Şu sözden de anlaşılacağı üzeredir: "türkiye cumhuriyeti 1950 mayıs'ında kurulmuştur. ondan önceki 1923-1950 çağı gayrımeşru ve müstebit bir diktatörlük zamanıdır. diktatörlüğü yapan halk partisi, bilhassa onun ileri gelenleridir. bir haydutlar çetesi diktaları kanun yerine geçerse, onu kanun diye yürüten topluluktan hayır gelmez. halk partisi zamanındaki türkiye'de ise, bir kölemenler hükümetinden başka bir şey yoktu."
nihal atsız, kurucular meclisi, makaleler iv, s. 337-340"
O dönemin şartlarında dünyada sadece 12 tane meclis açıkken dünyayı felaketler kasıp kavururken nihal atsızın atatürke böyle hakaretlerde bulunması gerçekten fazlasıyla trajikomik.
fourstats.com adlı sitede 35 bin kişinin katıldığı ankette aldığı oy oranı %8 civarlarında, %2lik bir atılımla hepar'ın meclise girmesi içten bile değil.
aziz nesin gibi soysuzların bu gibi yersiz yakıştırmalarını sahiplenen bazı kişilerin, milletini her seferinde öven atatürk'ün izinden gittiğini söylemesi ise komiktir.
vatanseverin salağı hesabıdır; düşmanın veremeyeceği zararı kendisi verir.
meseleyle alakalı kitap okumamış, kulaktan dolma bilgilerle konuşan, lozan antlaşmasının aylarca sürdüğünü ve bu sürede 4 kere mareşal atatürk tarafından orduya "hazır ol!" emri verildiğini bilmeyen, dış odakların gözünde yaş pastanın vişnesi olan insan tanesidir; aklı boşluğu sembolize eder.
Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olarak hezeyanlar kusar.
güncelleme: ayrıca bu güruh cevap veremediğinde eksilemeye bayılır. osman pamukoğlu'nun "ey vatan" adlı kitabındaki ördek hikayesindeki ördeği çağrıştırırlar bana.
aslında en büyük türk atatürk değildir; emir timur'dur.
kendisi de bunu "eğer timur benim dönemimde yaşamış olsaydı daha büyük işler yapabilirdi, ancak ben onun döneminde yaşasam aynı büyük işleri yapabilir miydim bilmiyorum" şeklinde ifade etmiştir.
sonuç olarak en büyük türk atatürk değil, nağmağlup ordunun emiri timur'dur.
dıştan yıkılması zor olan memleketi içten rahatlıkla yıkacak bir hadisedir. ve yıkılma işlemi gerçekleştiğinde bu memleket ne birine ne de diğerine yar olacaktır. milyonlara varan kıyımlarla birlikte dört bir yanımızı çevirmiş düşman türklüğü de müslümanlığı da bu coğrafyadan silecektir. tarih bunun örnekleriyle doludur.
bizim akılsızlar yesin birbirini
haydi biriniz "kafir kamalist" desin
biri abdülhamite giydirsin...
halbuki bilmezler ki atatürkü öldürenlerle, osmanlıyı parçalayanlar aynı kişiler. bilmezler ki kurtuluş mücadelesi olmasa hapsedildiğimiz anadoluda 2. dünya savaşında belki de daha az zamanda, çok büyük bir kıyıma uğrayacaktık.
ermenilerin katlettiği 2 milyon türk ortada, balkanlarda yok olan milyonlarımız ortada. gavurun kör satırla kafasını kopardığı çocuklar, camilerin avlusunda 1.5 metre yüksekliğinde öldürülen insan cesedinin olduğu ortada....
yiyin birbirinizi çocuklar! son kalemiz türkiye kaldı, onu da hep beraber yıkalım! sövün birbirinizin anasına, sövün geçmişinize, sövün birbirinizin atasına!
bir müslüman olarak bana keşke türkçe okunsaydı dedirten hadisedir. bir tek tanrı birdir kısmını anlayabiliyorum şahsen. "hanyal enfela" cümlesini yıllardır dinlerim ama ne olduğunu anlamam. sahi bu ezanı kim arapçalaştırmıştı en son?
Devir çok bozuk, dünyanın kitaplardaki o eski tadı, eski heyecanı kalmamış. Herkesin elinde bir telefon, kaldırmıyor kafasını. Kimi evden çıkmıyor, rahat yaşama alışmış...
Savaşlar desen, o da eskidenmiş. atom bombası denen saçmalık yokmuş, atın üstünde okçularınla elinde kılıç tutan askerlerinle akın yapıyormuşsun. Düşünsenize paranın icat edilmediğini, herkesin eşit şartlarda birlik içerisinde yaşadığını. Kalbinde kin, öfke, nefret olmadığını... Yok arkadaş, ben 21. yüzyılı hiç sevmedim. Sıkıldım artık herşeyden.