3 posta yedim derken,bizleri 'mermi olduğundan emin misin?' sorusuna yöneltmiştir.ilginçtir.
hayatında hiç silahla vurulmamış insan,şayet türkiyede yaşıyorsa aynı zamanda düğünlere gitmeyen insandır.Milli takım galibiyetini balkonda kutlamayan insandır.Kimseden alacağı ya da kimseye vereceği olmayan insandır.Sevdiği kızın belalı bir abisi ya da babası yoktur.Yolda bir kalabalık gördü mü oradan götüm götüm uzaklaşmaya çalışan insandır.
Türkiye'de insanlar sevinçlerini ve üzüntülerini silahla yaşarlar.içinde yaşadığınız toplumda hala silahla yaralanmadıysanız şirinleri görmek için hala şansınız var demektir.
öncelikle değinmeliyim ki bu bir uçak giyim virali değildir. Kendilerinden 17 ekim 2015 tarihinde, hastanede benim doktor olduğumu gösterebilmem için muhtaç olduğum renkli önlüklerden sipariş ettim. Daha önceleri de sipariş verdiğim olmuştu, ve yine aynı sıkıntıyı yaşatmışlardı bana. Kendilerine hiç üşenmeden bir e-mail atarak yaşanan sıkıntıyı bildirmiştim. Görüyorum ki değişen bir şey olmamış.
1)Kardeşim, e-ticaret denen olayda satış işlemini gerçekleştirdikten sonra müşteriye bir kargo takip numarası vermelisiniz ya. Uykularım kaçıyor benim, kargoma ne oldu, dur bi bakayım şimdi nerede, dur şimdi de bakayım kargom uyumuş mu yemeğini yemiş mi...Ama sağolsunlar o kargo eve gelene kadar yüreğim ağzımda benim, söyleyin bana kardeşlerim; siz hiç ''kargo eve gelir de evde olmazsam, geri götürürler kargomu o zaman ben ne bok yerim'' kaygısını taşıdınız mı? işte bunun için o kargo takip numarasını müşterisiyle paylaşmayan uçak giyime kırgınım...
2)Nasıl bir kafanın ürünü olarak aras kargo ile çalışırsınız? En son gelen kargomu gidip şubesinden almak zorunda kaldım, kargo dağıtım elemanı dairemin önüne kadar gelmesine rağmen. Kargocu elemanın söylediği ifade aynen şu: 'abi araçta yer kalmadı biz de senin kargonu bugünlük şubede bıraktık, yarın getiricez inşallah'' Lan çekilişle tır kazandım da sığdıramadınız mı pikabınıza şuncacık şeyi. Sinirlenmekte haksız mıyım azizim, olmaz ama böyle.
edit: Konu doktor düşmanı turnusolu olmuş. Yıllardır süren düzenli ve seviyeli bir ilişkimin olduğunu söyleyeyim de, sözlükten kız düşürebileceğine dair umudunu koruyan kardeşlerimizin yüreğine su serpelim. Ben rakibiniz değilim gençler rahat olun.
edit 2) Allah kimseyi aynı başlığa defalarca entry girerek espri kasacak kadar ezik bir duruma düşürmesin.Bi de profil resminin bana ait olduğunu düşünen saf arkadaşlarımız var aramızda biliyor musunuz? Kaç yaşındasın lan kaç yaşındasın sen dal yaprak? internet bağlatır bağlatmaz sözlüğe mi üye oldun?
Türkiye'nin 'saygın' gazetelerinden sabah gazetesi'nin tüm dünyaya duyurduğu flaş gelişme. Artık bizim de ışın kılıçlarımız var,teşekkürler aselsan teşekkürler uzun adam.
Büyük doğucu'larca aklanmaya paklanmaya devam eden şahsa ait sözde ayarlar. Buraya binlerce kaynak aktarsam da,bu insanların diyeceği şey şudur; 'ne yani kaynak olarak kemalist safsatalarını mı gösteriyorsunuz?' Öyle değil işte kardeşim; adnan menderes döneminden necmettin erbakan dönemine kadar necip fazıl'ın nerelere gittiğini,neler söylediğini,nasıl bir yol izlediğini otur da tarafsız bir şekilde araştır. Ben incelediğim zaman her dönem 'hükumetlerden para söğüşlemeye çalışan' bir adam görüyorum.
*Necip Fazıl'ın M.Kemal Atatürk'e övgülerini de biliyoruz,gençlik yıllarında cumhuriyet inkılaplarını hararetle savunuşunu da, sonrasında dinsiz,allahsız kitapsız diye yaftaladığı Chp'ye üyelik başvurusu yaptığını da...
-Kaynak olarak Sinan Meydan'ın el cevap kitabına bakabilirsiniz. Bu linki de şimdi okumak isteyenler için bırakalım.
üstad bir gün adnan menderese mektup yazar. ''Bana şu kadar para verirseniz kalemimi sizin için oynatmaya hazırım'' diye. Talebelerden biri sorar, üstat neden bir başbakandan para istiyorsunuz,hani özgür ruh, hani üstadlık hani dava adamlığı? diye. Üstad döner ve şöyle der,verdiği cevap yıllar yılı akıllardan silinmeyecek derecede sarsıcıdır ; '' ne diyon lan piç,sen kendi işine bak...'' işte dava adamlığı,işte milli şuur...
belediyesi tarafından taciz yağmuruna tutulduğum ilçe. Belediye çalışanlarından birinin ayağı taşa takılsa anında bana mesaj gönderiyorlar. Reşadiye'de bir parti miting mi yapıyor; hemen emekli sadrazam'a mesaj. Reşadiye'de belediye başkanı hayrat açılışı mı yapıyor hemen anında mesaj. Yahu kardeşim nerden buldunuz numaramı, ben tokat'ı haritada bulmakta zorlanırım, atalarım bile kavimler göçünde tokattan geçmemişlerdir nerden buldunuz numaramı neden bana mesaj atmakta ısrarcısınız?
bittabi şeklinde cevaplandırabileceğim soru. Annemdir. Kuran okur,5 vakit namazını kılar,oruç tutar,koyun değildir aklını bir torba kömüre kiraya vermez,her gün gazete okur mutlaka (sözcü), memlekette olan bitene haddinden fazla kafa yorar, öyle ki bazen 'başkomutan olacak şahıs senin düşündüğün kadar düşünseydi şu memleketin geleceğini bugün bu halde olmazdık' diye geçiririm içimden. Bir kadından beklenmeyecek düzeyde dedikodudan uzaktır,kısır günü,altın günü vb aktivitelere daha katıldığı görülmedi. Türbanın modanın yeni silahı olmasına şiddetle karşı çıkar,basma etek-yazma kombini oluşturur kendi için.
not: inanabiliyor musunuz, ilkokul mezunu bir cumhuriyet kadınıdır. Onun tırnağı kadar bile olamayacak evlatları için ancak gurur vesilesidir.
troller için not: Sabahtan akşama kadar sövdüğünüz,topyekün olarak bir kefeye koyup 'bölücü' diye nitelendirdiğiniz kürtlerden biridir sadece.idrak edebildiğim kadarıyla aldığınız akademik eğitim bu bilince ulaşabilmenize yetmemiş henüz. Evlatlarınızı kendinize benzetememeniz dileğiyle...
bugün de hiç gezip görmediğim,yaşamadığım halde hasretini çektiğim şehir. Beni oraya çeken bişeyler var,ama ne...Çanakkale'ye git Çanakkaleye diye sesleniyor sanki içimde biri. Sanıyorum ecelim orada bulacak beni.Tarif edilmesi çok güç bir şey bu.Ancak bu şekilde açıklayabiliyorum içimdeki sesi. Müslüman olmasam reankarnasyona inanacağım artık yani. Ahh çanakkale yaktın beni...
*Akıl sağlığımın yerinde olduğuna olan inancımı hala koruyorum.
''nasılsanız öyle idare olunursunuz'' kısmıyla alttan alta hükumete bir eleştiri mi getirdi mısıroğlu? bile diyemiyorum. Çünkü o kapasitenin olmadığı kanısındayım mısıroğlunda. Allah söyletmiş işte.
50 tl üzerindeki alışverişlere bingo soft yumuşatıcısının 3 tl'ye satılması kampanyasıyla birleştirilmesi gereken kampanya.içimde kaldı geçen gün, kürdistanla beraber onu da aradan çıkaralım hewal.
-eski ismiyle hilar, yeni ismiyle sesverenpınar köyünde bulunan mağaralar. Bölge insanı dışında türkiye'de yaşayan hemen hemen kimse tarafından varlığı bilinmeyen eski zaman harikası. Bölgede yaşam paleolitik döneme dayanıyor.
-Ancak 2006 yılında yapılan çalışmalarla kültür mirası listemize kazandırılan bu bölge anadoluda tarımın başladığı ilk bölge ünvanına sahip. 1.derece sit alanı özelliğinde.
-Zamanında gereken özenin gösterilmemesi neticesinde mağaraların en büyüğü olan deve mağarasının sütunları köyün ağası 'hamit ağa' tarafından kestirilmiş ve konağına kapı yaptırılmıştır. Roma döneminden kalma bu mağaralar bir dönem köy ağasının samanlarının muhafaza edilmesi amacıyla depo görevi görmüş,içinde bir dönem hayvanlar barındırılmıştır.
'şimdi dersi dinlemiyorsunuz ama ilerde çok işinize yarayacak,bu bilgiler mutlaka lazım olacak size' deyimi. Bu lafı ingilizce öğretmeninden hiç duymayan varsa ne yapsın ne etsin ulaşsın o öğretmenine, şuraya bir çömdürüverin de hocam, sizden çıkanı kendi bünyemde öğütücem desin. O kadar nadir bulunan bir türdür yani bu tür öğretmen cinsi.
hakikaten başıma gelen olay. Rüyamda doğu perinçek, abdullah öcalan ve halk tv de medya mahallesi adlı programı sunan ayşenur aslanı bir arada bir çay ocağında gördüm.Dördümüz bir ağacın altında oturmuş çay içiyoruz.Doğu perinçek bildiğimiz beyaz atletle oturuyor. Yemin ediyorum bakın diyalog sırasıyla aynen şu şekilde:
emekli sadrazam : 'yahu deniz gezmiş idam edilirken sen nerdeydin'
doğu perinçek : 'ne diyosun lan sen,sen ne bilirsin ki'
abdullah öcalan : 'hükumet çözüm masasını devirdi,barış istemiyorlar'
....
evet ayşenur aslan bişey söylemedi öyle bizi izliyordu.
Hala etkisinden çıkamadım rüyanın,ben neden böyle bir rüya gördüm,hikmeti nedir anlam verebilmiş değilim. Samimi bir dostuma ciddi ciddi rüyamda doğu perinçeki gördüğümü söyledim, gelen ilk mesaj oldukça manidardı.
emekli sadrazam: 'birader akşam doğu perinçek'i gördüm rüyamda
birader : penisi büyük müydü?
''olaylara karışma sakın oğlum''.. Yahu benim karıştığım tek olay; ders çalışırken mahallenin veletlerinin bağıra bağıra top sektirmeleri oluyor balkonun dibinde. Onda bile kafamı dışarı sarkıtıp 'çocuklar biraz sessiz olun lütfen' diyorum. Bu 'olaylara karışmak' sayılıyorsa kusura bakma baba,affet beni
eren erdem ağabey'in henüz okumaya başladığım kitabı. Kapitalizmin ülkemizdeki taşeronluğunu üstlenen siyasal islamcı kadroların 'ama yollar ama köprüleeer ay ne güzeeel' nidalarını dindiremeyeceği kesin olmakla beraber,ufkunuzu kuran-ı kerim ayetleri ışığında aydınlatacağı kesindir.