ana karakterimiz bir zaman makinesine sahipti. Birlikte dışardayken kız arkadaşı ölüyordu. Sürekli zaman makinesiyle geri dönüp kız arkadaşını ölümden kurtarmaya çalışıyordu ama kız her seferinde farklı bir şekilde de olsa illa ki ölüyordu. Sonra bu abimiz bu işe çok üzülüp geleceğe Ayın 3'e bölündüğü bir zamana falan gidiyordu vs. neydi acaba o filmin adı sorusuna aklıma getiren başlık.
adam olmak. ne bileyim, sizde intikam isteği uyandıracak şekilde ayrıldıysanız mutlaka birileri de onu üzecektir. siz adam olun, o üzülünce değerinizi anlasın.
Hakkında az entry girilme sebebini herkesin maçı izlemesine ve konsantre olmasına bağladığım maç. o izleyen arkadaşlar bana da yardımcı olursa sevineceğim maç ayrıca.
türkiye : beşiktaş
almanya : hannover 96
italya : napoli
ispanya : osasuna
ingiltere : manchester united
portekiz : benfica
fransa : saint etienne
abd : la galaxy
brezilya : cruzeiro
arjantin: boca juniors
iskoçya: glasgow rangers
rusya: lokomotiv moskova
hollanda: vvv venlo.
f1'in 2005 veya 2006 yılında ismini hatırlayamadığım bir pilot vefat ettiğinden beri tadı kalmamıştır. lacivert bir aracı vardı kendisinin. takımını hatırlayamadım. fakat aracın arka kısmında* panasonic reklamı vardı diye hatırlıyorum.
edit: neydi oğlum o adamın adı?
edit2:kim olduğunu buldum. robert kubica'dan bahsediyormuşum ama adam ölmemiş. nereden öldüğü kanısına vardığımı da hatırlamıyorum. hatta 2010'a kadar da yarışmış. severdim kendisini 4-10. sıralarda olurdu genellikle.
bu arada ''bak herkesin bildiği sevdiği adamı değil, pek bilinmeyen adamı seviyordum ben yha'' triplerinde hissettim kendimi. gidiyorum ben.
gecenin bir vakti farkedilendir. arkadaş meclisinde söz türk edebiyatında klasiklere gelir. ''sahi'' der bir ahbap. ''maria puder'e aşık olmayanımız var mıydı?'' herkes hafifçe gülümser. ben ek olarak kafamı geri yaslar, düşünürüm. neden özel hisler beslemedim bu kadına? çerez aksiyon filmlerindeki bayan karakterlere dahi sevgi hissedecek kadar zayıf olan ben? cevabı hiç düşünmeden veririm. ben, onun o yakındığı ''sürekli bir şeyler bekleyen erkek''tim belki de. bu yüzden benim gibilerden hiç hazetmediğini farkedince arkama bakmadan kaçmıştım rauf'un aksine.
tarih, coğrafya ve edebiyat derslerinde bendim bu. Derste işlenmemiş, genel kültürle alakalı bir şey sorulduğunda genelde bilirdim. Millet artist derdi arkamdan. Halbuki ne artistliği, bildiğin şeyi söylemek artistlik mi?
