reklamlarını bugün kendi sitelerinden izledim. Özellikle ellerinde Türk bayrakları ile muhtemelen cumhuriyet mitinglerinden birine gidenlerin canlandırdığı sahnede miltarist damgasını görüyoruz, bundan yaklaşık 6 önce ellerinde türk bayrakları taşıyanlara kendileri militarist dememişler gibi, türk bayrağı'nı taksisine asmış bir taksici sanki protestolarda türk bayraklarını kullananlara faşist yükseliş diye kendileri manşet atmamışlar gibi, uzun saçlıya satanist vurmuşlar sanki bundan önceki rock yazılarında satanistler diye bunlar metalci diye köşe yazılarını yayınlamamışlar gibi, sanki orada hazırlanan etiketlerin %90 kendi gazetelerinde yayınlanmamış gibi.
yeni devletimizin entelijansını barındıran gazete. Liberalizmi sadece serbest piyasada görüp, vakit gibi enettelktüeliteden yoksun silahşör görünümündeki yayının yerine; sola göz kırparak tahlilcilikle modern ve rahat çevrenin beyaz müslümanların gazetesi.
adaletin sağlanamayacağı bir çok ekonomik düzenden biri.
çalışabileceğinden daha fazla çalışıp, yaşayabileceğinden daha azı ile yaşamaktır çoğu kişi için.
abd'nin zayıflamasının ardından ortaya çıkacak süper güç denemeleri oldukça mantıksız gelmekte. Bu konuda hakkında bazen ABD'nin Dünya'ya getirdiği kan ve göz yaşı nedeniyle intikamcı davranarak yahut muazzam büyüme rakamlarına aldanarak ortaya koyduğumuz çin, rusya ve gibi adaylar ise halihazırda pek gerçekçi değildir.
Burada yapılagelen en büyük hata, abd'yi bir imparatorluk olarak değerlendirip günümüz Dünya'sını da bir Osmanlı - Britanya imparatorluğu zamanında ki gibi düşünüp, "tarih tekerrürden ibarettirden" kurutulamamamızdır. Ne yazık ki ABD imparatorluk halinin çok ötesine geçmiş bir süper güçtür, bugün ABD biz demektir.Yani ABD aslında Dünya'nın tam anlamıyla kendisi demekttir. Bir köşede birilerinin kendi çabalarıyla imparatorluk haline geldiği zamanları çok önceden harcadı. Bugün ABD'nin mali piyasalarının içine girdiği grip hali yeni süper güç adaylarından Rusya'yı tam anlamıyla zatüre etmiştir ve 6 yıllık rezervler %85 oranında erimiş, 3 ay önceye kadar kabadayı olarak BP'yi ülkeden kovmaya çalışan ülke bir anda tm BP çalışanlarının vizelerini yenilemiş ve yeni kuyu ihalelerini açmıştır.
ABD'nin elinden pazar alınması mücadelesi sürüyormuş tarihin her yanındaki imparatorluk savaşları gibi. Oysa gözden kaçan en büyük nokta ne yazık ki şu en büyük pazar ABD'nin kendisidir. Bugün deli gibi büyüyen Hindistan ve Çin'in müşterisi ABD'dir, ABD bu ülkelerin pazarları olarak ilginç bir şekilde artık üretenin değil tükenin sömürgen olduğu bir düzen kurmuştur. Yani günümüz tarihi tekerrür etmiyor, kendisine yepyeni bir sayfa açmışa benziyor.
kendisinin wikiquote'te yayınlanan sözleri ve birçok kitabında rastladığımız üzere aslında anarşist-marksist bir tavırla ki ( sol jargona hakim olanlar bu ikilinin birlikteliğinin içindeki hezimeti daha iyi bir anlamıştır ) bizim orta üstü burjuvazi dediğimiz sınıfının, globalleşme ile fakirleşmesi ve kaybettiği mevzilerine hüzünlenmesi ile oluşan ideolojik boşluğu doldurmaya çalışmıştır. işin aslı gerçekte Amerika ağırlıklıdır. Zira Avrupa sol ve entellektüelizmi içerisinde onun gibisi birden fazladır ve görüşleri yeni değildir. Fakat Amerika gibi marksist düşüncenin ayrıntılı tahlillerinin yapılmadığı ve olayın reel politik mevzide karşılandığı cephelerde epey sükse yapmıştır. Lakin bizim sol süslü aydınlarımız 1980'den beri kendisinin gösterdiği başarıdan çok daha büyük bir düşünce sistemini oturtmuştur kendi alanında, mesela birikim dergisi bunun en güzel örnekleridir, ödp ve beyoğlu solcuğu dediğimiz kavram budur.
chomsky hiçbir şekilde çözüm bulmadan, marksizmin en önemli dayanağı olan "dünya'nın değiştirilmesi" ilkesini hiçe sayar, marksizim süslü yazılarında sadece kapitalizme getirilen karanlığı sunarak bir yok oluş ve karamsarlık pompalar.
"Modern bir sanayi toplumunun görevi, şu anda teknik açıdan gerçekleştirilebilir olan bir şeye, yani gerçekten üretip yaratan, bizzat denetledikleri kurumlar içinde sınırlı hiyerarşik yapılarla, mümkünse hiyerarşiyi tamamen ortadan kaldırarak yaşamlarını özgürce sürdüren insanların özgür ve gönüllü katılımlarına dayanan bir topluma ulaşmaktır"
mesela yukarıdaki sözü örnek alalım. Bu sözü komünist manifesto ile birlikte okudğumuzda aslında anlıyorsuzki ve gerçek reeal politikle de şu anda açıkça teyitlenmiş deneyimlerimiz gösteriyor ki, modern sanayi toplumu bu amaca hizmet etmez. Modern sanayi toplumunun amacı, artı değerin olabildiğince az şekilde işçi sınıfına dağıtılmasını sağlayan bir emek - makina geçişidir. Ne yazik ki, modern sanayi toplumu bunu yaparken insanlık garip bir şekilde "brokerlığı" keşfetmiş ve modern sanayi toplumu bir anda hiyerarşik yapısını, exchange gruplarında bulunan yöneti sınıfına ve göçmenlerin hizmet ettiği kravatlı bir bilgisayar işçisi üzerinde kurmuştur. Yani chomsky aslında sorunun yeni formunun gayet iyi bilmekte, fakat içimizdeki sızıyı dindirmek amacıyla kulağımıza üflemektedir.
1 milyon dolara özelleştiren kurumların ertesi sene 10 milyon dolara daha bir güzel özelleştirilmesi anlayamayan zihniyettir.
Güzel insanlardır bu zihniyete sahip olanlar, mesela yatmakla suçlanırlar. Bu yatan insanlar Dünya'nın en büyük barajlarını, en sarmal karayolu ağını, bölge'nin en büyük petrol rafinerisini, en sağlam altyapıya sahip telkominikasyon şirketini, en büyük kağıt ve tekstil fabrikasını, dünya'nın sayılı çay fabrikasını, tahıl depolama alanlarını, demir çelik fabrikasını, 200 yıldır yaşayan ve kar eden bankalarını, dünya'nın bir nuamraları havayolu ittifakına katılan bir havayolunu, dünya'nın sayılı şeker pancarı işleme tesislerini kurmuşlardır.
Bu güzel zihniyete sahip olmayanlar da süper acayip şekilde hisse alır repo yapar mesela.
Akşam toplanacağız, Lubyanka'da. Tam eski KGB yeni FSB binasının karşısında. russiaaa russiiaaa diye bağıra bağıra çıkacağız yola. Maçı seyredeceğiz, bulursak birkaç hollandalı döveceğiz, russia russiaa.
bu görüşe dinler dahi psikolojik bir travmadır. Zira hiçbir din 1 asırdan fazla bir süre "ideal devlet" anlayışını yürütememiştir. Düşünsenize halen ömer'in adeletini arayanlar var.
darbe'ye karşı yürüyüş yapacaklarmış. Mesela geçen çalışma bakanı bir gezi sırasında yanına yaklaşan bir işçi teyzeye (üstelik başörtülüydü teyzemiz) "şurada keyfimizi bozma" diye çıkıştığında darbe tehlikesi yoktu, YOK başkanı kafasına göre zaten olmayan üniversitelerde kontejan açtı bizimkiler halen geyik ÖSS soruları yayınlıyor (Leman yapardı eskiden o bile bıraktı bu işleri), iç işleri Bakanı, istanbul valisi, istanbul emniyet Müdürü, Hrant Cinayeti'nin düğüm noktası ulaşılamıyor ama değinmeye gerek yok zira yürüyüş yapacaklar tünel'den taksim'e. Hani şu 1 Mayıs'ta tek kişi ile polis barikatını zorladıkları taksime. Darbe'ye karşı yürüyorlar, Tuzla'da grev var, sendikalara sendika kanunu çalışmalarından çekiliyor arkadaşlar darbe'ye karşı yürüyor. Nazım hikmet gibi olmasın dendi fethullah'a, arkadaşlar yürüyor taksim'e. Demokrat arkadaşlar yürüyor, sivil sivil, kıvrıla kıvrıla Taksim'e.
kendilerini hayranlıkla seyrediyorum. Anayasa Mahkemesi'ne kadılar mahkemesi demiş. E zaten sevgili başbakanları bu konuda öyle dememiş miydi, "ulemaya danışmak lazım gelir" diye. hayranlıkla madara oluşunuzu seyrediyorum.
Merhaba Dostum Nasılsın? inşallah iyisinizdir..ben 19-20 yaşıma basmak üzere olan bir gencim..Adım Mehmet ..Sizden Allah için yardım diliyorum..Allah için
içme bir vesvese düşmüş, Deli olmak üzereyim ne olur yardım edin..
Vesveseler kötüdür..
-aniden oturuyorken içime bişey düştü Allah var mıdır? Varsa Neye benziyor gibi..şekli nasıldır gibi..ben inanclı elimden geldiğinde inanan ibadetlerini yapan müslüman bir gecim..niçin bana böyle oldu
Bu vesveseler iradem dışında geliyor ne yapmam Lazım Allah için yardım edin deli olmak üzereyim..
şimdiden teşekkürler..Allah razı olsun
Yalvarıyorum Yardım edin..!sesime kuLak verin
Bizim bir konuda hakkımız yendi ve bu hakkı almak istiyoruz.Lakin bunun için avukat tutmamız ve mahkemeye başvurmamız gerekiyor.
Hakkımı almak için avukat tutmam ve mahkemeyte başvurmam da bir yanlış var mı?
Diğer türlü ne yapmam gerekir?
Hakkımı nasıl alırım?
Selametle..."
Fakat sonra kendisine bazı cevaplar veriliyor, beğenmiyor pek:
"Neresi komik kardeşim?
Şirke girme ihtimali var mıdır?
Onları soruyorum...
Selametle..."
Meğer sorun bir ayet imiş:
''Gerek sana ve gerekse senden öncekilere indirilen kitaplara inandıklarını ileri sürenleri görmüyor musun? Bunlar karşı çıkmakla, tanımamakla emredildikleri Tağutun hakemliğine başvurmak istiyorlar. Şeytan onları koyu bir sapıklığa düşürmek istiyor'' (nisa 60)
edit: sevgili editör arkadaşlar, burada yapılan yazım yanlışlıkları alıntı olduğu için düzeltilmiyor.
dinsel olarak oral seksi dahi tartışabildiğimize göre muhafazakar demokratlığın tepe noktasına ulaşmış oluyoruz. Zira dinsel olarak eğer anal seks günah ise oral seks yapan bir insansın cehennemde odunları ağzına alacağı kesindir.
Anayasa ve hukuk dışı tutum ve davranışlarıyla meşruluğunu kaybetmiş bir iktidara karşı direnme hakkını kullanarak 27 Mayıs 1960 Devrimini yapan Türk Milleti;
61 Anayasası'nın giriş bölümünden şu cümleleri aktarmakta fayda var:
Anayasa ve hukuk dışı tutum ve davranışlarıyla meşruluğunu kaybetmiş bir iktidara karşı direnme hakkını kullanarak 27 Mayıs 1960 Devrimini yapan Türk Milleti; ....
Yurtta Sulh, Cihanda Sulh ilkesinin, Millî Mücadele ruhunun, millet egemenliğinin, Atatürk Devrimlerine bağlılığın tam şuuruna sahip olarak; ...