Olmuş bir oluşum. müzik adına ne ararsanız bulabileceğiniz bir servis.
ruh halim, dinlemek istediğim benim için önemlidir. burası tam bunu için biçilmiş kaftan. ne istiyorsan o var. adam yapmış abi. dinleyicim neden yorulsun demiş. koymuş listeleri önüne, seç beğen al. hepsi senin. yapım aşaması sürmekte ama devamı gelecektir. biliyorum.
sabah 8:30'da iş başı yapacak olan biri olarak bu saatte hala amaçsız şekilde ayakta olmanın, anlamsızca kendime acı çektirmenin haklı gururunu yaşıyorum. müzik dinlerken buluyorum kendimi, sözlükte yazılanlar arasında kaybolmuşken...
okuduklarımla, duyduklarımla aynı anda iki zıt duyguyu yaşıyorum içimde ve dışımda. sinirlenip kin duyarken bir yandan, özleyip, arıyorum onu bir yandan. bir yandan akarken gözlerim, bir yandan hatırladıkça gülüyor yüzüm...
üzerimde yatak kıyafetlerim var, çoraplarım ayağımda. sıcak köşe bulmuş bir sokak hayvanı gibi, kıvrıldım kalorifer peteğinin yanına. sanki o zamanlarda ki gibi. anımsıyorum, hissediyorum. ve yine duygular karışıyor, iç içe giriyor...
camdan dışarı bakıyorum, göz yüzü açık, sakin. o günden sonra ki ben gibi. hep açık, hep sakin. hareket yok, dışa vurum yok. tabir-i caizse "kendine müslüman."
otoyoldan geçen araçları gördükçe o zamanlar geliyor aklıma. yol kenarında duran eski, rengi atmış tahta direkleri sayardık. onlardan sıkılır, bir renk belirlerdik. o renk araçları sayardık. sıkılmazdık hiç. her yolculuk aynıydı...
şimdi yaşım 25, çok zaman geçti üzerinden... nerede kaybettim seni, nerede bırakıp gittin beni. ne zaman büyüdüm ben, neydi ki gitmeni gerektiren; özlediğim çocukluğum?
hayal kuruyorum hala,
mutluluğun resmini çiziyorum duvarıma.
her gece,
bıkmadan,
usanmadan,
yılmadan, yorulmadan.
isteyerek,
bilerek dalıyorum uykuya,
olmayacağını.
senle bir daha dolmayacağını.
zaten sen değilsin ki,
o hayallerde kasıp kavrulan.
ben maşaydım ya hani,
sen ise kor,
içimdeki ateşi kabartan.
şimdilerde daha iyi görüyorum,
duyduğumdan, yaşadığımdan ziyade,
daha net,
daha gerçek,
daha olgun her şey.
hayatıma girenler, çocuk değiller.
sevmeseler bile,
oyun oynamıyorlar.
oynatılmıyorlar.
zaten zora gelen,
sen gibi,
kaçıp gider uzaklara.
hiç bakmam artlarından.
dünya bana güzel ne de olsa.
sevişmek gibi her şey,
sıcak kolların arasındayken güzel,
ama ayrılıp,
soğuk yorgan üzerine geldiğinde ki gibi
alacalı, düşünceli.
tekrar sevişebileceğimi bildiğim için,
sorun değil,
tekrar yaşaya bildiğim için,
sensizlik ölüm değil...
"fincanda pişen dibek kahvesi tadında bir geçmiş ile günümüz arasında tur attıran bir zaman makinesi." sözüyle dillerde tat bırakan, güzel izmir'in hoş mekanı.
haklı bir söylemdir. adam gibi içmesini bilmek gerekir. gösteriş olsun diye fazlasının zarar olduğunu görmemekten kaynaklıdır.
akp'li bir başkan, bunu bir cümle içerisinde kullanmaya çalışacağı ifade;
"gencimize allahtan rahmet dileyeceğiz ama alkollü bir bünyeye böyle bir söylem yersizdir. içmesini bilmiyorsa ben ne yapayım. zaten alkol günahların babasıdır. kimin başına ne geliyorsa alkolden geliyor. işte görüyorsunuz günahkar olmanın neler getirdiğini. cemaat-i müslimin, siz böyle şeylere kanmayın.........." şeklinde vaaza dönük bir emri vaki yapı olacağından, onun olayın yorumu yerine milleti aşağılayıcı sözlerle tepkileri üzerine almak istemesinden dolayı adına açılacak başlığın altına onlarca entry girilir.
mynet.com sitesinin başlığıdır.
--spoiler--
sporting intelligence'den nick harris'in özel araştırmasında dünyanın en popüler takımları belirlendi. tüm spor dallarından takımların bulunduğu listede ilk 10'a 3 türk takımı girerken, en popüler takım galatasaray oldu.
--spoiler-- http://spor.mynet.com/hab...campaign=home_spor_link_2
türkiyenin sahil kesiminde bulunan ormanlardan birinde olan yangının haberidir.
--spoiler--
muğla'nın bodrum ilçesindeki makilik ve tarım arazisinde çıkan yangında 5 hektarlık alan yandı. rüzgarın etkisiyle genişleyen ve karadan ulaşılamayan yangına havadan müdahale edildi. ekiplerin çalışması sonucu yangın kontrol altına alındı.
--spoiler-- http://www.ntvmsnbc.com/id/25113705/
başımıza geleceklerin göstergesi olan durumdur.
--spoiler--
Kocaeli'nin Gebze ilçesinde yapılan geleneksel futbol turnuvası maçında izleyicilerden birinin Vuvuzela çalması nedeniyle kavga çıktı.
--spoiler--
devamı için;
güne; caddenin başında sarılarak başlamaktır aşk, nefesini içine çekerken oksijen ve bilumum maddelerle birlikte onun da kokusunu alabilmektir. yağan yağmur damlalarından kaçarken, el ele koşturmaktır orada aşk.gök gürlediğinde korktuğunda sımsıkı sarılmaktır. aynı anda aynı adımları atmaktır. hamurabi de tıkınırken yağmurun sesi eşlik ederken, senin tabağındaki böreği çalmasını engellemektir. çıkışta; şemsiyeci çocuğa aynı anda evlat deyip, yüz yüze bakıp gülümsemektir ıslanırken. caddeden ayrılıp, arkadaşının evinde oturup dudakları birleştirmek için ilerlerken sessizliği bozan vuvuzela sesiyle ürkmek, ardından aynı anda kahkahalara gömülmektir.
istiklali özleyip geri gelmektir caddeye aşk. birbirinize bağlılığınızı oraya lanse etmektir. ıslanan converse'lerle bıkmadan yürümektir bir aşağı bir yukarı. hava açtığından sevinsek mi üzülsek mi bilememektir. saatlerce sıkılmadan yürümektir caddenin başından sonuna kadar. dönüş vakti geldiğinde, anne haber verilmek için arandığında, akabinde son otobüse kadar izin alındığında coşkuyla çığlık atmaktır bankamatiğin önünde.
daha sonra havanın kararmasıyla istiklal'e vuran ışıkların altında yürümektir. siyah beyaz resimler çekip, sokak müzisyenlerini dinlemektir. mutluluktan şarkılara vurmaktır kendini. bir şarkıyı bitirmedn diğerini söylemeye başlamaktır bu kart sesle. devam eden şarkılarla günü bitirmek için yürümektir yukarı ışıkların altında istiklalde.
durağa gelindiğinde merdivenlerin en üstüne oturup, kurulan sahnede çalan müziklere eşlik etmektir kendince. tam önünde 2 gencin ateşli öpüşmelerini görüp kıskanmaktır. o kıskançlıkla herkesin içinde onun seni öpmesidir. ayrılık vakti geldiğinde sarılıp sımsıkı bir beden olmaktır. otobüse bindiğinde o, gidip gitmeme kararsızlığıyla sana doğru gelen araçların arasından onu izlemektir. eline kondurduğu öpücüğüyle sana güle güle derken, gözlerinden gelen yaşlarla arkanı dönüp yavaş yavaş gitmektir...
ve en son olarak; tek başına oradan inerken günü gözlerin kapalı halde tekrar tekrar yaşamaktır...
bugün aşk-ı memnu dizisinin veda bölümünde bihter'in intiharından sonra mezarı başında görülen haline istinaden söylenen söz. benzemiyor mu lan? yalansa yalan diyin.*
bugün başbakan sıfatını kullanan rte nin grup toplantısında söylediği söz.
eğitim kalitesini yükseltmiş, her ile bir üniversite yaparak gençlere bilişim teknolojileriyle eğitim görme olanağı sağlamış. Hadi canım sende...
açılıştan sonra hiç o okullara gitmiş mi başbakan sormak lazım. açmakla olmuyor rte. açmakla olmuyor. üniversiteyi oraya dikmekle olmuyor bu işler. kaynak veriyor musun? hayır. olanaklar sağlıyor musun? hayır. sade yaptık ettikle kalıyorsun. gerisi yok. boş. içinde öğrenci var ama ona bir şeyler öğretecek hoca yok. hoca var ama uygulama yapacak bir teçhizat yok. 2 bina yaptırıp, unutmak olmaz. sonra bağırıyorsun ama şimdi orada ki öğrenciler sana lanet okuyor. haberin olsun...