şimdi bakmayın öyle mal mal.. türk kızlarını yerden yere vurdunuz, rus kızlarını yücelttikçe yücelttiniz. tamam anladık uzunlar, sarışınlar, fizik var, amacınız da belli. şimdi biz desek ki yüzleri güzel değil, fizik yeter dersiniz. ee iyi tamam hadi kabul edelim güzeller diyelim. pardon ama o çok övdüğünüz rus kızları sizi ipliyor mu? yook.. sizin için ölüp bitiyorlar mı? yook.. onlardan biriyle evlenip mutlu mesut yaşayacak mısınız? yook.. ee güzel abicim daha ne konuşuyorsun?! bi susun allah aşkına. yeter rus-türk-bilmem ne karşılaşması. daral geldi aptal başlıklarınızdan. hadi övün rahat rahat merak ettim neleri varmış. *
zırıldananlara tanım: canına tak eden yazarın patlamasıdır.oldu mu? olmadı.
son açılan başlıklara bakıp; sözlüğün içler acısı halini gördükten sonra aklımdan geçen cümledir. ama neden aklımda kalsın ki? aklıma geleni söyleyeceğim arkadaş. rica ediyorum yapmayın böyle. daha ne ayrı yazılır, nerede, hangi noklama işareti kullanılır bilmiyorsunuz. ee niye böyle başlıklar açıp kendinizi rezil ediyorsunuz? tamam yani ben her konuda bilgiliyim, yazım kuralları ve noktalama işaretleri benden sorulur demiyorum ve diyemem de zaten ama sizler abartıyorsunuz. lütfen yapmayın böyle..
''ben bu yazıyı ona yazdım, buna yazdım, hancıya yazdım, pazarcıya yazdım, yazdım işte yazdım '' lardan bunalan yazarın hemşo filminden alıntı yaparak; ''yazdım desem değil, yazmadım desem hiç değil, ama yazdım, bir bakışta tanıdım'' diyerek çemkirmesidir.iyidir iyi..
depresifliğin ve anlamsızlaşmanın tavan yaptığı anlarda insanın yaşadığı anormallik halleridir.
teoman'ın on yedi isimli şarkısında da geçer aynı zamanda..
'' tek başına dans ederken mutsuzluktan sarhoşmuş ''