sivrisinek yüzünden kafayı yemiş bünyenin hayali olmuştur artık.
yaz bitti arkadaşım. ama hala evin içinde bir yerlerde dolaşıyor haşere. sadece evde de değil. ağaçların altından geçerken falan koloni halinde bir yakalarlar bırakmazlar da. nasıl kutulacağız lan? karakış gelsin yeter.
karakter sınırlaması olmasaydı: askere gitmeye bir hafta kala oğluna kendi işini yükleyen baba *
çok pis bir babadır. kesinlikle tasvip edilmeyen ebeveyndir. ha kendinin başka işi olur anlarım ama o evde otururken kurbanlık askerin çalışması reva mı lan. gülmezler mi adama. demezler mi "senin babanı tayyipler kovalasın" diye. *
böyle aşkın ızdırabını s.kecek olan aşığın yapabileceği eylemdir.
sokağa çıkıyorum millet kol kola sarmaş dolaş. "hepinizin mna koyim" diyorum. yakıyorum bir sigara banka oturuyorum. önümden hep çiftler geçiyor. çoğunun parmağında yüzük bile yok. kendi parmağımdaki yüzüğe bakıyorum. "senin de mna koyim" diyorum. sadece kendime koyduğumu fark etmeden herkesin mna koymak istiyorum. "benim de var lan sevgilim. boşuna mı takıyoruz bu delikliyi.
sonra p.çin teki gelip "ya usta oturacak yer bulamadık, izin verir misin bize" diyor. yer veriyorum sevgilisini gözüme sokarak oturuyor p.ç. yanımda bir tane kız olmadığı için parktaki bankta bile k.çıma yer bulamıyorum. aile salonu olan yerleri zaten düşünmedim bile hiç. sigaramın biri bitmeden ateşi ziyan olmasın diye yenisini yakıyorum. eskisi bitince yenisine devam ediyorum. elimi telefona atıyorum. *123# den cevap : 3 kontörünüz bulunmaktadır. özel marka fırsatları için öze... "senin de mna koyim". sonra eve giden ömrümün en uzun, ömrümün en saçma, ömrümün en arama zamansız, ömrümün en sevgilisiz yolunu tepiyorum. çünkü ekmek yiyiyorum sonunda. karnım doyuyor.
bir ara babama çaktırmadan kendime kontor atıyorum hemen onu aramak için. evet sesini duyabileceğim. bir sevgilim olduğunu hissedebileceğim. çok olmasa da en azından bugün neler yaptığını öğrenebileceğim. bütün gün onu düşündüğümü, adeta onunla hayalimde konuştuğumu anlatabileceğim.
"aradığınız kişiye şu anda ulaşılamıyor lütfen daha..."
her çekirdek çitleme merasiminde karşılaşılan artık olağan olmuş bir durumdur.
ister dizi-film izle ister internette takıl. çekirdek çitleyebileceğin herhangi birşeyi yap yeter ki. tabi çekirdek de çitle tabi. ilerleyen zamanlarda o kadar çok bağımlılık yapar ki hızlı hızlı ağzına atarsın, her attığında daha da istersin. ta ki altın vuruşa kadar herşey normaldir.
ah o son çekirdek tanesi.beni benden alan düşman neferi.cemalimi solduran son samuray. harcanan tüm emekleri atıl yapar. tüm zevkten mahrum eder. anında ağzınızdaki tadı değiştirmek istersiniz ama değiştirseniz de nafile. öyle bir an yaşamışsınızdır ve inkar edemezsiniz. yapmayın dostlar o son çekirdekte frenleyin nefsinizi. benden tavsiye.
(bkz: bi çekirdeğe bu kadar anlam yüklemek)
biraz önce çıkış butonuna bastığımda karşıma çıkan uludağ sözlük güle güle kavramıdır. tekrar girdim paylaşmak istedim. tekrar çıkacağım bakalım bu sefer küfür mü edecek? ya nasip.
kişinin birçok farklı türde müzik dinlemesine rağmen türküdeki o berraklığı, sadeliği, içtenliği görememesi sonucu aklından geçirdiği düşüncedir.
bir kere işin içinde bağlama kokusu vardır. sarı yeşil ovalarımın en güzel ağaçlarından yapılan, neyden sonra dünyanın en güzel sesi olan bağlamadan bahsediyorum. sözsüz bile dinletir kendini, yeri geldiğinde ağlatır.
türkü eskilerden gelir, mazisi ve hikayesi vardır. her türkünün işlemeli sandığı vardır. ne kadar eskiyse tozlarının kokusu o kadar buğdaydır. pir sultan abdal ı kim reddedebilir. aşık veysel e toz kondurabilir mi insan? hele ki anonimler. o yalınlık, o saflık, o duygusallık, içtenlik, kimse kusura bakmasın ama başka hiçbir müzik türünde yok. zevkler ve renkler tartışılmaz evet ama türkü hiç tartışılmaz.
insanlarda yaz aylarında olan deri değiştirme olayıdır.
malumunuz yaz aylarındayız. bir çoğumuz esmer ekmek gibi dolaşırız caddelerde. * ne güzel olmuştur tenlerimiz, herkes kendini bir başka yakışıklı/güzel hisseder. ama her güzel şey gibi onun da bitmesi olağandır ve her güzel şey kötü biter kanımca. aynaya bakarız yüzümüzde hafiften bir beyazlık, bir ölü deri mezarlığı yatar. başlardan aldırmayız. zaman sonra bu mezarlık belediye kabristanına döner. canımız sıkılır ve artık biz soymaya başlarız, bilmeyiz ki bu soyulmanın sonu yok. çektikçe gelir deri ve alttaki biraz daha pembe olan yeni deri bizden bir parçaymış gibi gelmez. alttan yeni çıkacak canlı derinin de bronz olmasını isteriz ama nafile. artık çok geçtir. önce yüzümüz savaş alanına döner sonra sırtımız sonrasında da her yanımız. o an anlarız ki bizim için artık sezon kapanmıştır. *
-oğlum ne işi var bu saçın çorabında
+bilmiyorum anne nerden bileyim
-pii allah belanı versin bir de yalan söylüyor
+ya anne ne yalan söylicem nerden bileyim kimin saçı o
-hala utanmadan konuşuyor tü allah cezanı versin, ne biçim fantazilerin var
+oha anne ne diyorsun ya ne fantazisi, iyice oldun sen ha yuh be
-konuşma rezil evlat seni topukları da erimiş zaten
+mavi ekran
tanım gerekirse: çoraptan en az bir adet bir metre boyunda saçın çeke çeke gelmesi olayıdır. gizemlidir. harbiden ne işi vardı lan. *
başlığın altına girilen entryleri 3 sayfa görüp okumaya başlayan kişinin daha ikinci sayfanın başında bittiğini görüp noluyo lan demesidir. ısrarla üçüncü sayfayı tıklar ve o da bomboştur. yaşanmıştır. az önce lan, valla bak.
tanım: teklifi reddedilen kişinin aklından bir an için bile olsa geçen bir sözdür
-seni seviyorum banu benimle çıkar mısın?
+hayır mükremin ben seni arkadaş gözüyle görüyorum
-iç ses: (o zaman senin yanında bir sarışın vardı onu ayarla desem çok mu saçma olur)
-tamam o zaman arkadaş kalalım ama.
söylendiğinde hem karşıdakine hem ismail yk'ya hem de ismail yk ile %100 lük ayar verilebilen cümledir. nereye çekersen çek. sevdim ha. bir de show tv'de böyle bir program olması gerek. biri bana gelsin diye bir program olduktan sonra bu çok çok daha güzel bir isim.
disstortion ep ile kıyaslanamayacak kadar özdür. sagonun yandaşları ile birlikte yarım saat anlatmaya çalıştıkları şeyi 5 dakikaya sığdırmıştır. ceza da yarım saatlik şarkılar yapmış olsa disstortion ep ile kıyaslamaya kıyamazsınız.