Washington Post: ABD blöf yapmıyor, S-400'lere karşı güçlü yaptırımlar yolda.
Amerikan gazetesi Washington Post'un yazarlarından Josh Rogin, Türkiye'nin Rus yapımı S-400 hava savunma sistemleri alması konusunda ABD'den gelen yaptırım tehditlerinin 'blöf olmadığını' söyledi. Rogin, "Bir dizi yetkilinin bana söylediğine göre ABD yönetimi, Türkiye'nin S-400 teslimatını kabul ettiğinin teyit edilmesinden kısa süre sonra hayata geçirilecek güçlü yaptırımlar hazırlıyor. Erdoğan önceden uyarılmadığını söyleyemez" ifadelerini kullandı.
ulan keşke biraz dolarımız olsaydı, uçar şimdi yine.
uludag sozluk platformu olagan ve gundelik basliklar haric en cok siyasi ve seks konulu trol basliklar iceriyor.
ulkede 7 den 70 e ve edirneden kars a, 7/24 siyaset konusuluyor zaten. bu durum yeterince kotu degil gibi sol framede insanları ayirici, bolucu ve kutuplastirici siyasi basliklardan gecilmiyor. bu siktimin platformunun yetkilileri biraz entel, biraz aydin, biraz dindar geciniyorsa ve biraz beyinleri varsa yazarlara nefret yukleyen ve yer yer değerlerimize hakarete donusen bu siyasi baslik acanlar once uyari, sonra, caylaklik 3. seferde kalici uzaklastirma cezasi almali.
ulu sözlük yazarlarının sadece kucuk bir kismi tek hesap kullaniyor ve çizgisini bozmadan platformu kullaniyor. ancak bu yazarlara çok fazla muhalefet olunuyor ama bu yazarlar hesaplarinin ve entrylerinin tehlikeye girmemesi için şiddetli polemicklere giremiyorlar gariplerim.
buradan bu yazarlara çagridir. uludag sozluk okadar eglenceli ve farkli bir platformki, burada tek bir çizgi, fikir ve ideolojiye bagli kalinmasi çok yersizdir.
sozluk hesabi açmak çok kolay. oyleki bazi yazarlarin birden fazla çaylak hesap ile arti kastiklarini biliyoruz. sizin derdiniz artı degil elbette.
gidin 2. bir hesap acın, bagli oldugunuz fikirlerden tamamen uzak ve zıt bir şekilde girdiler ve başliklar birakin. hem bu platform kendini yurutmeye devam etsin, hem siz trollerin kafasini anlayin empati olarak, hemde sinir katsayınız boşuna yukselmesin.
not: bunu yaparken başiboşlugun dozunu bazi troller gibi kaçirmayin. sonra diger yazarlara rahatsizlik veriliyor.
cosmos izlerken aklima takilan bir sorudur. bu soruyu bilim ve uzay meraklisi yazarlara hitaben soruyorum. 21.yy da bekaret başliklari acip bu başliğa 1000 karakter entry girenler hiç zahmet edip girmesin başliģa.
şimdi..
voyager1 dunyadan, uzun zaman once firlatildi (1977) ve uzayda surukleniyor oyleki en uzak mesafelere gidebilen ve bizden birşeyler taşiyan tek uzay sondası.
benim merak ettigim; 40 yil once firlatilan bir aygitin uzayda 21.4 milyar km yol aldigi yaziyor vikipedide ama bu aygitin yolu uzerinde uzayda milyarlarca taş buz asteroid gezegen vs cisimler var. buna ragmen bilimadamlari bu aygitin birkaçyuzyil sonraki konumlarini rahatça soyleyip gidecegi son noktalari bile belirleyebiliyor. peki ama bunu nasil yapiyorlar. yani guneş sisteminin dişina çikan 700 kiloluk bir aygitin milyarlarca uzay cismine çarpmadan yol alabilme ihtimalini nasil hesapladilar. bununla ilgili bir araştirma bulamadim internette.
acaba bu aygit dedikleri mesafeye gitmemiş olabilirmi. pek akıl alır bir şey değil.
kafanizi kariştirmadim umarım.
edit: bak iki başlik alt alta gelmiş anasini skim.
haluk bilginer in dublajini yaptiği buyuk astrofizikçi Neil deGrasse Tyson un sunduğu (bkz: cosmos) isimli belgeselin henüz 1. dakikasinda geçen bir repliktir. şöyleki;
- güneşten büyük atomlar, ve atomlardan küçük evrenler keşfedeceğiz.
beni fazlasiyla etkilemeye yetmiştir. neyse izlemeye devam edeyim.
abartili bir durum gibi gozuksede girdigim ufak çapli veya buyuk( burada buyuk benim icin, ps4, oyuncu bilgisayari, klavye mouse vs) çekilişlerden hayatim boyunca hiç kazanmamis olmamdir.
kendini bilmez ve dusunmeden yazan bir trol ulkenin onde gelen degerlerinden birinin baslik altina sirf eksi almak icin dusunmeden agir bir hakaret veya elestiri girdisi biraktiginda sozluk icinde eger ciddi bir birlestirici karşi eleştiri durumu oluşuyor ve diger yazarlar araya hukuki işlemler içeren birkaç girdi birakiyorsa. bu sozluk trollerini korkutuyor, entry sildirtiyor ve bir sure sozluge ara veriyorlar ki. sol frame basliklari arasinda bir sure absurt ve hakaret dolu baslik gormuyoruz.
renkli göz denince akla yeşil yada mavi gelmesi insanlarin kutuplastirilmasi için bencil kimseler tarafindan uydurulmuştur. evrensel yasalara gore siyah ve kahverengide bir renktir.
mavi ve yeşil renk göz bazi coğrafyalarda daha az bulundugu için güzel kabul edilmiş.
çok garil mk. bir gozu mavi bir gozu yeşil olan (bu bir hastalikmi bilmiyorum) insanlara ucube gozuyle bakiliyor. ama renkli goz herkesin isteği.
biraz nostalji zamaninin geldiğini dusundum ve 2009 dan kalma raplerden, oldschool gençler için birkaç entry birakmaya karar verdim. işte onlardan biri:
yazarligi onaylanana kadar her troll gibi formata paralel seyretmiş, yazar olduktan sonra ise sözlügü birbirine kutuplaştiran kişi ve hedeleri kullanip eksi karma kasma hevesiyle yazmaya başlamiş.
Oran veremeyecegim, erkeklerin muhtemelen buyuk cogunlugunda olan durum. bir rahatsizlik degildir.
Erkeklerdeki testislerin aynı hizada ve eşit büyüklükte olması gerekmez. Biri diğerinden daha aşağıda ya da büyük olabilir. Durumun böyle olması hareket etmeyi ve yürümeyi kolaylaştırır. (a)
