Finans piyasalarında, firmaların arasındaki rekabetin bugün ki kadar kızışmadığı dönemde Bloomberg'te Finansal analizlerini paylaşan , Finans eğitimini ingilterede AML/Compliance/CTF üzerine tamamlamış Finans piyasaları uzmanı.
basın susturulduğu için (ki göremediğin şeyler ver kardeşim bu işin arkasında peşkeşçi ben yaptım olducu geldiği günde halka hizmetkar şimdi ise yozlaşmışlikları görmezden gelinen AKP bürokrasisi var)
Bir arkadaşımın yaptığı liste anketten çok kişisel değerlendirmelerine göre tarafsız bulduğum için paylaşıyorum:
1.Augustus Caesar
2.Charmalagne
3.Prophet Muhammed I
4.George Washington
5.Iunius Brutus
6.Mehmet II Conqueror
7.Tsar Ivan Grozny
8.Louis XIV
9.Justanian The Great
10.Abraham Lincoln
11.Otto Von Bismarck
12.Elizabeth I
13.William The Conqueror
14.Suleiman The Lawgiver
15.Winston Churchill
16.Peter The Great
17.Queen Victoria
18.Franklin Roosevelt
19.Joseph Stalin
20.Mustafa Kemal Atatürk
21.Cenghiz Khan
22.Qin Shihuang
23.Claudius I
24.Henry VIII
25.Tsar Alexander II
26.Adolph Hitler
27.Napoleon Bonaparte
28.Korkhut II
29.Tahmasp I
30. Mao Zhadong
31.Frederick The Great
32.Ferdinand I
33.Claudius I
34.Abdulhamit II
35.General Tito
36.Shah Ismail I
37.Felix Sulla
38. Toghrul I
39.Alp Arslan
40.Frederick Barborossa II
yalandır.
aslında dilenciler tall boy latte siyle avm lerde içecek soğuyana kadar dolaşıyorlar.
latteleri bitmeden bir tur daha atabilmek için gittikçe yudumlarını küçültüyorlar.
bu dilencilerin yanlızca ipad2 lerinin şarjları çok azalmışsa starbucks ta oturup ipad2 şarj ederken içtikleri tespit edilmiş.
Yahudi soykırımının karşılığı olarak böylebir ceza yasası varmış.
ama ermeni "soy" kırımının karşılığı olarak böyle bir yasa yokmuş
şikayetçi olduğumuz da fransanın iç işlerine karışıyormuşuz
karışmamalıymışız
ayık olun
bunların içi dışı bir değil .
iki yüzlüler.
peki memleketlerinden anadoluya emperyal kuvvetlerin desteğiyle sürülen milyonlarca Türkün hesabını kim verecek
biz yine mağruruz ama bunu görene
devlete göre herkes eşittir demektir...
yani misal bir hakim sen yahudisin şu x ceza sen müslümansın y ceza aldın diyemez.
veya misal bir kimseye gayri müslüm ya da inançsız diye belirli pozisyonlara getirilmemezlik yapılamaz.
yani vatan severliği bu topraklardaki kardeşliği ön plana çıkaran hümanist bir kavramdır..
din işlerine diyanet işleri bakmaktadır hükümet gelipte kardeşim biz kiliseleri kapadık artık o yasak bu yasak diyemez. öylebir gereklilik sosyal gereksinim varsa doğar ona da ihtiyaçlara göre politik bakış açısı olmadan yorum yapmadan diyanet cevap verir. böylece politikanın din üzerinde kurabileceği baskı minimize edilmek istenir..
politikanın dinle arasında sınırlarını çizer..
yani bir politikacı çıkıpta ben muslümanım diğerleri değil bana oy verin ya da ben peygamber torunuyum bana bu yüzden oy verin şeklinde söylemlerde bulunamaz. zaten her siyasi görüş dini yaşamı korumak kollamak zorundadır.bu iş için kurulmuş diyanet işleri kurumu vardır.... dini sömürmek kimsenin haddine değildir.
ama bunlar yapılıyor.
ve daha kötüsü halk tarafından kabul görüyor.
dinsizleşme veya din devlet işlerinin birbirinden ayrılması gibi tanımlar yanlıştır.
ülkeyi dinsizleştirebilecek tek şey olsa olsa yobazlık olabilir.
ülkenin temel yapı taşı , cevheri aydın düşünen insanları baskıyla sindirmeye çalışarak , karşısına alarak dinden soğutur.
hayır efendim en mükemmel hukuk din hukuku değildir.
en mükemmel hukuk hümanist günümüz ihtiyaçlarına göre şekillenmiş hukuktur.
tabi hakkı hukuku anlamak için çok şey bilmek , çok şey görmek, çok şey okumak lazımdır.
her babayiğidin harcı değildir.
laiklik ilerici hakkı, ilerici hukuku, devletin dünyeviliğini garantileyen .. gerçekçi,politik olmayan, ahlaklı ve onur duymamız gereken bir kavramdır..
(bkz: ateistler)
(bkz: gayler)
açılan düşmanca ve ancak bir korkunun tetiklemesiyle ortaya çıkabilecek nefretle yazılmış birçok başlıktan net olarak anlaşıldığı üzere:
bir kısım yazarların başlarından, çocukken gay (korku ve nefretin büyüklüğüyle orantılı muhtemelen zenci) ateistlerle ilgili kötü şeyler geçmiş olma ihtimali yüksektir.
çoğu sözlük girdisinde bunu görebilir, birçok sözlük yazarı sözlüğü fikirlerini anlatmak o gün akıllarına takılan bir konuyu insanlarla paylaşmak için araç olarak görüyor..
bence sözlük yazarlığı bu açıdan forum avamlığından ve blog "burjuva"lığından uzak anarşist bir duruş
en nihayetinde bir nick in ardına gizli insanlarız ne bir çıkar ,ne bir gülümseme bekliyoruz
ulu orta sözlüge boşaltıyoruz yeri geldiğinde neyimiz varsa.
rakamlara bakıldığında blogun modası geçiyor ama
sözlüğün tozlu derinliklerinde yazdıklarımızla biz hep var olacağız.
yaratılışta olağan üstü bir gücün neden var olmadığını anlamaları için bol bol fizik okumalarını..
uzayla ve zamanla ilgili çeşitli bilimsel gerçekleri ve teorileri gözden geçirmelerini..
ondan sonra duruma mikrodan yaklaşım atom fiziği ve biyolojinin temelleriyle ilgili bilgi edinmelerini tavsiye ederim..
en son olarak aynaya bakın ve sonsuzluğun içinde bir hiç olduğunuzu anlamaya çalışın..
korkularınızla yüzleşeceksiniz..
herşeyin farkına vardığınızda aslında içinizde gizli olan insan ahlakının temellerine varacaksınız...
bu temelde ne yazık ki dinle alakalı bir şey olmadığınıda görürsünüz.
ahlakın dinden değil dinin ahlaktan çıktığını anlamak için de:
bol bol tarih (özellikle islam öncesi) ve felsefe okumak lazım gelir..
beyniniz dogmalardan arındığında
en son olarak elinizde ölüm ve yok olma korkusu kalır
bu korkularınızı insanları varlıkları kısacası her şeyi severek giderebilirsiniz..
aşk, anne sevgisi , hayvan sevgisi, sanat sevgisi vs. korkularınıza merhem olacaktır..
dönüşümünüz sona erdiyse.. dinin bazı insanlar için gerekli olduğunu unutmayalım
dönüşümünüz sona erdiğinde çoğu ritüel saçma görünse de ; yukarda saydığım bilgilerin kaynaklarına ulaşma ve öğrenme şansı bulamamış insanların yada anlamış ama korkularıyla yüzleşmeye gücü olmayan insanların olduğunu ; dinlerin onlar için gerekli ve önemli olduğunu unutmayın.
kendine sonsuz bir cennet biçmemiş sonsuz bir hayat öngörmemiş olandır.
bu yüzdendir ki var oluğu yanlızca bu hayat çerçevesinde görür
ve var oluşu sonsuzluktan bir hayat çerçevesine indirmek,ve bunu kabullenmek anlamayanların düşündüğü gibi keyif verici değil aksine acı verici ve zor bir süreçtir,bu duruma sonsuz hayata inananlar bakımından belkide nefretle değilde biraz acınası bir durummuş gibi bakılması daha gerçekçi ve insancıldır.
toplumsal ahlak=din önermesine göre
misal sümerlilerin öteki dünya anlayışı ve belirli bir din anlayışı olmayan toplum olarak hergün birbirlerini düzmeleri gerekmezmiydi?
semavi dinlerden önce yaşayan insanların semavi dine inanmayanlar olarak her türlü ahlaksızlıkla yaşamaları gerekmezmiydi?
şu anki toplumsal ahlakı yanlızca dini ahlakın mı temellendiridiğini düşünüyoruz?bunun cevabı elbetteki hayırdır dinler öncesi toplumsal ahlakın etkisi şu anki ahlak anlayışımızda yadsınamaz seviyededir.
üstelik dinin koyduğu ahlak kurallarının bir çoğuda o an gökten inmemiştir tarihsel bir gerçek olarak bir çok dinsel,ahlaksal ritüel geçmişten yürümüştür.
orasını burasını açanların,adam öldürenlerin,hırsızlık yapanların çoğu cahilliğinden yapıyor dur ve çok nadır ortaya çıkan istisnaları dışında hiç biride ateist değildir(git istediğin sosyolojik araştırmayı yap) . ben hiç cahil bir ateist görmedim(gene bu konuya karşıysanız istediğiniz kaynağı verin aksini kanıtlayamazsınız).
ve bir gerçek daha
tarihte din adına belki milyarlarca kadın,çocuk genç yaşlı ölmüştür idam edilmiştir katledilmiştir ama ateizm yüzünden belki bir kişinin burnu bile kanamamıştır.
"Ikimiz de gelsek kildan köprüye,.
Ben dürüstsem sarhosken de geçerim."
"önemli olan büyüklük değil işlevdir" önermesi buradada geçerlidir. hızlı büyüme değil sürdürülebilir büyüme olmalıdır.
yani %5-6 yle büyümek 11 le büyümekten daha iyidir.. tabi bu büyüme süreklü olmalıdır.. makul üretimle desteklenebilen planlı risksiz büyüme görünümü böyle olmalıdır.
%11 de kötü değildir o ayrı ama nben hükümetin geçen sene %8 küçülüp ertesi sene %11 büyümesiyle övünmesine karşıyım neden:
misal yıl 2008 - milletin cebindeki para 100 lira
yıl 2009- %8 küçüldük kaldı mı cepte 92 lira
diyelim ki yıl 2010- %11 büyüdük - ne vardı cepte 92 lira 92 nin %11 i kaç 10,12 lira topla 92 yle- 102,12
yani 2008 de ki yüz lira 11 lik büyümeyle yanlızca 2 lira kadar büyüdü ..
pekte büyük değil
üstelik bu büyümenin mahiyetide büyük ihtimal finansal dı
paranın "laikçi"likte değil, ılık islamda olduğunu bilenlerin cümlesidir. ....
(bkz: deniz feneri) (bkz: ılımlı islam) (bkz: neocon)
para aslen hiç bir zaman laiklikte olmamıştır..çünkü laiklik herkesin anlaması çok güç olan büyük bir, idealdir. adı üstünde sadece bir idealdir.. üretime yönlendirebilecek beşeri ekonomik faktörlerin maddi manevi bir ideale harcanması gerekmektedir. ortaya çıkan fırsat maliyeti para ve ideal arasındadır. para ile ideal arasında seçim yapmak gereklidir. ..
ılık islam ı anlamak için ise bir ağıza ve ilık s.çan bir g.t'e sahip olmak yeterlidir.
imf nin gelişmekte olan ülkelere tecavüzden, geri kalmış ülkeleri sex kölesi yapmaktan dolayı komple göz altına alınması gerekir. ama bu da bir başlangıçtır.
neo muhafazakarlar için modası geçmiş ırk milliyetçiliğine karşı geçmişine tutunma aracı. yükselen din milliyetçiliğinin ırk milliyetçiliğinin yarattığı sorunlara karşı bulduğu "örnek".. din milliyetçiliğinin geçmişte (cumhuriyet öncesinde) yarattığı sorunları çekmemişler olarak henüz bu tip görüşün yarattığı sorunları göremiyoruz..batılılaşmadan anladıkları dinsizlik olanlar sayesinde bu gidişle göreceğiz.
artık atatürkle ilgili herşeyi tartışmaya açabilme özgürlüğümüz varken tayyip erdoğan, fethullah ve ekibiyle ilgili pek çok şey neden tartışılmaz özgürlüklerimiz kısıtlanır sorusunu akla getiren bir başka önermedir.
100 yıl evvel neredeydin ne hissediyordun?
sorusunun cevabını veremeyeneler
100 yıl sonra öldüğümde alis harikalar diyarına gideceğine inanır.
gerçekler belki acı belki korku dolu ama yok oluşun soğuk tadı bir nefes kadar yakın..
istediğiniz kadar rededin
insan kendini nasıl rahat hissediyosa öyle yapsın
ama masallara inanmak beyini yıkanmamış insana inanın ki çok zor geliyor.
acınması gereken yok oluşa inanan ateist kesimdir
dine inanan cahil çoğunluğun bu kadar büyük bir azınlıktan dehşete kapılmaları ve onlara nefret duymaları şaşırtıcıdır.
inananların bir cenneti var peki inanmayanların yerine kendinizi koyun hiç bişey yok boşluk .
inanın inanmamak inanmaktan daha zor.
" Modern ulus devleti ve sanayi toplum tipi, "birey" ile güçlü ve büyük "devlet" arasında kimlik ve bağlılık temelinde geniş bir değer boşluğu üretmiştir. " fethullahın sitesinden bir alıntı..sitede durk heim dan weberden marxtan falan da bahsedilmiş .
burada "cemaat"in doldurduğu boşluk devletle insan arasında olma iddia sı taşıyor.. ve açıkça tek başına birey olarak var olamayan insanları hedef seçıyor..
ayrıca birey devlet aarasındaki boşluğu doldurma iddiası taşıyor ise neden sohbetler çoğunlukla allah ve din üzerine?
işte nurculuğun feto'nun sırrı burada her boşluğu doldurma iddiası.. taa ki doldurulmaya müsait bir tek boşluğumuz kalmayıncaya dek .. din de ellerindeki kayganlaştırıcı .
tecavüz kaçınılmazsa zevk al yada birey olarak yok ol!
veya tairhteki özenilen kahramanlar gibi birey olarak var ol cemaatini kendi gerçek dostlarından belirle..
nietzche nin vurguladığı gibi onlar yağmur damlaları ama üst insan ve gerçek hatırlanacak olan şimşek(üst insan) veya imamın osurmasına eşlik etmeyen bireydir..
güçlü olun bilgi edinin, dünyayı tanıyın . fethullah gülen lere, muzcu hocalara , misyonerlere falan kanmayın.
çözüm bu kadar basit. ilk istikametiniz en yakın kütüphane olsun. abileri sıcak kucakları değil.
belki ekonomik olarak kapitalizmin içinde ama sosyal olarak cahiliye dönemi arap kriterleriyle yönetilmeye doğru yol alan türkiyemizde ,arabistan da kızlar "erken" olgunlaştığı için bu yaşta ki kızlarla evlenilebilir de denirdi(bunun böyle olmadığını hepimiz biliyoruz) .. bu yaştaki kızlar pedofili mantığa göre kendi mantığıyla hareket edebilir olarak görülebilir bu yü<zden din dersi gibi karmaşık konulara da muaffak olabilirler tabiidir ki.
ama biz aklı selim insanlar olarak hormonal gelişimini tamamlamamış kızlarımıza sahip çıkıp akıllarını somut, bilimsel bilgilerle doldurma ve kendi adına karar verebilme melekesini kazanana kadar bunun böyle devam etmesini sağlama sorumluluğundayız.
gerçek te katında alem ahlakının kahyalığına soyunan görücü usulü, tecavüzcülerinden daha makbullerdir.
kafasına erkek ler tarafından önce cahil bırakılıp sonra başlarına çuval geçirilerek hayat boyu tecavüze uğrayan milyonlarca türk kızının tecavüzcüleri ise daha ahlaklı daha onurlu ve cennetliklerdir.
kendi başına karar vermek sevgi ile hareket etmek ise günahtır
evet sevgiliyle yaşamak herkesin kendi kararıdır ne ana ne baba buna karşıamaz hatta allah peygamber bile hatta r.t.e bile karışamaz.
iyilikte insanda kötülürte insandadır..
herkes başkalarına ve kendilerine zarar vermedikçe istediğini yapmakta özgürdür.
ismi belli bazı kesimlerin bir tek laikler gavattır demediği kalmıştı o da oldu..
bir kürtün kürtçe konuşmak zorunda kalması neyse o dur. türkiye de yaşayan kürtler devletle ilgili hizmetlerini kolayca alabilmeleri, haklarından faydalanabilmeleri vs. için bir gerekliliktir bilindiği gibi türkiye'nin ana dili türkçedir.