Hayatımı siktin diyebilecek bi muhatabın olmadığı durumlarda sarf edilen cümle.
Birini hayatının merkezine koymak, onun bi anda her şeyi silip atması, hayatını sikip gitmesi, senin hayatımı siktiler nidalarıyla aşk acısı çekmen asıl olması gereken, sıradan bi aşk ya da ayrılık hikayesinin özetiydi bu. Fakat birine hayatımı siktin diyememek ama ortada sikilmiş olan iki hayatın olması, işte bu kabul edilir bir durum değil. Hayatım sikildi deyip de iki tarafında darma duman olması, mutsuzluktan ölecek olması hayatın ne kadar ibne olduğu gerçeğinin somut hali.
Suçlayacak birinin olmaması çok boktan bi durum. Yok yere kendini ya da onun bi eksik noktasını-saçma sapan şeyler, birine eksiklik diye anlatsan adam yerine konulmazsın- bulup avunmaya çalışmak da bir işe yaramıyor.
Mutsuzluğum ete kemiğe bürünüp beni sikecek de rahatlıycam diye bekliyorum şimdi. Artık hayat nasıl gidiyor diye geyik yapamayacak olmayı düşünüyorum; bok gibi bi hayatın beni beklediğini bilerek.
zamanında kemik dergisinde de grafiker olarak çalışmış olan bu aralar twitter fenomenliğiyle meşgul beyfendi. hesabı da...http://twitter.com/# !/evrimguvenc
dükkan camına
cumaya gitmeyi planlıyorum, camiye gidiyoken kahvenin önünden geçicem. orada süleymanlara yakalanmadan devam edersem 45 dk falan sürer gelmem.
amma gidiyoken süleymana denk geldim; oturttu ihaleli batağa, açmalı hemi de. süloyla biz 61i bulurken apolar eksilerde debelendirmeden kalkmam masadan. o zaman gelmem rahat bi buçuk iki saati bulur.
bi de camiye giderken süloya denk gelmedim, ama dönüşte yakalandığımı düşün ozaman akşama kadar gelmem aşşa sokaktaki mahmutun dükkana bakının.
yazacak kadar açık sözlü olan esnaftır.