(bkz: feridun düzağaç)'ın (bkz: aşkın önsözü ayrılık) parçasında geçen etkileyici, vurucu, öldürücü cümle. cümlenin etkisi o hali yaşadığın an gözlerinin önüne gelince katlanarak artar. o an ne konuşmak çözümdür ne de susmak. sonucunun nereye varacağını bile bile yapabileceğin tek eylem olan susarak konuşmayı onu yakmaktansa kendine katlanamamayı seçersin göz temasından kaçınarak (bkz: bu sana son susuşum, son sözüm olsa) ve düşünürsün o hikayedeki kardan adam mı bendim güneş mi diye..
erdoğan'ın japonya gezisine Hürriyet, Habertürk, Zaman, Milliyet, Vatan, Bugün, Taraf, Radikal, Posta, Sözcü, Cumhuriyet ve Yurt gazeteleri çalışanlarının akredite edilmeyerek götürülmediği belirtilmiş. yasağa tabi olmayan gazete kalıp kalmadığı merak konusu. http://www.ensonhaber.com...12-gazete-2014-01-03.html
zara'nın yılbaşında trt ekranında seslendirdiği (bkz: taht kurmuşsun kalbime) şarkısındaki "seviyorsan benimle oturup içeceksin" cümlesini "seviyorsan benimle oturup güleceksin" olarak söylemesi şeklinde tekabül etmiştir. bunlar trt'den beklediğimiz hamleler evet ama yine de sanatçı ünvanını taşımak isteyen kişinin-sanatçılığı da muamma- buna karşı çıkması gerekmez miydi.. mustafa ceceli'nin tam sansür anında ayaklanıp alkışlaması hakkında ise yorum kabiliyetim yetersiz kalıyor. http://webtv.radikal.com....basinda-icki-sansuru.aspx
fikri açıdan aynı kanaatte olmayan grupların öncelikle birbirleriyle ilişkilerini sınırlaması akabinde de herhangi bir ilişki kurmamalarına neden olan toplumsal irtibatı bitirerek kutuplaşmaları ortaya çıkaran hal. bu ayrışma hali (bkz: hizipleşme) tek bir konuya bağlı kalmaksızın çeşitli konulara karşı olabileceği gibi çeşitli derecelerde de olabilir.
bugün izmir'de yapılmış olan eylemlerde görünen, gülümseten bir yazı..
polisin bu gizli ilişkiye dair bir kaset beklentisi olup olmadığı da ayrı bir merak konusu tabii. https://www.facebook.com/...3.&type=3&theater
savcı muammer akkaş 17 aralık yolsuzluk operasyonuna ilişkin dosyanın elinden alındığını belirterek, tüm hukuk camiasından bu konuda destek istemiştir. http://www.hurriyet.com.tr/gundem/25448223.asp
(not: bu arada kendisinin halen hrant dink davasında kıpırtısız kalan isim olarak davanın ilerlemesine engel olduğu, gezi olayları esnasında çarşıyı bizzat sorguladığı ve suçladığı da unutulmamalıdır.)
kck kapsamında avukatlara yapılan operasyonda tutuklanan arkadaşını ziyarete gittiği esnada kendisine "sıra size de gelecek" denmiş ve akabinde tutuklanmış olan avukattır. şu esnada (bkz: çhd davası)nda "iş ölümlerinde verilmiş olan raporlara göre bu ölümlerin %98 i önlenebilir. biz hak savunuculuğunu mahkeme koridorlarıyla sınırlamadık. biz direnme hakkını kullanan işçilerin yanında olduk." minvalinde bir savunma vermektedir.
(bkz: çhd davası)nda söz sırası kendisine gelmiş olan avukattır.
"siz hiç saçının teline kıyamadığınız çocuğunuzun kemiklerini aradınız mı? işte biz bu acıların bu öfkelerin avukatıyız."
"işkencede katledilen baki erdoğan'ın duruşmasında işkence gördük ama işkencecilerin peşini bırakmadık."
1974'ten bu yana (bkz: savunma hakkı)nın insani bir hak olduğunu anlatmayı amaç edinen, çoğunluğu (bkz: çhd) mensubu avukatların mesleki görevleri dolayısı ile terör örgütü üyeliğinden yargılandığı bugünlerde sosyal medyada oluşan ve onur kelimesinin anlamlanmasına vesile olan bir cümle.
"davana sahip çık. 24-25-26 aralık'ta mazeretliyiz, silivri'deyiz." sloganıyla yaklaşık 3.000 avukatın meslektaşlarını savunmak için silivri'de yerini aldığı ve an itibarı ile duruşmasına başlanmış olan (bkz: savunma hakkı)na karşı yürütülen bir yargılamadır. (bkz: çağdaş hukukçular derneği) mensubu avukatların bu davada açık ve net bir şekilde mesleki vazifeleri dolayısı ile tamamen politik amaçlar güdülerek yargılandığı açıktır.
her gün izmir'e ve/veya izmirlilere hakaret, küfür ve benzeri içerikleri barındıran başlıkların açılması akabinde varlığından şüphelenmeye başladığım düşmanlıktır.
https://www.facebook.com/...8.&type=3&theater
beşiktaş'tan çaldıkları yetmeyen adamı biraz da türk futbolundan çalsın diye tff'nin başına getirmelerinden ötürü beşiktaş cephesinde sürekli hak ihlallerinin yaşanması akabinde gerçekleşen istikameti (bkz: tff) olan büyük beşiktaş yürüyüşüdür.
şu kanuni hareket etmenin hatırlanmış olduğu günümüzde hatırlanması gereken bir hukuki gerçeklik de vardır ki güvenlik güçleri soruşturma savcısının vermiş olduğu işlerde cmk 160 ve devam maddeleri uyarınca amirlerine değil soruşturma işlemlerine başlayan savcıya bağlıdır. Aksi hal soruşturmanın gizliliği ilkesiyle bağdaşmaz.
not 2 : yedirtmeyiz diyen başbakanınız (ilk kez doğru gibi görünen bir iş yaptığınızda) sizi yer yine biz müdafaa ederiz. acaba sizler ne zaman sebepsiz öldürmelerden keyif almayı bırakacak bir güruh haline geleceksiniz. http://www.itusozluk.com/...%F6ld%FCren+t%FCrk+polisi
(bkz: masumiyet karinesi)'nin hatırlanması ile sahneleneceği açıklığa çıkmıştı. akabinde araştıranlar hedef alınmış ve nihayet bugün itibarı ile serbest bırakmaların başlamasıyla resmi açılış yapılmıştır. sonrası mı barizdir. (bkz: amirlerini bilgilendirmeden araştırma yapanlar)! örgütlü halde darbecilikten ve/veya hayal gücümün yetemediği herhangi bir başkaca suç tipinden yargılanarak bir diğer hatırlanan hukuki ilke (bkz: adil yargılanma hakkı) devreye girecek. el konulan tüm delillerin sahte olduğu ileri sürülerek soruşturmayı yapanlar hariç herkes aklanacak ve mutlu son.
not: bu suni olup olmadığı belli olmayan kavganın içersinde fikren yer almıyor olmak pis işlerin- en azından bir kısmının- temizlenmesini arzu etmeye engel değildir.
rıza sarraf'tan çok büyük miktarlarda rüşvet aldığı iddia edilen büyük abi lakaplı şahsın zafer çağlayan olduğu yönündeki henüz doğruluğu ispatlanmamış belgelerdir. doğruluğu ispatlanırsa kim ne kadar şaşıracaktır o da ayrı bir soru işareti.. http://normatif.com/sok-b...-kaninizi-donduracak.html