Şerbetli tatlı diyince akla gelen en bilindik ve güzide tatlı türüdür. Tarifi aşağıdaki gibidir:
Suyla şekeri ateşe kovun, bir taşım kaynatın. Şerbet hafifçe koyulaşana kadar, yaklaşık 10 dakika kısık ateşte kaynatın. Üzerine limon suyunu sıkıp 1-2 dakika sonra ateşten alın. Soğumaya bırakın. 2 su bardağı unu yoğurma kabına eleyin. Üstüne pudra şekeri, karbonat, yumurta, tereyağı ve irmik ilave ederek ele yapışmayan bir hamur yoğurun. Gerekirse azar azar un katabilirsiniz. Fırını 170 (turbo 150) derecede ısıtın. Geniş bir fırın tepsisini yağlayın. Hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar koparıp elinizde yuvarlayın. Ortasına birer tane Antep fıstığı veya badem batarın. Sıcak fırında üstü pembeleşip gevrekleşene kadar, 40-50 dakika pişirin. fırından çıkar çıkmaz soğumuş olan şerbeti üzerine gezdirin. Afiyet olsun.
orjinali "amına koyayım" şeklinde telaffuz edilen türk yazın ve edebiyat tarihinin en eski ve köklü ağızlara pelesenk küfrünün anadolu ve doğu bölgelerinde yaşayan yurdum insanı tarafından sımsıcak, bizden ve en masumane şekliyle telaffuz ediliş biçimidir.
bir kalite göstergesi olarak çayın kan kıvamında olması, hem de adet kanı kıvamında kan kırmızı olması hadisesidir. içimi güzel, kıvamı koyu çay betimlemesidir.
sapık zihniyet ürünü ensest cinsel birleşmenin arka yoldan tezahür etmesi vaziyetidir. normalde günah olan ters ilişkinin bir de ensest bir boyuta yürümesi günah katsayısının bikaç kat artması ile sonuçlanır.
Yılların başarısız seçimlerle, yanlış gönüllerde debelenip durmuş, acı çekmiş, akıllandım sanmış ama nafile. yüzler değişmiş, isimler değişmiş, kokular değişmiş; lakin sonuç hiç değişmemiş. aynı tuzaklara düşülmüş, aynı hatalar yapılmış; haliyle sonuçta aynı olmuş. gel gelelim gönül laf dinlememiş. yine hüsran, yine ayrılık.
artık yaş ömrün yarısı olmuş, türlü türlü maceralar mazide gözlerinin önünden geçerken bir yandan herşeye rağmen önüne bakıp herşeye yeniden başlamak, bilmem kaç yüzüncü sefer yıkılan duvarlarını tekrar inşaa etmeye başlamak; kalbini ve ruhunu tamir edip savaş alanından kurtarabildiklerini toplamaya başlamak artık zor gelir. umudun kalan kırıntılarını dahi muhafaza etmek gözünde dünyalar kadar zor görünür.
haydi beylemeye kaldığın yerden devam; 6 milyar insan içinde "o" kişi herhalde bir yerlerde karşılaşacağımız günü bekliyordur benim gibi.
küçüklüğü türlü türlü ezilmişliklerle, itilip kakılmışlıklarla, aşağılık kompleksleriyle geçmiş yurdum ezik hatun modelinin ergenlik ve sonrasında karşı cinse dayattığı sapık ve hastalıklı düşünce modelidir. eziktir ve acınasıdır. zavallıdır.
hayatını bile bile boşa geçirmek demektir. patronun kepçeyle kazandığını çay kaşığıyla size vermesi demektir. dolandırılmak, kandırılmak demektir. boşa emek ve zaman kaybıdır. kariyer hayallerinin sonsuza kadar suya düşmesi demektir. hayal kırıklığıdır.
kıt kaynakları verimli kullanmak adına her türlü olumsuz emare ve ilişkinin asla ama asla sürmeyeceğine dair belirtilere rağmen kendinden ödün vermek pahasına ilişkiye devam eden insan modelinin psiko-cinsel çözümlemesidir.
sevgiden midir, alışkanlıktan mıdır bilinmez; tüm olumsuz ve negatif belirtilere rağmen iç dünyasında sırf "seviyom amuğa goyum napiyim" bahanesine sığınarak ayrılma seçeneğini es geçen, es geçmek işine gelen, güçsüz, zayıf, zavallı insan modelidir. yazıktır. günahtır.
olmuyorsa zorlama gardaşım, bir insan 7sinde ne ise 70inde o olacaktır.
de-ğiş-ti-re-mez-siiiiiinnn
içkiyi seven fakir yurdum insanı serzenişidir. içinde alkol olsun da ne olursa olsundur. ama en ucuz kafa kurtarma aracı olan biranın bile perakende fiyatı "anasının amı" gibi olduğu için içilmekte zorlanılmaktadır. hay amuğa goyumdur.
insanı yaşamaktan, yaşama hevesinden, hayallerinden, umutlarından, tüm geleceğinden soğutan; her gece vicdan azabı gibi içine çöken, tatilleri mumla aratan ömür törpüsü lanet birşeydir.
türkiyenin kıyı bölgelerine doğru gidildikçe medeniyet ve refah seviyesinin git gide arttığını gözle görülür biçimde farkedildiğini belirten özlü sözdür.
Emekli Orgeneral ve Genel Kurmay Başkanı Işık Koşaner tarafından ses kaydıyla söylendiği iddia edilen iç burkan, yürek sızlatan ifade. Herkesde olur da bizim ordumuzda olmaz sanıyorduk. Meğer oluyormuş. Meğer 30 yıldır bu terörün kökünün kazınamamasının sebebi ordumuzun beceriksizliği ve zayıflığı imiş..
mümkünatı olmayan durumdur. herşeyden önce türk kızları bile rus kızlarının "üstün ırk" olduklarının artık farkındadırlar. göz var nizam var. boş yere direnmenin anlamı yok.
Liseli ergen uyarısıdır. Anlamı; "burada birazdan zihinsel seviye açısından birhayli düşük, modası geçmiş bir takım lakırdılar edilebilir, hazırlıklı olun, dikkat edin"dir.
Tecrübeyle sabitlenmiş, değişmez, değişmesi teklif dahi edilemez önermedir. Genelleme değildir, ispatlanmış, kanıtlanmış bir realitedir. Hem sevdiğini söyleyeceksin hem de kıskanmayacaksın! Bu birkere olayın kimyasına ters. Ya sevmiyorsun ya da psikolojisi bozuk, sahiplenme yoksunu, aşırı güven patlaması yaşayan bir şizofrensin. Entel dantel "ben asla kıskanmam, kıskançlık mı iyyyy iğrennççç" tarzı konuşan yavşak ağızlı fok balıklarının ağzına damat terliğiyle şaplak atmak geliyor içimden. Aman ne medeni ne modernsiniz. Öyle biri çıkar ki karşına adamı itin götüne sokup sokup çıkarır. O zaman görürüm senin özgüveninin kaç santim olduğunu. Bitti.
evlilik dışı ilişkiye girip bekaretini, ırzını, namusunu kaybetmiş yurdum kadınının sonraki ilişki/ilişkilerinde karşısındaki erkeği/erkekleri aptal yerine koyma pahasına dillendirdiği "bekaret kaybetme sonrası klasik kız yalanları" kategorisinde zirveyi zorlayan bahane cümlesidir. yemiyoruz sevgili "kadın"lar. biz herşeyin farkındayız da bazılarımızın midesi geniş oluyor; kabullenmek zorunda kalabilitemiz var. mesele bu.
yaş 29'a merdiven dayadığı an, yavaştan yavaştan kendini hissettirmeye başlayan korkudur. fırtınalı ne aşklar, ne tutkular tüketilmiştir. o hareketli, cıvıl cıvıl dönem artık kendini sakin, olgun ve sıkıcı bir hayat seyrine bırakmıştır. ancak yaş 29 ama ortada evlenilecek kimse yok. gidişat da bu yönde. bir panik, bir bunalım hali baş gösterir. artık yavaştan anne/baba olaya müdahale etme ihtiyacı duyar. işte bu, artık ebeveynlerin de tedirgin olma noktasına geldiklerinin göstergesidir. bu halet-i ruhiye içinde "evlenememe korkunuz" daha da artar. çocukluk arkadaşlarınız arasında en geç evlenen olmak istemezsiniz. artık kriter, kıstas ve presipleriniz yoktur. artık önünüze ilk gelenle evlenme düşüncesi iyiden iyiye mantıklı gelmeye başlar.
yıllarca dirsek çürütüp maddi ve manevi binbir zorluklarla alınan üniversite diplomasının, mezun olduktan sonra hiçbir işe yaramadığını gören bünyelerin, rulo şekline getirilmiş diplomalarını vazelinledikten sonra üzerine yavaş ve nazikçe oturmak suretiyle anal yoldan içe alma hadisesidir.