karasal savaş da kimin üstün olacagına baglıdır. ırak suriye bile kaç ülke tarafından hala düşürülemedi ki türkiye karasal anlamda nasıl ele geçirilir siz düşünün.
nasılsa türkiye karışık, milletin derdi almış başını gidiyor. fırsat bu fırsat hadi bir yalan ölüm haberi, yalan bir cenaze töreni, hadi sahte kimlik ve yurt dışı tatili. kamuya cesedi gösterilip ikna edilmeli.
orta dogu projesin de bazı şeylerin ters gittigini gösteren durum. sen iki tane terör örgütü kur sonra da söz dinleteme. işler çıgırından çıkınca böyle durumlar oluyor.
işid e karşı bi tarafları tutuşan bölücü grubun kürt gençlerini savaşa çagırma durumudur. burda ahkam kesen civcivler den kimler gidecektir merak konusudur.
kalitesi tek eşlilikten geldigi içindir, 3 dakikalık zevke önem vermez, ömürlük sevgiye saygıya deger verir, bir et parçasının peşinden koşmak yerine kalp peşinden koştugu için kalitesini de korumuş olur.
gözden bakmak degil beyin ile düşünmek gerektiren durumdur. belirli kişilerin, yok sizi ezdiler, sizi biçtiler, onu bunu yaptılar size mantıgı ile kinlenip isyan moduna geçmek hangi gözün işidir. baştan sıkı tutup aranıza almayacaktınız bu yahudi bozması kişileri. bir kürt'e verilen kürdistan sözünü sizi destekleyenlerin verecekerlini mi sanıyorusunuz? abd, israil, fransa, almanya ne zamandır sizin dostunuz? beyin ile bir düşünün sadece. bu kürdistan projesine kim neden destek veriyor ve asıl amaç nedir diye. bu silahı, mermileri, kılık kıyafeti kim neden saglıyor ve neden hep bir kaos ortamı isteniyor. gözü atın kenara düşünceyi ön plana çıkartın. fitne nedir iyice bir ögrenin. yıllardır belki sizi ikinci plana atan türk milleti degil, bunca zaman başta olan, yahudi, ermeni bozması kişiler ve ortadogunun bulandıgı kan gölüne hazırlık yapmak isteyen kişilerdir. yıllarca biz dogu müzikleri dinleyip dertlenmedik mi? uzun havaları ile hüzünlenmedik mi? yeri geldi kara üzüm habbesi ile halay çekmedik mi? kim bu durumdan bizi ayırıp iyice ayrıştırma moduna soktu. kim sizi ezik olmanızı istedi, kim size haklarınız yeniyor dedi. kim devlet okul yaparken yıktı? kim ögretmene silah çekti? kim hastaneyi doktoru, imamı camiyi yakıp yıkıp burda din ögretemessin dedi? kim elektirik tellerini kesip attı? acımtırak yazılar ile göz yaşı dökmek yerine neden fitneyi atmayı denmediniz ve denemiyorsunuz? anadolu insanı, anası, babası, dedesi, toprak insanı neden isyan etmedi de siz ettiniz? benim dedem borç içinde vefaat etti devlete. çiftçiydi. ama tek bir isyanı olmadı, eline silah almadı ve yeri geldi elektirik su ödedi, hak geçmesin dedi yemek yemedi belki, sonra kalkıp gözümüzden bakın demeyin. siz anadolu insanın yoklugunu kaç kez gördünüz? kaç kez uzatılan ele adam gibi sıktınız, size kardeşiz diyenleri dinlemeyip, şişman göbekli para babası piçleri dinlemek yerine neden herkes bir gün ölecek, 3 günlük dünya için deger mi? müslüman kardeşdir birbirine silah çekmez diyenleri dinlemek yerine, şükür yerine neden isyanı seçtiginizi düşünün sadece. kim neden bunları yapmanızı istedigini ve altın da olan pis olayları düşünün sadece.
yıllardır zaten elektirik, su ve bilimum kaçak yaptıgınız şeyleri bizler ödüyoruz. sonra ayrılıp ayrı ülke olmak istiyorsunuz. madem para pul yok neyin tribi bu. he ayrıca hakkım da helal degil zaten, kim kaçak iş yapıp ödemesi bana kaldıysa.
kalbini vücudunu zorlamak istemeyen gençtir. belki de kas yıgını olmak istemeyen genç de olabilir. hatta salona gelen kızlara bakmak için bile olabilir. hatta ajan olabilir. hatta ve hatta hattat da olabilir.
peygamberlerin kişileri azap ile uyarması neticesin de, diger şahısların söyledigi sözlerin bugüne taşımış olan ayettir. sen adama diyorsun ki şunu şunu yapma sonun böyle olur, o da diyor ki hadi lan bu uydurma. bu ayet bunu ispatlıyor. söz kesildi düzen kuruldu. olacaklar bekleniyor.
içinde inanç olan insan bunu asla yapacagını sanmam. dua nın önemini bilse kes demez biraz daha yap hatta bana da yap derdi. büyüklük, hırs, acı ve yol yorgunlugundan olsa gerek ki böyle davrandı. dua ediyor la imam. adamı niye çagırdınız ya oraya. dua uzun oldu diye sıkılan insan zaten bir meded umdugu için degil, ona göre gelenek devam etsinciliktir. insan dua dan sıkılır mı yaw.
sakız, anahtar ve tesbih sallama ( çekmek degil) sesi, bir kaç bozuk parayı birbirine sürtünce çıkan ses, uyurken saat sesi, su sesi, horlama sesi, yolda yürürken önde ki insanı geçme tribi, sinema da patlamış mısır ve cola kapagı açma sesleri, whatsapp da karşıdan gelen ve yazarken telefonun çıkardıgı şahin marka arabanın kornası gibi çıkan ses. başka birinin çekirdek yerken çıkardıgı ses, çayı höpürdeterek içmek ve yemegi boguluyorcasına yemek, burun silerken abartılı şekilde sanki beynini mendile çıkartıyormuş gibi silmek...hepsi beni deli eden şeyler. halbu ki takma dimi kafana.
2023`ün ilik bir ekim sabahinda
bacaklarimda hafif bir uyusma ile uyandim
ve sanki yüz yillik ulu bir çinar gibi
kök salmaya basladim o sabah
ve ilk kez sagimda solumda asirlardir
durmakta olan diger çinarlari farkettim
dogudan hafif bir seher yeli yükseldi
ve asirlik çinarlar benide aralarina aldilar
ve 2023`ün ilik bir ekim sabahinda
yeni bir kayalarin oglunun dogusunu
beraberce seyre koyulduk...
bu aslında öylesine sözler değil. üzerinde o kadar çok konuşulması gereken detaylar var ki, sus pus olmuş, benligini, kimligini unutmuş, hayatı bacak arası gören yeni nesil, inançsızlık bataklığına saplanıp asi olmuş nesiller ve kin, nefret tohumu ekilmiş biz türk milleti... barış manço 1975 yılın da neyin haberini verirken bize olanları görse bu çıkardıgı l.p yi kırar atar yazıklar olsun derdi. bu l.p nin şiir sözlerini adam gibi anlayıp adam gibi benimsedikten sonra eger içiniz titrer ve damarlarınız da kan hızlanırsa hala ümit var demektir.