Muhakkak ki dünyanın en lüzumsuz adamıyım. hem sözlük, hem Hayat beni kaybetmekle hiçbir şey ziyan etmeyecek. Yazdıklarım için Hiç kimsenin benden birşey beklediği gibi benim de hiç kimseden bir şey beklediğim yok.
1964 yılında Çanakkale'nin Bayramiç ilçesine düşen 4 kilogram ağırlığındaki meteor, istanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Fizik Bölümü'nde görev yapmakta olan araştırma ekibi tarafından incelenmişti.
Meteorun mineral yapısı hakkında çeşitli incelemelerde buluınan ekip, 2012 yılında meteoru daha kapsamlı incelemeler yapılması amacı ile NASA'ya göndermişti. NASA'nın meteor üzerindeki araştırmaları sonunda tamamlandı ve meteorda yaşam izine rastlandı.10 un üstünde aminasit bulgusuna rastlanmış. bunların bir kısmı insan bünyesinde bulunan aminoasitler olup barkaç tane de dünya dışı olduğu düşünülen aminoasite rastlanmış. dünya dışı olan aminoasitler üzerindeki araştırmalar devam etmekteymiş.
Türkiye sınırları içerisinde olanlar toplam olarak 60,000 bebek doğurmuş. 60 bin nedir lan bu kadarcık kısa sürede. Açız, devlet bize bakmıyor şöyle böyle demesini biliyorlar. Hayvan gibi üremenin sebebi nedir ?
çok şey yazarım, Bi' o kadar da küfür ederim ama gerek yok. Fakat bu devletin yöneticileri bunları alırken referandum yapması gerekmezmiydi ? illa götü sıkışınca, işine gelen şeyleremi referandum yapacaklar ? Ya amk diktatör denilince zırlıyorsunuz. Nasıl bir yönetim şeklidir hala da anlayamadım.
Bir kaç naçizane tavsiyemdir. Belki bunu okuyan birileri olur ve kafalarına dank eder. ilk olarak yürüttüğünüz siyasetin ideolojisi belli olmalı, zamana ve gidişata göre değişmemeli. Dün israil dölü diyerek hakaret edip, bugünde ilişkiler boka sarınca çark edilmemeli.
Terörden kurtulmak isteniliyorsa ;
- Sinekten kurtulmak için öldürmen yeterli değildir, bataklığı kurutman gerek.
- Herşeyden önce ülkenin sınırlarına bir güvenlik hattı oluşturulmalı. Gerekirse bütün çizgi tıpkı amerikanın yaptığı gibi beton hat çekilmeli.
- dış terör bağlantısını çözmek yerine iç duruma bakılmalı ve halledilmeli.
- en önemlisi bu işten anlayan, kim ve neci olduğu belli olan kişiler o bakanlığa ve başkanlığa gelmeli.
- Hayvanat bahçesi müdürünü alıp, tubitak'a başkan diye verilmemeli. Terör ile mücadele sınıfındaki kişilerde böyle olmamalı.
- Terörle mücadelenin sürekliliği ve etkinliği için ortak bir ulusal politikanın tüm siyasi partiler, TSK ve ilgili diğer devlet kurumları ile birlikte oluşturularak, mücadelenin yapılacağı tek bir çatı belirlenmelidir. Terör ile mücadeleden hangi
kurumun sorumlu olduğu belirlenmelidir.
- Her terör saldırısının ardından tv'lere çıkıp bizi ayıramazlar, bizi düşüremezler gibi salak saçma açıklama yapmamalı ilgili kişiler. Eğer ki bir işe yaramıyorsan rütbe ve konumunu işgal etmeyeceksin.
-istihbarat fonksiyonlarının nitelik ve nicelik bakımından geliştirilmeli
-Kürt devletinin kurulmaya çalışılması savaş nedenisayılmalıdır. Öyle barış süreci yok analar ağlamasın, iki üç oy fazla gelsin diye yalan yanlış seçimler yapılmamalı.
-Kurum ve kuruluşlara aynı zamanda başkanlık ve bakanlığa tayin edilen yöneticilerin liderlik kabiliyetlerinin yüksek olmasına dikkat edilmelidir.
-Sınır güvenliğinin teknoloji kullanılarak yeniden kurgulanmalıdır. Terör örgütünün barınma ve beslenme imkanları önlenmelidir. Sınırda alınan tedbirler, her türlü teknik imkanlardan istifade ile bir şekle sokularak artırılmalıdır.
Üst devremi çok fena yapmıştım. Bir yumruk ile şafak yerine yıldızları saydırdım. sonrasında rütbeli personeller, askerliğimi uzatmak yerine beni uzattılar.
Tam 19 sene oldu kaybedeli... Doğup büyüdüğüm ev o gün öldüğüm gün olmuştu. Daha küçücük bir çocukken kaybettim onu.
O günden beri o evin önünden hiç geçmedim. 19 sene boyunca o sokaktan geçemedim, geçenlerde cesaret edip o sokaktan yürüdüm. Gözlerim dolmak üzereydi ve kendime ağlama sakın, ağlama sakın diyordum. Tam evin önüne geldiğimde etrafa bakıyordum bir anda anılarım canlandı. Oyunlar oynadığım, çocukluğumun geçtiği sokaktaydım. Baktığım şeyler şuanda olanlar değildi, sanki o zamanlarda olanları görüyordum. Karşı sokaktaki içi bahçeli gecekondu evini görüyordum. Şimdi yerine kocaman bir bina dikmişler. Mehmet amcayı gördüm, iyice ihtiyarlamış ve her zamanki gibi evinin önünde sandalye üstünde oturuyordu. Bana seslendi '' oğlum kiralık evmi arıyorsun ? '' diye. Cevap veremedim, duymadığımı düşünerek tekrar sordu. Ve ben '' yok amca geçerken uğradım '' demekle yetinebildim.
Burada babalarına küfür edip, sövenleri görüyorum. Bazen kendime onlar kadar zengin olabilseydim diyorum. Hayat herkeze eşit davranmıyor, diyorum ya keşke ben de o zenginlerden olsaydım.
günlük olarak takıldığımız platformda arada sıradışı olaylara imza atmak mümkün. Sözlük hack yediğinde ve ifşa olayları patladığında adamın teki çıkmış ''giresun'' diye entry giriyor. Çok garip bir andı benim için.