gerine gerine yüzüne bir tane çakılası insandır. ama öldürücü bir darbe olmasın, ölmesin sürünsün. anlasın hatasını ki bir daha yapamasın... yapamasın ki insan formuna geri dönsün.*
birde silginin silmez hale geldiği durumlarda matematik öğretmenine yaranmak amacıyla evden bez getirip lavaboda bezi güzelce yıkadıktan sonra tahtayı ayna gibi parlatan türün uç örnekleri vardır ki akıllara zarar.
hayattan o dakika için soğutan andır. isyan edesiniz gelir, edemezsiniz; küfretmek istersiniz edemezsiniz. otobüste ayakta kalan tek kişi olmak kadar koyar.
bir değişik versiyonu, evdeki takımdan kaybolan taşları öğrenci cafelerinden aşırmaktır. yapanı biliyorum, yazıktır, günahtır ama birkaç taş içinde yeni okey takımı almaya hiç mi hiç gerek yoktur.*çalan tek taşı aşırıp takımını kurtardığına mı sevinsin, taşı çalınan cafe çalınanlara mı yansın bilemedim şimdi.
bilerek ve isteyerek atmışsa atan kişi sorun yoktur pek, sonuçta ona kalmış atıp atmamak. kafası dağınıksa, düşünceler alemindeyse onu da mazur görebiliriz, dünya hali sonuçta. peki okeyin ne demek olduğunu, ne işe yaradığını, neden okey olduğunu bilmeyene ve çaktırmayana ne demeliyiz? evet evet, bizzat yaşadım. eşim olacak hilkat garibesi okeyin ne anlama geldiğini bilmemesi yetmiyormuş gibi neden attın sorularımıza ' işime yaramıyordu attım' cevabıyla beni benden almış, bir daha da geri getirmemiştir. ***
günümüze uyarlandığında bu oranın tırmanışa geçtiğini, hele de sözlü tacizlerin ''abi bu adamların beyinlerinin bir kısmı oksitlenmiş,sağlıklı düşünemiyorlar''şeklinde düşünmeme sebebiyet verdiği anket.