Bugün avcılarda olmuş olaydır. Kısa bir özet geçeyim. 2 soyguncumuz bankaya giriyorlar silahı doğrultuyorlar ve bu bir soygundur diye bağrıyorlar. buraya kadar her şey normal. ama kimsenin siklediği yok. sonra soyguncular apışıp kalıyor. şaka yaptıık deyip çıkıyorlar. ben diyorum ki iyi ki bu acemi soyguncuları sıraya kaynamak için şaka yaptıklarını sanıp dövmediler. valla oda olurdu. burası türkiye...
metroya metrobüse otobüse binerken gördüğümüz insanlardır. yavaş giden herkese oflayıp puflayanlar bir anda yerlerdeki buz nedeniyle yavaş yavaş yürümeye milimetrik adımlar atmaya başlamışlardır. sakin olun, yavaş yürüyün diye telkinler verenler bile vardır aralarında. bu adeta işini büyük bir titizlikle yapan swat ekibine benzemektedir.
çocukluk arkadaşım. şimdi başka üniversitede olsak da aynı şehirde kalabilme becerisine sahip 2 arkadaşız. sıkı fenerbahçelidir. hoşgeldin diyorum kendisine. *
metrobüste, minibüste, otobüste karşılaştığımız insanlardır. toplu taşıma araçlarının genelde büyük camlarını kaplayan buğuyu o koca elleriyle öyle bir silerki adeta mercedeslerin o eski modellerindeki tek silecek gibi çalışır elleri. gururla etrafına bakar bir de. "ehehe ne güzel temizledim" bakışıdır o. sevin o insanları. onlar içimizde.
--spoiler--
sınavda kopya çeken öğrencilere, dört yıla kadar hapis cezası öngörülürken, kopyanın organize yapılması durumunda ceza altı yıla kadar çıkarılıyor.
--spoiler--
artık 6 yıl hapis cezasını gerektirebilirmiş.
adam vuranın nefsi müdafaa denilerek serbest bırakıldığı bir ülkede kopya çeken 6 yıl ceza alabilicekse arkadaş varsın öyle adalet olmasın. sonra da kimse bana hala bu ülkede adalet var diye bik bik ötmesin. daha çok şey söylerdim de götümüze girebilir. ya ben lan neyse bir şey demiyorum...
daha şimdiden insanları tehdit etmeye başlamış bile.
"avukatımın twitter'deki tüm mesajları resen takip edeceğinin ve hakaret edenlere ceza ve tazminat davası açacağının bilinmesini isterim."
adam ne güzel işte para kazanmanın kolay yolunu bulmuş. şimdi buraya girip hakkında kötü söz yazmayacak olan var mı ? linki verdim ama tıklamayın aman diyim. eden bin etmeyende bin pişman.
ayrıca yumurtalı profil fotoğrafını da çok manidar buldum.
her smaçta takım arkadaşlarını gaza getirmek için ayağa kalkan maç boyu elinde tutacağı havlusunu sallayan, süre alamasa da bende buradayım mesajı gönderen oyuncudur. yüzlerinde sahte bir gülüş olur ve "nasıl koyuyo bizim takım" derler diğer yedeklere. birde mola sonrası takımın as oyuncusuyla göğüs göğüse tokuşturup takımdaki arkadaşlık havasını gösterici mesajlarda vermekten geri kalmazlar.
her köşe başında rastladığımız görevlilerdir. aşk gereği her 2 hafta sonunda bir inönü stadı'nda bulunuyorum. bir kasılmalar bir böyle böbürlenmeler sanırsın stad onun. keza okula giderken metrobüs duraklarında bekleyen görevlilerde böyle durumlar var. yapmayın etmeyin sadece güvenliksiniz işte...