esermeser
107 (çalışkan)
sekizinci nesil yazar 1 takipçi 4.70 ulupuan
entryleri
oylamalar
medya
takip

    evrimi savunuyorum

    1.
  1. Nazım Hikmet Kültür Merkezinin hazırladığı bir dizi çalışmanın ilk ürünü;
    http://www.youtube.com/wa...bedded&v=lvEraajWn60# !

    ayrıca bir dizi panel ve söyleşi planlamasıda var.
    https://www.facebook.com/events/112758215519385/
    2 ...
  2. demlik çay

    1.
  3. Özellikle anadoludaki çay bahçelerinde uygulanan bir servis şekli. Kişi sayısına göre ebatı değişen genellikle aliminyum demliklerle masaya demliğin servis edilme hali. Günümüzde nesli tükenmek üzere olan bir uygulama.
    0 ...
  4. otel enkazına biber gazı sıkmak

    1.
  5. Yeryüzünde sadece Türkiyede görülebilecek nadir doğal! felaketlerden birisi.
    http://gundem.milliyet.co....2011/1461207/default.htm
    0 ...
  6. erdoğan a facebook tan hakarete 2 yıl istemi

    1.
  7. demincek bir haber sitesinde karşılaştığım; "bunudamı gördük" durumu.
    http://siyaset.milliyet.c....2011/1452183/default.htm
    1 ...
  8. burunüstüne bayılmak

    1.
  9. karadenizlilerden hoşlanan insanın kuracağı cümle.
    0 ...
  10. tatile gidenlerin ardından bakakalmak

    1.
  11. Şu sıcak yaz günlerinde dolup dolup boşalan otobüs terminallerinden, tren garlarından etkilenen ve muhtemelen tatilin ne olduğunu bile bilmeyen garibanın yüzündeki melül ifade.

    Yapılmayacak işler; sahil, plaj haberi seyredilmeyecek, kravat boyunda gevşek bırakılacak ( insanın ne gücüne gider herkes mayoluyken prezantabl dolaşmak), deniz seyredilmeyecek, müzik dinlenilmeyecek.

    Yapılacak işler; evde plastik leğene su konulup içinde bağdaş kurulup gazoz içilecek, tatil herkesin hakkı diyen ilk partiye oy verilecek.
    0 ...
  12. sizin hiç babanız yandı mı

    1.
  13. Sivas katliamında yanarak ölen şair metin altıok'un kızı zeynep akatlı altıok'un radikalde yayınlanan aynı adlı yazısı;

    --spoiler--
    "Siz sayın devlet yöneticileri nasıl ki 18 yıl önce günler öncesinden planlanan kalkışmanın piyonu olan binlerce kişinin 35 insanı diri diri yakışını 8 saat boyunca eliniz kolunuz bağlı izlediniz, öyleyse bugün orada kayıplarının yasını tutan birkaç yüz kişinin otelin önünde toplanarak karanfil ve türkülerle acılarını paylaşmalarına ve o meşum günü hatırlatmalarına mani olamazsınız!

    Siz ki cumhuriyet tarihinin en insafsız ayaklanmalarından birinin temelinde yatan bu ortaçağ zihniyetine göz yumdunuz, siz ki bu katliamın ardından adil bir hukuk süreci işletmediniz, sadece kalabalıktan göstermelik olarak topladığınız sanıkları yargıya taşıdınız, elebaşlarının örgüt liderlerinin peşine düşmediniz, siz ki aranan firari sanıkların T. C. Sınırları içinde evlenmesine, askerlik yapmasına, ehliyet almasına olanak sağladınız, siz ki bir insanlık suçunu zaman aşımı ile yüzyüze bırakacak altyapıyı sağladınız, siz ki 18 yıldır eyleme geçen cehalet ile savaşmadınız, Sivas katliamının ardında kalan karanlıkları aydınlatmadınız! Öyleyse bugün bu insanların senede sadece bir gün -o da kendi başlarına geldiği için- toplanmalarını yasaklayamazsınız. O günü tekrar yaşamak bile ne kadar ağırdır bilir misiniz?

    Sizin hiç babanız yandı mı? Hiç evladınız öldü mü? Siz kimi o otelden uzak tuttuğunuzun farkında mısınız? Oradan uzak tutamadıklarınızı adaletten uzak tutmayı pekâla biliyorsunuz.

    Sivasta deprem ya da sel gibi bir doğal bir afet yaşanmadı. Orada gözü dönmüş bir kalabalık insanları öldürdü. "Olaya insan merkezli baktığımız için hiçbir ayrım yapılmadı" diyemezsiniz. Orada insanlar tesadüfen ölmedi. Onları öldürmeye kalkanla öleni bir arada anamazsınız. Madımak binasının yerine talep ettiğimiz utanç müzesini kurmaktan özenle kaçınıp sözde bilim ve kültür merkezi kurmanız kabul edilemezken orada -hele bizlerin izni olmadan- kayıplarımızın isimlerini kullanamazsınız. Saldırganla mağdurun adını birlikte yazmak şuursuzluk ya da aymazlık değildir. Bu bilinçli yapılmış bir tercihtir. Meydan okumadır, gözdağı vermektir, kudret gösterisidir, vicdansızlıktır, hakarettir, saygısızlıktır. Derhal ama derhal babam Metin Altıokun adının oradan kaldırılmasını talep ediyorum. 18 yıldır duygusal sebeplerle Sivasa adım atmadım. Sadece bir utanç müzesi ya da bir insanlık anıtı yapılırsa gideceğimi söyledim. Şimdi gerekirse oraya gider o plaketi sökerim. Beni buna mecbur etmeyin. Bir zahmet siz kaldırın. Hemen!

    Siz basın mensupları, köşe yazarları sizin Sivas katliamının anılmasına itirazınız olamaz. Sizlerin toplumsal sorumluğu var. Ülkemizde çok gerilerde olan eğitim sisteminin gelecek kuşaklara aktarmakta yetersiz kaldığı noktada yakın tarihimizin karanlık olaylarını tekrar tekrar hatırlatmalısınız. Kapkaranlık tablonun açmazlarının üzerine gitmeli, gerekli yasal süreçlerin doğru işlemesi ve adaletin yerini bulması için baskı oluşturmak zorundasınız. Sivas 93 anılacak, hatırlanacak ki orada susturulan aydın insanların sesi gelecek kuşaklara ulaşabilsin. Bu ülke geçmişiyle doğru anlamda yüzleşebilsin, alınacak dersler alınsın.

    Lütfen Sivasta yaşanan vahşeti yazın, hatırlatın. Dava sürecinin önemli kırılma noktalarını takip edin, aktarın. Örgütsüz olduklarını söyleyerek ceza indirimi alanların örgütlü suçlara tanınan haktan yararlanmak için başvurmalarındaki çelişkiyi, Kaçakların iade istemlerinin Avrupa ülkelerinden doğru taleplerle yapılmayışının takipçisi olun, insanlık suçlarının zaman aşımına uğramasına direnin. Dünyada kabul görmüş uygulamalara emsal teşkil eden kararlara yer verin. Sivas katliamı sanıklarının avukatlarından kaçının milletvekili olduğunun bilançosuna dikkat çekin. Neden mağdur avukatlarının böylesi kariyer patlamaları yapmadıklarını düşündürün. Ve son olarak lütfen her yıl sadece 2 temmuzdan bir gün önce arayıp duygularımızı sormayın. Bizim duygularımızı tahmin etmek hiç zor değil. Etkili haber için gözyaşlarımızın, acılarımızın peşinde koşmayın, gerçekleri yazın yalnızlığımızı, çaresizliğimizi yazın. Dile kolay 18 yıllık süreci yazın, yanımızda olun ki bir şeyleri değiştirebilelim. Sizin bizim duygularımıza değil bizim sizlerin ve toplumun duygularına ihtiyacı var. Bunu unutmayın!

    Son söz :

    "Bağırsam neye yarar, nasılsa duymazlar.

    Ben bir kömür ocağının onulmaz göçüğüyüm;

    içimde cesetler ve daha ölmemişler var."

    Zeynep Altıok Akatlı

    1 Temmuz 2011
    --spoiler--

    http://www.radikal.com.tr...07.2011&CategoryID=77
    36 ...
  14. ceren candemir

    1.
  15. Fethiyede tatil yaptığı tatil köyünün yakınlarındaki bir ilköğretim okulunun öğrenci yetersizliği nedeniyle kapatılmasının öğrenmesine müteakip, bu öğrencilere kendi imkanlarıyle ders vermeye çalışan Boğaziçi Üniversitesi Fen ve Matematik bölümleri mezunu tatilci kişi.

    Bu çalışmalarının neticesinde Milli Eğitim Bakanlığından aydınlanma faaliyetlerine verdiği katkıdan dolayı kendisine bir teşekkür yazısı ve onur belgesi verilmiştir.

    Şaka Şaka

    ilçe Milli Eğitim Müdürlüğü ; "Anayasanın eğitim öğretim hakkını düzenleyen 42. maddesini ihlal etmek suçu" sebebiyle Fethiye Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunmuştur.

    http://www.radikal.com.tr...07.2011&CategoryID=77

    edit: imla
    2 ...
  16. istanbul arka sokak lezzetleri

    1.
  17. yigal schleifer ve ansel mullins in birlikte hazırladıkları bloğun gördüğü yoğun ilgi akabinde hazırlanıp yayınlanan kitabın ismi.
    0 ...
  18. tıp elektroniği

    1.
  19. elektronik ve tıpın harmanlanmış hali.
    (bkz: biyomedikal cihaz teknolojisi)
    0 ...
  20. başkasının ağız kokusunu çekmek

    1.
  21. günümüzde genellikle özel sektörde çalışanların çalışma koşulları ve idari iktidarsızlıklara tepki olarak kullandığı söz dizini.
    (bkz: bütün götler müdür bütün müdürler göt)
    (bkz: işkolik müdür)
    0 ...
  22. islami yönden kandırılmak

    1.
  23. Gebze çayırovada faaliyet yürüten bir inşaat firmasının üyelerini dolandırması akabinde, kooperatife para kaptıranların içine düştükleri durum;
    firmanın sahibinin kooperatife üye olanların arasından yaptığı çekilişle bir kısmını umreye götürdüğü, "buradan arsa almak cennetin kapılarını aralamaktır, ben ebubekirin soyundan geldim." gibi pazarlama vıdı vıdılarıyla milleti soyup * soğana çevirmiş ve ortadan kaybolmuştur.

    ilgili gazete haberi;
    [ http://gundem.milliyet.co....2011/1399488/default.htm ]
    0 ...
  24. su haktır satılamaz

    ?.
  25. artvin Hopada biber gazının etkisiyle kalp krizi geçirerek ölen metin lokumcunun taşıdığı pankartta yazan slogan.
    0 ...
  26. virüslü salatalık

    ?.
  27. EHEC: "Enterohämorrhagische Escherichia coli" adı verilen virüsle yayılan hastalığa verilen yerel ad.

    Bu günlerde avrupada başlayan salgın denemeyecek olsada yaygın bir hastalığın sebebi. Önce Danimarka ardından da almanya ve ispanyada yayıldığı belirtiliyor. Bakterinin iyi yıkanmayan ve iyi pişirilmeyen sebzelerden özellikle salatalıktan yayıldığı, ilgili virüsün kalın bağırsağa yerleşerek bir toksin ürettiği ve kanlı ishale yol açtığı belirtilmiştir.
    Bu güne kadar bahis virüse bağlı hastalıktan ölenlerin sayısı 5 olarak açıklanmıştır.
    0 ...
  28. celal yardımcı lisesi

    1.
  29. ankara; batıkent, kardelen bölgesinde bulunan lise.
    1 ...
  30. akp ye oy isteyen vali

    ?.
  31. Bitlis valisidir. yanına emniyet müdürünüde alarak, esnaflardan oy isteme gezisine çıkmış; ancak esnaf tepkisiyle karşılaşınca bir dükkana sığınmak zorunda kalmıştır. ülkemizin bu fotoğrafıysa komiktir, acınasıdır.
    0 ...
  32. defol git cavcav

    ?.
  33. gençlerbirliği gibi güzide bir ankara takımının yönetimine yakışmayan, futbolu ticaretin bir kolu zanneden kulüp başkanına; trübünlerden her maçta söylenen slogan.
    0 ...
  34. basit bir şeyi alabildiğine abartmak

    1.
  35. sadece akdeniz insanlarına hatta özellikle bizim insanımıza ait bir özellik.

    Gündelik yaşantımızın akışı içinde yaşanan herhangi bir olayı, sıradan bir durumu bile ulusal bir sorun haline getirebilmeyi becerebilen bir medeniyetiz.
    Sanırım ulusca "gazla" çalışıyoruz.
    Mesela lig şampiyonluğu; tamam güzel, gayette tebrik edilecek bir durum; ama abicim nedir bu sabahlara kadar bağır bağır bağırmalar, sokakları çöplüğe çevirmeler.
    Mesela seçimler; tamam bir parti kazanacak, diğerleri eksik fazla milletvekili çıkaracak ama bu bizim yaşantımızı değiştirmeyecek, format aynı kalacak sonuçta, o koltuğa oturan herkes aynı davranacak, gene amerika olacak, gene dış borç abaracak. Ne gereği var sokakları savaş alanına çevirmenin?
    Yukardakilerin kopyası onlarca mesela sayabilir insan;
    aha işte sol frame ortada; hemen hazırız toplumca linç etmeye.
    "Aha terörist" dese biri birini parmağıyla gösterip hemen taşa sarılabiliyoruz.
    "Aha din elden gidiyor" dese birileri hemen cuma çıkışı tantana.
    Biri "laiklik zarar görüyor" diyor; yallah tazyik.
    Bu ne abicim ya; birisi çakmak çaksa; yanacak bu güzelim ülke. Az yavaş, biraz daha yavaş, şşş.
    1 ...
  36. behzat ç fragman müzikli çalan cep telefonu

    ?.
  37. Son bir hafta içinde belediye otobüslerinde, sokakta yürürken, parkta çekirdek çıtlarken kulağıma çalınan malum melodi;
    behzat ç başlıyor sanıyorum; sağa sola aval aval bakarken biri telefonunu açıyor.
    Yapmayın efendiler; hislerimle oynamayın, daha pazara çok var.
    1 ...
  38. çivril imam hatip lisesi

    1.
  39. müdürünün; öğrencilere cemaat diye hitap ettiği, kızlara erkeklere 75cmden fazla yaklaşmayın diyerek uyardığı,
    konuşmalarının sonunda öğrencilere amin dedirttiği, zorla öğrencilerden katkı payı topladığı,
    öğrencilerine fethullah gülenin "duru türkçe" kitabını imzalayıp verdiği iddia edilen okul.
    2 ...
  40. bus buluşması

    1.
  41. 1950li yılların sonunda üretilmeye başlanan Volkswagen minibüslerin (Bus) 2007 yılında Almanyada 60. yılı büyük bir coşku ile kutlanınca bir grup arkadaş buna benzer bir buluşmanın Türkiyede de yapılması fikrini ortaya attık. Daha sonra temellerini oluşturduk, toplantılar yaptık ve bir ilki gerçekleştirdik.

    Ulusa yayılan, mümkün olduğunca ortak bir noktada olması düşünülen Bus Buluşmaları 19 Mayıs haftasına yakın olan bir haftasonu yapılır. Türkiyede kendine özgü bir yer edinen buluşmalar genellikle yaylalarda, öyle konforu az ve gölgesi kıt yerlerde yapılır. Buluşmanın büyük vaatleri yoktur. Genellikle elektrik olmaz, çünkü neredeyse yaylaların birçoğunda elektrik zaten yoktur. Gökyüzündeki binlerce yıldız gecelerin en güzel aydınlatmasıdır. Su ve tuvalet ise şartlar ne elverirse o kadardır. Yayla demek aslında su demektir. O yüzden suyu bulmak çok da zor değildir. Oranın doğasına mümkün olduğunca zarar vermeden, yaylanın yetkilileriyle de iyi ilişkilerde bulunarak salt bir kampın dışında sosyal bir etkinliğin içerisinde bulunmaktayız.

    Anatolia Vosvos Derneği tarafından organize edilen, her yıl değişen ve gönüllük temelinde katılımla derneğimizin oluşturduğu bir ekiple ayakta tutulan buluşmalara Volkswagen minibüsler ve Vosvoslar doğal davetlidir. Her ne kadar AVD tarafından organize ediliyor olsa da, dernek üyesi olmayan, her durumda desteğini hissettiğimiz arkadaşların yardımları, katkıları ve fikirleri Bus Buluşmasına güç vermektedir. Bu sebeple katkı sunmak isteyen herkesin fikirlerine buluşmamız açıktır.

    Yollarımızın kesiştiği yerde buluşuyoruz.

    Geleneksel 4.Bus Buluşması 13-14-15 Mayıs Düzce Sinekli Yaylası
    http://www.busbulusmasi.com/
    0 ...
  42. dağılın bekçi murteza geliyor

    ?.
  43. 80 dönemi duvar yazılamaları sırasında polis gören gözcülerin kullandığı parola.
    3 ...
  44. seçim bürosundaki pcden entry giren yazar

    1.
  45. Seçim dönemin yaklaşmasıyla sayılarında aşırı artış görülen,
    sol framede renk renk beliren başlıkların sahibi yazar türü.
    0 ...
  46. örtülü ödenekte bütçenin 1698 kat aşılması

    1.
  47. "Öngörülen bütçenin bin 698 kat fazlası harcandı. Böylece son 5 yılın en yüksek örtülü harcamaoranına ulaşmış oldu. Başbakanlık 2010 Yılı Faaliyet Raporunda yer alan bilgilere göre; Başbakanlık bütçesi 2009a oranla yüzde 118lik artışla 4 milyar 3 milyon 750 bin TLye yükseldi. Artışa rağmen 2010 sonunda Başbakanlık tarafından harcanan toplam para 4 milyar 806 milyon 564 bin 983 TL oldu. Başbakanlık bütçesi 2009da 1 milyar 858 milyon 761 bin TL olarak öngörülmüş, ancak yıl sonunda 2 milyar 540 milyon 172 bin TL harcanmıştı." (milliyet)

    Nereye gittiği, kimin harcadığı belli olmayan bir yığın para.
    bence ya tatil için survivor adasına satın aldılar,
    ya da dev bi çay süzgeci yaptırıp internet fitresi olarak kullanacaklar.
    4 ...
  48. havasoğutmalı

    ?.
  49. hitlerin "sibiryada donmayan araba istiyom" isteğine istinaden volkswagenin tasarladığı araba-motor düzeneği. Yıllar yıllar sonra bu düzenekle çalışan arabaların çiçek çocuklarına malolması ise durumun komedisidir. Hala yanımızdan o şirin tor tor sesiyle geçer bu vosvoslar.
    0 ...
  50. anatolia vosvos derneği

    1.
  51. manifestosu:
    giderek kirlenen bir dünya üzerindeyiz. dur diyebileceğimiz onca kavram, onca gözümüze batan hadise, onca insan vardı ki bunları bilip de görmezden gelemezdik. üzerine bindiğimiz arabalarımız her ne kadar dönemin alman lideri adolf hitler tarafından tasarlanmış olsa da tarih bugün bu araçları barış arabaları olarak kayda geçiriyor. kimliği olan, duruşu olan, kendine has özelliklere sahip sadık birer dostlar vosvoslarımız.

    bizler aynı çatı altında bulunma paydamızı vosvoslara yüklerken, amacımızı da kalıcı dostluklar kurmak ile dünya ve türkiye meselelerine kafa yormak üzerinde şekillendirdik. ırak'ta, lübnan'da, filistin'de ki işgallere karşı duruşumuzu ve safımızı net bir biçimde belirleyerek tavrımızı koyduk. barışa olan inancımız ile "yaşasın barış" dedik. nükleer santrallerin nelere yol açtığını, doğal yeryüzü kaynaklarının kullanılmasının nükleer enerjiye ihtiyaç duyurmayacağını söyledik, söyleyenlerin her daim yanında olduk. birarada yaşamı hep savunduk, savunacağız da. çevreye duyarlı olacağımıza dair kendimize söz verdik.

    hasılı bu dünyanın derdi bizi gerdiğinden mütevellit her daim tetikte olmamız gerektiğini, kendi doğrularımızı mantık çerçevesinde belirleyip duruşumuzu netleştirmeyi, çözümcü ve barışçıl tavır takınmamız gerektiğini bildik, davranışlarımızı ona göre belirledik.

    aynı çatı altında, farklı yöne bakan 10'lar olmak yerine, aynı çatı altında, aynı yöne bakan 1000'ler olmak için çabalıyoruz. yönümüz güneşin yönü, duruşumuz deniz feneri misali, doğrularımız insana dair olandır. yolda kalmak bize yakışmaz.

    4. bus buluşmasını 13-15 mayısta düzce sineklide yapacak olan vosvos dostu dernek.
    0 ...
  52. reçel türevleri

    1.
  53. Beşiktaş çarşıda hamam sokakta bulunan nevi şahsına münhasır kahvaltı restoranı.
    2 ...
  54. süt yumurta reçel

    1.
  55. kadıköy ali suavi sokakta bulunan cici mici temiz pak bir kahvaltı restoranı, heryeri bembeyaz. Sabahtan akşama kadar kahvaltı veriyor, reçelleri el yapımı. internet sitesi na mevcut.

    edit: site varmış.
    2 ...
  56. © 2025 uludağ sözlük