karmaşık falan olmayan oyundur sadece diğer harita üzeri oyunlardan farklıdır.
geçen gün başladım irlanda da kimsenin siklemediği bir kont idim. bastım entrikayı. bir yemek düzenledim vasallara sonra büyük ava çıktık beraber.
koydum düşelik iddiamı. aldım düşeliği. sora ikinci düşelik ünvanını da alınca kral iddiasına oynadım ve kazandım.
ufak bir kasabanın sikindirik kontuyken şimdi toprak bütünlüğünü sağladığım irlanda nın kralıyım. yakında inligtere ve iskoçya üzerindeki hak iddialarımı da savunacağım.
onun haricinde haçlı seferleri orjinalindeki gibi inanılmaz mantıksız.
--spoiler--
sondaki dd nin annesi ve kız arkadaşının el sallamaları, sparrow un kitabın son bölümünde bahsettiği rüyalar da yaşananın bazıları tarafından hatırlandığı argümanını göstermek içindir.
--spoiler--
sonuna koyunca başlıktaki önermeyi pekiştirdiğini zanneden yazar sıçırtması laf. tamam sözlük jargonu diye birşey mevcut anladık ama bu sözcüğü kullanmak çok basit boktan pis bir davranış.
"olgunlaşma" dan ne anladığımıza göre değişir zira çivisi çıkmış dünyanın koyu bokuna bulanmaksa olgunlaşmak, doğru önermedir.
her zaman diyoruz ya, algı!
huzurlu bir aile ortamında ebeveynlerin çocuklarını hali hazırda var olan pislikten uzak tutmaya çalışması ve bunu bir nebze de başarabilmesi mümkün.
lakin toplumun, çevrenin, geçmişin, kültürün sana dayattığı algı, seni olgunlaştırma adı altında kötülüğe alıştırmayı hedefliyorsa ben olgunlaşmamayı yada olgunlaştırılmamayı tercih ederim.
bu "olgunlaşmamış" bireylerin adaptasyon sorunu yaşaması ve "çocuk" diye etiketlenip toplumdan uzak tutulması da mümkün görünüyor.
öncelikle sazan keklik yazarları ortaya çıkarmıştır. bunun halk üzerinde etki yapacağı çok açık. ne geziyor böyle bir fotoğrafı yayınlayacak zihniyet o sırada protestocular iftarında, gitsin ailesiyle iftarını yapsın oruç tutmuyor mu kendisi?
geçtim;
bunun yanı sıra faşist, hoşgörüden yoksun, yobaz yazarları ortaya çıkarmıştır.
bunlar dini ve ırksal ayırımı geçtiler kültür, geçmiş faşizmi yapmaya başladılar.
ne oluyor adam iftar açanların karşısında bira içince? oruçları mı bozuluyor? orucu kabul etmiyor mu Allah? var mı böyle bir durum. yoksa size ne bre?
bira içmek ahlaka ve kültürel ortamımıza çok çok aykırı bir durumsa kökten yasaklasınlar anasına satayım.
diğerleri iftar yaparken bu adamın bira içmesi sizin herhangi farklı bir zamanda bira içmenizden ne kadar fark edebiliyor cidden algılayamıyorum.
rüyalarımda fransızca, almanca, japonca gibi bilmediğim lisanları konuşan insanlar görüyorum ve onları anlamıyorum fakat konuşulan dilin hangi dil olduğunu bilebiliyorum (normalde de ayırt edebilirim zaten). neyse, bu dilleri bilmiyorsam rüyamda nasıl görüp işitebiliyorum. dahası, bu sadece bana mı oluyor?
yabancı sınırlaması ile önü kesilmediği iddia edilen kulüp. sebebi ise belli;
aziz yıldırım demirören. o aziz ki 10 yıl önce sınırlama kalksın serbst olsun diyen, şimdi "karı gibi kıvıran"...
bir de bok yazdım zannedip sonuna (bkz: nokta) koyanlar var. hey allahım...
30 "aklı başında" adamın 13 yaşındaki kız tarafından "baştan çıkarılarak" ve kzın "kendi rızası" ile sevişmesine hoşgörüyle yaklaşan sistemden üstündür.
sanatçı ve başarıdan gelen narsist kişiliğiyle ligimize renk katacak zat. kendisinden temennim, gözünün yaşına bakmayıp yılmaz vuralı çenesini kırana kadar dövmesi. "ziyan olur" diye düşünmez ise gitarı suratında parçalayarak fataliti çekebilir. fataliti çekmeyi bilmiyorsa sırasıyla;
iki ileri, alt, üst yumruk, alt tekme, defans tuşlarına basmasına...
yorumlara şöyle bir baktığımda hiç kimsenin hakkında bir bok bilmediği lobi. durun açıklıyorum;
faiz lobisi diye bir kavram bu son olaylara kadar literatürde yoktu. peki nerden çıktı bu faiz lobisi?
geçen sene şans eseri seçmeli dersimi uluslararası ilişkiler bölümden dış politika analizi olarak almıştım. ülkeler dış ve iç politikalarını bazı faktörlere bağlı olarak düzenliyorlardı ve bu faktörlerden biri de "interest groups - interest lobby" yani ingilizcede "interest" in, faizden ayrı olarak diğer anlamı olan "çıkar" kastediliyor. yani RTE tarafından asıl söylenmek istenen çıkar guruplarıdır. bu işin bankalarla faizcilerle imf cart curtla alakası yoktur. bu çıkar lobisi de ülkenin önde gelen oyuncu şirketleri tarafından oluşturulmaktadır.
gelgelelim RTE nasıl böyle bir söylemde bulunabildi? bu noktadaki en büyük teori, açıklamalarının ingilizce metinler halinde dışarıdan alındığı ve yardımcıları tarafından türkçeye çevrilip erdoğana verildiği yönünde. yani gerizekalı çevirmen ingilizce metindeki "interest lobby" terimini sözün direk anlamı olan "faiz lobisi" olarak çevirip erdoğana okutmuştur.
peki bu ingilizce metinler hangi ülkenden yada kimden geliyor?
ameliyat edeyim derken, hasta kadını, içinde cerrahi mala unutarak diken doktor. bu pervasızlığa, bu ihmalkarlığa 40.000 tl (cik) tazminat uygun gören mahkemenin de mk.
elde edilmesi zordur netekim elde etmeye çabaladıkça kaybolur, dolar hiçlik. aradıklarının nerede olduğunu bilmek isteyenler önce nerede olmadığını iyi bilmeliler.
