düzenliyor. olmaz mı olabilir.
(bkz: türkülerle çankaya)
Göktepe muharebesinden mağlubiyetle çıkan rusların, ordu komutanlığına getirmiş olduğu kişidir. selefine nazaran (bkz: Lomakin) daha iyi bir komutandır. bozulan rus birliklerini yeniden düzenledi. rusyadan türkistan'a mühimmat taşımak için demiryolu yaptırdı. nitekim türkistan'a hakim oldu.
Hive Hanlığı lideridir. Rusların Hokand ve Buhara hanlıklarını ele geçirmesiyle, rus ilerleyişinin hive hanlığına da sıçrayacağını anlayan muhammed rahim han, hindistan'da bulunan ingilizlerden yardım istemiş ancak nasihat almıştır. ruslara barış teklifinde bulunmuş fakat kabul edilmemiştir. hayatı 1864-1910 yılları arasına tarihlenir.
Göktepe Muharebesinde, Tıkma Serdar komutasına ki Türkmen ordusuyla Rus ilerleyişine karşı başarılı mücadele vermiş önder kişi. Mayıs 1880 yılında vefat etmiş yerine küçük oğlu Mahdum Kulu geçmiştir.
Birgün italyadan bir gazeteci atamızla görüşmek için saraya gelir. Sabah Atatürk onu odasında ağırlar.Konuşma sırasında gazeteci Atatürk'e o dönemin italya lideri Mussolini'nin sözünü hatırlatır ve yorumunu ister. italya liderinin söylediği sözler şunlardır "eğer işgal edecek bir yer bulamazsak gider Türkiye'yi işgal ederiz"
Bunu duyan atamız bir eliyle duvardaki dünya haritasını göstererek "Giydirmesinler çizmeyi bana" der.
Geçmişte söylenmiş, bugün bile dillerde dolaşan anlatıldıkça anlatılma isteği uyandıran ender rastlanabilir nitelikte zeka ürünü sözlerdir. Bir örnek vermeyi kendimde münasip görüyorum.
- ingiltere Kralı Edward, Atatürk'ün davetlisi olarak Ankara gelir. Yemek düzeni ingiliz düzeni baz alınarak hazırlanır. Garsonluk görevini yapan kişiler de Türktür. Sıra yemek zamanına geldiğinde garsonlardan biri, ayağı halıya takıldığı için elinde ki çorbayı masaya döker. Tabi etrafta bir soğukluk, küçümseyici bakışmalar...
Mustafa Kemal Atatürk'te şu tarihi cevabı verir "Bu millete herşeyi öğrettim, sadece uşaklık etmeyi öğretemedim"
Hayatında ki tek sorunu ayrılık olarak görür ve yaşamını sona erdirmesi gerektiğinin kanısına varır. Acınılası kişiliktir. belki başka sorunları da vardır bilinmez ama Allah kimseye taşıyamayacağı yükün fazlasını vermez diye düşünmeyerek tek kaçış yolu olarak ölümü seçen zayıf karakterli insanlardır. intihar edip kurtulursa sonra pişman olur ve "ben ne kadar aptalmışım da bunun için intihar etmişim" diyerek kendini teselli eder.
Genellikle Ege yöresinde çok sık kullanılan hitap şeklidir. Örneğin Afyon ilinde oldukça fazla kullanılır. Kızların bile birbirlerine sagdıc dedikleri görülür.
genellike fen edebiyat fakültelerinin bazı bölümlerinde * okutulan bir o kadar da zor olan ve arşiv belgelerinin okutulduğu dersin adıdır. Kısaca Osmanlıca da denilebilir. Bu dersi geçmek zaman, göz, kelime bilgisi, cok çalışma gerektirir. *