makina'da yapım grubu içerisinde bulunan, jenerikte de dans ederek bana "nasıl hiç kasmadan bu kadar hoş dans edilebilir, bu ne sadelik?" dedirten dişi.
çok berrak bir suyu vardır. böyle uzun sarı saçlı bakireler koşar iki yakasında. kelebekler uçuşur, lir çalan insanlar falan. bir masaldan fırlamış gibi...
halil inalcık'ın önsözünü yazdığı, özlem kumrular'ın yeni kitabı. yazar dünyada türk imgesi'ndekinden daha ayrıntılı bir sunuş vaad ediyor sanki. kitapçılarda. o son 4 tekila'yı içmeseydim benim de şimdi elimde olacaktı!
*ama bir meksika atasözü demiş ki, asla içtiğin içkiden pişman olma! neyse okuyun okutun."
theoder herzl'in 1896 yayınladığı kitabının adı. almanca yazılmıştır. kitap varlığı ve yankılarıyla modern yahudilik adına kilometre taşı niteliğindedir. kısaca bir kitap olmanın çok ötesindedir.
amerikan menşeili basın-yayın'ın*, amerika birleşik devletleri hakkında çoğunlukla "övgü" olarak kullandığı tabir.
tekrar tekrar bakıyorum ve bu tabir'in neresinin övünülecek olduğunu kavrayamıyorum. daha çok "militarizm'in tanrılarına" adanmış bir dörtlüğün dizesi gibi...
sw tutkunları bilir ki, anakin'nin babası yoktur. dahası, kendisi force tarafından yaratılmış olup, güce dengeyi getirecek kişi olarak sw evreninin mesihi kabul edilmektedir.
gel zaman git zaman qui gon jinn olayı kavramış anakin'e "buralarda paralanıyorsun. benimle gel, galaksi köpeğin olsun" diye buyurmuştur.
günlerin ayları, ayların yılları, anakin'in padmeyi kovaladığı günler sonrasında, kendisi güce dengeyi getirerek, kehanetin doğruluğunu yani varlığının *evren için kaçınılmaz olduğunu ve evrenin kaderine, şekil vermek için vücut bulduğunu kanıtlar*.
...
şişko'nun, bilinen adıyla george lucas'ın da söylediği gibi sw evreni onun kaderi üzerine inşaa edilmiştir*.
sonrasında, oldukça mantıklı eylem. zira pilotlar uçakları sağ salim yere indirdiklerinde alkışlanırken, kaza oranının daha yüksek olduğu trafikte otobüs şoförleriyle tek iletişim "kaptaaaan arka kapı" şeklinde tezahür eder.
tabi ki herkes son durağa kadar durmak zorunda değildir, durmaz da. ancak "olur da son durağa kadar yol düşerse" eylemidir bir nevi.
şahsımca bir kere denenmiş olup, otobüste kalan *son 7 kişinin katılmamasıyla kabusa hatta oturduğum yerde 10 cm'ye kadar küçülmeme ve şoförün o hiç unutamadığım bakışlarına hedef noktası olmama sebep olmuş olay.
red ken olarak ta bilinir. geçmişte sıkı bir sosyalist iken bugünlerde londra belediye başkanı olup, her nedense yumuşamıştır. hükümetin ırak politikasına karşı duruşunu sürdürmektedir.