iki efsanenin buluşması. gönül isterdi ki gerçekten aynı stüdyoya girip yapsalardı bir şeyler ancak buna da şükür diyoruz.
ülke kursam milli marşı yapardım o derece güzel şarkı.
gözünü seveyim ali atay oynamasın şu dizide. her doğaçlama yapanın oyuncuyum diye gezinmesi gerçek oyunculara zarar varmekten başka bir boka yaramıyor.
yap işlet devret modeli ile yapıldı. tıpkı istanbul'daki diğer raylı sistemler, metrobüs, ülke geneli duble yollar, devlet hastaneleri gibi. devletin cebinden beş kuruş para çıkmadı. 49 yıl boyunca da devletin cebine beş kuruş girmeyecek.
içtiğin içkiye ödediğin vergi diyanetin devasa bütçesine gidiyor, imamların müezzinlerin maaşı o paralarla ödeniyor.
yaktığın kurşunsuz benzinin vergisi tsk'nın bütçesine gidiyor, o paralar kendi halkına kurşun olarak geri dönüyor.
içtiğin sigaranın vergisiyle biber gazı alınıyor, ciğerlerine yazık ediyorsun.
aksesuar.
eski zamanlarda efendileri kölelerinin kulağına takarmış. bir nevi tasma görevi gören bu nesne zamanla -haliyle- önce varlıklı, sonrasında hemen her kadın tarafından aksesuar niteliğinde kullanılır hale gelmiş. bazı doğu toplumlarında kızların ilk reglinden sonra, yani kadınlığa eriştiklerinde kulakları delinir, doğurganlık özelliği kazandıkları belli edilir bu küpe denen şey ile. yine bazı doğu toplumlarında erkekler tarafından da bir amaç uğruna tek kulak, tek delik olmak kaydıyla inançları gereği kullanır.
tbl play off final serisinin son maçında ezeli rakibi, avrupa'nın en iyi ikinci takımı fenerbahçe'yi ezerek, salona gömerek euroleague ve türkiye kupası'ndan sonra sezonun üçüncü kupasını da müzesine götüren, koçundan malzemecisine eli öpülesi takımdır.
muzu yerkenki tavrı, hal ve hareketleri çalım atarcasınadır. o muzu atan ben olsam utanır, dani alvesin evinin önünde sabahlar affet beni reis diye ağlardım.
buyrunuz:
benim halim memleketin hali
üç gündür kabızım; dışarı çıkamıyorum
ne geğiriyor, ne osurabiliyorum
içim gırtlağıma kadar bok!
her zamanki gündelikçi kadın iki kız yollamış yerine,
acemi şeyler
etrafımda dolanıp duruyorlar
zaten başım dönüyor,
yemekten içmekten kesildim
boyuna lağman yaptırıyorum, götüme fitil sokuyorum
bunlar yetmezmiş gibi dışarıda
sokak inşaatı yeniden başladı,
matkaplar gırla
kendimi intihar edeceğim bir gün!
Resulullah süper bir insandı, ben o kadar değilim.
Resulullah yolda Ebu Bekiri görse Es Selamu Aleyküm Ya Sıddık derdi,
ben yolda Ebu Bekiri görsem tanımam.
Resulullah asla yalan söylemezdi; ben annem ölürken hiç ağlamadım.
Ben annem ölürken çok ağladım çünkü annem
gırtlağından hırıltılar çıkarırken nasıl terliyordu, görmeliydiniz.
Resulullah Azraili yolda görse tanırdı;
ben Azraili annemin yanında görseydim ona bir çift lafım olurdu,
derdim ki şimdi yani af edersin ama o sıktığın annemin gırtlağı.
Resulullah olsa ona bunları söylesem o bana gülümserdi;
o bana gülümserdi ben ona derdim ki, anam babam yoluna feda olsun ey Allahın Resulü;
fakat şu koca melek, annemin gırtlağını sıkıyor, bir şeyler yapamaz mıyız?
Resulullah orada olsaydı annemin elini tutardı derdi ki Kızım ha gayret!;
ben orada olsaydım annemin elini tutardım ve derdim ki Anneciğim ölmesen
Ben oradaydım annemin elini tuttum ve dedim ki Anneciğim seni ben ;
Annem döndü bana bir baktı o bakışı görmeliydiniz.
Resulullah o bakışı görseydi merhametten ağlardı;
ben o bakışı gördüm haşyetten bayılacaktım ama annem elimden tuttu.
Ne tuhaf, anneler ölürken bile çocuklarının
Anneler ölürken bile çocuklarının ellerini bırakmıyor ne tuhaf
Resulullah çok şanslı bir insan
annesi öldüğünde o küçücüktü;
benim annem öldüğünde ben küçücük değildim,
zaten şanslı birisi de değilimdir, filmlerim iş yapmaz.
Annem daha yeni öldü fazla uzaklaşmış olamaz!
Olamaz dedim annem son nefesini alıp da vermeyince
Verse de ben alsam onu, içim ferahlasa, siz de görseniz
Resulullah tutsa annemin elinden birlikte geçseler çölü
Nasıl olsa Resulullah da ölü annem de ölü.
türkiye ile almanya'yı bu kıyasta bir görmek körlüktür.
birisinin sınırları kürdistanın önemli bir kısmını dahilinde tutarken, ötekisinde kürtler göçmen statüsündedir.
birisi yıllarca kürtleri ezip, vatandaşlık haklarını bile sağlayamazken, ötekisi diğer göçmenlerden ayrı tutmayıp, hak kazananına kendi vatandaşlığını verip, eşit haklar sunmuştur.
birisi zamanında vaat ettiği şeyleri hiçe sayıp karşısındakini terörist ilan edip yıllarca öldürmüşken bu saatten sonra tükürdüğümü yalamayayım bari politikasını izlerken, ötekisinin herhangi bir zorunluluğu bulunmamaktadır.
700'e yakın entry girilmişken tanım yapmak saçma olur kanımca, ancak malum sözlük kuralları, yapalım bakalım.
tanım: insan.
evet yanlış okumadınız, insandı berkin. elindeki sapanla, yüreğindeki aşkla, gözünün üstündeki kaşla insandı lan o!
daha bir kızla öpüşememiş, harçlığını oyun salonlarından başka bir yerde harcamaya fırsat bulamamış, reşit olmanın verdiği o saçma ama belki de haklı hazzı yaşayamamış, belki tuttuğu takımın maçına gidememiş, kendi başına henüz bir ideoloji bile belirleyememiş, yaşadığının farkına varamamış, daha günah bile işleyemiş, henüz 14 yaşında bir insandı berkin. hayatı yaşayamadan aldınız onu ailesinden. başına gaz kapsülü geldi. bu polisin vurdumduymazlığını, orantısız güç kullandığını, insanlıktan çıktığını, beynini değil götünü kullandığını ve orospu çocuğu olduğunu gösterir. bugün ankara'da çalıştığım mekanda, eylemlere katılamadığım halde 4 kere dükkanın önüne atılan gazdan etkilendim. ilki dükkanın dış camlarını kapatırken tam arkama düştü. kafama da isabet edebilirdi, berkin gibi ben de uyanamamak üzere uykuya dalabilirdim, ben de ölebilirdim. polis terörünün son bulması için benim ölümüm de yeterli olmayacaktı, biliyordum, ancak o an orada ölmeyi istedim. hem de sessiz sedasız. ne ethem olmak istiyordum o an, ne ali ismail, ne medeni, ne abdocan, ne ahmet, ne mehmet ne de berkin. o an belki de hayatımda ilk defa ben olup ölmek istiyordum. benim tanıdığım ben nazım gibi, belki de nazımdan çok yaşamayı seviyordu çünkü.
berkin'in fotoğrafını ilk gördüğümde "oğlum uyan da şu kaşlarının ortasını al" demiştim içimden, aynı dertten muzdarip olduğumdan da olabilir belki, bilmiyorum. uyanamadı berkin, alamadı kaşlarını... ancak o kaşlar çoktan kanat olup cennete çıkardı o'nu.
huzur içinde uyu kardeşim, alex'e selam söyle. seni hiç tanımayan abilerin, ablaların senin için memleketi yakıyor. kendi cehennemimizi kendimiz kuruyoruz anlayacağın. çünkü bizim onların allahına ihtiyacımız yok.