islam değil, devrim hiç değil, emperyallerin ve selefi taşeronların ülkeye çökmesi durumu. her gün tekfir edilen tarikatçılar afganistan daki taliban ı bile mumla arayacak.
bu kadük düzenin 10 sene bile ömrü yok. israil şam ı random bombalıyor. güney suriyeye resmen el koydular.
bireysel özgürlükleri dibine! kadar yaşayan her bireyin karşılaştığı sıradan bir olay! mevzubahis vakıanın sayısız örnekle gerçekleşmiş olması, malum ülkeyi özgürlükler diyarı olarak tasvir edenler için bayağı trajikomik lan! üçüncü dünya ülkelerini aratmayan manzaralar bunlar. https://galeri.uludagsozluk.com/r/2418849/+
belgesel tadında bir yapım,
alkol yasağının revaçta olduğu büyük buhranda,
Chicago, Illinois muhitlerinde gerçekleşen onlarca cinayeti konu alıyor: https://galeri.uludagsozluk.com/r/2418847/+
kapitalist bir metaya dönüşüp sektörleştikçe,
dei,
insan kaynakları uzmanı gibi tagların tesirine girdikçe yozlaşıp çürür,
ve tarihten silinir.
sanat sahasında deneysel, keyfi teşebbüsler her zaman sektörleşme öncesindeki evreye denk gelir,
ve hiç kimse risk almaya korkmaz. pragmatik olmayan risk, yaratıcılığın en büyük katalizörüdür!
fakat istatistiklerin pragmatik olmayan risk i değersiz kıldığı piyasa koşullarında insanlık tarihinin en etkileyici filmi, müziği, oyunu, kitabı, belgeseli bile beş para etmez bir fikir olarak kalacaktır sırtlan ruhlu yatırımcıların gözünde.
kapitalizme entegre olup sektörleşen,
hiçbir edebi, bilimsel kıymeti olmasa bile yüksek reklam kazandıran gizleri keşfedilmiş her sanatsal saha er ya da geç batmaya,
yok olmaya,
yozlaşmaya mahkumdur.
en çok reyting getirdiği ve reklam geliri kazandırdığı görülen alanlara yönelen film, dizi şirketlerini incelerseniz,
sadece türkiyede değil,
batıda da bu sektörün temellerine dinamit döşediklerini göreceksiniz!
bazıları tüm bu günahı woke akımının üzerine yıkıyor. halbuki, ısmarlama bir ideoloji olan woke un en büyük finansörü de, yeri geldiğinde sağcı faşist söylemi destekleyen finans tekelleri. farzı misal, blackrock. medya kuruluşlarının tamamına yakını bunların elinde. sağcısı da, liberal solcusu da.
yokluğunda edebiyat tamamıyla tecavüz sahasına dönüşmüştür,
yazın türü,
parayı veren düdüğü çalar misali,
ısmarlama kitap yazdıran fahişelerin ve pezevenklerin oyuncağı haline gelmiştir.
elitizm ne biliyorsunuz di mi? celal şengör gibi besili aygırların fransız ihtilali ve cumhuriyetle taşak geçebildiği çok sınıflı hiyerarşik yapı yani!
ve bu adamlar liberalizm adına güzellemeler diziyor,
güya özgürlük savunucusu oldukları iddiasındalar!
amerikan emperyalizminin elitist liberal sloganlarını tekrarlayan militan ateistlere sadece acıyorum.
ateist bir birey olarak muhammed peygambere vahiy indiğine inanmıyor,
kişiliğini beğenmiyor olabilirsiniz,
ancak müslüman aile geçmişine sahipseniz,
herhangi bir avrupalının gözünde yahudiden farkınız olmayacak,
müslümanlık özünde yahudilik gibi kapsayıcı bir kimlik,
onu reddedip düşmana bile hoşgörüyle yaklaştığınızda tıpkı hitler in gaz odalarına hapsettiği zavallı, yoksul yahudiler gibi ölümü beklerken bulursunuz kendinizi.
dolayısıyla islam birçok dinin aksine,
ateizmle üzerinizden atabileceğiniz bir kıyafete benzemiyor!
siz ister bu kıyafeti giyin,
ister giymeyin,
karşı tarafın gözünde ilelebet müslüman imajıyla tanınacaksınız.
bundan hiçbir kurtuluşunuz yok.
herhangi bir avrupalı,
size diğer uluslara baktığı gibi bakmayacak mesela,
siyonistin gözünde mağlup edilmesi gereken ebedi düşmansınız siz. ateizm adı altında varoluş sergileyebilmek için delilik seviyesinde müslüman karşıtı, fanatik israil yanlısı bir budala olmaktan başka hiçbir şansınız yok. bu pozitif ayrımcılığa maruz kalan tek grup sizsiniz. eski müslümanlar.
sizi militan ateizmle, abd ve israil menşeili kuruluşların propagandalarıyla kullanışlı piyonlara dönüştürüyorlar.
emekçi halka tepeden bakan ve ülkenin geleceği zerrece siklemeyen liboş kafasıdır.
orta doğu da ırak ın amına koymuş özgürlük ilizyonunun türkiyedeki gölgesidir,
sonuçları türk halkı için ölümcüldür,
akp zengin yanlısı lümpen bir parti,
enflasyon umumun malumu,
adaletsizlikler gırla,
fakat olası bir abd işgali türkiyeyi mezhep ve din savaşının yeni kıblesi haline getirecek,
ve yüz binlerce insan vahşice katledilecektir.
bu fikri desteklemenin ne pragmatizm,
ne de akılcılık açısından elle tutulur hiçbir yanı yok.
kapitalizm amentülü her bireyin başlıca şehadetidir!
israil in bölgesel güvenliği, saddam sonrasında başlayan göçlerin de etkisiyle, avrupa sokaklarında başıboş gangsterler tarafından tecavüze uğrayan beyaz kadınlardan daha önemli, hele hele online köle pazarlarında satılan ezidi kürt çocukları bir siyonistin tırnağı bile etmez.
abd afganistan ı talibana bırakıp kaçtı bak,
hani nerde insan hakları,
kaddafi sonrası libya kuzey afrikanın en büyük köle pazarı haline geldi,
ırak ve suriye de avrupayı bile iflasa sürükleyen mülteci akınları başladı,
emperyal sömürü düzeni pakistan ve hindu ahvalini batıya göçe teşvik ediyor,
al başına çal abd-israil merkezli kapitalist sistemi.
londra, berlin, paris sokaklarında beyazların kaçtığı şiddet manzaraları yakında senin de başına gelirse şaşırma.
düşüncelerin insanlara bölgesel huzur,
refah,
barış imkanı sunmaktan çok uzak,
ithal ve uyduruk şeyler.
orta doğu israil in paranoyaları yüzünden son elli senede boka battı. ve tamamıyla mezhep savaşlarının içine girdi. avrupa nın da ağzına sıçtılar.
arap milliyetçisi değilim,
abd nin israil karşıtı ulusal hareketleri devirmek ve petrol kuyularına çökmek için tezgahladığı ısmarlama demokrasi operasyonlarına karşıyım sadece.
bop sayesinde vuku bulmuş,
petrodolar şeyhi körfez tiranlarıyla abd li oligarkların tertiplediği turuncu devrimler sizin olsun.
arap liderlerin götüne namlu sokup çıkararak infaz ettiler ve götünü yaladığın abd nin kürtçülere en büyük hediyesi, ezidi kürt kadınlarına fransadan getirilen tekfirci selefi johnların tecavüz ettiği deepgore kayıtları oldu.
abd emperyalizmi bu işte.
sen saddam, kaddafi, esad tü kaka derken,
onca ilkelliğine rağmen,
kalburüstü kurumlarıyla tüm arap coğrafyası dağıldı ve parçalandı,
hülagü bile böylesi bir yıkımı tahayyül edemezdi bence,
türkiye ve avrupa mülteci göçleriyle kaosa sürüklendiler,
bugün bile diyarbakırda, gazi antepte kontrolsüz göçler yüzünden akıl almaz facialar gerçekleşiyor.
ve tüm felaketlerden bir şekilde yakasını sıyıran birkaç ülke var:
abd,
israil,
katar,
suudi arabistan.
ışid in tecavüz, cinayet, soykırım görüntüleri bugün bile deepgore, seegore gibi platformlarda binlerce izlenme alıyor.
saddam dahil popülist kaygılarla itibar kazanan hiçbir müslüman lider,
ister şii,
ister sünni olsun,
böylesine büyük soykırımları dertsiz, tasasız biçimde gerçekleştirmemiştir.
ışid döneminde on binlerce kürt kadını da tecavüze uğradı. ezidi kürt kadınlarını köle pazarlarında sattılar, birçok ezidi kürt çocuğu bugün bile batılı milyonerlere kiralanıyor.
yani saddam karşıtı rakamların çoğu sallamasyon,
oysa ki ışid terörü gerçek,
el nusra terörü gerçek,
bugün bile yüz binlerce suriyeli nusayri yeni yönetime karşı bbc ye sığınıp demeç verdi,
ve israil in tek derdi, güney suriyede golan tepelerine yakın havzada ikamet eden dürziler,
milyonlarca şii ışid in suriye ve ırak taki soykırımlarından kaçabilmek için yer değiştirdi.
orta doğuda dinci terör örgütlerinin vahşiliği,
hiçbir diktatörle,
hiçbir siyasi yozlaşmış liderle mukayese edilemeyecek ölçüde büyük.
yav bir de seküler kürtçü olucaksın, bu basit gerçeği bile onaylayamıyorsun.
saddam ın ıraklı araplara yönelik,
ister şii,
ister sünni olsun,
yüz binleri bulan katliam teşebbüsleri yok. şii araplara ve nusayrilere yönelik baskı politikaları gerçek, fakat bu esnada yaşanan ölümler ışid türevi terör örgütlerinin kitlesel soykırım eylemleriyle kıyaslanamayacak kadar küçük rakamlar: https://en.wikipedia.org/wiki/Dujail_massacre
ypg ile aynı masaya oturan şeytan olsa dahi,
bir şekilde uzlaşmak isteyecek kadar tutarsız,
mantıksız,
akıl ve fikir yoksunu ırkçı sefildir. https://galeri.uludagsozluk.com/r/2418781/+
ayrılıkçı kürtlerle aynı masaya oturan el nusra militanlarını demokrasi havarisi ilan eden sizsiniz,
ben değilim,
saddam karşıtı muhalif söylemlerinizin hiçbir itibarı yok dostum.
politik doğruculuğun reel dünyayı yansıtmayan karanlık dehlizlerinde kaybolmuşsunuz!
sırf pankürdistlerle masaya oturduğu için,
on binlerce şii ve nusayriyi alevi misin sorusuna evet yanıtını alınca hiç düşünmeden infaz etmiş,
ve bu şekilde on binlerce arabı vahşice öldürmüş, tecavüze yeltenmiş tekfirci selefileri aynı kefeye mi koyuyorsunuz?
hayatta öyle dertsiz, korkusuz adamlar var ki, iki yetmişlik içseniz bile bunların ayık kafasına erişemiyorsunuz!
fakat eylemlerini ölçüp tartmadan,
kaygısız,
endişesiz,
korkusuz biçimde gerçekleştiren ve bu yönüyle öne çıkan her erkek aptaldır. ve dikkat edin! en büyük felaketler, sakarlıklar ve uğursuzluklar hep bunların başına geliyor!
aramızda iyimserliğin her şeyden önemli olduğunu düşünen arkadaşlar var. nerde olduğuna bağlı canım,
hayalperestliğin de,
iyimserliğin de yeri ve zamanı var,
yanlış yerde, yanlış zamanda, yanlış fikirlerle motive olmak hem sizin, hem de başkalarının hayatını tehlikeye atabilir.
farz edin ki, trafiktesiniz, yol yapım çalışması var, ve yol tek şeride düşmüş, araçlar kitlenmiş, yarım saat sabretmek zorundasın, gözünü kapasan allah muhafaza, amel defterin kapanır lan.
bir şekilde strese karşı bağışıklık kazanmalı ve yüksek kaygı altında rasyonel,hızlı, sakin, soğukkanlı kararlar alabilmelisiniz!
makine sektöründe,
pürdikkat gerektiren konularda,
canhıraç çalışıyorum,
hıncahınç dolu trafikte her akşam araba sürüyorum,
yaşadığım evin tüm sorumluluğu benim üzerimde,
ve tüm bu strese bir şekilde dayanıyorum.
ve gerek işle ilgili olsun, gerek sosyal yaşantıda olası tehditleri algılama seviyem, halen çok keskin.
bugünkü amerikan işbirlikçisi müsiad ın saddam ırakındaki temsilcileri,
biri korkudan ağlıyor,
öbürü titriyor,
diğeri habire terliyor...
nasıl bir ortam lan burası.
mahşer salonu gibi! allah ın aslanı, müslümanların arasına sızan, körfez ve abd beslemesi, mezhepçi dinci yobaz, işbirlikçi liboşları böyle hizaya çekiyordu işte.
