firavun camii, nemrud camii, ebu cehil camii gibi saçma sapan anlamsız bir camidir. Malesef tamamen hayal ürünü değildir. Nimet abla camii olarak adlandırılan cami ve camiler malesef vardır. Elbette içinde namaz kılınmaz.
domuz eti yemek, şarap içmek, hatta örnekleri biraz abartacak olursak; birinci derece yakın ile zina etmek ne ise aynen öyle haram olması durumudur. Bu bileti alanlar elbette allah a cc isyan etmiştir, günaha girmiştir. Fakat bu günahı normal görmek daha tehlikelidir, kişiyi stalin gibi kafir eder, dinden çıkartır, karısı boş olur, nikahı düşer. Vahim sonuçlar, cehennemde nihayet bulur. Allah muhafaza eylesin.
Konu dışı: Stalin misalini kulaklarımıza kazıyan hocamıza selam olsun.
Edit: bilet alan kafir olur demedim elbette. Haram değil diyenin durumu sakattır, bunu söylemeye çalıştım. Haram olan işlerin birbirine kıyası olmaz, hepsi eşittir. Domuz eti yemekle piyango bileti almanın farkı olmaz. Ama piyango, iddia vb kumarlara kıyas edilebilse de sonuçta haramlığı konusunda şek şüphe olmaz.
"yok efendim o kristmıs değilmiş o bi kaç gün evvelmiş, yok hristiyanlıkla ilgisi yokmuşmuş" gibi bahaneleri bi geçersek; ehli küfür e benzemek anlamında, malayani bir işle boşuna vakit kaybetmek anlamında, içki piyango gibi haramlarla allah a isyan anlamında; hülasa neresinden baksan zararda olan müslümandır.
1433 ten haberi olmayanın, 2012 den ne hayrı olabilir ?
daha önce enver ve kemal paşalar için yazılmış marşın, tayyip erdoğan için düzenlenmiş hali. Tarihin cilvesi neticesinde türkistanda can veren enver paşayı sadakatsiz bir kadın gibi terkedip kemal paşaya dönen bu marşın, aynı işlemi bugün de tekrarlaması mümkündür. O yüzden kendisine "marş marş ileri" diyorum. Mazi olmuş o devirle birlikte gömülesice. Bestesiyle güftesiyle birlikte gömülsün bu kanlı, kara tarih.
--spoiler--
Türk Silahlı Kuvvetlerinin harbe hazırlık durumu incelenerek, bu kapsamda ortaya çıkan ihtiyaçlar ile bu ihtiyaçları karşılamak için alınan tedbirler değerlendirilmiştir.
--spoiler--
"savaş durumuna hazırmıyız" meselesi konuşulmuş. neden medyanın ilgisini çekmediğini merak ediyorum. kimse sallamıyor ama ortada suriye ye karşı bir harp ihtimali duruyor ve devletin başında bu dillendiriliyor. olağan iç-dış güvenlik gündemi dışında olduğu aşikar.
cübbeli ahmet hocaya ait olan ve 300 tane olduğu öne sürülen fakat aslında 342 tane olan kasetlerdir. okuyucuya bir kıyak olarak bağlantısını paylaşıyorum.
beş yaşındaki çocuklara anlatılmasından daha zordur. zira beş yaşındaki çocuklara göre, bazı palavraları yutturmak mümkün değildir. "saat dokuzu beş geçe" gibi şiir ezberletsen olmaz, cicili bicili marşlar ezberletsen sökmez, resmi tarihi anlatsan yutmaz. yutanları var olsa da statükonun istediği ölçüde sonuç alınamamaktadır. hülasa boşu boşuna koyulmuş bir dersdir. o değil "milli güvenlik" dersi neden koyulmamış anlamak mümkün değil. nasıl gözden kaçmışsa artık.
--spoiler--
Süleyman Demirel, Azerbaycan'ın kurulmasından kısa süre sonra ülkeye gider. Ülkenin ileri gelen yöneticileri tarafından bir basın toplantısı düzenlenmektedir. Toplantıda Demirel de hazır bulunmaktadır.
Azeri yetkili: Türkiye Republikası prezidenti seyın Süleyman Demirel, Türk dönyasının ileri gelen "pezevenklerinden"dir. Bir çok Türk soydaşımızın ülkemizde karhane açmasına öncülük itmiştir, der.
adam yanlış söylememiştir. pezevenk önder demektir. karhane de şirket demektir. süleyman demirel de altında kalmamıştır tabii ki. "efendim siz de az pezevenk değilsiniz".
türkiye cumhuriyetinin içinde bulunduğu hal. buyur konuş diye ayda bilmem kaç bin lira maaş verilir katillere, ama alimlere zerre kadar değer verilmez, hatta biraz sesleri fazla çıkınca tepelerine binilir.
bahar gelmeden kış bitmez, yağmursuz, soğuksuz bahar olmaz bunlar da bitecek inşallah.
bütün analar gibi muhtermenerendir. Dilim tam varmıyor konuşmaya. Yalan cümle kuramıyorum. Kabız olması için artık çok geç kalınmıştır, olan olmuştur. Eseriyle övünmüyor olsa tek kelime konuşmak doğru olmaz ama o eseriyle iftihar etmektedir.
üstad kadir mısıroğlu tarafından, kendisine bu gereklilik, laiklikle ilgili sözleri üzerine söylenmiştir. Derhal iman tazelemesi gerektiği kanaati, üstad a göre kesindir. Cübbeli ahmet hoca ise; "laikliği savunacak kadar şuursuzlaşmadan evvel allah canımı alsın" demiştir.
Cübbeli Ahmet Hocayı bu hale getirmek için yıllarca hazırlık yapmışlar.!
Hocamıza büyük oyun oynadılar.!
Büyük tezgah kurdular.!
Öncelikle oyunu kurup tezgahı hazırlayanlar tarafından Barış Sezek denen şahıs hocamızın yanına hizmetine sokuldu. Uzun bir zaman içinde güven sağlandı. Sonrasında hocamızın yanına hizmetine başka şahıslar da sokuldu. Bu şahıslar sahipleri tarafından kendilerine verilen görevleri yerine getirmeye başladılar. ismailağa'nın iki önemli ismini Bayram Hoca ve Efendi Hazretlerinin damadı olan Hızır Hoca'yı Allah (c.c.)'ın evi olan Camide şehit ettirdiler. Aynı eller bu sefer Cübbeli Ahmet Hoca'yı hedef aldılar ama bu sefer öldürmek değil öldürmekten beter yapmak istediler ve planlarını yaptılar. Amaç Cübbeli Ahmet Hoca'nın Fuhuş Manşetini çıkarmaktı.
Cübbeli Ahmet Hoca'nın yanında bulunan Barış Sezek denen şahıs fuhuş kadınlarıyla irtibata geçer. Tabi önce Cübbeli Ahmet Hoca'nın ileri teknoloji montaj seks kaseti hazırlanır. Kadınlar Barış Sezek'in fuhuş için irtibatta olan kadınlar ve yine plan dahilinde emniyete ihbar yapılır. Amaç resmi takibi başlatmaktır. Cübbeli Ahmet Hoca'nın hizmetine sokulan Barış Sezek denen şahış derin güçlerin talimatıyla fahişeleri Cübbeli Ahmet Hocamızın haberi olmadan Hocamızın bindiği araca bindirir. Cübbeli Hocamızın ders yaptığı, zaman zaman dinlendiği eve de getirir. Tabi yine Cübbeli Hocamızın haberi yoktur. Nerden bilebilir ki alçaklığın ve hainliğin bu kadar kahpe olduğunu... Resmi olarak ta takip edildiğini bilen Barış Sezek bütün bu olanları bir güzel resimletir. Fakat hocayla kadınları bir türlü yan yana getiremezler. Neyse buraya kadar yeterlidir ancak yetinmezler. Bu sefer hocayı kaset olayını çözecek birilerini bulduk diyerek hocayı aldatırlar ve organize suç örgütleriyle irtibatlandırırlar. Ancak çakallar telefonlarında dinlendiğini çok iyi biliyorlar ve artık operasyon zamanı tüm bu planları yapanlar kadınların hocadan şikayetçi olmasını sağladılar. Barış Sezek'te güya itirafçı olarak hocaya son darbeyi vurmak için aleyhinde ifade verir ve Cübbeli Ahmet Hocamız tutuklanır.
Peki bu itler kimden kaç para aldı.?
Bu itleri hocanın yanına hangi hain ya da basiretsiz ferasetsiz adamlar soktu.?
Ve daha yakınında içerde kaç tane daha it var.?
ALLAH'IM HOCAMIZIN YANINI VE ETRAFINI DOĞRU DOSDOĞRU HiZMET EHLi VE YARDIMCILARLA SAR. (AMiN...!)
çok yakında gerçekleşecektir. ayasofya da ezanlar okuncak, namazlar kılınacak, frenk gavurluğu adına yapılan ne varsa yerin dibine batırılacaktır.
Sonunda şafak söktü! ..
Küfrün sonu gözüktü...
Te'dibi bitti hakk'ın
Bir rol oynamaz halkın
Artık asla kusuru,
Çatladı küfrün sûru...
Zira erdi kemâle
Yüzü döndü zevâle! ..
Yaklaştı işte visal,
Ömer buna bir misal:
Yetişip ona himmet
Azmettiği cinâyet,
Ermeden nihâyete
Ulaştı hidâyete...
Eğer dilerse Allah,
'Mekerû mekerellah...'
Tecelli edip bir an
Nûra gark olur devran! ..
işte böyle bir zaman
Geliyor ki, pek yaman! ..
'Ve kul câel hak...' yakın! ..
Başlamak üzre akın! ..
Mâniler kalkacaktır,
Putlar yıkılacaktır! ..
Belki çoğu kucakta
Oyunda, oyuncakta
Yarınki süvariler,
Davranmada veliler..
Fecr-i sâdık ânıdır,
Hazırlık zamanıdır...
Geliyor devr-i sefâ...
Beldemizin bu defa,
Fethi 'Tekbir' iledir! ..
Fethi 'Tekbir' iledir! ..
ehli sünnet düşmanı medya ve şer odakları eliyle yürütülen operasyonun adı.
"hayatımda zina ettiysem imansız öleyim" diyen ve "bu iftiralara inananlara ilim hakkımı helal etmem" diyen bir insanı,
ancak ve ancak itibarı beş para etmeyen din düşmanlarının, şeriat düşmanlarının, dialogcuların, şiilerin, çakma mehdicilerin gözünde itibarsızlaştırabilirsiniz. çok mu önemli ? hocamızın kadri kıymeti hem ihvanı tarafından, hem alemlerin rabbi allah u teala ve tekaddes hazretleri indinde bilinmektedir. boşuna çabalıyorsunuz.
boşuna çabalıyorsunuz çünkü elimizde bir dünya gb lık sohbetler var. hocamızın yıllardır yaptığı sohbetler. onlarca kitap var, reddiyeler var. hocamızı sustursanız bile (ki allah ın izniyle asla yapamayacaksınız) şimdiye kadar yaptıkları ile ehli sünnetin kalelerinden bir kale olmaya devam edecek. mahmud esad coşan hocama suikastle şehid ettiler ne oldu ? onun sohbetleri hala gönüllerde yerini koruyor, hala dinleniyor.
şimdi cübbeli ahmet hocamı şehid etseniz ne olur, itibarsızlaştırmaya çalışsanız ne olur, çamur atsanız ne olur ? allah ın nurunu üfleyerek söndüremezsiniz melunlar!
türkçe namaz kılma meraklılarının gönlünü ferahlatan olay. ayrıca türkçe hacca gidiyor ve türkçe zekat verebiliyorsunuz. hatta namaz bittikten sonra bütün dualarınızı türkçe edebilirsiniz.
ancak, şunu bilin ki namazın içerisinde okunacaklar bellidir, ezan bellidir. bunların tercümesi yapılamaz. geri kalan tüm ibadetler de serbestsiniz.
not: türkçe namaz kılınsıncıların hacla, zekatla oruçla da pek alakası olmadığını, istisnaların hakkı saklı kalmak üzere söyleyelim. hem, arab'a kim para yedirecek, akşama kadar kim aç duracak. hem o kadar parayı ona allah mı * verdi de kırk da birini verecek.
bir sene öncesine ait bir haber. 4 saatte teslim olmaya ikna edilen 3 terörist hatırıma getirdi. masum insanları katledenlere gösterilen bu eşsiz merhamet örneğinden duyduğumuz iftihar, dersim'de ya da benzeri yerlerde masum insanların katledilmesinden duyduğumuz utancı ortadan kaldırmasa da göğsümüzü kabartan gerçek kahramanlıklardan biri olarak yer etmiştir.
--spoiler--
Askerlerin, kendilerine kurşun sıkan teröristi ilk yardım müdahalesini yaptıktan sonra saatlerce sırtlarında taşıyarak hastaneye yetiştirdiği öğrenildi.
Edinilen bilgilere göre, operasyonda kafasından ve ayağından yaralan teröristin Muş nüfusuna kayıtlı Şahabettin Ö. olduğu bildirildi. "Özgür" kod adlı Şahabettin Ö, Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Matematik Bölümü 3. sınıf öğrencisiyken, 2006 yılında örgütün dağ kadrosuna katıldığı belirtildi. Osmaniye Devlet Hastanesi'nde tedavisi süren teröristin durumunun ağır olduğu bildirildi. Askerlerin üzerine 28 kurşun sıkan, Şahabettin Ö. ' yü başından ve ayağından vuran askerlerin terör örgütü mensubunu yaşatmak için sırtında saatlerce taşıdığı ortaya çıktı.
Teröriste önce çatışma bölgesinde ilk müdahaleyi yapan ve yaşaması için şuurunu açık tutan Mehmetçik, teröristi gece karanlığındakilometrelerce sırtında taşıyarakhastaneye yetiştirdiği belirtildi.
cenab ı allah cc ın insanlara emrettiği ve sosyal, hukuksal hayatı düzenleyen kurallar bütününe, yani dine, yani islama "kahrolsun" diyen kahrolasıcaları, "el kahhar" a havale etme eylemi.
neresinden baksan yanlış önerme. ve bizzat tarih ile sabit. 1932-1950 arasında zaten okunmadı. ayrıca milli mücadele asla bir kişiye ait şahsi başarı olmadığından dolayı yine önerme hatalı oluyor. yalan yanlış bir ezanımsı okunduysa da, milletimizin kazandığı zaferin ardından gelen barış ortamında bu gerçekleşti. barış ortamı dediysek de lafın gelişi. takrir i sükunlar, istiklal mahkemeleri, baskılar .. malum u aliniz.
yürü be cümhur! kim tutar seni denmiş ve çağdaşlaşma anlamında cesur adımlar atılmış.
--spoiler--
- atam atam! biz işi büyüttük, şimdilerde amcasının karısını düdükleyenlerin filmini çekiyor, osmanlı padişahlarının ve hanımlarının konulu dizilerini yapıyoruz atam. çağdaş üniversitelerimizde porno var artık. bir tek sokak ortasında çiftleşemiyoruz. ama o da yakındır atam! kim tutar bizi bu çağdaşlaşma azmiyle. sen rahat uyu.
--spoiler--
bakara suresi 137. ayetiyle sabit olan ve ancak bu şekilde inananların kurtulabileceği beyan edilen itikad. yani, hz peygamber sav ve onun ashabı gibi inanmadıkça (sünnet ve cemaat) kimse kurtuluşa eremez. ehli sünnet dışı itikada sahip olan müslümanlar, küfre düşmemişlerse itikadlarının kötülüğü nispetinde azap gördükten sonra cennete kavuşabilirler. misalen; hz ayşe rha ın nur suresinde 18 ayetle masum olduğu sabitken iftira edenler asla kurtulamazlar. sahabe olduğu sabit hz ebu bekir e (mağara arkadaşı olarak geçer) küfreden, bu arkadaşlığı kabul etmeyen asla kurtulamaz. fakat kişi bunları yapmıyordur da bir sahabeyi diğerinden, olmadığı halde üstün görüyordur, yine müslümandır. ve eninde sonunda cennete girecek olanlar işte bu kimselerdir. imamı rabbani nin beyanı ile söylüyorum ki, ehli sünnet müslümanlar, farzlarını yerine getiriyorlar ise, dünyada çektikleri sıkıntılar, günahlarına sayılacak ve cennete azap görmeden gideceklerdir.
edit: hz ayşe ve hz ebu bekir rah ile ilgili söylemek istediğim, kişinin kuran ayetini inkar etmesi anlamındadır. "bu zamanda da şeriat mı olur" diyenler de aynı durumdadır. hırsızın eli kesilmesin diyen, kadının şahitliğiyle ilgili ileri geri konuşan hülasa kuran ı kerim hükümlerini inkar eden, reddeden tövbe edip müslüman olmadıkça kurtulamaz.
şahsi fikrim, bu iş, afganların camilerine stalin resmi asması, yahudilerin havralara hitler resmi asması gibi bir garip durum iken, kaldı ki islam da hiç bir yeri yok iken, hiç olmaması gerektiği yönündedir. ortaya çıkışı ise, osmanlıya olan kin ve öfkenin neticesinde "düşmanımın düşmanı dostumdur" ilkesiye başlayan bir dostluğun sonucudur. tabi bu düşünceler beni bağlar. başta söylediğim gibi herkesin inancına hürmetimiz tamdır.
diğer bildiğimiz kürt düşmanı türkçü ya da türk düşmanı kürtçü faşistten farklı olarak bu faşist türü, aslen islam düşmanı olmakla birlikte bunu açıkça söyleyemeyen arap düşmanlarıdır. bu faşist kafalar asla anlayamaz ki bir alman ve bir yahudi, islam sancağı altında din kardeşi olabilir. kaldı ki arap kardeşlerimizle münferit bir kaç hadise dışında -ki onların menfi hiç bir neticesi olmamıştır- hiç bir husumetimiz yoktur. ancak islam dünyası ile türkiye nin arasını açma gayretindeki şer odakları bu faşizan düşüncelerini dikte ettiler yıllarca. devri devran oldu ve artık zulm dönemi bitti. dolayısı ile faşistlerin de sonu geldi.
edit: ya gerçekten sormak istiyorum bu faşistlere. afedersiniz "arap taşşağıyla" yaşadıkları menfi bir hatıratı mı var ki sürekli bu "arap bilmemnesi yalama merakı" "arap bilmem nesi yalayanlar" gibi iğrenç küfürlerle müslümanlara sataşıyorlar. nedir kuzum sizin bu arap bilmem nesinden alıp veremediğiniz ? bana şunun cevabını versin biri, neden sürekli "arap bilmemnesi"nden bahsediyorsunuz ?
limni adasıdır ki kara mizahın eşsiz örneklerinden biridir.
türkiye ye bırakılan dört adadan (boğaz güvenliği için) üçünde problem yoktur fakat limni adası, muazzam lozan heyeti tarafından zapta geçirilmediği için yunanistan da kalmıştır. ingiliz heyeti " bu türklerin adaya ihtiyacı yok heralde" diye heyetimizle alay etmişlerdir. haim naum gibi adamlar giderse müslüman türkün hakkını müdafaya bunların yaşanması tabidir elbette.
diğer adaların mezvsusu bile olmamıştır o da ayrı bir mesele.