Odtü makina mühendisligi girmek icin Türkiyede yaklasık olarak ilk 3000 e girmek gereken bölüm.Girmenin kesinlikle yeterli olmadıgı,hikayenin sadece baslangıcı oldugunu söylemek yanlıs olmaz.
1.sınıf klasik odtü ‘deki mühendislik egitimidir. Calculus, fizik, kimya falan.. bölüm dersi olarak sadece cizim dersi vardır. Bu dersi odtü makinanın efsanevi hocası Kerep Civci’den almak gerekir kesinlikle. Her ne kadar kendisi ingilizce ya da bilgisayardan hic anlamasa da bilgisayarlı ingilizce dersinden en cok not ve verim alabileceginiz hocadır. Bölümdeki her insan evladının en büyük hatası cizim dersini görüp bölüm hakkında yargıya varmak olacaktır. 2. sınıfın ilk dönemi de zor olmayan bir dönemdir.i kinci döneminde ise strength (mukavemet) ve dinamik gibi makina mühendisliginin temelini olusturan dersler vardır.Her ne kadar bu dersleri veren hocaların genellikle sınavı anlamsız bir sekilde zor tutsada cok düsük notlarla cok iyi harfler getirmek mümkündür. Bu acıdan su kadar not aldım, kesin kalcam endisesi fazla anlamlı degildir. iyi bir makina mühendisi olmak isteyenlerin bu derslere özen göstermesi mantıklı olacaktır. 3. sınıf odtü makinada okumanın bedelinin cok acı bir sekilde ödendigi zamandır. Hicbir seyin yetismedigi,son gün son dakikaya kadar insanı bos bırakmayan bir bölümdür.4.sınıf ise laboratuar ve bitirme projesi haricinde secmeli derslerden olusur.
Odtü makinada okuyacaklara ya da okuyanlara birkac tavsiye vermek gerekirse; dersinize giren tüm hocalar istisnasız konuya son derece hakimdir,hatta cok büyük ihtimalle alanındaki en iyi hocadır. Odtü makinayı da bu kadar efsanevi yapan bu hocalardır aslında. Gerek konuyu ögrenmek acısından gerekse böyle kaliteli hocalardan referans almak acısından bu hocalarla aranızı iyi tutun. Asistanlarla da arayı iyi tutmak son derece ise yarardır. Dersi, notu hoca verse de labaratuara, quize, ödeve ve buna benzer bircok seyle asistanlar ilgilenir. Fotokopicide hemen her dersle ilgili bir sürü döküman vardır. Calısmayıp calısmayıp son gün icinizi rahatlatmak icin tüm dökümanları satın almayın. Sadece fotokopiciyi zengin edersiniz. Calısabileceginiz kadar alın, emin olun yeter. Bölümün ögrenci isleri ile aranızı iyi tutun. Tatlı sert davranın. Yumusak ya da sert davranmak ise yaramıyor. Size bircok seyin olamayacagını söyleyecektir. Kendinizden emin olun,bu bölümde imkansız diye bir sey yoktur. Yıllardır bu bölümdeki kız sayısının az olmasından,erkeklerin kız bulamamasından dert yanılır.Evet, kız sayısı azdır. Bu bölümde kızsanız pesinizden kosan erkek cok olacaktır. Erkekseniz de kısa bir zaman icinde kendini bölümdeki kızlarla sınırlamanın anlamsızlıgını anlayacaksınızdır. Kız ya da erkek arkadas bulmanın zor degil,derslerin yogunlugu nedeniyle bunu yürütmenin zor oldugunu anlarsınız.
Son olarak bu bölüm son derece zevkli ve zordur.Sıkıya gelemem diyenlere kesinlikle tavsiye edilmez. Odtü makina yazmayı düsünüp tereddüdü olanlara gönül rahatlıgıyla tavsiye edilesi bölümdür.
Jim Sturgess,Kevin Spacey ve Kate Bosworth 'un basrollerini paylastıgı film. Filmin konusu kısaca MIT yi bitiren bir gencin tıp okuluna ihtiyacı olan paraya sahip olmak icin bassından gecenlerdir. Üniversitedeki bir hocanın kart sayan ve bu sekilde Las Vegas 'ta para kazanan bir grubu vardır. Kahramınımız da pek tabi cok zeki oldugu icin(yıllardır zeki olmayan bir kahramana rastlanabilmis degildir.) onu da bu takıma alırlar,ve kahramanımızın basına bir sürü olay gelir.Eglenceli sayılır; ancak fazla bir beklenti olmadan izlenmesi tavsiye edilir.Film ayrıcainsanın hırsının , zayıflıgının nelere mal olacagını gösteriyor.
sevip de acılamadıgınız bir insana konser sırasında icinizden gecenleri bagırmanızı saglayan sarkı sözü. insan bir kötü olur, caresizlikle böyle sarkı sözlerine sıgınınca.
dügün pastasını begenenlerden katbekat fazla olan davetlidir.dügün pastalarının ne kdar igrenc oldugu kabul görmüs bir gercektir.dügün sahibi de bilir bunu.dügün pastası konusunda yapılması gereken sey zehirlenmeyecek kadar yemektir,dügün sahiplerine göstere göstere.
football manager oyununda yapılmaya cesaret edilemeyen seyleri gercek hayatta yapan zihniyetten beklenen olaydır.biri bu adamı durdursa iyi olacak dedirten durum.
kanal d 'nin tv'de ilk kez diye yayınladıgı adını gördükten sonra bir kez ya da yüz kez yayınlanması arasında bir fark olmadıgı belli olan film.ilahi kanal d güldürdün aksam aksam.
zor bir durum.zaten askın tek basına zor bir durum oldugu düsünülürse cok daha zor bir durum.dikkat ederseniz hoslanmaktan,begenmekten bahsetmiyorum.önce sadece görmüssünüzdür onu.kim oldugunu merak edersiniz.sorup sorusturup adını,kim oldugunu falan ögrenirsiniz.sonrasında tanısmak icin ortak arkadas,uygun ortam denk getirilmeye calısılır.sacma bir sekilde de olsa tanısırsınız.karsına cıkmasını beklersin.gittigi,takıldıgı yerlere gider karsılasmayı beklersin;ama bir türlü karsına cıkmaz.tabi bir yandan da kıza dair bilgi toplamaya calısırsın.acı gercegi ögrenirsin,sevgilisi vardır senin icin ölüp bittiginin kisinin.ilk basta kabul etmezsin.bunu söyleyen arkadasına olan güvenin sarsılır.aynı sekilde yakınlasmaya devam edersin.sevgilisi oldugunu baska kaynaklardan da ögrenirsin.üzülürsün,cok üzülürsün.ciddi olmadıklarını,ayrılacaklarını düsünürsün.cünkü kimsenin onu senin kadar sevemeyecegini düsünürsün,ki belki de dogrudur.onu mutlu etmek icin,mutlu olmak icin seninle birlikte olmasını istersin...
(to be continued)
bastan umudu kesmektense denemektir.maalesef ki cogu zaman hüsranla sonlanır.ama sunu unutmamak gerekir her deneme ayrı bir ihtimaldir.bir milyon kere ise yaramamıstır ama bir milyon birinci de ise yarama ihtimali bulunur.
arkadas olarak araıyorsa mantıklı is yapıyordur.cünkü normal bir erkek bircok konuda bilgili olsa da genelde bayanların bilgili oldugu bircok konuyu pek fazla bilmemektedir.bu eksikligi kapatmak icin iyi bir yöntem gibi gözüküyor.
cok da önemi ya da ciddiyeti olmayan acıklamadır.ırak biraz satranca benziyor.oyunu kazanmak istiyorsak piyondan cok vezirin sahın ne yaptıgına bakmalıyız.
bircok insan tarafından zevksizlikle, cekememizlikle suclanmaya neden olan durum.belki de kisinin espri anlayısıyla cem yılmaz' ın espri anlayısı uyusmamasından kaynaklanıyordur.
leman' ın her gecen gün artan düzeysizliginin bir yenisi. basbakan ile polemige girerek,davalı olarak tutunmaya calısan mizah(!) dergisinin son yaptıgıdır.kendi acılarından mantıklı da davranmıslardır;cünkü güldürmeyi ya da düsündürmeyi beceremediklerine göre yapcakları cok da fazla bir sey kalmamıstır.leman' ın ne kadar daha kamuoyunu anlamsız sekilde mesgul edecegi ise türkiye' deki bazı seyleri ölcmek icin iyi bir fırsattır.
sanılanın aksine sadece ve sadece hasedinden catlayanların yaptıgı is degildir.ne yani uzun soluklu bir iliski olma ihtimali yok mudur?güzel bir tesadüf sonucu 14 subata rastlamıs olma ihtimali de yüksektir.ayrıca her tarafta esen romantizm rüzgarlarını önüne katmaları durumunda bazı seylerin daha hızlı olmasını saglar.her hatırlanısında gülümseten bir gündür 14 subatta askın kapıyı calması.
+seni arkadas olarak olarak görüyorum
-off,ya!!!ben bu klisenin pınar altug-yagmur afacan askıyla son buldugunu sanıyodum
+ kendimden utandım.
-git,basımdan ya.ben seni arkadas olarak da görmüyorum
+dur,beni bekle necati...
güzel ve udygusal bir hikayesdi vardır filmin.bir annenin cocuklarından ayrılması,onları üvey anneye bırakmak zorunda oldugu hikayedyi anlatan filmdir.filmin julia roberts ın kariyerindeki önemi ise tartısılmaz.
22 temmuz 2007 secimlerinden sonra sen vermedin ben vermedim kim verdi akp ye oy sorusunun yavas yavas cevap buldugunu gösteren durum.geriye kaldı %47 -1.
%15 gibi yüksek bir oranda zam yapılmasının hicbir mantıgı yoktur.söyle ki madem %15 gibi yüksek bir oranda zam yapmak gerekiyor bunu daha önceden gerektigi zaman yap.is suna geliyor secimden önce meydanlardan elektrige bir kurus zam yapmadım diye bas bas bagarcaksın sonra da secimi kazandıktan süre utanmadan sıkılmadan tek kalemde %15 zam yapacaksın.basbakan her gelismeyi borsaya(ki büyük bir kısmı yabancı sermayenin elinde) göre yorumlayacagına biraz da her gelisme vatandasa nasıl yansıyor diye baksa cok daha iyi olur.