Kur'an Bir Bütündür, Gazetecilerin Yaptığı Gibi Bir Röpartajdan Bir Bölümü Yada Bir Kelimeyi Çekip Alırsanız Belki Anlamakta Güçlük Çekebilirsiniz Sizin de Çektiğiniz Gibi...
Nur Suresi 27. Ayet;
Ey iman edenler! Kendi evlerinizden başka evle...re, geldiğinizi hissettirip (izin alıp) ev sahiplerine selam vermeden girmeyin. Bu davranış sizin için daha hayırlıdır. Düşünüp anlayasınız diye size böyle öğüt veriliyor.
Demek ki Olay Özel Değil, Genel...Şimdi diyebilirsiniz ki; o zaman neden ayrıyeten bu ayet geldi, neden ihtiyaç duyuldu Azhap Suresi 53. e
Şöyleki; Peygamber müminlere canlarından ileridir. Onun eşleri de müminlerin anneleridir." (Ahzab, 33/6) buyurulmakla, Peygamberin müminlere canlarından daha ileri ve hanımlarının onların anneleri olması, müminlerin Resulullahı'ın evine kendi evleri gibi izin almaksızın girebilmelerine caizlik verecek zannedilebilirdi.
işte bu ayet hem böyle bir zanna yer olmadığını anlatıyor, hem bu vesileyle Resulullah'ın eşlerine "hicab"ı (tesettürü) emrediyor, hem de müminlerin anneleri olmalarının mânâsını açıklıyor...
02/03/2010 saat 9 suları olsa gerek Facebook Mehmetçik hayran sayfasını hacklediler. http://www.facebook.com/MehmetcikTC?ref=nf
Elinden gelenler veya tanıdıkları olanlar..
istanbulun altı mı tüneller ile kaplı, yoksa istanbulun zaten kendisi mi tünel... Kısmi tüneller olabilir...Birileri bireller vasıtası ve bir özlem ile arıyor sanırım bu tünelleri, acaba hayattan mı kaçmak istiyor, hayattan zevk mi almıyor? Yoksa dehlizlerde evde olmayan şaraplarını mı arıyor bir mahsen misali? Kim yaptı o dehlizleri. Su için mi, kaçmak için mi...Şarap saklamak için mi? Her ne kadar bir efsane olsa da her efsanede bir parça gerçek, bir parça özlem ve istek vardır.
ARADIGINIZ KiSi KAPSAMA ALANi DiSiNDA iSE:
"Aradiginiz Nümreye Zeng Çatmir. Tilifon Ya Söndürülür Ya Da Eat
Dairesi Haricindedir. Hayis Edirik Biraz Sonra Zengeyleyesiniz. "
Baba - oğlummmmm
K.E - size baba diyebilir miyim?
Baba - tabiki evladım, bana baba de,
K.E. - Benim hiç babam olmadı...
Baba - oğlummmm
K.E. - Baba baba babacım....
kızı saçmasapan nedensiz bir neden ile eşinden ayrılmak istediğinde kızına;
kızım, dur ne yapıyorsun, bu evcilik oyunu mu? öyle canım istemiyor denerek evlilik bitirilir mi?
nedir olanlar ne yapmak istiyorsun?
demeyerek, "tamam o zaman hemen bitsin" diyerek bir yuvanın ayakta kalmasına yardım etmeyerek yıkılmaması konusuda köstek olmak.
belkide türlü türlü şeyler söyleyerek buna neden bile olabilmek...
nedense ısrar ile atamızın sirozdan öldüğü hakkında yalana herkes inanmaktadır. atamız asla sirozdan ölmedi... atamız bilinçli ve periyodik olarak zehirlenerek öldürüldü... atamız için yapılan bu karalamalara kulak asmayınız lütfen.
18 mart için bir logo beklerken hiçbirşey görememk üzdü şahsen beni.. her oto bpoka bişi koyan gogıl'ın bu sefer bu kadar önemli bir destanı bilmeden atladığını hiç ama hiç sanmıyorum... bu taraflı davaranışında ötürü gogıl'ı kınıyorum...
bildiklerinin tamamı yalan ve yanlış olmasına karşın bu gerçeği kendisi bilmeyen ve aynı zamanda kendisi hüsniniyet ile bunları 3. kişilere aktaran ve bir menfaat gütmeyen yazar olsa gerek ki anca yalan söylemeyen yazar öyle olunsa...
atın sikisimi var yani? yoksa skisinin mi atı? yoksa ikiside skisinin mi? dedirten saçma sapan bir haber. hürriyet gazetesi gibi ciddi bir kuruluştan beklenmeyecek düzeyde bir haber.
enteresan birkaç kişiliği bünyesinde bulunduran, zaman zaman çağlayan gibi dursada içine kapanık, bazen suskun ama çığlık atan yazar. kendine özgü uslubuyla neşe kaynağı insan.
memur kesiminin yoğunlukla bulunduğu şehir olan ankarada kendine ve giyimine özen gösteren kızların sayısıda o kadar çok olduğu için göreceli olarak daha güzel kızlar ankaradadır.
karşınızdaki bayanı potansiyel eş görmeyin.
karşınızda eşiniz var ise ona eşiniz gibi davranın, belli bir yere ve ölçüye kadar arkadaş gibi ilişkide olabilirsiniz ama onu herdaim koruyun ve kollayın.
eşiniz sizin için hayatta en önemli insanlardan olmalı, anne, baba , kardeş, eş ve çocuklar... bunlar en çekirdek mabediniz olmalı.
eşinizle kavga dahi etseniz dengeleri korumaya azemi gayret ediniz.
ne çok gırgır şamata olun hayata karşı nede çok ciddi.
karşınızdakilerin yerine sıksık kendinizi koyun.
kendi düşüncesidir. bana göre yanlış ama ona göre doğrudur. kişiler tuttukları yada benimsedikleri siyasi parti yada görüş için eleştrilebilir belli kalıplar içinde ama şiddete veyahut nahoş hiçbir uygulama ve yaptırıma başvurlamaz. bu gibi yaptırımlar olduğu anda demokrasi ( her nekadar aksasa dahi) devre dışı kalır ve artık totoliter rejimler devreye girer ki; bu durumda bir şekilde dış güçlerin eline birilerini istediği gibi yönlendirme, tarafları birbirine düşürerek istedikleri işleri gizliden yapma ve yaptırma fırsatı verirken tarafların birbirine düşmesinden maddi çıkarlarda sağlayabilirler.
bana göre yanlış olabilir, ona göre doğru belki. birbirimize yanlışı ve doğruyu kanıtları ile gösteririz, taraflardan hatalı yada yanlış düşünceleri olan bunu kabul edecek erdem de ise ne mutlu geleceğimiz açısından lakin hala deliller var iken ; pırlanta zinciri, danışmanların ticari ilişkileri, çıkar sağlama durumları, uyuşturucu kaçakcılığı belgeleri, zorla ön ödemeli su saati sattırıp halkı zararra uğratma, ön ödemeli doğalgaz saati ile yine tüketiciyi zarar uğratmak, doğalgaz basıncı ile oynamak vs... bu kişiler seçimlerde kararlarını oy kullanarak göstereceklerdir.
bu idda ve suçlamaların hiçbirnin sahibi olmamakla beraber yazılı, görsel ve işitsel medyadan duyup gördüklerimizdir.
bunlara deliller ışığında inanmak ve idda makamınca karşı tarafa yöneltilen suçlamaların aksi kanıtlanamıyor ise o zaman düşünmek, çok ciddi düşünmek gerekir.
bu ne a ne b ne de c partisi için değil tüm partiler için geçerlidir.
unutmamamız gereken şey ise; bu vatan'dan bir tane daha yoktur, bu milletten ve bayraktan da... bunları düşünerek her adımımızı atmalıyız.
bu kişiler kesinlikle özde değil sözde ülkücüdür,
bu kişiler kesinlikle çıkar peşinde koşan zavallılardır,
bu ve benzeri saygısız davranış kalıplarını benimseyen kişiler yüzünden gerçek manada gönülden ülküsüne bağlı kişiler zarar görmektedir.
gönülden ülkücü bıyık bırakmak, kafa tokuşturmak, bir elinde tesbih, elini göğsüne götürerek " salamın alaykum" demekle de olunmaz.
gerçekten insan kalbinde vatan, millet devlet sevgi ve saygısı var ise bu değerlere azemi dikkat gösterir.
karşısında sadece bu değerlere, kutsal bildiklerine bir gerçek saldırı olursa tepsini ortaya koyar,
kendi milletini, halkını, devletinin ve milletinin çıkarlarını üstütn tutar; yaptığı ve yapacağı her hareketten ötürü bu değerlere bir zarar gelmemesi için azemi dikkat eden kişidir.
ne türk bayrağı asmakla, ne üç hilal ile, ne sallanan bıyık ile ne de kafa tokuşturmak gibi şekli göstergeler ile ne ülkücü olunur ne insan ne de başka şey.
vatanını, milletini, devletini ve bayrağını seven kişi bu gibi hatalı hareketler ile; yukarda isnat edilen suçlamaları yaparak iç ve dış mihrakların ellerini kuvvetlendirerek bu değerlere zarar verilebilecek uygulamalara ön ayak olarak ülkünün devlet, millet, vatan ve bayrak sevgisinin kötü gösterilmesine delil olarak sunulabilecek duruma düşmekten kendini sakınır.
bu ve benzeri kişi ve davranışlar ile vatan kaderine teredilemez; vatan toprağı kutsaldır, kaderine terkedilemez.