çok büyük bir trajedidir. sen ağzın kulaklarında, ne hayallerle binersin otobüse. kafandan da geçer şimdi takarım kulaklığımı yaslarım başımı cama, ohh mis gibi giderim, uyurum falan. hatta gerçeği farketmeden önce gidip keyifle oturmuş da olabilirsin. herşeyini yerleştirmişsin, yolculuk için herşey tamam. yaslanmışsın arkana.. derken karşıdan gözlerinin içine baka baka gelen birisi şöyle der; "orası benim!" işte o anda yaşanan hayal kırıklığı anlatılmaz. herşey bitmiştir. bütün yol boyunca muavinin gelip geçerkenki koluna çarpmaları, kafanı nereye koyacağını bilememen ve daha bi ton rahatsızlık seni beklemektedir. haa bide muavin servis yapmaya geldiği zaman tutunmak için kolunu kaldırdığında o ter kokusuna da yine sen maruz kalırsın. o yola hiç gitme daha iyi denilesi bir durumdur yani. bide o yanında oturan kişinin dışarıyı keyifle izleme halleri yok mu. çıldırırsın içten içe böyle.. o cam girsin kafana falan dersin içinden. fenadır.
kendi çapında ilişliye başlamış olan erkektir. daha ortada bişey yokken böyle davranan erkek çıkmaya başladıktan sonra nasıl davranır tahmin edemiyorum. kesinlikle saçma bi harekettir, bu davranışı yüzünden kız kendisinden soğuyabilir o yüzden erkek kendi çapında başlattığı tek taraflı ilişkisine kızı dahil edemeden yine tek taraflı olarak bitirmek durumunda kalabilir. bi an bağlayamayacağım sandım ama bağladım ya.
anneyle kavga etmeye neden olabilecek durumdur. bide anne inatçı çıkarsa o zaman yandın, terliği kafana yersin. daha da sinirlenirse bilgisayarı bile paralayabilir kafanda. o yüzden en mantıklısı hiç dalaşmadan efendi efendi bilgisayarı terk etmektir.
doğumgününün 28 şubatta kutlanmasına sebebiyet verecek durumdur. tabi dört yılda bir tam tarihine denk geldiği için o denk geldiği sene doğumgününün daha bi coşkuyla kutlanması da muhtemeldir.
24 aralık 1979 doğumlu olan çok yetenekli bulduğum kadın oyunculardan biri. kendisi, mehmet günsür'ün beyaz gelincik adlı diziden ayrılmasından sonra diziyi izleme sebebim olmuştu. oyunculuğunu gerçekten çok beğeniyorum, ayrıca hoş da bi kadın. sinema alanında başarılar elde etti ama ben çok çok daha iyi şeyler yapabileceğine inanıyorum.
her zaman sert bir duruşu olan oyuncu. nedense oynadığı "iyi" kişilikli rollerde inandırıcılığı olamamıştır üzerimde. aliyeden sonra şimdi yine güldünya adlı dizide de iyi bir kadını oynuyor ama sanem çelik tam kötü kadın rollerinin oyuncusuymuş gibi geliyor bana. bence kara melek dizisinden sonra inandırıcılığını yitirdi ve özel hayatında yaşadığı olumsuzluklarla da bunu pekiştirdi. hee ayrıca bide sevmem kendisini. ama yaşadıklarından ötürü değil, oldum olası sevmiyorum, bi acımasızlık var gibi o kadında. çok mu önyargılıyım ne. neyse öyle işte.
şu an kurmakta olduğum hayallerdir. güzeldir, dozunu kaçırmadıkça geleceğe etki eder. genç birinin yaşama amaçlarından biridir kurduğu hayaller, onlara ulaşma umudu vardır ve o, kıyısından köşesinden başlayarak adım adım gider hayallerine.. bide güzeldir hayal kurmak, insanın kafasının farklı dünyalara götürülmesini sağlar.
zaman zaman doğru fakat genel anlamda yanlış bir sözdür. insanlara ne kadar çok şans verirseniz o kadar ciddiyetinizi kaybedersiniz. en sonunda da bi bakarsınız ki karşınızdaki sizi parmaklarının ucunda döndürüveriyor. buna sebebiyet vermemek için belki çok gaddarca gelebilir ama kendini korumak adına imtiyaz verilmemesi gerekir. buraya kadar herşey normal fakat bu sadece genel bir yargıdır. çünkü her insanda bunun etkisi farklı olabilir. bazı insanlar ikinci bir şansı gerçekten hakederler. ayrıca ikinci bir şansa ihtiyacı olan bazen bizler de olabiliriz. bu şansları çok iyi değerlendiren insanları da yenilmiş sayamayız. kısacası yerine göre değişebilen bir durumdur. o yüzden bunu da iyi analiz etmek gerekir.
ne istediğini bilmeyen ve tükürdüğünü afiyetle yalayan kızdır. erkeğin yerinde olsam önce reddedip sonra kabul eden kızı ben istemem, kararsız kızdan korkulur, beladır bunlar be. alışverişte, okulda, işte, evde, sinemada, orda burda her yerde böyle kararsız olurlar. sevgilisine karar veremeyen kız diğer konularda nasıl adam gibi karar versin ki.. peeh. hayatta ne istediğini bilen insanların yanında olmak her zaman daha iyidir.
anneyi özlemeye sevgiliden de bıkılmasına sebebiyet verebilecek durum. eğer böyle devam ederse yakın bir zaman içinde kişinin sevgilisinden ayrılıp kendisini annesinin kollarına atması muhtemeldir. yalnız bu kendini annenin kollarına atma durumu da abartılmamalıdır eğer her gün olursa anneden de bıkılmasına sebebiyet verebilir. aman dikkat diyim.. yok eğer bıkmam ben sevgilimden annemi de özlemem böyle iyi diyorsan banane tabii.
gerçek anlamda araştırmadan üzerine yorumlar yapılmaması gereken hassas bir konudur. her önüne gelen gerçekleri değil, sadece hissettiklerini söylüyor, herşey karışıyor. bilinen az bişeyi sanki herşeyi biliyormuş edasında anlatmadan önce çok okumak, tarihi araştırmak gerekir.
günlerce etkisinden kurtulamadığım, insanı derinden sarsan ve gerçekten önemli mesajlar veren mükemmel filmdir. müzikleriyle beraber daha da etkileyici hale gelmiştir ve mutlaka izlenmesi gereken filmlerden biridir.
ciddi bir şekilde psikolojik bunalıma girdiğini düşündüğüm, toparlanması bir hayli zor olacak olan ünlü. sanatçı demeyi ben de isterdim, bir sanatçının özel yaşamıyla sanat hayatını çok ayrı tutmak gerektiğine inanırdım. ama bu çok farklı, gelmiyor içimden sanatçı demek. böyle olmamalı.. bu insanlarda gerçekten aşırı bi cesaret var bu cesareti nerden aldıklarını çok merak ediyorum.. e be kardeşim, az çok bi kariyerin var, az çok bi yaşam tarzın var, ailen var, paran var, sağlığın var, seni seven bi kitle var, ne diye yaparsın, ne diye böyle bi riske girersinki.. tek bi anda hepsini birden kaybetti deniz seki.. anlam veremiyorum.. hüsnüyle olan durumunda hiçbir zaman eleştirmedim, özel hayatıdır onu geçin, şarkıları güzel dedim.. ama bu konu gerçekten çok hassas. şarkılarını dinlemeye bile utanıyorum.. ve üzülüyorum.
fazıl say eşliğinde genco erkalın mükemmel yorumladığı bir nazım hikmet şiiridir. genco erkal performansyla hayran bırakmıştır. başa sarıp izle, başa sarıp izle sıkılmazsın bu yorumdan.
sigara içmeyenleri de etkileyen yasaktır. mesela benim arkadaşlarımın hepsi sigara içiyor diyelim, kapalı bi alana hep beraber gidiyoruz, hava soğuk, kış malum, herkesin bi sigara içesi geliyor, hobbala herkes kalkıp dışarı çıkıyor, sen tek başına kalıyorsun. tek başına kalmanın keyfini çıkaranlar da olabilir tabii ama arkadaşlarımla olmak istediğim için* peşlerinden gidiyorum, e bu sefer sigara içmediğim halde o soğukta ben de bekliyorum. donsam da içimdeki arkadaş sevgisi çok büyük. böyle bi insanım ben.*
gayet normal bir durumdur. pek çok ilişkide görülebilir. insanlar birbirlerini 2 ayda belki çok tanıyamazlar ama bazı insanlar için herşey karşısındakini tanımak olmayabilir. ayrıca 2 gün önce tanışıp ciddi düşünmesinden çok daha iyi bir durumdur. en azından geçirmiş oldukları az da olsa bir zaman vardır. yani daha doğrusu kişiden kişiye, ilişkiden ilişkiye değişebilir. sana 2 ay yetmeyebilir ama yetenler varsa bişey dememek gerekir. uzattım çok ya. farkındayım.
edit: ciddi düşünmeye 2 ayın yetmediği arkadaşlar varmış gerçekten. siz 2 yıl takılın o zaman ne diyim.
boğazınızın acıdığını hissetmektir. en iyisi tutmamaktır, doya doya ağlamaktır, böylece boğazınız yanmaz, başınız ağrımaz, gözleriniz şişer biraz ama olsun rahatlamaya değer.
trajik sona sahip eşsiz aktör. hayatım boyunca ondan daha iyi bir joker izleyebileceğimi hiç sanmıyorum. böyle bir yeteneğin kaybedilmesinden dolayı çok üzgünüm. yaşayan oyuncuların filmlerini vizyonda göremezken 1 yıl önce kaybettiğimiz bir aktörün hala vizyona girecek filminin bulunması da ayrı bir başarı göstergesidir. sonuna kadar hakettiği oscarı da 18yaşını doldurduğunda kızına teslim edilecek. gerçekten büyük bir trajedi, etkilenmemek mümkün değil.
türkiye'deki başarılı tiyatrocular arasında olan karizmatik oyuncu. dans eder, şarkı söyler, oldukça yeteneklidir. tam bir müzikal oyuncusu da denebilir kendisi için. pek çok tiyatro oyunu bulunur. şu anda oynadığı oyunlar için;
(bkz: kibarlık budalası)
(bkz: çalıkuşu)
aynı zamanda röportajlarında sorulan sorulara verdiği yanıtlarla beğenimi kazanmış insan evladı. röportaj için;
çok da güzel olmayan sıradan bir şarkıdır. tek avantajı eğlenceli olmasıdır. harika sahne şovuyla güzel şeyler olabilir. iyi sahne şovu demiyorum bak harika diyorum.
hemen hemen her filmini izlemiş olduğum, takip etmekten büyük keyif aldığım, yetenekli ve oldukça karizmatik aktör. amerikan-italyan karışımı olup 22 kasım 1967 doğumludur.
jim carrey'nin yine çok güzel oynadığı ve yeteneğini bir kez daha kanıtladığı filmdir. kate winslet da rolünün hakkını vermiş. kurgusu ve konusu gayet iyi olan, psikolojik filmler arasında iyi bir yere sahip olduğuna inandığım, kesinlikle izlenmesi gereken nadir filmlerden. internet movie database üyelerinin puanlamasına göre en iyi 150 film içinde ilk 50 nin arasındadır. ayrıca oyuncu kadrosu çok sağlamdır. jim carrey ve kate winslet dışında filmde kirsten dunst, mark ruffalo,tom wilkinson,elijah wood,jane adams ve david cross rol almıştır.
kendi kafasında genelleme yapmaktır. kişi muhtemelen çok güvendiği bir insandan okkalı bir yalan yemiştir. en güvendiği insanın bunu yapmasından sonra artık etrafına kuşkuyla bakmaya başlamıştır. kolay kolay güvenemez olmuştur. bu hareket elbette saçmadır. tüm genellemeler gibi.
boktan bir işletim sistemidir. adamı deli eder. oldukça dandiktir. özellikle de macintosh gibi bir işletim sistemini kullandıktan sonra windows kullanmaya mahkum olmak çok daha fena bir durumdur. alacaksanız veya değiştirecekseniz aynı paraya gidin başka işletim sistemi olan bilgisayar alın. hee eğer sabrım var, tahammülüm var diyorsan buyur kullan tabii. benim yok arkadaşım tahammül edemiyorum bu windowsa. bide bana böyle kendini bişey sanıyormuş gibi geliyor bu windows. niye anlamadım ama bi burnu havalarda gibi sanki.. yani hem bu kadar basit hem de bu kadar havalı olunmaz he.. *